genelde besiktas maclarında yasanan hadisedir. takım one gecmis, kapalı dale cavaseye baslamıs, ardından tribun uc uc uc diye cosarken senin icinden soyle gecer "ulan simdi bir tane yesek macın sonuna kadar ızdırap cekeriz" ve o gol genelde yenir, hatta bazen ikinci de yenir. akla gelen basa gelmis olur.
yani; beni ne kadar bazen cok uzsen de, hayal kırıklıgına ugratsan da, senden vazgecmem mumkun degil, aklımda fikrimde sadece sen varsın, dunya bir tarafa sen bir tarafa, bu kalpte senden baskasına yer yok demektir.
cok sevdigim bir futbolcudur, kisilik olarak siyah-beyaz formamıza yakısmayacak bir hareketi hic olmamıstır. zaten sanssız sakatlıgı da besiktaslı oldugunu tescillemistir. ilk forma giydigi zamanlarda savunma olarak vasattı ama sakatlıgına yakın bence ilerleme kaydetmisti. umarım saglam olarak doner.
dunya'yı kısa sureligine de olsa durduran, hayatla bagımızı yaklasık 2 saat kesmemize yol acan eylem. mac baslayana kadar mutluluk vericidir. o gun isler ne kadar kotu giderse gitsin, aksam mac varsa icinde bir umut ve heyecan olur. hele statta izleyeceksen o duygu cok daha farklıdır.
her izledigimde gozlerimin dolmasına yol acan guzel belgesel. bence biraz amatorce olmus ama sanırım bu amatorluk asi ruh belgeselini diger belgesellerden ayrı bir yere koymamızı saglıyor. zaten besiktas'ın, carsı'nın ve dolayısıyla bizim de digerlerinden temel farkımız aynı amatorluk degil mi?
bu sezon kombine alamadıgım icin bol bol seyahat etmek istedigim otobustur. zaten derbiler de yasak, soyle saglam 4-5 deplasman efsane olur.
onemli olan kac promil ustunun alınmayacagı bence, yoksa 2-3 bira icip gelinmesine de ses cıkarmazlar diye umuyorum. o zaman olay cidden can sıkıcı bir durum alır.
internet ortamındaki en saglam besiktas bloglarından biri. yazarları zaten twitter'dan az cok bildigim insanlar, gerek yazıların bazılarındaki besiktas romantizmi gerekse bazı konulardaki farklı bakıs acıları hosuma gidiyor. yolları acık olsun.
1 aylık denemeye aldıgımız oyuncu. bu ligin bana gore gorup gorebilecegi en buyuk 3 sutorden biridir. yalnız kadromuz icin dogru oyuncu degil bence. bu takımın asist yukunu cekmesi gereken bir yabancı oyun kurucu almamız kadro dengesi acısından daha uygun olur. herkes sutor oldu takımda.
aklıma inonu'de toraman'la karsı karsıya gelip her seferinde gectigi karabuk macını getiriyor. cok tehlikeli ama bence cardozo kadar buyuk futbolcu olamaz. ben ikisi arasında bir tercih yapacak olsam kesinlikle cardozo'yu secerdim.
bu durumun cesitli sebepleri olabilir. kendimden ornek verecek olursam, siyaset hakkında pek bilgim yok ve hicbir siyasi ideolojiye kendimi yakın hissetmiyorum. bu yuzden de bu konularda yazmayı da konusmayı da sevmiyorum.
besiktaslıların kimi destekledigi cok nettir, haklıyı desteklerler. mesele fener-galatasaray muhabbeti degil, haklı-haksız muhabbetidir. yoksa bu taraftar zamanında besiktas-trabzon macında trabzonlu oyuncuya cıkan kırmızı karta da tepki gostermistir. sapla samanı karıstırmamak gerekir.
2 sezon once mukemmel bir kadrosu olan, 2. ligden namaglup cıkan ama yonetimin takımı cekmesiyle dagılan subemiz. o kadrodan bazı oyuncular twitter'da cok sert seyler de yazmıstı cekilme kararı ustune yanlıs hatırlamıyorsam. simdi yine iyi bir ekip kurmak icin ugras dur.
mesaleyi, davulu, istedigimiz gibi bagırmayı yasaklayan zihniyetin bunu serbest bırakması zaten zordu ama sezon oncesi acıklamalar yuzunden hafiften kadıkoy ve arena hayalleri kurmaya da baslamıstım. ne kadar bekledigim bir karar olsa da moralimi alt ust etti.
bu sezon oyle gecen sezon gibi ligin ilk yarısını galibiyet almadan kapatıp, ikinci yarı transferlerle bambaska bir takım olmayacagını dusunuyorum. devre arasında takviyeler olabilir ama bence sezon bası kadro kurulur, takım dengeli bir sezon gecirir ve play-off oynar.
avantajlarını, nerede ne ise yaradıgını falan bilmiyorum. sezon icinde almayı dusunuyorum ama bu belli bir sayıya kadar 35-65 olayı cok kafamı karıstırdı. ya alt tarafı kartın altyapısını hazırlamıs bir sirkete bu kadar pay vermek bana biraz abartı geldi. bu isi ihaleye sunmadan neden hemen anlastılar bir firmayla anlayamıyorum. sanıyorum taraftarın buyuk kısmı da bu soruları soruyor. insanların kafalarındaki soru isaretlerini gidermeden istenilen rakama ulasamaz yonetim. belki bu 35-65 olayının bir gerekcesi vardır, sonucta biz bu islere yuzeysel bakıyoruz ama sebebi varsa da yoksa da bunu bilmek benim hakkım.
isterse mandalla toplasın, dagınık topuz yapmıssa ve yakısıyorsa efsane olan hatundur. bu tip hanımefendilere saygımız sonsuzdur.
sezon oncesi sanıyorum son hazırlık macımız. umarım bilic onceki maclar gibi bol degisiklik yapmaz ve ideal takımı sahaya surer. oyuncuları tanımak bir hoca icin onemlidir ama bazı oyuncular ideal olmayan takım duzenlerinde ve kadrolarında istenilen verimi veremez diye dusunuyorum. bu yuzden macı normal bir lig macı havasında degerlendirmesi takım icin daha hayırlı olacak bence.
red bull'un kanatlandırmasını umdugum mactır. "ve golu kalemizde goruyoruz, salzburg kadıkoy'de durumu 2-0'a getiriyor, fenerbahce'nin isi artık mucizelere kaldı"
ankara deplasmanında sezonu actıgımız fikstur. kara kartallarımızın simdiden bilegine kuvvet, bu sezon cok daha rahat sampiyon olacagımıza inanıyorum. aldıgımız 2 yabancı da kaliteli. umarım avrupa'da da artık gucumuzu gosteririz yavastan.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?