bir dönem babamın anneme bu şekilde hitap etmesine de neden olan popüler bir hitchcock filmi. film hichcock'un filmleri arasında popüler, yoksa yıl olarak yetmiş beş sene önceye ait.
eisenstein'ın seri halinde çektiği filmi. korkunç ivan'ın anlatıldığı filmde aklımda kalan fotografik iki görüntü var. birincisi, profilden yakın çekim yapılan ivan'ın arkasında gösterilen sürgüne giden halk; ikincisi, ivan'ın duvara yansıyan gölgesi.
bu iki görüntüyü biraz önce netten check ettim. iki görüntü de mevcut.
bu iki görüntüyü biraz önce netten check ettim. iki görüntü de mevcut.
soydaşları gibi kendisi de sinemada montaj devrimi yapan, sinemaya bir efsun kazandıran görkemli yönetmen.
yönettiği avangart metropolis filminde atatürk ile aynı aralıkta yaşamış, ona muazzam benzeyen bir aktörü oynatmış monokllu cermen abi.
sinema manyağı hitler'in pek tuttuğu, triumph of the will adlı imparatorluğun propagandasının yapıldığı epik filmi çekmesi için uğruna müthiş kaynak sağladığı yönetmen, aktris. bir asır yaşamışlığı vardır bu ablanın.
bir çok skeci perihan abla ile mahallenin muhtarları'nın da senaristliğini yapan kandemir konduk'un yazdığı dev eser, deli eser.
gerçekleşmediği için hasta bir insanı feci halde kıran program.
an itibariyle sözlük radyosu dj'i müstear adını ian çizeryan olarak değiştirse yeridir. çünkü yayının gerçekleşmeyeceği bühtanları nice yüzün dökülmesine neden oldu. yazık. bu tekinsiz dj'in hangi sözüne inanayacağız peki? yüce yaradan onun çevresindeki insanları onun boş ümitlerinden korusun. ne zaman sağda solda dj'in adına denk gelsem, pazar ayini sonrası pederin ardından kilisede şifacı sıfatıyla podyuma arz-ı endam eden dolandırıcı ergenler geliyor aklıma.
yurttaşın baskın özelliklerine göre aldığı soyadı zamanlarını es geçersem, bilumum genelkurmay başkanını içinde barındıran ismi ile müsemma olma vaziyetinin meslek ayağı kümesi. adları birebir karşılamasa da haşmeti simultane belirtiyor.
ayrıca aklıma millî güldürümüzün iki önemli ismi, şener şen ile ferhan şensoy geliyor.
ayrıca aklıma millî güldürümüzün iki önemli ismi, şener şen ile ferhan şensoy geliyor.
17. yy ingiltere'sinde tasarladığı barut komplosuyla tarihin en meşhur vatan hainlerinden biri olarak nam salmış guy fawkes'a ihtiram eyleyen film v for vandetta'nın en can alıcı sahnelerinden birinin hemen başında söylediği sonenin ilk mısrası.
türk futbolunun yetiştirdiği en büyük futbolculardan biri olan emre, gerek aydınlık yüzü, gerek temiz karakteri, gerekse nazik haliyle türk insanını çok iyi bir şekilde yansıtmaktadır.
ancak ne yazık ki insanlarımız emre belözoğlu kadar maharetli değiller.
ancak ne yazık ki insanlarımız emre belözoğlu kadar maharetli değiller.
belki yurdumuza ayak basmış en itibarlı futbolcu değildi alex, istatistikler yalan söylemese dahi en iyisi de değildi. sow ise fenerbahçe'de lille'deki performansına paralel optimum verimi sağlıyor. şüphesiz ki bu iki maharetli oyuncu ülkemize düşme gafletinde bulunan önemli oyuncuların başında geliyor.
takımlarına sağladıkları verim ile taraftarlarının gönüllerini sıvazlamalarında beşiktaş'ın payı bi hayli fazla. çünkü beşiktaş , rakip golcülerin palazlanıp destekçilerinin gönlünde taht kurması için biçilmiş kaftan; golcüye çıkan ikramiye. beşiktaş karşılaştığı takımların içinden sanki kura ile bir oyuncu seçiyor ve ekseriye o futbolcudan gol yiyerek pestenkerani ligimizde o oyuncuyu kutsayarak şövalye ilan edilmesine neden oluyor.
alex ile sow'un karşılaştırılmasında da beşiktaş'a attıkları goller onların vitrinin en stratejik noktasına oturttuğu metaları.
alex beşiktaş'a 21 maçta 13 gol atarken, sow 6 maçta 7 kez gol sevinci yaşamış. sözlerime burada son verirken, alex'in gözünün arkada kalmamasını temenni ederim.çünkü beşiktaş'ı delip geçen iyi bir halefi yetişti:
http://www.youtube.com/watch?v=1YvIa0wga_k
ya hacut aralarındaki bi fark da birinin fıstık ezmeli saralle'ye, öbürüsünün bitter saralle'ye benzemesi.
takımlarına sağladıkları verim ile taraftarlarının gönüllerini sıvazlamalarında beşiktaş'ın payı bi hayli fazla. çünkü beşiktaş , rakip golcülerin palazlanıp destekçilerinin gönlünde taht kurması için biçilmiş kaftan; golcüye çıkan ikramiye. beşiktaş karşılaştığı takımların içinden sanki kura ile bir oyuncu seçiyor ve ekseriye o futbolcudan gol yiyerek pestenkerani ligimizde o oyuncuyu kutsayarak şövalye ilan edilmesine neden oluyor.
