vakt-i zamanında kız arkadaşıma motosiklet kullanmayı öğrettiğim için beni katil olmakla suçlamış annedir.
vakt-i zamanı geldiğinde sözlükçek katılabileceğimiz kız isteme zirvesi, kına zirvesi, erkekler arasında yapılacak olan bekarlığa veda zirvesi gibi etkinlikleri boş geçmemeleri gerektiğini düşündüğüm çift. [ybkz]swh[/ybkz]
ahmet kaya'nın şafak türküsü adlı eserinde nakarat kısmında geçen bir dizedir. eserin geneline bakınca ne kadar derin olduğunu anlarız. ayrıca bazı kayıtlarında bir yusuf hayaloğlu şiirini seslendirir ki ahmet kaya, gökyüzündeki bütün yıldızları tek tek söküp annesinin saçına iliştiresi gelir insanın.
yaşar kurt'un pek bir güzel eseridir. gitarla ilk çalınan parçalardan olmuştur hep.
bir insan otobüs terminalin girdiği için ne kadar sevinebilir ki sorusunu soran kişiye aralık ayazında ana yoldan buraya doğru koşmasını tavsiye ederim. hele bir de saat gecenin üçü ve sıcaklık sıfırın altında 6 derece ise.
(bkz: dik oynar laz uşağu)
"ben adana'dayım, akşam 22:00 uçağıyla istanbul'a geçeceğim, gelir misin?" soruma yarım saatlik de olsa beni görmek için gelerek cevap vermiş bir güzel yazar [ybkz]swh[/ybkz]
çok güzel salata yapıyormuş sözlük.
bir de bu gün kuru fasulye yapmış
çok güzel salata yapıyormuş sözlük.
bir de bu gün kuru fasulye yapmış
lou salome'nin şu sıralar bulunduğu memleket. geçen yaz "ben adana'dayım, akşam 22:00 uçağıyla istanbul'a geçeceğim, gelir misin?" soruma yarım saatlik de olsa beni görmek için gelerek cevap vermiş bir güzel yazarı ağırlamaktadır ki bilmemektedir mersin kıymetini [ybkz]swh[/ybkz]
sözlüğümüzün sonları dingoc konuşkankartal çiftine benzemesini istediğim, benim işlerden güçlerden ötürü uzak kaldığım arada aramıza katılan güzel insanlar olduklarını düşündüğüm yeni çifti. haklarında bir kaç şey biliyorum; çanakkaledeler ki bu yazın bi uğrayacağım yanlarına demek oluyor. bisiklete biniyorlar; bu da 18 mart şehitlere saygı turunda birlikte pedallarız diye düşünmeme sebep oluyor. allah bozmasın efendim, böyle devam etsinler. [ybkz]swh[/ybkz]
izmir'li karşı bisiklet ve beşiktaşlı çarşı bisiklet gibi bir oluşum. duruşları gerçekten farklı ve güzel.
saatler 19:03'ü gösterdiğinde entry girmektir. ya da girilen entryin tesadüfen bile olsa o vakte denk gelmesidir. bu gün bana nasip olmuştur.
#323581
#323581
son 10 dakikası bir türlü gelmeyen süreç
bir erkan ocaklı eseridir ki derindur. derin olduğu kadar hüzünlü.
sevdiceği uğruna mapus damlarına düşmüş bir adamın haykırışıdır aslında, daha ne söylemek düşer ki bize?
erkan ocaklı'nın yorumu başkadır da sonraki en güzel yorum özgür babacan ve irfan seyhan'ın düet yaptığı şu yorum olsa gerek;
http://www.youtube.com/watch?v=8SpyPTw8VHc
söyleyen arkadaşı olunca insan kendi arkadaşını kayırıyormuş gibi hissediyor da gerçekten, uşaklar bi başka söylemiş be.
sevdiceği uğruna mapus damlarına düşmüş bir adamın haykırışıdır aslında, daha ne söylemek düşer ki bize?
erkan ocaklı'nın yorumu başkadır da sonraki en güzel yorum özgür babacan ve irfan seyhan'ın düet yaptığı şu yorum olsa gerek;
http://www.youtube.com/watch?v=8SpyPTw8VHc
söyleyen arkadaşı olunca insan kendi arkadaşını kayırıyormuş gibi hissediyor da gerçekten, uşaklar bi başka söylemiş be.
pazar gecesi bünyede "yine geldi çattı hafta başı" düşüncesi hakim iken pazartesi gecesi "azı gitti çoğu kaldı, ha gayret" düşüncesi hakimdir.
gülümseyebilmek.
