fenerbahçe maçlarında verildiğinde herhangi bir sorun teşkil etmeyen uzatma süresidir.
sportif yönetimi tamamen ülker'in inisiyatifinde olan takım. bildiğim kadarıyla ülker'in ana sponsorluğunun en temel şartı, bu imiş; basketbol takımına karıştırtmıyorlarmış.
düşününce mantıklı esasında. zeljko obradovic gibi bir markayı getirebilmek, çok doğru bir kadro mühendisliği yürütmek... bunlar aziz yıldırım'ın vizyonunu ve hırslarını aşan hadiseler. şayet, bu takım aziz'in güdümünde olsaydı geçen senelerde olduğu gibi bir kuklasını oturturdu basketbolün başına; "kontrol bende olsun da ne olursa olsun" diyerek bu kadar doğru bir ekip oluşturamazdı.
düşününce mantıklı esasında. zeljko obradovic gibi bir markayı getirebilmek, çok doğru bir kadro mühendisliği yürütmek... bunlar aziz yıldırım'ın vizyonunu ve hırslarını aşan hadiseler. şayet, bu takım aziz'in güdümünde olsaydı geçen senelerde olduğu gibi bir kuklasını oturturdu basketbolün başına; "kontrol bende olsun da ne olursa olsun" diyerek bu kadar doğru bir ekip oluşturamazdı.
fenerbahçe'nin gümbür gümbür final four'a gitmekte olduğunu gösteren maç olmuştur. ezeli rakibimi tebrik ederim, son derece iyi oynadılar.
doğum günü olması nedeniyle iyice şımarmış, telefonlarına bile bakmaya tenezzül etmeyen canım abim; iyi ki doğmuş.[ybkz]swh[/ybkz]
allah onun yokluğunu göstermesin.
allah onun yokluğunu göstermesin.
yine bu başlık altında defalarca kez tanımlanmış, farklı eleştirilere hatta alaylı ifadelere burada bile maruz kalmış duruştur.
"duruş" şeklinde isimlendirilmesi yıldırım demirören dönemine denk gelir. beyefendi attı ortaya böyle bir şey, sonra çektir oldu gitti... burada asıl ifade edilmek istenen, beşiktaşlılık terbiyesidir. defalarca konuşulmuştur belki ama belli ki yine hatırlatmakta fayda var. beşiktaş, bir semt takımıdır. galatasaray ve fenerbahçe'nin de kendi isimleriyle kurulu birer semti vardır belki ama onlardan farklı olarak gücünü, varlığını semtine has kültüründen alır. beşiktaş esnafı ve cümle ahalisi; öteden beri hoşgörüsü, çok yönlülüğü, çalışkanlığı ve alçak gönüllülüğüyle bilinir. ne "gaassaray"lılar gibi budala birer burjuva gibi yaşarlar, ne de karşı yakanın temsilcisi fenerliler gibidirler. zira, fenerbahçe'nin semt olması, takımın kurulmasından sonraya rastlar. kökleşmiş bir kültür yoktur bu nedenle. beşiktaşlılık terbiyesi ise yerleşik semt kültürünün bir yansımasıdır işte. koşulsuz olarak büyüğe saygı, haklının yanında yer alma, tevazu, alın teri, emek ve bu değerlere yine koşulsuz bağlılık bu kültürün temel taşlarıdır ve yeni milenyumda kullanıldığı haliyle "beşiktaşlı duruşu"ndan, bu hasletler bir arada bulunmaksızın bahsetmek olanaksızdır. buradaki talihsizlik, bazı kavramların ağızlara sakız edilmesidir. bu da ister istemez, beşiktaşlılık terbiyesi kavramının alay konusu haline gelmesine sebebiyet vermektedir ve bu kavramı koruyup yüceltmek ise; boynunda siyah-beyaz atkısı var iken sokaktaki hal ve hareketlerine dahi dikkat eden büyük beşiktaş taraftarına düşmektedir.
başta söylediğim gibi her şeyin eleştirilmesi, sorgulanması taraftarı birisiyim. iyi ya da kötü hiçbir şey körü körüne kabul edilmemelidir. bu bağlamda beşiktaşlı duruşu da eleştirilebilir ve hatta bu da bu duruşun bir parçasıdır ama bugünkü köhnemiş düzenin cenderesine sıkışmış popülist yaklaşımlara baz alarak, en hafif tabiriyle yakışıksız bir konuşma şekliyle koskoca bir tarihi ve kültürü ti'ye almak ne herhangi bir beşiktaşlı'ya yakışır, ne de herhangi birinin haddinedir.
bu böyle biline...
