sözlük ile tanışmamdan sonraki 2. piknik organizasyonudur. ilk piknikte mesafeler engel değil deyip, koşarak geldik. finalinde ve şu ana kadar '' iyi ki gitmişim '' demekten başka bir şey geçirmediğim aklımdan. 9 haziran tarihindeki piknik organizasyonu için de ; biz memur hayatı yaşayanlar için uzak tarih için bir şeyler planlamak o kadar kolay bir şey değil. mesela bir maça gideceğim zaman, uçaklar için erken rezervasyon yaptıramadım bugüne kadar. devletin işi belli olmaz. bu kısmını bir şekilde atlatıp aranızdaki yerini almak isterdim. fakat mesai arkadaşımızın evleniyor haziranda, eleman az olur. onun için şimiden gelirim deyipte arkadaşları zor durumda bırakmak istemem. yine de şartları zorlayacağımı belirtmek isterim.
futbolda defanstan top alıp, takımı atağa kaldıran oyuncu.
ayıryeten bir de : herhangi bir orta saha oyuncusunun, dertlere, sorunlara sırt çevirmesi.
nick esinlemesi : sırtı dönük forvet. türk futbolu klişesinden. hatırladın değil mi ?
forvet pozisyonunda yeterli olmadığımdan, gerçek mevkim olan, hayatta sorumluluk aldığım tek mevki olan orta sahayı secip, aranızdaki yerinizi aldım.
ayıryeten bir de : herhangi bir orta saha oyuncusunun, dertlere, sorunlara sırt çevirmesi.
nick esinlemesi : sırtı dönük forvet. türk futbolu klişesinden. hatırladın değil mi ?
forvet pozisyonunda yeterli olmadığımdan, gerçek mevkim olan, hayatta sorumluluk aldığım tek mevki olan orta sahayı secip, aranızdaki yerinizi aldım.
eski bilgi kaynağından yoksun kalan sözlük. şahsım adına dönüm noktasıdır. parlak bir eğitim hayatım geçmedi. lise dönemi boyunca hiç ileriye dönük hedeflerim olmadı. işin ciddiyetinin farkında değildim. sürekli futbolun, sporun peşinden gittim. ilgi alanıma başka bir şeyin girmesine izin vermeyecek şekilde futbol hastasıydım. [ybkz]swh[/ybkz] fakat bu merakımın profesyonelliğe aktarma şansım hiç olmadı. o kapı kapandı, diğer kısım olan üniversite hayatıysa fevzi'nin yediği gol gibi ayağımın altından kayıp gitmişti. başlıkla ne alakası var dediğinizi duyar gibiyim. tüm bunların getirisi olarak toplumun cahil bireyleri arasında kendimi yer edinmiş bireydim artık. eğitim, öğretim, kültür adı altında geçen çoğu konuya yabancıydım. bilgi birikim adına bünyemde pek bir şeyim yoktu. daha kötüsü de bu sorunu nasıl çözeceğime dair bir fikrim de yoktu. bir tesadüf ile başladı her şey. üniversite okuyan arkadaşımın tatile memleketine geldiğinde '' internette işim var, müsait misin '' dedi. tabi buyur gel dedim. [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz] geldi, bilgisayara oturdu bir siteye girdi, bir şeyler okuyor. ben de oturuyorum yanından öyle laflıyoruz. o sene alacağı dersin hocasını ekşi sözlük'de araştıyor, yorumları okuyordu. ona göre seçecekmiş dersini.
- dostum bu site ne, nasıl bir şey ?
+ olum bilmiyor musun ? burada aradığın her konudan bilgi var, mutlaka gir, araştır oku..
evet, gördüğünüz üzere ekşi sözlük gibi bir sitenin bile varlığından bihaber durumdaydım. bahsettiğimiz tarih çok uzak değil, 2009 yılı falan.
arkadaşı uğurladıktan sonra, bilgisayara geçip hemen sık kullanılanlara ekledim ekşi sözlük sayfa linkini. sonrasında olaylar gelişti.
