2 yıl boyunca süper ligi domine etmiş ve anadolu takımlarına bir özgüven getirmiş kulüp.o zamanki kadrolarında pek yıldız yoktu.takım oyununu gerçekten iyi oynuyorlardı.sonra dağıldılar tabi ama anadoludan şampiyon çıkar dedirttiler bize.ardından bursaspor şampiyon oldu.rıza çalımbay ile iyi yoldalar.
(bkz: esrar)
oynattığı genç oyuncularla benim takdirimi kazanan anadolu takımı.çok yetenekli gençler var bu takımda.devre arası kayserispor'dan yapabileceğimiz bir transfer kimseyi şaşırtmamalı.futbol oynamaya ve oynatmaya çalısıyorlar.
sene başında bize transfer olduğu söylenen ve sonra fenerbahçe'ye transfer olmuş orta saha oyuncusu.iyi ki gelmemiş.düşünebiliyor musunuz bu adam gelseydi oğuzhan özyakup gelmeyecekti.bence yönetim bu transferde kurnazlık yaptı.dikkatleri salih'in üzerine çekip oğuzhan'ı aldı.yoksa oğuzhan ile ilgilendiklerini belli etselerdi renkliler araya girerdi.aferin.
liverpool fc maçında bir de asist yapmış golcü.tek handikapı nerede duracağını tam bilemiyor oluşu.bazen çok alakasız yerlerde aylak aylak geziyor efendim.
inci sözlük üyelerinin perşembeyi cumaya bağlayan gece ziyaret düzenleyeceği yer.,
olay şu yaklasık 20-30 yazar değişik kıyafetler giyip,davullarla ilginç sesler çıkarıp burayı basacaklar.merakla bekliyoruz efendim.olursa dünya gündemine oturur bu olay.
olay şu yaklasık 20-30 yazar değişik kıyafetler giyip,davullarla ilginç sesler çıkarıp burayı basacaklar.merakla bekliyoruz efendim.olursa dünya gündemine oturur bu olay.
abdullah öcalan'ın zamanında dindarlığı yüzünden ülkü ocaklarına bile takıldığını unutan başbakan yardımcısı.
aston villa forması giyen ve önümüzdeki yıllarda büyük bir kulüpte izleyeceğimizi düşündüğüm 1990 doğumlu belçikalı süper forvet.
taksim'de pikap adlı bir barda top ali isimli bir arkadasın değişik sekilde seslendirdiği şarkı.
1-2 yenildiğimiz fenerbahçe maçında koray avcı'yı uçurup bize güzel bir gol atmasıyla hatırlayacağım golcü.
sabaha doğru beni güldürebilmiş yazardır.şukela.
erkeğin her daim şort ve atletle gezdiği,traş olmadığı,hormonel olarak penisinin irileştiği,kaşınmanın arttığı,yakınların çifti ziyaretten çekindiği,erkeklerin sürekli spor kanalından haber kanalına zaping yaptığı,nezaketin ve sevginin zirve yaptığı,uzun beyaz külodun revaçta olduğu,terle karışık taşak kokan aylar.
sözlüğün fakirleştiğini gösteren yarışma.geçen sene kapalı tribünden bilet verilirken bu sene yeni açık.seneye de beleş tepe mi?
her gün yaptığım aktivite.
alıyorum mis gibi poğaçamı her sabah.yanına da kutu ice tea.açıyorum güzel bir müzik.ohh miss.poşetin üstünde yediğim için kırıntı falan kalmıyor ortalıkta.sonra sigaramı yakıp günün geri kalan kısmını da yatakta geçiriyorum.
alıyorum mis gibi poğaçamı her sabah.yanına da kutu ice tea.açıyorum güzel bir müzik.ohh miss.poşetin üstünde yediğim için kırıntı falan kalmıyor ortalıkta.sonra sigaramı yakıp günün geri kalan kısmını da yatakta geçiriyorum.
bende olmayan duygu.
edit:bunu eksilemişler.amk insan bir mesaj atıp öğüt tavsiye verir,adam düşene resmen tekmeyi basmış.
edit:bunu eksilemişler.amk insan bir mesaj atıp öğüt tavsiye verir,adam düşene resmen tekmeyi basmış.
hayatımda artık şaşıracak bir şey kalmadı derken bana şaşkınlığın allah'ını yaşatmış yazardır.