"duruş" şeklinde isimlendirilmesi yıldırım demirören dönemine denk gelir. beyefendi attı ortaya böyle bir şey, sonra çektir oldu gitti... burada asıl ifade edilmek istenen, beşiktaşlılık terbiyesidir. defalarca konuşulmuştur belki ama belli ki yine hatırlatmakta fayda var. beşiktaş, bir semt takımıdır. galatasaray ve fenerbahçe'nin de kendi isimleriyle kurulu birer semti vardır belki ama onlardan farklı olarak gücünü, varlığını semtine has kültüründen alır. beşiktaş esnafı ve cümle ahalisi; öteden beri hoşgörüsü, çok yönlülüğü, çalışkanlığı ve alçak gönüllülüğüyle bilinir. ne "gaassaray"lılar gibi budala birer burjuva gibi yaşarlar, ne de karşı yakanın temsilcisi fenerliler gibidirler. zira, fenerbahçe'nin semt olması, takımın kurulmasından sonraya rastlar. kökleşmiş bir kültür yoktur bu nedenle. beşiktaşlılık terbiyesi ise yerleşik semt kültürünün bir yansımasıdır işte. koşulsuz olarak büyüğe saygı, haklının yanında yer alma, tevazu, alın teri, emek ve bu değerlere yine koşulsuz bağlılık bu kültürün temel taşlarıdır ve yeni milenyumda kullanıldığı haliyle "beşiktaşlı duruşu"ndan, bu hasletler bir arada bulunmaksızın bahsetmek olanaksızdır. buradaki talihsizlik, bazı kavramların ağızlara sakız edilmesidir. bu da ister istemez, beşiktaşlılık terbiyesi kavramının alay konusu haline gelmesine sebebiyet vermektedir ve bu kavramı koruyup yüceltmek ise; boynunda siyah-beyaz atkısı var iken sokaktaki hal ve hareketlerine dahi dikkat eden büyük beşiktaş taraftarına düşmektedir.
başta söylediğim gibi her şeyin eleştirilmesi, sorgulanması taraftarı birisiyim. iyi ya da kötü hiçbir şey körü körüne kabul edilmemelidir. bu bağlamda beşiktaşlı duruşu da eleştirilebilir ve hatta bu da bu duruşun bir parçasıdır ama bugünkü köhnemiş düzenin cenderesine sıkışmış popülist yaklaşımlara baz alarak, en hafif tabiriyle yakışıksız bir konuşma şekliyle koskoca bir tarihi ve kültürü ti'ye almak ne herhangi bir beşiktaşlı'ya yakışır, ne de herhangi birinin haddinedir.
bu böyle biline...
yine kulaktan dolma olsa da, başka bir açısıdır;
http://haber1903.com/n-6316-besiktasi-korkutamazlar.html
gerçekten beşiktaşlı olmak çok zor.
http://haber1903.com/n-6316-besiktasi-korkutamazlar.html
gerçekten beşiktaşlı olmak çok zor.
şu ülkede futboldan her yönüyle anlayan 3-5 insandan biridir. karakter olarak da algıyla falan işi olmaz, yeri geldiğinde federasyonu ve yönetenleri herkesten çok eleştirir.
erkin koray'ın çöpçüler'ini ve ahmet kaya'nın gel hadi gel'ini yorumlamışlar. erkin koray ile bir paralellikleri olduğunu hep düşünmüştüm zaten.
#312154
boşa sevmedim ben bu herifleri...
