confessions

gidiyorum bu

3. nesil Moderatör - - Moderatör -

  1. toplam entry 36134
  2. takipçi 3
  3. puan 701679

olympiacos fc

gidiyorum bu
--alıntı--

“olympiacos çok enteresan bir takım. bütün maç boyuncu sayı farkı ne olursa olsun aynı çizgide oynuyorlar. hiç yanlış şut tercihi yapmıyorlar. bütün hücumları çok doğru oynuyorlar. oyun planlarına sadık kaldıkları için karşı takıma kolay sayı vermiyorlar. ikincisi çok mücadele ediyorlar. hem kötü şut tercihi yapmıyorlar, hem oyunu kontrol ettikleri için geride zayıf yakalanmıyorlar.

basketbol kurallarını sonuna kadar zorlayan bir sertlikle oynuyorlar. yani biraz daha sertlik olursa faul olur. hiçbir takımda olmayan, en büyük özellikleri çok düz bir çizgide oynamaları. hiçbir şekilde çok büyük bir iniş ve çok büyük çıkış olmuyor. diğer takımların iniş-çıkış dönemlerinde onlar hep aynı çizgideler.

bir kere bizim o konsepti anlamamız lazım. biz o konsepti daha anlamamışız. olympiakos çok önemli bir örnek. olympiakos’un bu seneki bütçesi aşağı yukarı 14-15 milyon avro civarındadır. demek ki türkiye’de 10 milyon avrolar civarında dikkatli kurulacak bir takımın şansı olabilir."

--alıntı--[ybkz]swh[/ybkz]

eurocup basketball

gidiyorum bu
avrupa'nın kulüpler düzeyinde euroleague'den sonraki ikinci büyük basketbol organizasyonu. 2002 yılında koraç kupası ve saporta kupası organizasyonlarının birleştirilmesiyle uleb cup ismini almış; 2008 yılından itibaren şu an olduğu şekline getirilmiştir. bu turnuvayı şampiyon olarak tamamlayan takımın bir sonraki sezon euroleague'e doğrudan katılım hakkını elde etmesi kendisini cazip kılmaktadır.

önümüzdeki sezon için fiba eurochallenge'ın kaldırılıp; eurocup'ın bünyesinde mücadele edecek takım sayısının arttırılması (48 yahut 60 takım) plânlanmaktaymış. [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]

fikret orman başkanlığındaki beşiktaş yönetimi

gidiyorum bu
futbol takımının teknik direktörlüğü hususundaki bulanık vaziyeti olabildiğince çabuk bir şekilde halletmesi gereken yönetim. bir yandan yazılı ve görsel medyada, sportif direktörlük için anlaşıldığı iddia edilen zeki önder özen'in yurt dışında pek isimle temas hâlinde olduğu ayyuka çıkmış durumda. öte taraftan hâli hazır takımın başında bulunan samet aybaba, gelecek sezona ait plânlarından bahsetmekte.

bu, sağlıklı bir portre değil. "samet aybaba bizim sözleşmeli hocamızdır." deyip kesip atmak şu dakikadan sonra tatmin edici bir açıklama olmaktan çıkmıştır. samet aybaba'ya teşekkür edip vedalaşmak veya sözleşmesi sona erene kadar yola kendisiyle devam edileceğini açıklamak türkiye'de kulüplerin şimdiye kadar ilk defa başvuracağı bir yöntem değildir.

herkesin önünü görüp ona göre hareket etmesi açısından net bir karar vererek; bunu beşiktaş kamuoyu ile paylaşmak bu derece zor olmasa gerek.

martin o'neill

gidiyorum bu
kuzey irlanda'nın george best'ten sonra futbola, futbol sevdalılarına sunduğu en şık armağan benim için. aktif futbolculuk kariyerinde nottingham forest forması altında brian clough ile çalışmış bir adamın, antrenörlük kariyerinde insanları kendisine hayran bırakmaması sürpriz olurdu. sonrası zaten malûm, leciester city, celtic, aston villa. son olarak "vizyonsuzluğuna doymasın" diyebileceğimiz sunderland. gerçekten görüşülüyorsa heyecanlanmamak için, gelirse sonuna kadar sahip çıkmamamız için hiçbir sebebimiz yok.