her gün okudum, gerekli, yararlı başlıklara yönelerek aksatmadan takip ettim. devam ettikçe boşa geçirdiğim yıllara, uğruna zamanımı harcadığım şeylerin neleri kaybettirdiğine kahroldum. ne kadar gereksiz boş iş varsa yapmış, kendim için hiçbir gelişimde bulunmadığı farkettim. her okuduğum entry bana, kendimi biraz ezik hissettirdi, hem de bilgilendirdi. sanırım ergenlikten çıkmamda en büyük etkidir bu site. artık '' eet, napıysn, chanm, ''[ybkz]swh[/ybkz] gibi kelimelerden de, kullananlardan da nefret ediyordum. bu işi iyice kafaya takmıştım. dil bilgisine, imlaya, çok dikkat etmeye başladım. diğer konuları da takip edip, bir ortamda futboldan başka konaşabilceğim bir şeyler vardı artık. real madrid için ronaldo, barcelona için messi neyse, o entryleri giren adamlar da benim o değerdeydi o zamanlar. düşünün yeni bir şey öğreniyorsunuz, adam onu 1999'larda paylaşmış. biz kısa pantolanla gezerken. hayran kalıyordum. genelde insanlar kendilerinin yapmak isteyip yapamadığı şeyleri yapan kişilere hayranlıkla bakarlar. tam bir ekşi sözlük bağımlısı olmuştum o aralar. bu seferde diğer aktivetelerden uzak kalıyordum [ybkz]swh[/ybkz]
iyice kıvama geldiğimi düşündüğüm anda, kullanıcı girişi, kayıt ol seçeneğine tıkladım. başladım içi boş entryleri yazmaya. aradan aylar geçti, mevsimler değişti, fenerbahçe türkiye kupasını aldı, bizim onay mailinden haber yok. ta ki o kara gün gelene kadar.
'' aramıza girmeye hak kazanamadınız, bizlere bir şey katacağınıza inanmadık '' tarzı bir mail aldım. yüreğim 2. kez okumaya dayanamadı. çöp kutusunda bile barındırmadım. ekşi'ye ilk küfürümde aynı tarihe denk gelir. ben sizinle sonra oynayacağım deyip o günü unutmadım. şampiyonlar ligi finalinde milan'a 3-0'dan 3-3'ü yakalayan canım liverpool'um aklıma geldi. arkamdan gelen '' you will never walk alone '' seslerine güvenerek, tekrar kayıl ol, entry gir kısmına abanıp beklemeye geçtim. öncekinden ders almış, bir kaç suser'a danışıp yazmıştım girileri. bu sefer rahattım, olmayan özgüvenim sayesinde tahmin etmiyordum onayı.
o gün.. sabah rutin mail kontorulum sırasında noreply@eksisozluk.com yazıyordu. önce derin nefes aldım, açtım '' ekşi sözlük'e başvurunuz bir şekilde kabul oldu! bu email adresiniz ve şifrenizle giriş yapabilirsiniz. '' diyordu. mailimi, sonra pc'yi kapatıp açtım. modemi kadar gidicektim sakinleştim.[ybkz]swh[/ybkz] mübalağa yapmakta haksız değildim. çok istenilen bir şeye sahip olmuştum, orada bende olacaktım artık. hayatımın en mutlu günlerinden bir tanesiydi.eminim tüm ekşi yazarlarının hikayesi de farksız değildir.
şimdi mi ? o heyecan yok artık. zaten eski kalitesinin gidişine şahit olmuştum. içi boş entrylerle doldu taştı. çok değişti denilen o tabirie en büyük örnektir. yine de eksik kalmadığım için mutluyum. zamanında forzabeşiktaş için de böyleydi. insanlar ve değişimlerin yansıması farklı oldu. yine de bana kattığın çoğu şey için teşekkürler ekşi sözlük. en büyüğü de, burada olmam da katkın olduğu için..
not : burası evimdir, orası misafirlik.
- dostum bu site ne, nasıl bir şey ?
+ olum bilmiyor musun ? burada aradığın her konudan bilgi var, mutlaka gir, araştır oku..
evet, gördüğünüz üzere ekşi sözlük gibi bir sitenin bile varlığından bihaber durumdaydım. bahsettiğimiz tarih çok uzak değil, 2009 yılı falan.
arkadaşı uğurladıktan sonra, bilgisayara geçip hemen sık kullanılanlara ekledim ekşi sözlük sayfa linkini. sonrasında olaylar gelişti.