21 aralık 2012 beşiktaş kayserispor maçı bilet yarışması için kim ne kadar entry girmiş merak ettim ve hazır gelmişken skorboardta en çok entry giren yazarlara girdim.girmez olaydım.adam tam 20 bin küsür entry girmiş.dile kolay 20 bin.inci sözlük'te bile 20 bin entry yazan adam azken adam kartal sözlük'te tanım yapa yapa 20 bin entry girmiş.vay bee.abartmıyorum bugün birisi bana dese ki değil kayserispor bilet maçı sana cenneti vaad ediyoruz deseler 20 bin tanım yazamam.yazamam abi.olmaz yani.artık bu abimizle ilgili ciddi şüphelerim var.mesih falan olabilir gençler dikkat edin.hala aklım almıyor yahu.yirmibinentry haa.ilk gördüğümde ellerini öpüp başıma koyacağım.ahan da yazıyorum buraya.
21 aralık 2012 beşiktaş kayserispor maçı bilet yarışması için kim ne kadar entry girmiş merak ettim ve hazır gelmişken skorboardta en çok entry giren yazarlara girdim.girmez olaydım.adam tam 20 bin küsür entry girmiş.dile kolay 20 bin.inci sözlük'te bile 20 bin entry yazan adam azken adam kartal sözlük'te tanım yapa yapa 20 bin entry girmiş.vay bee.abartmıyorum bugün birisi bana dese ki değil kayserispor bilet maçı sana cenneti vaad ediyoruz deseler 20 bin tanım yazamam.yazamam abi.olmaz yani.artık bu abimizle ilgili ciddi şüphelerim var.mesih falan olabilir gençler dikkat edin.hala aklım almıyor yahu.yirmibinentry haa.ilk gördüğümde ellerini öpüp başıma koyacağım.ahan da yazıyorum buraya.
yaşadığım en güzel günlere sebep takım.
geçen sene sıkıntılıydı benim için.yaşadığım buhran,yalnızlık,başarısızlık vs girmeyeceğim bu konulara.
artık senenin sonlarına doğru gelmişiz.daha önce istanbul'da hiç basketbol maçına gitmemişim.yeni bir şehir benim için.etrafındaki insanlarında pek hevesi olmayınca akatlara'a kadar gidemiyorsun.hatta iverson ve d-will'i bile göremedim o yüzden.basketbolda normal sezon bitmiş ve play-off lar başlayacaktı.ben takımımı lig tv ekranlarından takip ediyor,başarının geleceğine yürekten inanıyordum.bir sabah uyandığımda içimde inanılmaz bir istekle uyandım.gece durmadan bu maça nasıl gideceğimi düşünüyordum.takıntı işte ya gidip dönemezsem,ya kaybolursam falan.sabah ilk işim gidip biletler bitmeden biletimi almak oldu.ne olursa olsun gidecektim.maç günü geldi.çıktım evimden.kadıköy'e indim.ordan da vapurla beşiktaş'a.ordan sora sora kazan'ı buldum.orda gençler oturuyordu.birisine abi akatlar'a nasıl gidebilirim diye sordum.bekle beraber gideriz dedi.hiç tanımıyordum.gidip 2 tane extra aldım,içtim.kafam hafiften güzelleşti.neyse bu abiler gidip bir dolmuş çevirdi.bindik gittik akatlar'a.maça daha 2 saat vardı.sıkıldım çünkü yalnızdım.gidip 2 extra daha kaptım.onları da bir güzel devirdikten sonra maçıma girdim.facebook'a girdim telefondan.bir arkadasım kendisini orada etiketlemişti.neyse maçın ilk yarısı bitti.yanımdaki bir adam durmadan düdük çalıp ömer'e küfür ediyordu.devre arası arkadası arayıp buldum.sonrası malum.son saniyede attığımız basketle maçı uzatmaya götürüp,orda da son saniye basketiyle maçı aldık.çılgınlar gibi sevinmiştim.geldiğim yola,girdiğim strese değerdi.sonra arkadaşla düşündük lan burdan yurda gitsek galatasaray maçına yetisemeyecez.aksam da galatasaray-beşiktaş derbisi var.ordan semte geçtik.bir mekanda oturduk.orada da bir bira çaktım.maç sıkıntılıydı.gerçekten kötü oynuyorduk ve 2-0 gerideydik.son dakikalara doğru bende kayış iyice koptu.topu ayağına alan her futbolcuya sövüyordum.20-30 kişi vardı mekanda.kimse laf etmedi.hepsinin duygularına tercüman oluyordum zaten.daha gol atmadan lan şunlara yenilmeyin burada kendimi yakmazsam şerefsizim diye bağırdım.bir dakika sonra da gol geldi,daha oturmadan da ikinci golümüz.ben benzin getirin lan benzin diye bağırıyordum.sonra ordakilere üçlü çektirip noktayı koydum.vapurla kadıköy'e geçerken önüme gelen herkese 2-2 mi diye sora sora geldim.
sonra hiçbir maçını kaçırmadım bu güzel takımın.bu da böyle bir annımdır.
geçen sene sıkıntılıydı benim için.yaşadığım buhran,yalnızlık,başarısızlık vs girmeyeceğim bu konulara.
artık senenin sonlarına doğru gelmişiz.daha önce istanbul'da hiç basketbol maçına gitmemişim.yeni bir şehir benim için.etrafındaki insanlarında pek hevesi olmayınca akatlara'a kadar gidemiyorsun.hatta iverson ve d-will'i bile göremedim o yüzden.basketbolda normal sezon bitmiş ve play-off lar başlayacaktı.ben takımımı lig tv ekranlarından takip ediyor,başarının geleceğine yürekten inanıyordum.bir sabah uyandığımda içimde inanılmaz bir istekle uyandım.gece durmadan bu maça nasıl gideceğimi düşünüyordum.takıntı işte ya gidip dönemezsem,ya kaybolursam falan.sabah ilk işim gidip biletler bitmeden biletimi almak oldu.ne olursa olsun gidecektim.maç günü geldi.çıktım evimden.kadıköy'e indim.ordan da vapurla beşiktaş'a.ordan sora sora kazan'ı buldum.orda gençler oturuyordu.birisine abi akatlar'a nasıl gidebilirim diye sordum.bekle beraber gideriz dedi.hiç tanımıyordum.gidip 2 tane extra aldım,içtim.kafam hafiften güzelleşti.neyse bu abiler gidip bir dolmuş çevirdi.bindik gittik akatlar'a.maça daha 2 saat vardı.sıkıldım çünkü yalnızdım.gidip 2 extra daha kaptım.onları da bir güzel devirdikten sonra maçıma girdim.facebook'a girdim telefondan.bir arkadasım kendisini orada etiketlemişti.neyse maçın ilk yarısı bitti.yanımdaki bir adam durmadan düdük çalıp ömer'e küfür ediyordu.devre arası arkadası arayıp buldum.sonrası malum.son saniyede attığımız basketle maçı uzatmaya götürüp,orda da son saniye basketiyle maçı aldık.çılgınlar gibi sevinmiştim.geldiğim yola,girdiğim strese değerdi.sonra arkadaşla düşündük lan burdan yurda gitsek galatasaray maçına yetisemeyecez.aksam da galatasaray-beşiktaş derbisi var.ordan semte geçtik.bir mekanda oturduk.orada da bir bira çaktım.maç sıkıntılıydı.gerçekten kötü oynuyorduk ve 2-0 gerideydik.son dakikalara doğru bende kayış iyice koptu.topu ayağına alan her futbolcuya sövüyordum.20-30 kişi vardı mekanda.kimse laf etmedi.hepsinin duygularına tercüman oluyordum zaten.daha gol atmadan lan şunlara yenilmeyin burada kendimi yakmazsam şerefsizim diye bağırdım.bir dakika sonra da gol geldi,daha oturmadan da ikinci golümüz.ben benzin getirin lan benzin diye bağırıyordum.sonra ordakilere üçlü çektirip noktayı koydum.vapurla kadıköy'e geçerken önüme gelen herkese 2-2 mi diye sora sora geldim.
sonra hiçbir maçını kaçırmadım bu güzel takımın.bu da böyle bir annımdır.
bu da bir diğeri.gülümseten anılardır.istek üzerine kendi yazımı alıntı içine alıyorum.
...
---------------alıntı---------------
bugün yine her zamanki gibi 19 s adlı otobüse bindim.biz kendi aramızda 19 sağlık ocağı diyoruz.ne hasta varsa o otobüse biniyor..o otobüse binmeye başladıktan sonra hayatım değişti zaten. istanbula gelen yiğit, yağız ve sağlıklı bir delikanlıyken bugün hastane köşelerinde sürüne bir birey oldum. neyse konuya gelelim. artık boş koltuklara bakmaya tenezzül bile etmeyen biri olarak emin adımlara arka tarafa doğru ilerledim.yol uzun tabi.20 yaşındaki her delikanlı erkek gibi etrafta ne karı kız varsa kesmeye başladım velakin her zamanki gibi sonuç alamadım. tipimi bulamadım. sonra lan bulsan nolcak, sanki bağacağ baa diye kendimi avuttum, sakinleştirdim.bir durakta otobüs hınca hınç doldu. yaşlı teyzeler ninelerin bazıları ayakta kaldı. artık huy haline gelmiş zaten yaşlı teyzelerde otursalar bile, otobüs bomboş olsa bile cık cık cık saygı kalmamış,el insaftürevi şeyler mırıldanıyorlar.bu sefer ayakta kalan çok olunca sesler artmaya basladı. ondan sonra bir tartışma basladı. yaşlı,türbanlı bir teyze babacan bir tavırla şoföre bağırdı:daha ne kadar alacan kaptan, sırtımızda mı tasıyalım milleti.hemen önünde koltukta oturan yaşlı laikçi teyze de durur mu yapıştırdı cevabı:bunlara hep siz oy veriyorsunuz, yobazlar...bu ayakta