kerami pestenkerani

iki defa richard burton'la olmak üzere neredeyse bir elin parmakları kadar nikah masasına oturmuş kleopatra'nın yıldızı. wilma çakmaktaş'ın annesi. ayrıca zat-ı afetleri hakikatten ölüp dirilmiş, tüneldeki beyaz ışık ve sevdiği bir mefta yakınıyla iletişime geçme mitini kendisinin de yaşadığını açıklamıştır. ancak tıp, bu miti yaşadığını iddia edenleri yalanlarcasına konuyla alakalı bilimsel bir sav geliştirmiştir.

feyyaz uçar, ağzı açık kalmışsa.

afyon ikbal tesisleri tuvaletinden çıkarken uzatılan kolonyaya istinaden aklıma gelen pestenkerani tespit.

girilen yer şayet bir lise erkekler tuvaletiyse tavanında ayak izlerinin, kapısında seksi çizgilerin, duvarlarında ise dışkıların pekala görülebildiği, testosteronu infilak etmeye yüz tutmuş sivilceli er kişilerden yirmisinin birden göt kadar yerde sigara tüttürebildiği savaş alanlarının ardından insanlık tarihinin gördüğü en berbat ortam.

entirimi bir uyarıyla sonlandırayim. zor durumda kalsanız dahi lise tuvaletindeyseniz, o sıvı sabunları sakın kullanmayınız.

şişman, mikro penis veyahut lordoz birey.

türkiye'de dobişko derlerdi sarı afete.

albüm kapağında bereket tanrısı priapos'un bulunduğu 98 çıkışlı, pentagram konser albümü.

işin içine uluslararası hukukun girdiği bozkurt-lotus davasına konu olmuş türk bandıralı geminin adı. bozkurt ile fransız bandıralı lotus gemisi midilli'de çarpışır ve olaylar gelişir.
(bkz: mahmut esat bozkurt)

nescafe, scotch, probis, sigara, çilek aromalı ksilitollü first ciklet ile doruklarda yaşadığım lezzet karnavalı, mide geberten.

tamam, westeros olarak her alanda sınırsız hürriyet, genişlik tanımanızı ok anlarım. ama kardeş kardeşe, hala yeğene kayıyor be arkadaş. gerçek westeros'luluk bu değil.

soğukkanlı, cesetimtrak ifadesi, keskin hatlarıyla drakula'yı oynaması gerektiğini düşündüğüm karakter rollerini afiyetle sindiren allahına kadar karizmatik aktör. kendisini bond filmi casino royal'den ve jagten'den tanıyoruz.

ayrıca ağabeyi lars da taş gibidir.

içindeki muhtelif maddeler sayesinde sürüldüğü yerdeki arızanın etkisini azaltıcı ya da tamamen arızayı yok edici bir etki yapması beklenen macun kıvamındaki ilaç.

vücuda yedirmeyi unutmayınız, afiyet olsun.

turgay şeren'in berlin panteri rüşdüne atıfla, görkemli performansı neticesinde rüştü'ye bursa panteri nişanının verildiği, hakan şükür'ün golüyle almanya'yı devirdiğimiz stat.

peluş kızımız aleyna tilki'nin dillere pelesenk teklisi. pijama partilerinin, kabul günlerinin vazgeçilmezi hit bir parçadır.

her partizanca hareketin pestenkeraniliğine inandığımın şerhiyle belirtmek isterim ki, sembolik bir köprüde, fairplay ve saygı çerçevesinde olacaksa anlamlı olacağını düşündüğüm uygulama. yoksa elde bayrak her boş bulunan köprüye arsa bulmuş akp'li gibi koşturmak, başkasının bayrağını atmak, yakmak denyoca, toplumsal uygar yaşayışa aykırı davranışlardır. yakın zamanda fransa'da bir organizasyon olmuştu da maçı olan ülkelerden internet anketinde en çok oyu alanın bayrağı eyfel kulesi'ne yansıtılıyordu hani. herifler bunu sporun birleştirici, dostane gücüne istinaden naiflikle yapıyor, bizimkiler maçımızın olacağı gün internete çöküp sanki toprak fetheder gibi bir kompleks ve saldırganlıkla anketleri patlatıyordu. ama aynı oranda da sahada patlıyordu. bu zihniyetimiz kanımıza işlemiş vaziyette ve tehlikeli. kafayı kırmışız, sürekli birilerine karşı güç gösterisi yapmaya çalışıyoruz. eskiden ne güzel, şampiyon takımın renklerinde çeşme ve kaldırım taşı boyanırdı. bir emek vardı. gelsin fener şampiyon olsun, beşiktaş'ı sarı-lacivert boyayalım. incilerimiz dökülmez. ama işte, "böyle boyatırlar" denilip iğfal etmiş intibasıyla yaklaşacak sikik milyonlar var.

globalleşen dünyada dolaşım yalnız kapitalde ve üretim araçlarında değil, sporcularda da olmuştur. iletişim araçlarının gelişmesiyle yeni pazarlara giren kapitalistler, ucuz emeğe çullanmış, işçi maliyetlerinin azalmasıyla rekabet için gerekli teknolojiyi satın alabilmişlerdir. daha çok üretmiş, daha kaliteli üretmiş ve katlanarak daha zengin olmuşlardır.

sirkülasyon bu yörüngede devam ederken çok büyük bir pazar olan futbol da bundan etkilenmiş ve bilhassa avrupa birliği ülkelerdeki serbest dolaşımla ülkelerin en iyi yerel futbolcuları dönemin en güçlü uluslararası kulüpleri tarafından kapılmaya başlanmıştır. eskiden olduğu gibi ulusal ligin en iyi topçuları ulusal takımda birleşerek taraftarın temaşayla izlediği, kendi sikletinde bir yıldızlar karmasını oluşturdukları ekonomik ve sosyal kültür artık yok. aklımıza gelen en büyük altı kulüp dünyanın en kabiliyetli elli futbolcusuna sahip. bu kulüpler, milli takımları silkeleyip atacak kadar güçlü ve dahası uyum içerisinde.

örneğin eskiden, işte bayern münih’ten meier, beckenbauer, breither, gerd müler, hoeness almanya milli takımına giriyorsa, bunlara werder bremen’den berti vogts, real madrid’ten netzer, köln’den overath, mönchengladbach’tan bonhof takviye ediliyordu. şimdi ise, hem bu oyuncuların hepsi bayern münih’te artı bunlara ek, atıyorum hollanda’dan rep’i, yugoslavya’dan katalinka’yı, italya’dan facchetti’yi alarak karabasan gibi bir takım hüviyetine kavuşmuş durumda. benzer durumdaki kulüp takımlarının ve her yıl peydahlanan bu leviathan takımlara diş geçirebilecek sürpriz takımın aralarındaki rekabet doğal olarak milli müsabakalardan daha fazla keyif veriyor izleyiciye. yazdıklarıma ek olarak futbolcunun her adımının takip edilebildiği teknolojik gelişmeler de çorbanın tuzudur.

belçika böyle gollerin müptelası adeta. üç sene sonra bir benzerini oktay'dan yemişti.
[embed_tasima]https://www.youtube.com/watch?v=FxDNewTtlXU[/embed_tasima]

entry taglarının sorunlu çalışması. ekşi'de gizli bakınız içerisine almak istediğimiz kelime grubunu mouse'la tutup sürükleme marifetiyle seçili duruma getirmemizin ardından gizli bakınız'a tıklayınca o kelime grubu gizli bakınız'ın içinde çıkarak büyük ergonomi sağlıyordu. sanki kartal sözlük'te eskiden de böyleydi. ancak şimdi kullanacağımız taga tıkladığımızda seçili kelimeyi kapsamıyor, yanında ayrıca çıkıyor.

ayrıca yazarlar entiri okurken, cümle içerisinde spesifik bir bilgi olarak görüldüğü için gizli bakınız ile verilmiş bir başlığa atlamak isteyebilir. ancak gizli bakınız ile sıradan metin rengi aynı.

entirileri tekrardan düzenlerken düzenlediğimize ilişkin ikinci zaman dilimi çıkmıyor. bu üç, beş sene sonra düzenlenerek ek bir bilgi sunulmuş entirilerdeki farkı anlayamamamıza sebep olacaktır. örneğin: messi on yedi yaşındayken "yetenekli çocuk" şeklinde girdiğim entirimi günümüzde düzenleyip, müneccim boku yemiş gibi aldığı kupaları ve başarıları önceden tahmin etmişim gibi yazıp "bu çocuk maradona'dan sonra gelmiş geçmiş en iyi topçu olacak" niyetini okuyabilirim. güncelleme tarihi 2017 olsa da ve tarih 2005 gösterecek.

sonuncusu da özellik değil de hata sanki. iki defa "entry girmeye yetkiniz yok" uyarısı aldım.

ya kendisini de behzat ç.'de anlattığı zeki demirkubuzvari avam dünyanın bir mensubu görüyor ya da behzat ç.'nin başarısının ardından bu dünyanın içine balıklama atladı gibi çıkarımların yapılabileceği yazar. bence bastırdığı alter ego’sunu behzat ç ile birlikte dışavurarak yeni egosu haline getirmiştir. geç dönemde yaşadığı bu benlik değişimi, dışarıya yansıdığı kadarıyla, küllükte duran elli izmarit, seksen boş şişeli fotoğraflara, genelde sağ kesimde görülen fevrilik, atılganlık ve agresyon olarak yansımıştır.
bu davranış biçimi normalde ergenlikle beraber biter ancak behzat ç effect işte, ne yaparsın.

seyfi dursunoğlu'nun huysuz virjin'ininkine benzer bir alter ego olan (ziggy stardust) adında uzaylı karakter yaratarak rock müzik tarihine geçmiş abi. "doğduğu gün ölen iyi insandır" söylencesini doğrularcasına doğumgününden iki gün sonra vefat etmiştir.

the man who sold the world parçasını mtv unplugged programında kurt cobain, tom adında bir astronotun uzaya fırlatılışının hikayesinin anlatıldığı space oddity'sini de chris hadfield isimli kanadalı astronot uzayda seslendirmiş hatta bir de klip çekerek gözyaşlarımızın dökülmesine sebep olmuştur.

"bakın sizi uyarıyoruz, böyle bir şey doğurduk. ayağınızı denk alın. karşımızda durup bizi engellemeye çalışacak gaflet içindekilere söylüyoruz ki, bu hareketin ateşini söndürmeniz artık imkansız. ok yaydan çıktı." anlamına gelecek teknik açıklamaların da yer aldığı metin.

ayrıca sezen aksu'nun lay lay lom bir şarkısı.