ilginç bir şekilde sözlükte kendine yer bulamamış tarihi kampüstür. caaanım kampüsümdür. şu aralar gündeme o büyük kapısının üstündeki "tc" yazısı yerine padişah turası gelmesi ile gelmektedir.
dip not [ybkz]swh[/ybkz]: bir saçmalık yapacaksanız sakın havuzlu kısımda yapmayın, anında sözlüklere düşüyorsunuz.
kesinlikle katıldığım durum
bazen ampül sallanmıyor ama ben sallanıyorum. hele çok yorgun olduğum zamanlar... şimdi ampule ve yanımdakine göre deprem 0.0 yani yok ama bana göre bildiğin 1906 ekvator depremi...
bazen ampül sallanmıyor ama ben sallanıyorum. hele çok yorgun olduğum zamanlar... şimdi ampule ve yanımdakine göre deprem 0.0 yani yok ama bana göre bildiğin 1906 ekvator depremi...
zamanında öyle herkesin edinemeyeceği bir şeydi. abimin vardı bir tane. maviydi. çok havalıydı be. [ybkz]swh[/ybkz]
iki gecedir çok eğlenmeme sebep olan tayfa. var olsunlar, giderek artalım...
ilginç olaylar yaşatabilir. şöyle ki efendim;
lisedeyken yapmıştım, direkt stat kaydı, doğal marş, gerçek marş, yani kanlı canlı böyle. gün doğdu marşıydı yanlış hatırlamıyorsam.
yanlışlıkla gecenin bir yarısına kurmuşum saati ne hikmetse... telefon çalmış, annem de yan odada. sese irkilmiş, hayırdır inşallah bu saatte falan... kadın ses yükselince iyice paniğe kapılmış, e bir de gün doğdu falan... ay mahalle gene karışacak korkusu sarmış kadını. kalkmış yatağından ses artıyor evin içinde sanki isyan. ben de ölüm uykusuna mı yatmışım ne duymamışım nedense. sonradan fark etmiş. gelmiş kapatmış alarmımı. sabah kaldırdığında anlatmıştı bir hafta alay etmiştim annemle isyan vaaar diye diye. [ybkz]swh[/ybkz]
lisedeyken yapmıştım, direkt stat kaydı, doğal marş, gerçek marş, yani kanlı canlı böyle. gün doğdu marşıydı yanlış hatırlamıyorsam.
yanlışlıkla gecenin bir yarısına kurmuşum saati ne hikmetse... telefon çalmış, annem de yan odada. sese irkilmiş, hayırdır inşallah bu saatte falan... kadın ses yükselince iyice paniğe kapılmış, e bir de gün doğdu falan... ay mahalle gene karışacak korkusu sarmış kadını. kalkmış yatağından ses artıyor evin içinde sanki isyan. ben de ölüm uykusuna mı yatmışım ne duymamışım nedense. sonradan fark etmiş. gelmiş kapatmış alarmımı. sabah kaldırdığında anlatmıştı bir hafta alay etmiştim annemle isyan vaaar diye diye. [ybkz]swh[/ybkz]
özlenen dondurma
lakırtı
ilk programını ne yazık ki kaçırdığım radyo. peşinen söylüyorum geçerli sebeplerim vardı ama vurmayın o yüzden [ybkz]swh[/ybkz]
'99 yılında ondan bana kalan iki şey vardı. biri ömrümün ilk yedi yılını kapsayan ve beraber geçirdiğimiz o yılların yaşandığı şehir, diğeri ise tuttuğunu bildiğim takım, beşiktaş.
o yüzden sıkı sıkı bağlandım ben de hem o şehre hem beşiktaş'a.
aldığım her formanın arkasına plaka kodunu yapıştırdım, [ybkz]swh[/ybkz], çocukluğumu atlatırken gizlediğim tüm kederlerimi beşiktaş üzerinden atıyordum adeta. gol yediğinde ağlıyor, gol attığında ağlıyordum.
2002-2003 sezonunda bir türkiye kupası maçında, mutfakta küçük televizyonda karıncalı trt'den izlediğim maçta, sonradan oyuna giren ilhan mansız'ın uzaktan attığı o muazzam şutun gol olduğu an... barcelona maçında, "odana git yarın okul var" diyen abime inat, gizli gizli odamın kapısının önünde çömelip kulağımı kapıya dayayarak içerideki televizyon sesini dinlediğim o maçta, ilk gol sonrası kendimi tutamayıp içeriye koştuğum an... 2002 - 2003 sezonunda galatasaray derbisinden sonra evde sevinirken forma elimde zıplaya zıplaya farkında olmadan da atletimi yırttığım o an...
ve
diyarbakır'da saffet sağdan gelen ortaya kayarak yaptığı vuruşla topu ağlarımıza gönderdiği o an... samsunspor maçında oyunlar oynandığı o an... gene bir türkiye kupası maçında yasin sülün ve fazlı'nın seri penaltılarda atışları kaçırdığı o an...
hep ağladım...
sevincime, kederime, hüznüme, mutluluğuma her şeyime ortak ettim beşiktaş'ı...
o formayı giyen, o forma için emek veren herkese bu yüzden saygı duydum, güvendim, inandım...
işte böyle bir şeydi benim için beşiktaş aşkı...
o yüzden sıkı sıkı bağlandım ben de hem o şehre hem beşiktaş'a.
aldığım her formanın arkasına plaka kodunu yapıştırdım, [ybkz]swh[/ybkz], çocukluğumu atlatırken gizlediğim tüm kederlerimi beşiktaş üzerinden atıyordum adeta. gol yediğinde ağlıyor, gol attığında ağlıyordum.
2002-2003 sezonunda bir türkiye kupası maçında, mutfakta küçük televizyonda karıncalı trt'den izlediğim maçta, sonradan oyuna giren ilhan mansız'ın uzaktan attığı o muazzam şutun gol olduğu an... barcelona maçında, "odana git yarın okul var" diyen abime inat, gizli gizli odamın kapısının önünde çömelip kulağımı kapıya dayayarak içerideki televizyon sesini dinlediğim o maçta, ilk gol sonrası kendimi tutamayıp içeriye koştuğum an... 2002 - 2003 sezonunda galatasaray derbisinden sonra evde sevinirken forma elimde zıplaya zıplaya farkında olmadan da atletimi yırttığım o an...
ve
diyarbakır'da saffet sağdan gelen ortaya kayarak yaptığı vuruşla topu ağlarımıza gönderdiği o an... samsunspor maçında oyunlar oynandığı o an... gene bir türkiye kupası maçında yasin sülün ve fazlı'nın seri penaltılarda atışları kaçırdığı o an...
hep ağladım...
sevincime, kederime, hüznüme, mutluluğuma her şeyime ortak ettim beşiktaş'ı...
o formayı giyen, o forma için emek veren herkese bu yüzden saygı duydum, güvendim, inandım...
işte böyle bir şeydi benim için beşiktaş aşkı...
bir saattir telefonda "yapma be kardeşim bu kadar salma kendini" diyen adam. candır. eksilmesin o.
türkiye'nin 8-0'lık ingiltere yenilgisi sırasında spikerin yanılmıyorsam 7. golü yedikten sonraki isyanı. hatta tam olarak şöyledir;
alıntı--
vay anasını sayın seyirciler bir gol daha yedik.
alıntı--
8. golde de "maç bitti ama biz halen gol yiyoruz,sayın seyirciler" dediği biliniyor. hatta şimdi aklıma geldi 6. golde de abimin anlattığına göre "bir atağı daha gol yiyerek savuşturduk" dediği rivayeti var doğrulunu araştırmadım [ybkz]swh[/ybkz]
alıntı--
vay anasını sayın seyirciler bir gol daha yedik.
alıntı--
8. golde de "maç bitti ama biz halen gol yiyoruz,sayın seyirciler" dediği biliniyor. hatta şimdi aklıma geldi 6. golde de abimin anlattığına göre "bir atağı daha gol yiyerek savuşturduk" dediği rivayeti var doğrulunu araştırmadım [ybkz]swh[/ybkz]
tek olmadığımı gösteren entrylerle beni sevince boğan başlık. ağlamak istiyorum.
türkiye futbol federasyonunca uygulanan yeni kural. deneme aşamasındadır. yarın bir gün fenere falan atarsanız kabul edilmeyebilir yani. beşiktaş maçlarında denenen yeni kurallardan biridir sadece.
izmir'in çiğli ilçesinde özel bir huzurevinde çıkan yangındır. ne yazık ki 2 kişi hayatını kaybederken 25 kişi hastaneye kaldırılmış. ayrıca kurtarmaya gelen itfaiye ekibinden 2 çalışan da dumandan etkilenerek hastaneye kaldırılmış.
zeki önder özen'in bilic'e verdiği tavsiye. 11 rakip oyuncu + 1 rakip hakem. hakemden rakip olur mu? oluyor. ha taraf olacaksa niye hakemlik yapıyor? bilmiyoruz.
ağlayan renkliler için ezilen bir beşiktaş var. bunu belirtmiştim, bekliyordum, yanıltmadılar...
#345909
ağlayan renkliler için ezilen bir beşiktaş var. bunu belirtmiştim, bekliyordum, yanıltmadılar...
#345909
çok hakkı yenmiş adam.
mason desteğini kabul etmediği için bu kadar geri planda kaldığı söyleniyor
mason desteğini kabul etmediği için bu kadar geri planda kaldığı söyleniyor
ulaştığım mertebe. birileri hakkımı yiyecek diye çok korkuyorum şu an
bir öğrencinin çantasından çıkan kağıdın üstünde yazan cümle.
işin ilginç tarafı bir üniversite öğrencisinin çantasında bu yazı çıkıyor ve sadece bu yazı üzerine başbakana hakaretten suçlanıyor. bakın savunma olarak ne demiş;
“Açılmamış, kullanılmamış, çantamın içinde katlanmış şekilde bulunan bir bez afiş için ‘Devlet büyüklerine karşı eylem yapmak’ suçlamasıyla dava açıldı. İşlenmemiş bir suç, gerçekleşmemiş bir fiil için dava açıldı. Üstelik ‘Manisa’da hırsız var’ cümlesinin muhatabının Başbakan olduğunu Savcı Bey nerden anladı? Asıl bu yakıştırmayı yaptığı için savcıya dava açılması gerekmez mi?”
işin ilginç tarafı bir üniversite öğrencisinin çantasında bu yazı çıkıyor ve sadece bu yazı üzerine başbakana hakaretten suçlanıyor. bakın savunma olarak ne demiş;
“Açılmamış, kullanılmamış, çantamın içinde katlanmış şekilde bulunan bir bez afiş için ‘Devlet büyüklerine karşı eylem yapmak’ suçlamasıyla dava açıldı. İşlenmemiş bir suç, gerçekleşmemiş bir fiil için dava açıldı. Üstelik ‘Manisa’da hırsız var’ cümlesinin muhatabının Başbakan olduğunu Savcı Bey nerden anladı? Asıl bu yakıştırmayı yaptığı için savcıya dava açılması gerekmez mi?”
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?