#312154
boşa sevmedim ben bu herifleri...
vodafone arena'dan loca alması, teknik olarak önüne geçilemez bir durumdur. aksi, hem ticaret hukukuna hem de ticari teamüllere aykırılık oluşturur. sen satışa çıkardığın malı, belirlediğin fiyatı veren herhangi birine satmak zorundasın.
ancak şahsi fikrime gelecek olursak, hırsızlığı hepimizin gözleri ve kulaklarıyla sabit, vicdanlarımızda suçlu olan bir adamın, taşşaklarını yayarak bizden çaldığı paralarla hepimizin gözüne soka soka beşiktaş'ın stadında loca sahibi olması benim kanıma dokunuyor arkadaş. takdir edersiniz ki maça gitmek ayrı, loca sahibi olmak ayrı.
tekrar söylüyorum; sorunum, yönetimin birilerine loca satmasıyla değil kesinlikle; bırakınız satsınlar ama taraftar da bu konuda gerekeni yapacaktır, ona da kimse sesini çıkaramaz.
ancak şahsi fikrime gelecek olursak, hırsızlığı hepimizin gözleri ve kulaklarıyla sabit, vicdanlarımızda suçlu olan bir adamın, taşşaklarını yayarak bizden çaldığı paralarla hepimizin gözüne soka soka beşiktaş'ın stadında loca sahibi olması benim kanıma dokunuyor arkadaş. takdir edersiniz ki maça gitmek ayrı, loca sahibi olmak ayrı.
tekrar söylüyorum; sorunum, yönetimin birilerine loca satmasıyla değil kesinlikle; bırakınız satsınlar ama taraftar da bu konuda gerekeni yapacaktır, ona da kimse sesini çıkaramaz.
--spoiler--
Ben Reza Zarrab'ı hiç tanımam. Ama kendisi iyi bir Beşiktaşlıdır. Bu Reza Zarrab suçlu mudur? Bu arkadaş aranıyor mu? Bu arkadaş eroin kaçakçısı mı? Polisler peşinde mi? Ben bu Reza Zarrab denen arkadaşla iş ilişkisi mi kurmuşum? Bir iş mi yapıyorum? Reza Zarrab loca aldı diyorlar. Size soruyorum.. Bu değirmenin suyu nereden geliyor? Rakiplerimizin her şeyi hazır. Reza Zerrab Beşiktaşlı bir vatandaş olarak parasını vererek loca satın almıştır. Nedir bu Beşiktaş'ı siyasete çekme çabası? Diyorlar ki Reza Zarrab ile Fikret Orman yemek yedi, şey yaptı. Ben cüzzamlı değilim ki? Gizli kapaklı yapmıyorum ki bunları?
--spoiler--
bu semtin evlatları[ybkz]swh[/ybkz] suçlu muydu peki, süreç içinde bir ağzını bile açamadın? peki başkan, sen her loca alanla yemek mi yiyorsun?
hadi tutarsızsın bari yalan söyleme. beşiktaş camiasını böylesine utandırmaya hiç hakkın yok.
Ben Reza Zarrab'ı hiç tanımam. Ama kendisi iyi bir Beşiktaşlıdır. Bu Reza Zarrab suçlu mudur? Bu arkadaş aranıyor mu? Bu arkadaş eroin kaçakçısı mı? Polisler peşinde mi? Ben bu Reza Zarrab denen arkadaşla iş ilişkisi mi kurmuşum? Bir iş mi yapıyorum? Reza Zarrab loca aldı diyorlar. Size soruyorum.. Bu değirmenin suyu nereden geliyor? Rakiplerimizin her şeyi hazır. Reza Zerrab Beşiktaşlı bir vatandaş olarak parasını vererek loca satın almıştır. Nedir bu Beşiktaş'ı siyasete çekme çabası? Diyorlar ki Reza Zarrab ile Fikret Orman yemek yedi, şey yaptı. Ben cüzzamlı değilim ki? Gizli kapaklı yapmıyorum ki bunları?
--spoiler--
bu semtin evlatları[ybkz]swh[/ybkz] suçlu muydu peki, süreç içinde bir ağzını bile açamadın? peki başkan, sen her loca alanla yemek mi yiyorsun?
hadi tutarsızsın bari yalan söyleme. beşiktaş camiasını böylesine utandırmaya hiç hakkın yok.