erman kunter

gidiyorum bu
--basketdergisi--

"ülkemizde 23 yaşındaki oyuncuya genç diyorlar. 23 yaşındaki oyuncu genç değildir, 18 yaşındaki oyuncu gençtir. burada bir sorun var. sistemi değiştirmek gerekiyor. korumacı sistemle bir yere gidilmediği ortada. fransa’da yabancı sayısı fazla ama her yıl nba’e oyuncu gidiyor. gençleri yarışmacı bir ortama sokmalıyız. bu nedenle yabancı sayısı arttırılmalı. böylece çıkıp yabancı ile mücadele edip formayı kapsın. 23 yaşında genç, 24 yaşında yaşlı oyuncu deniyor.

ligimizin yerini doğru belirleyelim. bakıyoruz, euroleague final four’da yokuz. uleb eurocup’ta yokuz. eurochallenge’da varız. ben de orada final oynadım 4 yıl önce ama gerçekçi olmak lazım. pınar karşıyaka’nın başarısını küçümsemiyorum ama orası uleb organizasyonuna katılamayan takımların olduğu, kaldırılması düşünülen bir lig. bizim daha üst seviyelerde olmamız lazım. ancak o zaman kalitemizden bahsedebiliriz.

euroleague bizi çok yıprattı. maccabi’de 30 yedikten sonra antrenör olmak da yönetici olmak da zor. o dönüş çekilmiyor. caja laboral’e gidiyorsunuz ilk çeyrek 27-7. geri dönmek için kürek çekiyorsunuz, bir vites daha arttırıyorlar. ligde hata yapan rakipler oluyor ama mesela olympiakos euroleague’de 17 sayı öne geçse, geri düşse, yağmur yağsa, top sekmese bile hata yapmıyor."

--basketdergisi--

17 mayıs 2013 banvit beşiktaş maçı

gidiyorum bu
--alıntı--

"ev sahibi avantajını ilk turda kaybettik ki bu bir dezavantaj. düzen içerisinde basketbol oynayan bir takımla karşılaşacağız. onların düzenini bozup kendi oyunumuzu oynamalıyız. ilk maç çok zorlu olacak. bu hafta içerisinde spor sahalarında görmek istemediğimiz olaylar yaşandı. umarım basketbolda bu olaylar yaşanmaz. rekabeti saha içerisinde bizlere bıraksınlar. onlar da bizlere destek olsunlar.”

--alıntı--[ybkz]swh[/ybkz]

erman kunter

gidiyorum bu
--alıntı--

“biz altıncı, banvit de üçüncü sırada sezonu tamamladı. deplasmanda en az bir maç kazanmalıyız. ikinci turda da bir deplasman galibiyeti almalıyız. banvit dengeli bir takım ve iyi yabancılara sahip. biz sezon başından bu yana 70-71 maç oynadık ki bu ciddi bir rakam. anadolu efes bizden 5 maç fazla oynadı. çok sakatlığımız oldu ve şimdi play-off oynayacağız. diesel makine gibiyiz ve yavaş yavaş açılıyoruz. herkes müthiş bir sezon bekledi bizden ama turkish airlines euroleague’deki maçlar takımı çok yıprattı. oradaki sertlik bizi zorladı. her maçı kazanmaya çıkıyorsun ama karşındaki takımda güçlü ve sert. tüm maç boyunca rakip hata yapmayınca zorlanıyorsun. o yenilgilerin dönüşünde antrenör ya da yönetici olmak zor oluyor. ligi bu derecede bitirmemiz normal. ama en fazla üç galibiyet daha alabilirdik. takımımızın sonuna kadar gidecek oyuncumuz var. neticede bu bir takım oyunu ve şartlarımız aynı değil. çünkü deplasmanda maç kazanmak zorundayız. zorlu bir seri bizi bekliyor ama şansımız da var.”

--alıntı--

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol