(bkz: ibrahim tatlıses )
ülker probis, hiç bitmesin. ömür boyu yerim...
şahsen ben koydum [image_tasima]http://www.takvim.com.tr/multimedya/galeri/spor/aziz-yildirimin-gozalti-fotograflari?albumId=34391 [/img_tasima]
lakabı el chino 'dur...
isminiz listede yok...
(bkz: yağmur adam )
taca atılan topun sebebidir...
annemim '' valla gerizekalı bu çocuk '' deyip ayarı vermesiyle son bulan güzel eylem...
bazen birini hayatınızdan çıkarırsınız (bkz: kırmızı kart )
kullanmam için önce iphone'a sahip olmam gereken aplikasyon, sam okazyon ...
dj'lik kendini dinletmektedir.
ortamdaki dinleyici kitlesine göre müzik çalmaktır.
müzikle beraber ortamdaki insanları da takip etmektir. çaldığın müzik istersen o yılın en hit parçası güneyi kasıp kavuran dillerden düşmeyen bir parça olsun, eğer ortamdaki saati ve ritmi, milletin kafa durumunu ve dinleyici kitlesini iyi göremezsen boş salona çalarsın.
taktik 1: ortamda farklı insanlar ve farklı müzik zevklerine sahip insanlar muhakkak olacaktır. burda yapacağın şey gözüne mekanda eğlenceli bir grup kestirip onların eğlenmesini sağlamandır. diğerleri de eğlenen insanları görüp eğlenmeye çalışacaktır. eğer bu gruba müzik eşliğinde sahnede dans ettirebilirsen diğer insanları da ayaklandıracak ve herkes oturmaya mı geldik havasına girecektir.
unutmayın, insanlar önce mekana girerler, içerdeki müzikten ziyade insanların eğlenip eğlenmediğine bakarlar, eğer eğlenceli bir ortam varsa içerde ilgilerini çeker ve eğlenceye dahil olurlar. ne çaldığın önemli değildir, ajdar da çalma ama, çok zorda kalırsan demet akalın çal...
taktik 2: yanına illaki 2 liseli kız gelip çeşitli demet serdar coverları isteyecektir. kulak asma, müziklerde çok sert geçişler de yapma.
herkes çılgınca dans ederken bir anda slow bir müzik çalıp sevgilileri dans ettirip sevgilisi olmayan erkekleri göt gibi ortada bırakma... unutma kalabalığın çogunluğunu sevgilisi olmayan erkekler oluşturur...
taktik 3: ülkemizde herkes kolbastı uzmanı olduğu için kolbastı çalıp insanları saçma sapan kolbastı oynatma, ortamda zaten 3 tane isveçli erasmus var, onları da kaçırma...
taktik 4: bence yol yakınken bu işe hiç girme , kendine 16 gb ipod al ve kendi kendini eğlendir, bunlar zahmetli işler...
ortamdaki dinleyici kitlesine göre müzik çalmaktır.
müzikle beraber ortamdaki insanları da takip etmektir. çaldığın müzik istersen o yılın en hit parçası güneyi kasıp kavuran dillerden düşmeyen bir parça olsun, eğer ortamdaki saati ve ritmi, milletin kafa durumunu ve dinleyici kitlesini iyi göremezsen boş salona çalarsın.
taktik 1: ortamda farklı insanlar ve farklı müzik zevklerine sahip insanlar muhakkak olacaktır. burda yapacağın şey gözüne mekanda eğlenceli bir grup kestirip onların eğlenmesini sağlamandır. diğerleri de eğlenen insanları görüp eğlenmeye çalışacaktır. eğer bu gruba müzik eşliğinde sahnede dans ettirebilirsen diğer insanları da ayaklandıracak ve herkes oturmaya mı geldik havasına girecektir.
unutmayın, insanlar önce mekana girerler, içerdeki müzikten ziyade insanların eğlenip eğlenmediğine bakarlar, eğer eğlenceli bir ortam varsa içerde ilgilerini çeker ve eğlenceye dahil olurlar. ne çaldığın önemli değildir, ajdar da çalma ama, çok zorda kalırsan demet akalın çal...
taktik 2: yanına illaki 2 liseli kız gelip çeşitli demet serdar coverları isteyecektir. kulak asma, müziklerde çok sert geçişler de yapma.