(bkz: empisayn)
(bkz: buralar hep entry dolacak)
chelsea fc ile söz kesmiş.
http://weaintgotnohistory.sbnation.com/chelsea-fc-transfer-rumours-news/2015/4/10/8383729/chelsea-fc-transfer-rumor-atletico-pr-brazilian-Nathan-Allan-de-Souza
chelsea fc ile söz kesmiş.
http://weaintgotnohistory.sbnation.com/chelsea-fc-transfer-rumours-news/2015/4/10/8383729/chelsea-fc-transfer-rumor-atletico-pr-brazilian-Nathan-Allan-de-Souza
kariyerini türkiye'de değil, avrupa'da sürdürmesi gereken futbolcu.
ayrıca dedikodulara göre hasta beşiktaşlı imiş kendisi.
kendisi hakkında daha önce entry girmeyi hiç düşünmemiş olmama, bu itibarla sözlükte başlığının henüz açılmış olmasına fazlaca şaşırdım. zira, tam olarak beşiktaş'ın ihtiyaç duyduğu tipteki bir oyuncudan bahsediyoruz. bir kere saha içi takım lideri. hem top kapar hem oyun kurar. hocasının işini kolaylaştırır, çok güzel takım oyunu oynar. çünkü atak organizasyonlarının ve yer yer genel oyunun rengini belirleyen adamdır. ayrıyeten duran top kullanır! bir de klasik portekizli figürünün aksine, daha disiplinlidir sahada; saha dışını bilmiyorum.
beşiktaş'a gelmesini şahsen çok ama çok isterim, yaşı mühim değil.
şayet şu an veli kavlak, atiba hutchinson ve jose ernesto sosa şeklinde olan "core" orta saha kurgumuz önümüzdeki sezon[ybkz]swh[/ybkz], fernando belluschi, danny miguel ve veli kavlak gibi oluşturulabilirse efsane bir kale inşa etmiş oluruz diye düşünüyorum.
beşiktaş'a gelmesini şahsen çok ama çok isterim, yaşı mühim değil.
şayet şu an veli kavlak, atiba hutchinson ve jose ernesto sosa şeklinde olan "core" orta saha kurgumuz önümüzdeki sezon[ybkz]swh[/ybkz], fernando belluschi, danny miguel ve veli kavlak gibi oluşturulabilirse efsane bir kale inşa etmiş oluruz diye düşünüyorum.
#398690
yeni imajıyla kleopatra'ya dönmüş futbolcumuz.
olcay bey ne yapıyorsunuz?..
yeni imajıyla kleopatra'ya dönmüş futbolcumuz.
olcay bey ne yapıyorsunuz?..
#398185
tarihe not düşülsün;
http://haber1903.com/n-6149-benim-ogullarim-besiktasliyim-derse-ben-bundan-seref-duyarim.html
http://www.ligtv.com.tr/video-galeri/haftanin-en-begenilenlen-videolari/necip-adini-tarihe-yazdirdi
tarihe not düşülsün;
http://haber1903.com/n-6149-benim-ogullarim-besiktasliyim-derse-ben-bundan-seref-duyarim.html
http://www.ligtv.com.tr/video-galeri/haftanin-en-begenilenlen-videolari/necip-adini-tarihe-yazdirdi
gerçekleşirse bana göre faydası olacak bir transfer. şayet bu seneki gibi alternatifsizliklerle ve kalite farkı vs gibi faktörlerle uğraşmak istemiyorsak, bu tip transferler de düşünmeliyiz.
kaldı ki, belluschi'nin toplu ve topsuz oyundaki etkinliği, daha ilk sezonundan beridir bursa'yı kıskanmama neden oluyor resmen. hani bir pablo martin batalla bir de bu herif.
keşke bizim olsa...
kaldı ki, belluschi'nin toplu ve topsuz oyundaki etkinliği, daha ilk sezonundan beridir bursa'yı kıskanmama neden oluyor resmen. hani bir pablo martin batalla bir de bu herif.
keşke bizim olsa...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?