confessions

the deer hunter

5. nesil Yazar - uzman yazar - Yazar -

  1. toplam entry 400
  2. takipçi 0
  3. puan 8676

tolgay arslan

the deer hunter
kap'a bildirimi ile transferinin hayırlı olmasını dilediğim ortasaha oyuncusu.

kap'a bildirildiğine büyük olasılıkla da transferi bittiğine göre hakkında birkaç kelam etmek gerekiyor. stoper ve sağ bek olmak üzere 2 yeni yabancı oyuncu transferi ile 8 yabancısı olan bir kadroya ulaştığımıza göre sayı anlamında bile eksik olduğumuz ortasaha bölgesine kadro derinliği ve kalite katacağını düşünüyorum. unutulmaması gereken konu da bu zaten, yeni yabancı kuralı gelecek sezon hayata geçecek ve önümüzde 8 yabancı kuralı ile oynanacak yarım sezon var. takıma sınıf atlatacak bir oyuncuyu elbette her Beşiktaşlı gibi teknik ekip, yönetimde istiyordur ama devre arası bu şartlara uyan yerli tek isim gökhan inler'di. eminim şartları inler içinde zorlamışlardır.

tolgay'ın bize neler kazandıracağına dönersek. veli ve atiba hatta necip kısmen benzer tipte oyuncular, topla alışverişleri atiba dışında çok da üst düzey değil. bize daha çok takımın pas yüzdesini artıracak, oyunu yönlendirecek farklı stilde bir oyuncu gerekiyordu. tolgay bu tipe uyan, ciddi anlamda bundesliga tecrübesi olan bir oyuncu. hali hazırda almanya tedrisatından geçip ligimizde fark yaratan gurbetçi oyuncu örnekleri kadromuzdayken başarılı olacağını düşünmek hayal olmaz. ligde 0-0'ı en iyi oynayan takım olmamıza rağmen öne geçince büyük problem yaşıyoruz, bunun en büyük sebebi de pas yüzdemizin gs ve fb'den düşük olması. oyuna hükmedemiyor, tempoyu istediğimiz gibi belirleyemiyoruz. tolgay belki bize sınıf atlatmayacak ama çoğu maçta veli ya da atiba ile kullanıldığında topun bizde daha çok kalmasını sağlayacaktır. topla alışverişi, saha görüşü ve pas yüzdesi belirli bir standardın üstünde. buna ek olarak vasat sayılabilecek koşu temposu, pas arası yapabilecek alan savunmasına sahip. topu kendisinde isteyen ve topla mesafe katetmeyi seven bir oyuncu. oynadığı bölge itibariyle bu artı ve eksi yönler olarak düşünülebilir. defanstan topu alıp takımı hızlı atağa çıkararak dripling ve pas sonrası bizi pozisyona sokabileceği gibi kaptıracağı bir top ile atağa çıkarken en savunmasız anımızda gol pozisyonu da hediye edebilir.

blue blanco

the deer hunter
istanbul'a geldiğim ilk fırsatta gidip bir şeyler içeceğim mekan. yaşadığım şehirden[ybkz]swh[/ybkz] ve hayatımdan memnun olmama rağmen ne zaman semt[ybkz]swh[/ybkz] ile ilgili bir şeyler okusam içimde bir burukluk oluşuyor.

trabzonspor

the deer hunter
işin içinde ibrahim hacıosmanoğlu hazretleri olunca transferden[ybkz]swh[/ybkz] neden vazgeçtikleri, kültürleri hede hödöleri hakkında çok da kafa yorulmaması gereken günden güne ekonomik anlamda her oyuncu alımını bir sidik yarışı haline sokan tutumlarıyla mali anlamda sıkıntıya düşecekleri aşikar takım.

sevgilinin bedduasını almak

the deer hunter
her sene düzenli olarak aldığım bedduadır.

beddua var beddua var azizim, öyle her beddua tutsaydı ohoooo. bir kere iki tarafı izleyerek karar veren bir beddua yöneticisi var. adaletli davranır bu konuda öyle her bedduaya kulak asmaz. çoğu insan empatiden yoksun olduğu için hatayı hep karşı tarafta arar, hep o doğrudur ve yanlışları hep siz yapmışsınızdır. olayları birine kendi penceresinden bakarak bire beş katarak anlatır, sonrası malum.

beddualarda korkacağınız sevgiliniz değil ananız babanızdır, siz siz olun sizi bu günlere getiren, yetiştiren insanların beddualarını almayın.

hattrick

the deer hunter
football manager ve championship manager serilerinden farklı bir mantığı olan oyun. oyuncuların farazi isimlerden oluşması, altyapı olayı, ekonomi ve transfer dinamiklerinin farklılığı ile başlarda garipsenebilir ama sabredilirse lig ve devam edebildiğiniz kadarıyla kupa maçlarını iple çekebiliyorsunuz. 9 yıldır oynayan biri olarak naçizane tavsiyelerle yeni başlayan yazarlara talep etmeleri halinde yardımcı olabilirim.

oğuzhan özyakup

the deer hunter
çok yemek yiyip kilo alamayan sinir bozucu arkadaş gibidir. antrenmanlardan mı kaytarıyor yoksa yerine dublörünü mü yolluyor çok merak ediyorum. o kadar idmanı ben yapsam dizilerde oynardım lan. profesyonel bir futbolcunun bu kadar çıtkırıldım olması üzerine tez yazılabilir.

ismail köybaşı

the deer hunter
performansı ne desen de geri dönmeyen sevgili gibidir.

umutla beklersin acaba artacak mı diye, günler ayları, aylar yılları, dolar euroyu kovalar ama ismail oyuna sonradan girmesine rağmen burak yılmaz'ı kovalamaz. işte o an kan beyninize sıçrar acabalar oluşmaya çok mu üstüne düştük derken buluverirsiniz kendinizi. allah'tan ümit kesilmeze bağlattın be ismail'im.
10 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol