içinde bulunduğumuz şu kırılgan günlerde ülkede şeriat gibi son derece tehlikeli bir rejimi solculara bile sempatik göstermeye başladığı için beşiktaş,
ligin hak ettiği yere gelip biraz nekahet devrine girmesi için de peşi sıra fener, galatasaray, trabzonspor ve kasımpaşa.
efendim, rol model olarak ada futbolunun değil, barcelona'nın örnek alınması kanaatindeyim. kafadaki tüm hünerleri, sektöre taze atılmış stajyer pornocu gibi hızlı bir eforla ani devinimlerle partnere sunma gayretinden özellikle kaçınılmalı. hazır seks bulundu diye görgüsüzce prestissimo'dan girişmeye kalkmak kişiye pestenkerani ve özsaygıyı yitirici durumlar yaşatabilir. seks beklenildiği üzere büyülü bir andan ziyade daha çok oldu bittiye gelen bir faaliyet olduğu için fantastik beklentilere kapılmamakta fayda vardır.
ayrıca seksten sonra evin içinde bir müddet çıplak dolaşmak çiftlerin bağını kuvvetlendirerek bir sonraki sekse zemin hazırlıyor.
ayrıca seksten sonra evin içinde bir müddet çıplak dolaşmak çiftlerin bağını kuvvetlendirerek bir sonraki sekse zemin hazırlıyor.
an itibariyle dinledim bu şarkıyı ve sıcağı sıcağına yazıyorum. hiçbir üslubu, esprisi, anlatımı olmayan alelade bir osuruktan tayyare. şahsen dinlerken yapanlara acıdım. sen burada sanat yapmaya çalışıyorsun. güfte için oturup kafa yormalısın. yılda yirmi bin tweet atan ergen bile seksi daha büyülü anlatıyor. kısacası, dinlenilecek gibi değil. insanların yahya kemal inceliğinde olmasını beklemiyoruz, sanat yapmasını da takdir ederiz ama bu o klasmanda hiç değil.
liverpool'da gerrard oynamayacakmış ama liverpool bizimle uludağ'daki garsoniyerine attığı genç metresine umut verip daha sonra karısına dönen bir kazanova gibi oynayacağı tarihi müsabaka. dolu dolu fark olur.
çünkü dede tarafı burakumindi.
2000 senesinde galatasaray'ın uefa şampiyonluk güzergahında karşılaştığı takımlarla olan müsabakalarında cine 5'i olmayan kitlelerin dışarıda izlemek dışındaki diğer seçeneği.
müzeyyen senar, her ne kadar bursa doğumlu olsa da küçük yaşta geldiği istanbul'da buralı olmuş, zamanla istanbul'un kent kültürünü sonraki kuşaklara aktaracak hazakate erişmiştir. şimdilerde kent kültürlüler için rahatlıkla düşük beğeni yerleri olarak nitelendirebileceğim gazinolarda assolist olarak sahne almıştır. belirtmem gerekir ki, cumhuriyet dönemi sayılabilecek, henüz özal'la liberalleşmemiş türkiye'de gazinolar, istanbul'un güngörmüş -ama artık değerini kaybeden- semtlerinde oturan orta sınıf kesiminin birincil eğlence mekanlarıydı. müzeyyen senar gazinoların arabeskleşmeye, taverna kültürüne evrildiği-zeki müren'in briyantin ve grand tuvaletten vazgeçip, apartman topuklu potinler, marjinal kıyafetler giymeye başladığı yıllar- dönemde sahnedeki son yıllarını yaşıyordu.
müzeyyen senar'ın hayatında, bilhassa ilişkilerinde grogi anlar çok fazladır. bu onu cumhuriyet gibi güçlü bir kadın yapmıştır. mamafih şimdilerde ülkede yaşanılan radikal değişim; kent kültürlülüğünün ihatalı olmadığı, bu azınlığın toplumun geneline kibirle baktığı, köylüyü muharriş ettiği bilincinin aşılanmasıyla kente gelen köylünün kendini kentin sahibi görerek kentlileşemeyen kentlilerin çoğalması, yani ülkede oluşan genel "lümpen kültür" ve muhafazakarlaşma dalgası, müzeyyen senar gibi ülkenin gelmiş geçmiş en büyük seslerinden birine karşı toplumu bivefa olmaya itmiş, cumhuriyet'in çatlaması gibi bu divayı da yıkmıştır.