her gün okudum, gerekli, yararlı başlıklara yönelerek aksatmadan takip ettim. devam ettikçe boşa geçirdiğim yıllara, uğruna zamanımı harcadığım şeylerin neleri kaybettirdiğine kahroldum. ne kadar gereksiz boş iş varsa yapmış, kendim için hiçbir gelişimde bulunmadığı farkettim. her okuduğum entry bana, kendimi biraz ezik hissettirdi, hem de bilgilendirdi. sanırım ergenlikten çıkmamda en büyük etkidir bu site. artık '' eet, napıysn, chanm, ''[ybkz]swh[/ybkz] gibi kelimelerden de, kullananlardan da nefret ediyordum. bu işi iyice kafaya takmıştım. dil bilgisine, imlaya, çok dikkat etmeye başladım. diğer konuları da takip edip, bir ortamda futboldan başka konaşabilceğim bir şeyler vardı artık. real madrid için ronaldo, barcelona için messi neyse, o entryleri giren adamlar da benim o değerdeydi o zamanlar. düşünün yeni bir şey öğreniyorsunuz, adam onu 1999'larda paylaşmış. biz kısa pantolanla gezerken. hayran kalıyordum. genelde insanlar kendilerinin yapmak isteyip yapamadığı şeyleri yapan kişilere hayranlıkla bakarlar. tam bir ekşi sözlük bağımlısı olmuştum o aralar. bu seferde diğer aktivetelerden uzak kalıyordum [ybkz]swh[/ybkz]
iyice kıvama geldiğimi düşündüğüm anda, kullanıcı girişi, kayıt ol seçeneğine tıkladım. başladım içi boş entryleri yazmaya. aradan aylar geçti, mevsimler değişti, fenerbahçe türkiye kupasını aldı, bizim onay mailinden haber yok. ta ki o kara gün gelene kadar.
'' aramıza girmeye hak kazanamadınız, bizlere bir şey katacağınıza inanmadık '' tarzı bir mail aldım. yüreğim 2. kez okumaya dayanamadı. çöp kutusunda bile barındırmadım. ekşi'ye ilk küfürümde aynı tarihe denk gelir. ben sizinle sonra oynayacağım deyip o günü unutmadım. şampiyonlar ligi finalinde milan'a 3-0'dan 3-3'ü yakalayan canım liverpool'um aklıma geldi. arkamdan gelen '' you will never walk alone '' seslerine güvenerek, tekrar kayıl ol, entry gir kısmına abanıp beklemeye geçtim. öncekinden ders almış, bir kaç suser'a danışıp yazmıştım girileri. bu sefer rahattım, olmayan özgüvenim sayesinde tahmin etmiyordum onayı.
o gün.. sabah rutin mail kontorulum sırasında noreply@eksisozluk.com yazıyordu. önce derin nefes aldım, açtım '' ekşi sözlük'e başvurunuz bir şekilde kabul oldu! bu email adresiniz ve şifrenizle giriş yapabilirsiniz. '' diyordu. mailimi, sonra pc'yi kapatıp açtım. modemi kadar gidicektim sakinleştim.[ybkz]swh[/ybkz] mübalağa yapmakta haksız değildim. çok istenilen bir şeye sahip olmuştum, orada bende olacaktım artık. hayatımın en mutlu günlerinden bir tanesiydi.eminim tüm ekşi yazarlarının hikayesi de farksız değildir.
şimdi mi ? o heyecan yok artık. zaten eski kalitesinin gidişine şahit olmuştum. içi boş entrylerle doldu taştı. çok değişti denilen o tabirie en büyük örnektir. yine de eksik kalmadığım için mutluyum. zamanında forzabeşiktaş için de böyleydi. insanlar ve değişimlerin yansıması farklı oldu. yine de bana kattığın çoğu şey için teşekkürler ekşi sözlük. en büyüğü de, burada olmam da katkın olduğu için..
not : burası evimdir, orası misafirlik.
hep merak ediyordum fernandes'in arkasında kim var ? böyle güzel futbol oynamaya kim teşvik ediyor diye. öğrendim, ufkum genişledi.
entry'i görünce ;http://24.media.tumblr.com/c7e1c93c6f6fd77c45ffe826c0f6bb9c/tumblr_ml9bxzjLp51rdhm5oo2_500.gif
içeriğini okuyunca ;http://25.media.tumblr.com/025faed04fd2c79acf7db240de758462/tumblr_mlawnmWgKD1qk9migo1_400.gif
entry'i görünce ;http://24.media.tumblr.com/c7e1c93c6f6fd77c45ffe826c0f6bb9c/tumblr_ml9bxzjLp51rdhm5oo2_500.gif
içeriğini okuyunca ;http://25.media.tumblr.com/025faed04fd2c79acf7db240de758462/tumblr_mlawnmWgKD1qk9migo1_400.gif
23 nisan 2013 bayern münih barcelona maçı nda bayern'e kaptırdığımız '' barcelona'yı 3-0 en son beşiktaş yendi [ybkz]swh[/ybkz] '' adlı rekorumuzu tekrar kazanmak için sahaya çıkacağımız mücadele.