duran teyze bir an durdu. konuşmaya başlayınca çok şaşırdım. hayalini kurduğu komünal toplumdan dem vurmaya başladı teyze. toplu taşıma araçlarını övmeye başladı.az önce gördüğüm türbanlı yaşlı teyze bir an karl marx kesilmişti. ondan sonra ibrahim kaypakkayanın kemalizm eleştirisinden bir alıntı yaptı.. teyza coştukça çoştu.68 kuşağından tut tarihin materyalist yorumuna kadar her konudan bir bukle anlatıyor beni dumurdan dumura koşturuyordu. orta sıralardan tövbe bismillah gomünistmiymiş karı sesleri gelmeye başladı. tövbeler bismillahlar art arda geliyor. teyze arada devam ediyor tabi. solumda duran 3 deniz gezmiş montlu genç teyzeye hayran hayran bakıyor arada bravaaoo bravaaoo diye konuşmayı kesiyorlardı.bir sonraki durakta teyze ve 3 genç yeni bir sol parti kurma girişimiyle otobüsten indiler. inerken de gençlik gelecek, gelecek sosyalizm diye bağırdılar. teyze niye bağırdı onu çözemedim. neyse otobüsteki amcalar dedeler sinirlenmiş duadan duaya geçiyorlardı.en son hatırladığım sol ön tarafta yaşlı bir teyze en sevdiğim sure olan kafirun suresini okudu. ondan sonra da mealini söyledi. gözyaşlarımıza hakim olamadık.
---------------alıntı---------------
...
---------------alıntı---------------
bugün yine her zamanki gibi 19 s adlı otobüse bindim.biz kendi aramızda 19 sağlık ocağı diyoruz.ne hasta varsa o otobüse biniyor..o otobüse binmeye başladıktan sonra hayatım değişti zaten. istanbula gelen yiğit, yağız ve sağlıklı bir delikanlıyken bugün hastane köşelerinde sürüne bir birey oldum. neyse konuya gelelim. artık boş koltuklara bakmaya tenezzül bile etmeyen biri olarak emin adımlara arka tarafa doğru ilerledim.yol uzun tabi.20 yaşındaki her delikanlı erkek gibi etrafta ne karı kız varsa kesmeye başladım velakin her zamanki gibi sonuç alamadım. tipimi bulamadım. sonra lan bulsan nolcak, sanki bağacağ baa diye kendimi avuttum, sakinleştirdim.bir durakta otobüs hınca hınç doldu. yaşlı teyzeler ninelerin bazıları ayakta kaldı. artık huy haline gelmiş zaten yaşlı teyzelerde otursalar bile, otobüs bomboş olsa bile cık cık cık saygı kalmamış,el insaftürevi şeyler mırıldanıyorlar.bu sefer ayakta kalan çok olunca sesler artmaya basladı. ondan sonra bir tartışma basladı. yaşlı,türbanlı bir teyze babacan bir tavırla şoföre bağırdı:daha ne kadar alacan kaptan, sırtımızda mı tasıyalım milleti.hemen önünde koltukta oturan yaşlı laikçi teyze de durur mu yapıştırdı cevabı:bunlara hep siz oy veriyorsunuz, yobazlar...bu ayakta duran teyze bir an durdu. konuşmaya başlayınca çok şaşırdım. hayalini kurduğu komünal toplumdan dem vurmaya başladı teyze. toplu taşıma araçlarını övmeye başladı.az önce gördüğüm türbanlı yaşlı teyze bir an karl marx kesilmişti. ondan sonra ibrahim kaypakkayanın kemalizm eleştirisinden bir alıntı yaptı.. teyza coştukça çoştu.68 kuşağından tut tarihin materyalist yorumuna kadar her konudan bir bukle anlatıyor beni dumurdan dumura koşturuyordu. orta sıralardan tövbe bismillah gomünistmiymiş karı sesleri gelmeye başladı. tövbeler bismillahlar art arda geliyor. teyze arada devam ediyor tabi. solumda duran 3 deniz gezmiş montlu genç teyzeye hayran hayran bakıyor arada bravaaoo bravaaoo diye konuşmayı kesiyorlardı.bir sonraki durakta teyze ve 3 genç yeni bir sol parti kurma girişimiyle otobüsten indiler. inerken de gençlik gelecek, gelecek sosyalizm diye bağırdılar. teyze niye bağırdı onu çözemedim. neyse otobüsteki amcalar dedeler sinirlenmiş duadan duaya geçiyorlardı.en son hatırladığım sol ön tarafta yaşlı bir teyze en sevdiğim sure olan kafirun suresini okudu. ondan sonra da mealini söyledi. gözyaşlarımıza hakim olamadık.
---------------alıntı---------------
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?