slaven bilic' in akıllı hamleleri sonucu galibiyeti aldığımızı düşünüyorum, defans oyuncunuz atılmışsa onun yerine ileriye dönük futbolcunuzu çıkarıp orta saha mücadelesi verebilecek adam almalısınız ki defans hattına çok iş düşmesin.
sürekli dikine, kaleyi düşünen oyun mantelitesi ile beşiktaş'a dinamizm katıyor. eksikliği ciddi anlamda hissedilecek futbolcularımızdan
fernandes yüzünden 1 golden olup 1-0 kazandığımız maç. kızamadım bile fernandes' e
ilk yarıda ki en faydalı futbolcumunuz [ybkz]swh[/ybkz] kahpece bi sebepten kırmızı kart gördü. ilave hakeminizi sikeyim
7 temmuz 2013' te, istanbul küçükçiftlik park'ta, ergen çığlıkları arasında konser veren hatun şarkıcıdır. konserden aklımda kalan sadece bacakları.
http://oi42.tinypic.com/2llzmmw.jpg
http://oi42.tinypic.com/2llzmmw.jpg
gündüz maçları nostaljik hissettirir bana her zaman. beyaz fanila içinde, çamurlu sahada baba hakkı' yı, süleyman seba' yı hayâl ederim. o günlerin hatrına koyacağız bursa'ya
bir çok meseleye kapak olan maç
kadroyu görünce "ha şöyle yaa" diye tepki verdiğim ve verdiğim tepkide haklı çıktığım karşılaşma. bursa maçından sonra beşiktaş' ı bu kadar saldırgan ve garanti oynadığını görmedim. dany biraz yabancılık çekse de bu güzel oyunun içinde hiç sırıtmadı.
her yıl tekrarlanıp "türkiye' de olsa kesin şöyle olurdu" geyiklerine maruz kaldığımız eylem.
ne olacak amk. polis gelip toplayacak hepsini. metroya pantolonla bile bindiğinde [ybkz]swh[/ybkz] tehlike varken, pantolonsuz kimse cesaret edemez.
ne olacak amk. polis gelip toplayacak hepsini. metroya pantolonla bile bindiğinde [ybkz]swh[/ybkz] tehlike varken, pantolonsuz kimse cesaret edemez.
burun kıllarının filtrelediği havadaki kirdir. bununla ilgili anadolu insanın (genellikle annelerin) yediği yemeği beğenmeyenlere bir çift de lafı vardır; ağzının tadını bilsen burnunun bokunu yersin [ybkz]swh[/ybkz]
gönlümde tübitak karikatürleriyle yer etmiş, şu an uykusuz' da çizen karikatürist. uzun çenesi ve bıyığıyla pek bi karizmadır.
sakat ya da cezalı olduğu maçlarda puan kaybı yaşıyoruz, yenilen goller de defans hatasından oldu hep. geriye dönük maçlara bakılırsa anlaşılır. beşiktaş' a katkısı yadsınamaz, bu bir gerçek. şu anki kadroda onun yerini doldurabilecek stoperimiz maalsef yok. ersan, escude ve franco' nun devre arasını iyi geçirip hazır olmaları gerekiyor.
vokalde james hetfield, davulda lars ulrich, lead gitarda kirk hammett ve bas gitarda robert trujillo ile bir dönemin aklını almış hâlâ da almaya devam eden efsane, lisede haluk levent dinleyen ergenlik zamanlarımda "artık bir üst kademeye geçmeliyim olm, sikeyim anadolu rockı" diyerekten biraz da kızlara hava atmak amacıyla dinleyip, dinledikçe de bağlandığım grup
metallicanın efsaneleşmiş parçalarından biridir metalmilitia ile birlikte
çocuklar için söylenen kafasına vura vura öğrendi deyiminin "ulan bi dakka çocuklarda işe yarıyosa bu bizim aptal makinede de işe yarar" mantığından ortaya çıktığını düşündüğüm çözüm yoludur.
takımın hepsine cevşen takarak yenilecek mikroptur.
işe yarıyor, valla bak. küçükken vardı bende, boynumdan çıkardığım gün ayağım kırıldı. [ybkz]swh[/ybkz]
işe yarıyor, valla bak. küçükken vardı bende, boynumdan çıkardığım gün ayağım kırıldı. [ybkz]swh[/ybkz]
sado mazoları anlamayan adamın sorusu
pygmalion' un yaşadığı aşkın tam tarifidir. şöyle ki;
yunan mitolojisinde bu eros,ares, zeus diye tanrılar varya hani bir de belden aşşası at olan adamlar filan var, hah o zamanlarda pygmalion adında bir heykel traş yaşarmış bu heykel traş kardeşimiz bir gün bi kadın tasviri yontmuş tamam mı? ama öyle böyle değil çok güzelmiş heykel. Bu safım da işte kader kısmet bağlanmış heykele, karşılık beklemeden seviyor, heykel ne güzel bi söz söyler, ne güler, bildiğin yontulmuş taş. ama bizim oğlan kaptırmış gönlünü, safça duygularla aşık olmuş. neyse efendim sonra bu eros çöp çatanı gelmiş bi bakmış ki bu sürekli manuel takılıyor. bunu görünce acımış haline de heykele can vermiş.
yunan mitolojisinde bu eros,ares, zeus diye tanrılar varya hani bir de belden aşşası at olan adamlar filan var, hah o zamanlarda pygmalion adında bir heykel traş yaşarmış bu heykel traş kardeşimiz bir gün bi kadın tasviri yontmuş tamam mı? ama öyle böyle değil çok güzelmiş heykel. Bu safım da işte kader kısmet bağlanmış heykele, karşılık beklemeden seviyor, heykel ne güzel bi söz söyler, ne güler, bildiğin yontulmuş taş. ama bizim oğlan kaptırmış gönlünü, safça duygularla aşık olmuş. neyse efendim sonra bu eros çöp çatanı gelmiş bi bakmış ki bu sürekli manuel takılıyor. bunu görünce acımış haline de heykele can vermiş.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?