herkes çılgınca dans ederken bir anda slow bir müzik çalıp sevgilileri dans ettirip sevgilisi olmayan erkekleri göt gibi ortada bırakma... unutma kalabalığın çogunluğunu sevgilisi olmayan erkekler oluşturur...
taktik 3: ülkemizde herkes kolbastı uzmanı olduğu için kolbastı çalıp insanları saçma sapan kolbastı oynatma, ortamda zaten 3 tane isveçli erasmus var, onları da kaçırma...
taktik 4: bence yol yakınken bu işe hiç girme , kendine 16 gb ipod al ve kendi kendini eğlendir, bunlar zahmetli işler...
olası bir galibiyette maç fazlasıyla liderlik koltuğuna oturacağız maçtır...
fenerli çocuktur...
-boş akbil
-otobüste düğmesine bastığın halde açılmayan kapı
-sen durakta beklerken durmayan otobüs
-ani frende üzerine düşen amcalar, teyzeler, ablalar...
not: ayakkabı numarası 43 olan, 6 durak sonunda 15 yolcusu olan otobüs şoförüyüm
-otobüste düğmesine bastığın halde açılmayan kapı
-sen durakta beklerken durmayan otobüs
-ani frende üzerine düşen amcalar, teyzeler, ablalar...
not: ayakkabı numarası 43 olan, 6 durak sonunda 15 yolcusu olan otobüs şoförüyüm
artık içimdeki sesin benden başka insanlar tarafından duyulduğu güzel ortam, haykırdığım yer...
mika hakkinenli ve david couldhard 'lı mclaren-mercedes takımının hastası olduğum yarış. artık eski tadı vermiyor. ben bu yarışı izlemeyi şu olaydan sonra bıraktım...
yarışta barrichello baştan sona kadar öndeyken ve michael schumaer peşinde onu kovalarken ( ikiside ferrari takımındaydı ki o zaman schumaer liderdi ve şampiyonluğa oynuyordu ) takım merkezinden barichello'ya son turda yavaşlaması emrediliyor, çünkü schumaer'in daha fazla puan alması gerekmektedir ve barichello finishe 50 metre kala yavaşlıyor schumaer kazanıyor barichello ikinci oluyor.
kupa töreninde her ne kadar schumaer 1. lik kürsüsüne barichello'yu çıkarıp kupasını ona versede ortada hakkı yenmiş bir adam , ipneliği görmüş yüz milyonlarca insan var...
mahallede bisiklet yarışları bile daha centilmen geçerdi...
yarışta barrichello baştan sona kadar öndeyken ve michael schumaer peşinde onu kovalarken ( ikiside ferrari takımındaydı ki o zaman schumaer liderdi ve şampiyonluğa oynuyordu ) takım merkezinden barichello'ya son turda yavaşlaması emrediliyor, çünkü schumaer'in daha fazla puan alması gerekmektedir ve barichello finishe 50 metre kala yavaşlıyor schumaer kazanıyor barichello ikinci oluyor.
kupa töreninde her ne kadar schumaer 1. lik kürsüsüne barichello'yu çıkarıp kupasını ona versede ortada hakkı yenmiş bir adam , ipneliği görmüş yüz milyonlarca insan var...
mahallede bisiklet yarışları bile daha centilmen geçerdi...
(vurgula: segar bastard )- eski ingliz futbolcu ve hakem
(vurgula: argelico fucks )- eski brezilyalı defans
(vurgula: paul dickov ) - eski iskoç futbolcu ve teknik direktör
geri kalanı için [ybkz]swh[/ybkz]
(vurgula: argelico fucks )- eski brezilyalı defans
(vurgula: paul dickov ) - eski iskoç futbolcu ve teknik direktör
geri kalanı için [ybkz]swh[/ybkz]
an itibariyle yazar olduğumu öğrendikten sonraki ilk entrim, sana kısmetmiş sevgili başlık...
içinde bir tutam beyaz bir tutam siyah, bir çarşı kaşığı kadar kırmızı olan, bütün beşiktaşlıları doyuran bir sevgidir...
içinde bir tutam beyaz bir tutam siyah, bir çarşı kaşığı kadar kırmızı olan, bütün beşiktaşlıları doyuran bir sevgidir...
mehmet batdal dır kendisi...
serdar özkan samsunsporlu eski forvet
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?