alex ile sow'un karşılaştırılmasında da beşiktaş'a attıkları goller onların vitrinin en stratejik noktasına oturttuğu metaları.
alex beşiktaş'a 21 maçta 13 gol atarken, sow 6 maçta 7 kez gol sevinci yaşamış. sözlerime burada son verirken, alex'in gözünün arkada kalmamasını temenni ederim.çünkü beşiktaş'ı delip geçen iyi bir halefi yetişti:
http://www.youtube.com/watch?v=1YvIa0wga_k
ya hacut aralarındaki bi fark da birinin fıstık ezmeli saralle'ye, öbürüsünün bitter saralle'ye benzemesi.
günümüzden dokuz sene önce, tarih 18 eylül 2005'i gösterirken beşiktaş kendi sahasında memleketin en büyük takımı fenerbahçe'yi ağırlıyordu. fenerbahçe o sene şanına yakışırcasına çok genç yaşlarda dünyanın en ihtişamlı takımlarında oynamış ancak birtakım musibetler neticesinde bu takımlardan ayrılmış, hz. hamza'yı(anthony quinn) mızrağıyla kalleşçe öldüren vahşi kılıklı, pestenkerani ligimizde oynamasını tahayyül dahi edemeyeceğimiz hayvanî bir golcüyü kadrosuna dahil etmişti: nicolas anelka. müsabakada günü gibi 18. dakika oynanırken appiah ile paslaşarak orta saha civarında sağ çizgide topla buluşan anelka, taşakları avuçlanmış bir boğa gibi kızışmıştı. o an müsabakayı takip eden herkes anelka'nın deparında önüne çıkma cesareti gösterecek zavallıları tarumar edeceğini anlamıştı. tam bu esnada bu andan torunlarına hayatının aptalca yapılmış en büyük hatası olarak bahsedecek koray avcı maktul rolüne çaresice soyunmuştu. koyu dumanlı bir şimendifer gibi önününe geleni biçmeye ant içmiş bu vahşi topçu, koray'ın solundan topu önüne açarak aksi tarafından geçip topla tekrardan buluşurken koray avcı çoktan yeri öpmüş, şuursuzca yıldızları saymaya çabalıyor ancak nevri döndüğü için beşinci yıldızdan sonra tekrar birden başlıyordu. anelka ise deparına devam ederken sağ çaprazdan ceza sahasına inmiş, orospuya girişmiş 40 yıllık bakir hıncıyla kaleye abanmasyon bir çakış yapmıştı. ammaan tanrım, spektaküler bir barbar golü ve tribünler salya sümük.
yazık oldu beşiktaş'a.
https://www.youtube.com/watch?v=iTKJ_itifQg
yazık oldu beşiktaş'a.
https://www.youtube.com/watch?v=iTKJ_itifQg
(bkz: chet baker)
tanju çolak'ın mütehassıslık alanı.
bar tuvaletlerinde çaprazlama pisuvara işemek, altımı doldurmak, pijama partisi, şişe çevirmece, birisinin güvenini kazanarak öğrendiğim sırları en olmayacak kişilere yetiştirmek, facebook profil fotoğrafı kasmak, metrobüs turnikelerinde soteye yatıp akbil seslerini dinlemek, gözaltına alınmak, iş çıkış saati istanbul trafiğine yakalanmak, otobüste fortçuluk yapmak, pandik atmak, camdan cama diliyle "yalarıııım" işareti yapmak, scotch, blues, yemek siparişlerinde gelen kuryeyi anadan üryan karşılamak, başkaların kitaplarının arasına sümük yapıştırmak, evrende boyut değiştirmek, panayırdaki komik aynalarda boy değiştirmek, komşu tuvaletini tıkamak, çamurda domuzlar gibi yuvarlanmak.
1.64'lük her boşluğa girebilen tıfıl, sinsi bir komodor ejderiyim, berberde tahtaya oturuyorum.
türkçe emprovize dublajın en sevimli örneklerinden biridir. aklımda tezahüratın sonundaki "başka.. başka.." ekosu ile aynı bölümde olduğunu tahmin ettiğim, "dünyada bir tavşandan daha çok nefret ettiğim bir şey varsa o da iki tavşandır." lafı kalmış.
cumhuriyetle birlikte askıya alınan, mütedeyyin siyasilerin iktidara gelmeleriyle askıdan tekrar çıkan ve akp hükümetiyle de şahikasını yaşadığımız, toplum bilincine duhul eden kaderci anlayışın, sadece kendi halkını değil, tüm insanlığı kıvrandıran bir zehir olduğunu birbiri ardına yaşanan felaketlerden ders çıkarmaya karşı gösterilen sert mukavemetten görebiliyoruz.
bu patlamada da soma'da olduğu gibi bi'kaç ak sakallı, sapık tıynetli, meymenetsiz adamı şifacı diye bölgeye yollar, sus payı ödemeleriyle vukuatı ucuzlatırlar.
bu patlamada da soma'da olduğu gibi bi'kaç ak sakallı, sapık tıynetli, meymenetsiz adamı şifacı diye bölgeye yollar, sus payı ödemeleriyle vukuatı ucuzlatırlar.
sinemayla arası averaj bir seviyede seyreden izleyiciler onu 21 gram'da naomi watts'ın bayağı uzuncana meme başlarını yalarkene hatırlayacak, beş yılda iki defa en iyi erkek oyuncu oscar'ını almış hokkalı aktör
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?