çok ciddiyim; gülümseyebilmek. hayat üzerine oynuyorsa her seferinde, kart alıp oyun dışı kalmaya zorluyorsa seni, foul yapmaya zorluyorsa yapılabilinecek en mantıklı şey oluyor nedense gülümseyebilmek. çünkü siz düştükçe halinize üzülenler gülümsediğinizi gördükçe daha çok sarılıyorlar size. düştükçe yanan canınızın acısını unutuyorsunuz gülümseyebildiğinizde. hatta bazen aynaya bakınca o kadar komik geliyor ki yüzünüz kendinize, kendinize gülmekten ağrılar bile girebiliyor karnınıza. bu sefer inat kısmı başlıyor için. yenilmiyor, mücadele etmeye başlıyorsunuz. üstelik artık daha da tecrübeli olduğunuzdan kazanan olma şansınız da oluyor. derler ya; kişi kendi şansını kendi yaratır diye, o hesap. kendi şansınızı yaratacak kadar tanrısal özelliğe sahip olduktan sonrası o kadar da zor olmuyor aslına.
çok ciddiyim; gülümseyebilmek. hayat üzerine oynuyorsa her seferinde, kart alıp oyun dışı kalmaya zorluyorsa seni, foul yapmaya zorluyorsa yapılabilinecek en mantıklı şey oluyor nedense gülümseyebilmek. çünkü siz düştükçe halinize üzülenler gülümsediğinizi gördükçe daha çok sarılıyorlar size. düştükçe yanan canınızın acısını unutuyorsunuz gülümseyebildiğinizde. hatta bazen aynaya bakınca o kadar komik geliyor ki yüzünüz kendinize, kendinize gülmekten ağrılar bile girebiliyor karnınıza. bu sefer inat kısmı başlıyor için. yenilmiyor, mücadele etmeye başlıyorsunuz. üstelik artık daha da tecrübeli olduğunuzdan kazanan olma şansınız da oluyor. derler ya; kişi kendi şansını kendi yaratır diye, o hesap. kendi şansınızı yaratacak kadar tanrısal özelliğe sahip olduktan sonrası o kadar da zor olmuyor aslına.
kaçkarları, torosları aşıp götürdüğüm hediyemi kaybetmiş yazar. halbuse o hediyeyi ona ulaştırabilmek için kışın en sert vaktinde fırtına vadisinde buz üzerinde araba kullandım, bir gece sivasta konaklamak zorunda kaldım ve deyim yerindeyse dondum, fırtına bulutlarını aşıp sağanaktan kurtuldum diye sevinemeden tipinin içinde kendimi buldum be sözlük [ybkz]swh[/ybkz]
en son behzat ç. - ankara yanıyor filminde tecrübe ettiğim, hatta olayı abartıp salonu kapattığım ve koskoca salonda tek başıma izleyerek her haliyle tecrübe ettiğim olaydır efendim. bana bu hali oldukça zevkli gelmiştir.
(bkz: sinema salonu kapatmak)
(bkz: sinema salonu kapatmak)
kendisine alternatif pek çok uygulama çıksa da, bbm android ve ios dünyasına girse de, çok daha fazla özellik sunan uygulamalar ortaya çıksa da, zaman zaman sunucu problemleri yaşasalar da piyasada bulunan en iyi mesajlaşma uygulaması olmaya devam etmektedirler. bir de viber gibi masaüstü sürümlerini duyursalar tam olacak.
dün radyoda gülden karaböcek yorumunu dinlediğim, bir de kısacık bir video çekiverdiğim güzel parça efendim.
size biri seni seviyorum demiş ise eğer "ben de" demeyin. vallahi bak, küfürden beterdir kuru kuru "ben de" demek.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?