şutmesafesişutpozisyonu

bir an önce birlik olması gereken topluluk. bu yazacaklarıma önce kendimi sonra tüm beşiktaş sevdalılarını dahil ediyorum. hedefe 17 maçımız kaldı, dün eskişehir maçında[ybkz]swh[/ybkz] yaşanan rezillikler ortada. maçtan sonra medyada etkin tüm fenerbahçeli yazarların uydurma penaltıya bile '' net penaltı'' demeleri ayanın beyanı oldu. 17 maçımız kaldı, ama bu süreç çok zorlu olacak. zaten stat konusu başlı başına büyük bir sorun ve devam ediyor, fenerbahçe kaybettiği her puan sonrasında hakemleri baskı altına alıyor, medya tamamen bunların elinde ve silahşörlüğünü yapıyor, federasyon başkanı zaten beşiktaş düşmanı , her türlü algı operasyonu yapılarak beşiktaş kollanıyor havası yapılıyor.

işte tüm bunlara karşı artık gün birlik olma günüdür, bizi bölmeye çalışanlara pabuç bırakmamamız lazım. yok fikret orman , yok tolga zengin, yok stoper, yok şenol güneş dememek lazım, artık tam destek zamanı geldi.

beyler fenerbahçe ittire kakktıra taşınıyor, yoksa futbol oynadığı falan yok, bakın göreceksiniz bu sene 8-9 puan fark ile şampiyon olacağız, yeter ki artık saçma eleştirileri bırakıp bu 17 maça kilitlenelim, tribünleri dolduralım, takıma olan güvenimizi aşılayalım. bu destek gelirse her şey çok kolay olacak.

yeni türkiye'nin aynasıdır. devletin başındakiler, yök'ün başındakiler, tubitak'ın başındakiler, kit'lerin başındakiler, trt'nin başındakiler, btk'nın başındakiler, ile federasyon başında bulunan kişi arasında fark yoktur. tek ortak noktaları hükümete yakın olmaları ve iş bilmez olduklarıdır. ülke işte böyle yönetiliyor. az bile az...

geçen gün david ospina başlığına yazdığım üzere, domino taşının as kalecisidir. zira roma kendisini çok istiyor ve bu durmda syznec arsenal'a geri dönecek ve ospina boşa çıkacak. umarım roma'yı tercih eder.

alper ulusoy'un sahneye çıkarak, fener'e maçı hediye ettiği bir rezillik oynamıştır. belli oldu yine ikinci devre tipik oyunlar oynanacak.

şu adam bizden defolup gitti ya, ulan bunu düşündükçe mutlu oluyorum. bu adam varken somaliydik, demba ba ile japonya, gomez ile birlikte usa olduk.
özleyenler izlesinler;

https://www.youtube.com/watch?v=fHEbJW9L0aM

nfc finalinin tahmin ettiğim üzere caroline ve arizona arasında oynanacağı organizasyon. caroline son 2 yılın finalisti seattle seahawk'a hiç acımadı ve rahat bir galibiyet aldı. arizona ile greenbay packers ise uzun yıllar unutulmayacak ve uzatmaya giden bir maça imza attılar, ve uzatmada şansının da yardımı ile arizona fianle çıktı.
afc'de new england pekte zorlanmadan son 5 yılda olduğu gibi yine konferans finaline çıktı, büyük sakatlıklar ve eksikliklerine rağmen pitssburg steelers büyük bir süprize çok yaklaştıysa bile, son çeyrekte yapılan 2 basit hata sonlarını getirdi ve denver finale çıktı.
bu noktadan sonra superbowl adaylarım new england ve arizona. umarım bu yıl arizona bu kupayı kaldırır.

yaptığı açıklamada ''ben avrupa'da barcelona kupa kaldırınca mutlu oluyorum, sonuçta bir ispanyol kulübü ve bunu basın ile açıkça paylaşıyorum. benim yapımda başkasının kötülüğünü istemek yok'' demiştir. bir de bizim ülkemize gel, fenerli yazarlar beşiktaş kazandıkça neredeyse kudurmuş köpek oluyorlar. sonuçta zihniyet farkı ve getirdikleri sonuçlar ortada. ayrıca "araba, saat falan gibi lüksleri sevmem, arkadaşlarım ve doğada zaman geçirmeyi severim" diyen efsane. ama olmadı be raul, milyon euroluk bir ferrari çekmedin mi altına sen? olmaz olmaz buralarda esamen okunmaz senin. karının altına bile çekeceksin son model bir araba o zaman olursun.

2007 yılı austuralya açık turnuvasında, ilk turda güneykoreli rakibine yenilmesi için 200.000 dolar teklif edilmiş dünya 1 numarası tenisçi . ama kendisi tabi ki bunu ret etmiş.

http://www.marca.com/tenis/open-australia/2016/01/18/569ccdbb22601d4f238b462a.html

valla kendisi et mi balık mı ben halen anlamadım ancak dün akşam tolga'ya yaptığı hareket ile benden büyük bir eksi aldı. ulan adam takım kaptanın, zaten taraftar adama kin kusuyor; karlı havada top senin kontrolünde. zaten kara takılmış, ağır götünü kaldırıp, ki top ceza sahasının yaklaşık 10 metre dışında topu uzaklaştıracağına, arkadaşını taraftarın önüne atmak da neyin nesi ? benim gözümde büyük bir eksi aldı. umarım anlık bir şeydir. haksız olduğu bir pozisyonda böyle davranması gerçekten çok yakışıksız oldu.

