yılmaz özdil

Hürriyet gazetesinin önemli yazarlarından.

son yazısında ayardan ayar beğendirmiştir bildiğin. sorduğu 2.soruda süheyl batum' aleyhine yazılar yazan ahmet hakan'a gönderme yapmıştır ahmet hakan'ın bir ara dalağını aldırma bahanesiyle askere gitmediği gündeme gelmişti

bir alex değil

son yazısında "evet"e değinmiştir
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/17002403.asp?yazarid=249&gid=61

her şey hakkında bi fikri olan kişidir.

---------------alıntı---------------
Kasvetli bi hava var dışarda.
Tükürür gibi yağıyor.

Güya ampul yanıyor...
Oda’larda ışıksızım.

şaşırtıcı değil aslında; kozmik oda’nın basıldığı, çalışma oda’larına kulak, yatak oda’larınagizli kamera yerleştirildiği, insanları domuz bağıyla öldürüp oturma oda’larına gömenlerin halay çeke çeke bırakıldığı, hemşirelerin hastane oda’sında gözaltına alındığı, laiklik karşıtı fiillerin oda’ğı tarafından yönetilen ülkede... Adam gibi adam’ın içeri tıkılması normaldir.

Basın odası vardı eskiden.
Basınç odası var artık.

Voyv’oda var çünkü!

iphone çağı öncesinde, bırak interneti, televizyonun bile olmadığı dönemde, kodaman kelimesinin sözlük anlamıydı Rockefeller.... çaresiz garibanlar gökdelenlerden aşağıatlarken, şahsi serveti 189 milyar dolardı. E gazeteleri oku oku, morali bozuluyor,tansiyonu çıkıyordu. Etrafını saran dalkavuklar, basın tarihinde görülmemiş bi yalakalık icat etti:
Pembe Gazete...

içinde tek kelime olumsuz haber barındırmayan, güllük gülistanlık.

Tek nüsha basılıyor, imparatorluğunu hasta yatağından yöneten Rockefeller’ın kahvaltı tepsisine bırakılıyordu... ülkenin şahane gittiğini, ekonominin büyüdüğünü, borsanındevamlı yükseldiğini, yoksulluğun bittiğini, işsizliğin azaldığını yazıyordu o gazete... Köşe yazarları, parayı bastıranın zevkine göre havlayan, yalamaktan dillerinde pütür kalmamış finolardan seçilmişti, vıcık vıcık yağ damlıyordu satırlarından... Dünyanın en zeki adamını dünyadan bihaber hödüğe çevirmişlerdi; okuyor, gerçek zannedip, hayata pembe gözlükle bakıyor, mutlu oluyordu.

Gazetecilik dediğin...
Böyle yapılır.

Kozmetik oda’yı örnek alıp...
Oda spreyi sıkmalıydı kokuşmuş ortama.

Yanlış yaptı.
O da.
---------------alıntı---------------

bu sefer fena yardırmış.http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/17345719.asp?yazarid=249

bugünkü yazısında cenabet insan[ybkz]swh[/ybkz] kavramını belgeleriyle ortaya koymuş olan yazar.

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/17481894.asp?yazarid=249&gid=61

--- spoiler ---

Fenerbahçe Cumhuriyeti?nin taraftarı olan başbakanımız, Galatasaray Cumhuriyeti?nin stadına gitti, Galatasaray nerdeyse küme düşecek, başkan koltuğunu kaybediyor.

--- spoiler ---

sabah sabah neşemi yerine getirmiş yazar.

mebuslarımızı tanıyalım(2) adlı yazısında yeni dönem mebuslarımızın soyadlarıyla ilgili ilginç detaylar veren yazar. [ybkz]swh[/ybkz]

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/17540939.asp?yazarid=249

hükümeti, onu, bunu cok güzel elestiriyor cogunda da hakli olabilir,
ama be mübarek ! bir kere icinde, su patronun hakkinda yazi yazda okuyalim. söyle bol entersiz filan.

23 nisan konulu yazısı ile saygı ve sevgilerimi kazanmış olan köşe yazarıdır.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/17617346.asp?yazarid=249&gid=61

hasta göztepelidir.

genel olarak yazım şeklini beğenmesem de bugünkü yazısıyla pek çok kişinin duygularına tercüman olmuştur.

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/17951815.asp

bugünkü yazısı ile ağlatmıştır...

--- alıntı ---
Öldürdüler. Öldü. Hayatı boyunca doğruları savundu, doğruları söyledi, ölümünün ardından, ölümüyle ilgili olarak bile "yalan" söylediler... Astımmış dediler. "Meğer astımmış ondan ölmüş" diye yazan gazetecilerden biri çıkıp da "hayatı boyunca doğada yaşamış bir insan, nasıl olur da astım olur, a be şerefsizler" demedi. Diyemedi. Çünkü, gazeteci diye ortalıkta dolaşan tiplerde, bu memleketin çocuklarına öğretmenlik yapan onurlu, namuslu, dürüst insanlara karşı, Tukaş kadar vefa yok... Öğretmen öldüğünden beri yemiyor içmiyor Tukaş, bugün yarın o da kahrından gidecek gibi görünüyor.
--- alıntı ---

faşistin önde gideni. kendini ulusalcılık arkasına saklayan ve bu sayede prim yapan , yazıları kahve sohbetlerinden öteye gitmeyen yazar. Yılmaz özdil gibiler sayesinde AKP %50 ile iktidar oluyor diyebilirim. O kadar ucuz ve basit yazıyor ki ulusalcı olan insan bile soğuyor maalesef.
Ayrıca ergenler arasında büyük bir popülaritesi olduğunu söyleyebilirim.

kendisinin yazılarını beğendiğim için faşist, ergen ve çakma ulusalcı olduğumu öğrendiğim liboşlarca sevilmeyen yazar.

yazılarındaki ironiyi anlamayan ya da anlamak istemeyenler tarafından eleştirilen yazar. nedense herkes içerik yerine üsluba takılmış durumda. yok efendim satır satır yazıyormuş, yok kahve üslubuymuş... duyan da zanneder ki diğer bütün gazetecilerimiz dostoyevski, yaşar kemal vb üslubu ile yazıyor. millet canlı yayında mahalle kavgası yapıyor ama nedense yazdığı her satırda haklılık payı olan yılmaz özdil yerden yere vuruluyor bir tek. ntv muhalif çalışanlarına birer ikişer yol verip, akşamları iftar özel programı yayınlarken, tek derdimiz halen yılmaz özdil. densiz, ahlaksız kadının biri, canlı yayında bir paşa'ya "pkk'lı gibi konuşuyorsunuz" diye çemkirirken, basındaki tek çürük elma hâlâ yılmaz özdil. evet haklısınız. yılmaz özdil faşist, basit, hiçbir şeyden anlamayan, ilkokul terk bir adam. varsın siz öyle bilin, liboş olmasındansa böyle olmasını tercih ederim ama ben.

hürriyet gazetesinde yazan,sivridilli yazar

[ybkz]swh[/ybkz]