o günün şartları, kadrolar nasıl olur bilemem. tek bildiğim şey beşiktaş'ın hocası, yine beşiktaş'ın eski futbolcularından bir tanesi olması muhtemel. '' beşiktaş'ın çocuğu '' bestesine uygun birisi olması, isminin 5 hecesi olması yeterli.
o günün şartları, kadrolar nasıl olur bilemem. tek bildiğim şey beşiktaş'ın hocası, yine beşiktaş'ın eski futbolcularından bir tanesi olması muhtemel. '' beşiktaş'ın çocuğu '' bestesine uygun birisi olması, isminin 5 hecesi olması yeterli.
chelsea maçında ıvanovic'e yaptığı hareketi için özür dilemiş.
https://twitter.com/luis16suarez/status/326058608376811520
https://twitter.com/luis16suarez/status/326058608376811520
bazı futbolcular vardır '' genç yetenek '' diye anılmaz, ama sonradan yavaş yavaş kendisini geliştirerek kariyer yapar. işte o adamlardan bir tanesi michu. premier lig'de ilk sezonunda bu kadar verimli olması büyük bir başarıdır bence. büyük ihtimalle swansea'de fazla durmaz. transfer sezonunda ilk sıralardan yer bulacaktır.
yalnız bu adamın premier lig yılın futbolcusu ödülü adayları arasında yer almaması çok enterasan.
yalnız bu adamın premier lig yılın futbolcusu ödülü adayları arasında yer almaması çok enterasan.
2 sezondur süper lig'de adından sıkça söz ettiren yunan golcü. ligimizin büyükler diye tabir edilen takımlarında oynasa bu kadar katkı sağlayacağını düşünmüyorum. '' anadolu topçusu yae '' değil bu. adamın kalitesi, kariyeri ortada. akhisar'da oynarken rakipleri açık futbol oynar, gekas kendine boş alan bulur, savunma arkasına sarkar[ybkz]swh[/ybkz] pozisyona girer. ama büyük takımlarda farklıdır. rakip kapanır, sert oynar, yapışır bırakmaz. bu konuyu sadece gekas için demiyorum, büyük takım futbolcusu olmak farklı bir şey. sezon başında ismi beşiktaşla anılmıştı, şahsen ben niang'ı tercih ederdim. iyi ki de öyle oldu.
yine boş durmamış ve bugün [ybkz]swh[/ybkz] oynanan maçında da rakibini ısırmıştır. yine diyorum, çünkü bu adamın bu konuda büyük sıkıntıları var. sen liverpool gibi bir takımda oynuyorsun, premier ligin gol kralısın ne gerek bu tür hareketlere ? sanırım hep bu şekilde hatırlanmak mı istiyorsun. penaltı yaptırdın sesimi çıkarmadım, gol kaçır yine bir şey demem, olabilir. ama şu hareketlere bir son versen dostum ?
edit : merak edenler için caps ;
https://o.twimg.com/2/proxy.jpg?t=HBgpaHR0cHM6Ly90d2l0cGljLmNvbS9zaG93L2xhcmdlL2NrejZkdC5qcGcUsAQUrAIAFgASAA&s=sh3LHhqzTR5x-kAKarRZ5I3mKqN60eEJLcUcp19RUV4
edit : merak edenler için caps ;
https://o.twimg.com/2/proxy.jpg?t=HBgpaHR0cHM6Ly90d2l0cGljLmNvbS9zaG93L2xhcmdlL2NrejZkdC5qcGcUsAQUrAIAFgASAA&s=sh3LHhqzTR5x-kAKarRZ5I3mKqN60eEJLcUcp19RUV4
'' ağzıyla kuş tutmak '' tabirinin canlı örneği. bu arkadaş değil penaltı kurtarmak, yangından adam kurtarsa bile beşiktaş'ın kalecisi olamaz. iyi adamdır veya değildir, onu bilemem. ama ona bu formayı giydirenler için diyeceğim çok şey var..
