gidiyorum bu

yer: beşiktaş meydanı

boylu poslu tikky kız çocuğu: merhabaaaaa, sizinle greenpeace hakkında biraz konuşabilir miyiz?

gidiyorum bu: yine bir haylazlık mı yaptı?

bptkç: ?!&%!

--30 kasım 2013 fenerbahçe beşiktaş maçı--

"kuyt’ın kaleci tolga ile beraber çıktığı hava topu, hakan şükür’ün belçika’ya attığı golden daha temiz."

--30 kasım 2013 fenerbahçe beşiktaş maçı--


oo lâ lâ..

yeniden baş veren çıban.

http://www.sabah.com.tr/Spor/Fenerbahce/2013/12/02/hakem-dogruyor-bilic-uyuyor

yalnız yaptığı haberde hiç ertuğrul sağlam yazmamış. küsler mi acaba.

pacers'ın 105-100 kazandığı karşılaşma. bu skorla oynadıkları 17. maçta 16. galibiyetlerini aldılar.

skytürk 360'tan canlı yayınlanacaktır.

celtics efsanesidir, çocukluğumun geniş omuzlu dayısıdır. hepsi tamam ama şu pozisyonda (vurgula: greg popovich) kendisini ıslak odunla dövse yeridir:

http://www.youtube.com/watch?v=cwSyO8ScwiY

(vurgula: red auerbach) size küçükken boston'dan fazla uzaklaşmayın, bahçenizde oynayın demedi mi? dinlemezseniz böyle olur.

64-70 mağlup olduğumuz karşılaşma. julie mcbride 16 sayı 4 ribaund, iva perovanovic 13 sayı 13 ribaund, yasemin horasan 12 sayı 5 ribaund ile oynadı.

final setinde daha diri kalan ve hâliyle daha iyi olan ilbank'ın 2-3 kazandığı karşılaşma. her iki takım da üst düzey mücadele örneği gösterdi. tebrikler.

los angeles lakers'ın 6 aralık 2013 cuma günü oynayacağı sacramento kings maçı ile birlikte -yaptığı antremanlar sonrasında kendisini iyi hissettiği takdirde- yeniden formasına kavuşabileceği açıklanmıştır.

basketboldan gelmedir. hatta -pek kimse bilmez belki ama- 1980-81 ve 1981-82 sezonlarında efes pilsen'in koçluğunu yapmıştır.

(bkz: 1 aralık 2013 kasımpaşaspor galatasaray maçı)

79-79 girilen son bir dakikada yakaladığımız 0-7'lik seriyle kazandığımız karşılaşma. son 40 saniyede sundiata gaines'in bireysel inisiyatif üstlenmesi maçı getirdi. sezon başından beri tomislav ruzic'ten ilk kez skor anlamında önemli katkı aldık. (16 sayı)

12 sayı 11 ribaund ile double double yapan colton iverson'un üst düzey mücadelesi görülmeye değerdi. olacak bu çocuk ama gerçekten henüz çok acemi. beşinci faulünü öyle basit ve gereksizce aldı ki inanılır gibi değil.

galibiyet güzel ancak ilerisi adına umut beslemek için çok fazla iyimser olmak gerekiyor. zira olin edirne koçu cem akdağ'ın pek çok kez ifade ettiği gibi rotasyon darlığından oyuncularının sakatlananmaması için dua eden, kenardan oyuna dahil edecek ikinci bir oyuncusu olmayan bir takımı son 60 saniyedeki kişisel gayretlerle mağlup edebildik.

istatistikler;

chris lofton: 17 sayı 2 ribaund 2 asist 3 top çalma
tomislav ruzic: 16 sayı 3 ribaund 3 asist 3 top kaybı 1 blok
sundiata gaines: 16 sayı 6 asist 2 top çalma
colton iverson: 12 sayı 11 ribaund 1 asist
brad buckman: 8 sayı 5 ribaund 1 asist
mehmet yağmur: 8 sayı 2 ribaund 3 asist
caner topaloğlu: 5 sayı 2 asist
muratcan güler: 2 sayı 6 ribaund 4 asist 2 top kaybı 3 top çalma 1 blok
gökhan şirin: 2 sayı 1 ribaund 1 asist

30 kasım 2013 fenerbahçe beşiktaş maçı'nın ilk yarısında ayağından havalanıp kendi eline çarpan top sonrası cüneyt çakır'dan ısrarla penaltı bekleyen forvet oyuncusu. herkes kafa atma mevzusuna takılmış ama karaktersizlik kadar kötüsü yok bence.

slaven bilic'in her şeyden önce orta sahadaki beşlisine kendi yarı sahamızdan topla çıkarken pasla çıkmanın, boştaki müsait arkadaşını görmenin utanılacak bir şey olmadığını; basit oynamakla kötü oynamanın aynı anlama gelmediğini tane tane anlatması gerektiğini gördüğümüz karşılaşma.

adam eksiltme yeteneği ortalamanın üzerinde olan bir futbolcunun her pozisyonda çalımı denemesi gibi bir zorunluluğu yoktur mesela. tıpkı topla driblingi iyi olan bir futbolcunun kazanadığı her topu bodoslama sürmek zorunda olmaması gibi.

ikinci yarıda slaven bilic ve nikola jurcevic'in oyunculara kızgın bir yüz ifadesi takınarak elleriyle "pas alış-verişi yapın" demeye çalışmasını ben ekran başından anladım da 11 kişi anlamamakta ısrar etti.

öp tolga'nın[ybkz]swh[/ybkz] elini. yoksa ikinci yarıda oyun anlamında ezildikleri gibi skor olarak da ezileceklerdi.

--alıntı--

"sana inandım koştum geldim"

--alıntı--

http://www.youtube.com/watch?v=U4K5a_l7Xmk

elazığspor'un okan buruk'u teknik direktörlüğe getirerek kimlerin hatrını kıramadıysa onlara sitem etmesi gereken mağlubiyetlerden birini daha aldığı karşılaşma olmuştur.

barcelona'nın 94-81 kazanarak bu sezon[ybkz]swh[/ybkz] euroleague'de fenerbahçe ülker'e ilk mağlubiyetini yaşattığı karşılaşma. çok özet geçersek obradovic'in kızanlar üç çeyrek boyunca, ilk çeyrek gireni çıkarmaya çalıştı. olmadı. bir de özellikle dış saha maçlarında savunma sertliği verebildiği için gappy'nin verimliliği luka zoric'in çok üzerinde bana göre.

murat kosova'nın, potaya asılan kostas papanikolaou'ya maymun benzetmesi yaptığı karşılaşma. yok arkadaş bizde okumuşu da aynı. herhangi bir branşta kaybetmeye görelim çirkinleşme hususunda çığır açarız. jamon gordon asılınca, "uuuuuuuuuuuuuuuuu". te allahım..

pana'nın 15 sayı geriden gelip kazanamadığı karşılaşma: 79-77. koştular koştular yetişemediler maalesef. laboral'de milko bjelica 17, (vurgula: fernando san emeterio) 15 sayı ile dikkati çekti.

yoncalarda ise dimitreyiz diamantidis ve jonas maciulis'in 19'ar sayısı yeterli olmadı. yanılmıyorsam bu maçla birlikte üç haftadır galip gelemiyorlar.

edit: araya bir rytas sıkıştırmışlar.