bilinç endüstrisinin muhtelif araçları topluma pestenkerani olanı sevme eğilimi yüklüyor. hızlı değişen basit zevklerimizin oluşu, yaşı geçkince, vefatı öngörülür olsa dahi böylesine müstesna, köklü bir şahsiyetin vefatını üçüncü sayfa haberi gelir geçerliğine indirgemek yeni türkiye'nin ikonik yurttaş kalıbının dökümüdür. ölümüne mersiye düzülmesi, toplumun bir hafta kireç suratlarla müteessir dolanmaları gereken kişi bu ablamızken, halka büyük bir taarruzla zerk edilen "kent kültürlüler sizinle alay ediyor.", "onların sapkın zevkleri anadolu'nun, yani sizin zevklerinizle örtüşmüyor." retoriği bizi duymak istemediğimiz, alaylı, "başarısıyla" kendi gibi aynı uğraşı yapan diğer eğitimsiz milyonlara ebleh bir gurur ve temelsiz umut aşılayan taşralı, ezilmiş, "bizden" kişilerin vefatına üzülmeye, sanatını tahtırevanla gezdirmeye itmiştir.
müzeyyen senar'ın hayatında, bilhassa ilişkilerinde grogi anlar çok fazladır. bu onu cumhuriyet gibi güçlü bir kadın yapmıştır. mamafih şimdilerde ülkede yaşanılan radikal değişim; kent kültürlülüğünün ihatalı olmadığı, bu azınlığın toplumun geneline kibirle baktığı, köylüyü muharriş ettiği bilincinin aşılanmasıyla kente gelen köylünün kendini kentin sahibi görerek kentlileşemeyen kentlilerin çoğalması, yani ülkede oluşan genel "lümpen kültür" ve muhafazakarlaşma dalgası, müzeyyen senar gibi ülkenin gelmiş geçmiş en büyük seslerinden birine karşı toplumu bivefa olmaya itmiş, cumhuriyet'in çatlaması gibi bu divayı da yıkmıştır.
bilinç endüstrisinin muhtelif araçları topluma pestenkerani olanı sevme eğilimi yüklüyor. hızlı değişen basit zevklerimizin oluşu, yaşı geçkince, vefatı öngörülür olsa dahi böylesine müstesna, köklü bir şahsiyetin vefatını üçüncü sayfa haberi gelir geçerliğine indirgemek yeni türkiye'nin ikonik yurttaş kalıbının dökümüdür. ölümüne mersiye düzülmesi, toplumun bir hafta kireç suratlarla müteessir dolanmaları gereken kişi bu ablamızken, halka büyük bir taarruzla zerk edilen "kent kültürlüler sizinle alay ediyor.", "onların sapkın zevkleri anadolu'nun, yani sizin zevklerinizle örtüşmüyor." retoriği bizi duymak istemediğimiz, alaylı, "başarısıyla" kendi gibi aynı uğraşı yapan diğer eğitimsiz milyonlara ebleh bir gurur ve temelsiz umut aşılayan taşralı, ezilmiş, "bizden" kişilerin vefatına üzülmeye, sanatını tahtırevanla gezdirmeye itmiştir.
feraye'dir kızımın adı.
niyeyse kemal aslan'ın oyunculuğu silik, demeçleri ise olgun ve efendi gelmiştir mütemadiyen bana. yine de 45 ve öncesinde doğan futbolculardan hatırı sayılır beyefendi, salon erkeği çıkacağını düşünüyorum. ya salon erkeği çıkmaz da güne nazaran babacan, efendi, rakibine saygı göstermiş adamlar çıkar tonla.
müzeyyen senar, münir nurettin, safiye ayla, cem karaca, hamiyet yüceses, sezen aksu...
kim, kim, kim?
kim, kim, kim?
bu adamın bir de eda'sı mevcut. 90'lar türk pop müziğine tınısı kulağıma hoş gelmeyen romantik şarkılar armağan etmiştir. yalnız beş sene önceye kadar şarkılarından ziyade fenerbahçe'yle ilgili birtakım hadiselerde aniden beliriyordu ekranlarda.