20 nisan 2013 akhisar belediyespor beşiktaş maçında gökhan süzen'in gekas'ı düşürdüğü pozisyonu penaltı olarak yorumlayan süper ligimizin süper hakemlerinden.
yorum : hemşerimdir, olmaz olsun denilen türden. bir diğeri de mustafa kamil abitoğlu 'dur. bu adamların yönettiği beşiktaş maçları hep olaylı geçmektedir.
yorum : hemşerimdir, olmaz olsun denilen türden. bir diğeri de mustafa kamil abitoğlu 'dur. bu adamların yönettiği beşiktaş maçları hep olaylı geçmektedir.
2012 -2013 sezonu için kadrosunda, benim futbol anlayışıma göre ;
tomas sivok, ismail köybaşı, oğuzhan özyakup, necip uysal, fernandes, hugo almeida, mamadou niang ve mustafa pektemek haricindekilerin formasını, yetenek ve futbolcu kalitesi olarak taşımayacağı takımdır.
not : gençleri pek izleyemediğim için değerlendirmeye alınmadım.
tomas sivok, ismail köybaşı, oğuzhan özyakup, necip uysal, fernandes, hugo almeida, mamadou niang ve mustafa pektemek haricindekilerin formasını, yetenek ve futbolcu kalitesi olarak taşımayacağı takımdır.
not : gençleri pek izleyemediğim için değerlendirmeye alınmadım.
kötü gidişatın devam ettiği maç oldu. kötü futbol demiyorum bak, '' kötü gidişat '' çünkü ortada futbol göremedim ben. ligin alt sıralarından kurtulma mücadelesi veren akhisar belediyespor'dan 4 yedik. futbolcularında hocayı istemediğini düşünüyorum. bu durumda futbolcuların üzerinde büyük baskı yaratıyor. kafasında hep hata yapma, oyundan çıkma gibi düşünceler var. bu yüzden geriye ve yana pas ile top benden gitsincilik oynuyorlar. artı becerisi olanlar bir şeyler yapmaya çalışıyor. zaten sezon başından beri beşiktaş futbol takımın stratejisi de bu yönde. teknik kapasitesi yüksek oyuncuların verimine bağlı bir beşiktaş. duran top olacak, fernandes tehlikeli noktaya kesecek, mevsimler değişecek havalar düzelecek.. bu durumu niang'ın bu maçtaki hareketlerinden de anlayabilirsiniz. elini yana açıp isyan etti. ve bu ilk değil. kenarda maçı izleyen aybaba, kırmızı karttan atılan gökhan süzen'in yerine veli - emre özkan değişkliğini düşenemeycek kadar aciz durumdadır. yiye yiye bitiremediniz koca beşiktaş'ı !
1970 doğumlu ingiliz kaleci. premier lig tarihinin en fazla görev alan oyuncusudur. bu rekor onun iyi bir kaleci olarak anılması için yeterli değildir. zamanın alternatifsizliğini iyi değerlendirmiştir. lakabının da '' felaket '' olması bunun en büyük örneğidir. ingilizlerin her açıdan unutmayacağı bir sporcudur.
1972 doğumlu avustralyalı kaleci. hâlen fulham fc 'nin kalesini korumaktadır. kariyerinde 500'ün üstünde premier lig maçına çıkmıştır. bunu nasıl başardığı hâlâ merak konusudur.
(bkz: ike shorunmu )
sevdiğimiz bir abimizdi. yediği her golden sonra sağa sola attığı gülücükler atardı.
sevdiğimiz bir abimizdi. yediği her golden sonra sağa sola attığı gülücükler atardı.
hillsborough faciası nda hayatını kaybedenlerin 24. anma törenini gerçekleştirmişlerdir.
insan gerçekten duygulanıyor. o maça gidenler bir daha evlerine dönmediler.
http://www.liverpoolfc.com/news/latest-news/the-96-remembered-photo-special
insan gerçekten duygulanıyor. o maça gidenler bir daha evlerine dönmediler.
http://www.liverpoolfc.com/news/latest-news/the-96-remembered-photo-special
15 nisan 2013 beşiktaş medical park antalyaspor maçı nda yine bizi şaşırtmayan oyuncu. tamam asıl mevkin açık olabilir, koskoca beşiktaş futbol takımında oynuyorsun. biraz çalıştır kendini, en azından çabanı görelim de destek verelim. bi tane pas, orta yerini bulmaz mı ? defansif yönde desen bi tane ters kademe yok. arkana adam kaçırıyorsun, stoper senin adamını kovalarken pozisyonunu kaybediyor. hepsini geçtim artisliğini ne yapacağız ? üzerinde formanın ağırlının farkına varmalısın.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?