alttan ısıtma sistemi çalışan stat. ancak bizde şöyle bir algılanma var, alttan ısıtma olunca sanki hiç kar olmayacak gibi (sürekli yağan bir kar olduğunda, dünyanın her yerinde her sahada kar birikir) düşünülüyor, oysa alttan ısıtma çimlerin donmaması için , çim ısısını 9-10 derecede tutuyor. ayrıca dün gözlerimle şahit oldum, yoğun kar yağışına rağmen kar çok tutmadı ve yumuşaktı. eğer alttan ısıtma olmasaydı orada 15-20 cm kar olurdu. sorun alttan ısıtma değildi. yapılmayan çalışma, çizgilerin doğru dürüst çizilememesi ve gerekli ekipman eksikliğiydi. ayrıca karın devam etmesi görüş mesafesini kısıtladı. yoksa alttan ısıtma görevini yaptı. bu konudaki eleştirilere katılmıyorum.

fenerbahçe'nin es-es deplasmanında 4 yıldır kazanamadığını, maç iptal olmaz ise hava şartlarını ve totalde iç sahada es-es'in fenere kurduğu üstünlüğü, samet hoca faktörü ve bu maçla iyi bir başlangıç yapmak isteyen es-es'in hırsını ortaya koyduğumuzda, kabız fener'in puan kaybının çok olası olduğu bir maç.

motta için toplamda yaklaşık kiralama ve satın alma bedeli ola rak 2 milyon euro ödenmişken, tosiç bedavaya gelmiştir. tosiç yıllık 850 bin euro ile oynarken, motta paşa 1.2 milyon euro alıyordu. bu durumda bana göre defans yönü daha kuvvetli olan, ve pozisyon almayı nispeten daha iyi bilen tosiç'in takımda kalması daha mantıklıydı. ama total olarak bakıldığında beşiktaş kalitesinden çok uzak orası ayrı.

dün akşam konuştuğum yakın bir arkadaşım -ki yönetimden birinin çok yakını olur- bana "boyko hazır ama arsenal'in durumu bekleniyor, ospina boşa çıkabilir, sabırla bunu bekliyorlar" dedi ben de "hayırlısı" dedim. sanırım beşiktaş'a gelmek isteyen kaleci.

dün akşam[ybkz]swh[/ybkz] gomez, beck gibi oyuncular bile ısınmak için kalın eşofman altları,uzun kollu eşofmanlar, diğer oyuncular atkı, bere ne varsa takmışken, ısınmaya kısa kollu t-shirt ve şort ile çıkmış oyuncu. ya çok ateşli ya çok deli. karar vermedim.

ona buna laf yetiştireceğine , biraz ben neden skora hiç katkı yapamıyorum diye düşünmesi gereken oyuncu. son iki sezonda attığı gol sayısı belli. bu sezon sanırım sadece 1 gol attı. herkes tutturmuş bir hakem . kardeşim 90+5 de rezil bir golü yeme, devre arasında en iyi oyuncularından biri olan donk'u satma. bırakın bu masalları.

valla 3 kişi maça gittik. maçtan önce yemek yemek için stat yakınlarında bir restauranta gittik ve o sıralarda yağmur şiddetliydi. masaya otururken karla karışık yağmur başladı biz kalkarken ciddi kar yağıyordu. stat'a vardığımızda maça 45 dakika vardı, ki ben arabada "arkadaşlar dönelim bence, bu kar daha şiddetlenirse çıkış sıkıntı olur bu maç zaten yarım kalır" dediysem de dinletemedim, arabadan stat kapısına kadar 50 metreyi yürürken hepimiz kardan adam olmuştuk, ve rüzgar kamçı gibi vuruyordu. stat'a girince altan ısıtmanın çalıştığını anladık, çünkü kar şiddetli yağsa da zemin aşırı kar tutmuyordu ,ancak görüş alanı çok azdı. maç başladığında bu daha net ortaya çıktı. ne kırmızı top vardı, ne doğru dürüst çizgi çalışması. bana göre ertelenmesi iki açıdan iyi oldu, birincisi hayatımda pek çok şeye şahit olmuştum ,ama ertelenen bir maçta bulunmamıştım, ikincisi o zeminde her şey olabilirdi, puan kaybı bile yaşanabilirdi. maçtan önce çok amatörce çalışmalar yapıldı, 7-8 kişi elde çuval , kömür tozu döküyor, kürekle saha temizlenmeye çalışıyordu.

not: baktım beyaz futbol'da falan maç oynanırdı diyorlar. eğer kar dursaydı başladığı zamanki zeminde oynanırdı ancak sürekli yağması hem görüş açısını daralttı hem de çizgiler kayboluyordu. mete kalkavan'ı kutluyorum en doğrusunu yaptı. bize de o soğukta geri dönme çilesi kaldı.....

çok üzücü bir habere konu olan gencecik kız. bu baskıyı çocuklar üzerine yıkan anneler, babalar ve öğretmenler utansın. yok teog yok bilmem ne, bunların ne kadar boş olduğunu, çocukların küçücük yaşta yarış atı gibi saçma sapan sınavlara hazırlayıp onların küçücük beyinlerine, sanki bu sınavların hayatın anlamı, başarının tek anahtarı gibi algılatanlar utansın.

bildiğin genel müdür.

muhteşem bir performans göstererek courtois'i çoktan unutturan sloven kaleci.

kiralık olarak anlaşıldığına dahil bir kaç haber gördüm yurt dışı sitelerinde, ama ne kadar doğru tartışılır.