25 Ocak 2015 yunanistan genel seçimlerinde %36,29'luk oyla sandıktan ilk parti olarak çıkan çeşitli fraksiyonlardan sol partilerin katılımıyla oluşan radikal sol koalisyon'un[ybkz]swh[/ybkz] genel başkanı acar genç. başbakanlığı süresince yunanistan'da radikal reformlar yapma gayesi olduğu aşikar. ancak ecevit'in deyimiyle ülkede enkaz devralan bu küresel katı ahlakın pek dışındaki çipraz, akdeniz komünizmini avrupa'ya yayamadan ekonominin ve akbabaların altında çiğnenerek politikanın lağım çukurunda kendini bulabilir.
ayrıca çipraz dine karşı tüyleri diken diken olanlar familyasından, farklı bir figür. merakla bardağı duvara dayayıp takip edeceğiz bakalım komşuda ne olup ne bitiyor.
ayrıca çipraz dine karşı tüyleri diken diken olanlar familyasından, farklı bir figür. merakla bardağı duvara dayayıp takip edeceğiz bakalım komşuda ne olup ne bitiyor.
(bkz: tabutta rövaşata)
internetten üniversite giriş sınavının sonucunda boğaziçi'ni kazandığını öğrendikten beş dakika sonra bu şarkıyı dinleyen, hayatında hiçbir zorluğu göğüslememiş bir çocuğu bile içlendirip "hayat hakikatten ne boş be." dedirten yıldırım gürses eseri.
bir garip yolcuyum hayat yolunda
yolumu kaybetmis, perisanim ben
mecnun misali gurbet ellerde
umitsiz sevginin kurbaniyim ben
yalan dunya
hersey bombos
hanci sarhos, yolcu sarhos
bir gun gibi sanki gecti seneler
umidim kayboldu, perisanim ben
alin yazimmis hayat yolunda
umitsiz sevginin kurbaniyim ben
yalan dunya
hersey bombos
hanci sarhos, yolcu sarhos
bir garip yolcuyum hayat yolunda
yolumu kaybetmis, perisanim ben
mecnun misali gurbet ellerde
umitsiz sevginin kurbaniyim ben
yalan dunya
hersey bombos
hanci sarhos, yolcu sarhos
bir gun gibi sanki gecti seneler
umidim kayboldu, perisanim ben
alin yazimmis hayat yolunda
umitsiz sevginin kurbaniyim ben
yalan dunya
hersey bombos
hanci sarhos, yolcu sarhos
valencia altyapısında yer alan 12 yaşındaki çocuk. modern futbolda çürümeye yüz tutmuş bir mevki olan on numara bölgesinde oynuyormuş. diğer mevkilere geçiş yapacağı nasıl garantiyse gelecekte türk milli takımını seçmeyeceği de aynı derecede garanti. çünkü çocuğun geleceği parlakmış.
pencereden içeri, kanepenin arkasından salonun orta yerine doğru sarkan tank namlusuna karşı rahatsız olan ev ahalisinin yaptığı fiil.
yahudi meşeli, eşcinsel ve ateist ingiliz komedyen. türk toprağına adım atsa katledilmesi için gerekli tüm nefret ögelerini üzerinde barındırıyor bu abi. yurdum vatandaşının salaklığı tabii bu.
son üç senedir hiç kullanmadığımı fark ettiğim, şak diye kişinin contre pieds'de kaldığı durumlarda söylenegelen eskilerden sevimli bi güzelleme.
teknik direktörlüğe yılların radikal ülkücüsü ünal karaman'ı getirmelerinin saikası olarak, muhalif duruştan sıyrılıp takımın federasyondaki patateslerin kıvamına getirilmek istenmesi olarak görüyorum.
köhnemiş pestenkerani bir müzikal. film, kasırgayla birlikte teyzesinin evinden kendisi çok başka bir alemde bulan dorothy'nin organ yetersizliğindeki birkaç sirk ucubesiyle yaşadığı dostluğu ve teyzesinin evine geri dönme macerasını anlatır. sevimsiz bir köpeği ve orospuların ayağında görebileceğiniz kırmızı pabuçları eşlik eder filmde dorotyh'ye.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?