insanların bu erkekte küpe mevzusuna bakış açısı tamamen içinde büyüdüğü topluma göre şekilleniyor.bu sebeple toplumun farklı kesiminden farklı tepkiler geliyor. adana'da büyümüş biri olarak kesinlikle olumlu bakamıyorum erkeğin küpe takmasına. erkek olmak toplum içinde bi ağırlığı gerektirir, bu küpe erkeğin tüm ağırlığını alıyor abi.
illa tv karşısında çalışılacaksa, hafta içi her sabah kanal 7de dr. feridun kunak show izlerken daha güzel ders çalışılabilir. program o kadar kötü ki derse daha güzel konsantre olabilirsin. misal bakıyorsun ekrana, feridun abi yaşlı teyzenin varisli pörsümüş bacağı açmış bir şey anlatıyor işte sen o andan sora hemen kitaba kapanıyorsun abi.
inönü yıkılmadan önce ki son lig maçı olan gençlerbirliği maçında son bir defa daha sesini duyaydım dediğim güzel çan.. keşke ah keşke..
forumlara,facebook iletilerine vb göz atınca 10 yıl sonra alfabemize almamız gerekecek olan harf. batı ile öyle etkileşim halindeyiz ki bir çok şey gibi alfabemizde de değişiklik olacaktır diye bekliyorum.
ikinci ve üçüncü lig futbolcuları için geçerli olmayan tespittir.
bir kısım dilbilimciler tarihin bu şekilde not düşülmesi gerektiğini belirtirler. günü ve ayı başına sıfır koyarak yazmanın hatalı olduğunu, 01.01.2013 şeklinde yazmanın bilgisayarlar hayatımıza girince ortaya çıktığını, bilgisayar yazılımcılarının işine gelmediği için ilk başlarda tarihi bu formatta girdiklerini ve sonra da bu yanlış formatın ortaya çıktığından bahsederler.
2008-2009da ya da 2010da son maç diye stattan koltuk alıp otobüsle taa hatay'a kadar götürmüştüm, bu sene bi daha götüreceğim sanırım.. ama umarım bu son olur yoksa evde bi tribün yaparız bu gidişle..
2012 2013 sezonu şampiyonluk kutlamalarında türkiye'nin dört bir yanında dayak yemekte olan taraftar topluluğu. twitterda sürekli bilgiler geliyor bu konuda, keyfim yerine geldi la. [ybkz]swh[/ybkz]
hatalı gol yediği maçtan sonra itin götüne sokulmaması gereken kaleci. sürekli oynasın volkan demirelden de rüştü'den de daha iyi kalecidir. dinamo kiev maçı son dakika karambolünü unutma vefasızlık yapma [ybkz]swh[/ybkz]
bu sendroma yakalan beşiktaşlıların kanser hastası olma potansiyeli çok yüksektir.
fırsat verilse iett'nin güzide şöförlerinin aşabileceği sorun. özellikle 93t ya da 522 nolu hatların şöförleri formula yarışlarında bi elinde çay bardağı ile yarışı rahat bitiebilir.çay içmez ya da yolda seyyardan aldıkları simit olmazsa şansları biraz düşebilir.
hatta bir iddiaya göre bazı iett şöförleri deneme için davet edilmiş ancak "abi iki saat çay içmeden ben töbe araba kullanamam" diyerek daveti kibarca redetmîşler.
hatta bir iddiaya göre bazı iett şöförleri deneme için davet edilmiş ancak "abi iki saat çay içmeden ben töbe araba kullanamam" diyerek daveti kibarca redetmîşler.
sözlükte ki 3 ya da 4. ayım olmasına rağmen 10. sıradan sıralamaya girdiğim liste. kendimi övmek için değil oy kıtlığını belirtmek için belirttim bu durumu.ama entry sayısında olduğu gibi bu mevzuuda da daha iyiye gitmekteyiz.
beşiktaş taraftarının en sevdiğim meydan okumasıdır.
ligimizde 3 haneli forma numaralarının yasak olmasından dolayı yazar 2003ünbeşiktaşı arkadaşımız için sevinmekteyim.
şu videoda ibrahima yattaranın 1.30'da kaleciye attığı çalım;
http://tinyurl.com/c4y8vsb
çok klastır ve ayrıca rakibin belini kırar bu çalım
http://tinyurl.com/c4y8vsb
çok klastır ve ayrıca rakibin belini kırar bu çalım
kız erkek karışık olanları bir çok öğrencinin hayalidir. üniversite öğrencisi bir kısım ergenler "şu üniversitenin kız erkek karışık yurdu varmış lan, sabaha kadar.." diye efsaneler üretirler. [ybkz]swh[/ybkz]
(bkz: ece erken), (bkz: murat özen) [ybkz]swh[/ybkz]
(bkz: mavi okyanus stratejisi)
bir yönetim ve pazarlama stratejisi.
stratejinin amacı rekabet etmemek, rekabet ortamına girmemek.
iki tür pazar vardır;
1-kızıl okyanuslar. bu pazarlar her yerde görebileceğiniz firmaların ortak pazarları. rekabet halindedirler ve çoğu zaman amaç rakibi bitirmektir. bu pazarlarda firmalar açısından kar payı çok düşüktür. hatta zararına satışlar görülebilir. firmalar bir pazarda rekabet halindedirler ve birbirlerinin karlarından pay almaya çalışmaktadırlar. firmalar fiyat rekabetine girince her zaman sermayesi güçlü olan firma ayakta kalan firma olur. sermayesi zayıf olan firma batmaya mahkumdur.
2-mavi okyanuslar. bu pazarları ise biz oluşturuyoruz. yazının başında dediğim gibi amaç rekabet ortamına girmemek olduğu için biz de firma olarak kendimize rekabet olmayan şartları bizim belirlediğimiz yeni bir pazar oluşturuyoruz ve pazara sadece biz hakim oluyoruz. ancak burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus oluşturulan pazara rakiplerin girmelerinin zor ya da çok yüksek maliyetli olması. bunun için pazarladığımız ürünün taklit edilememesi gerekmektedir. bu sayede hiç bir firma ile fiyat rekabetine girmeden ürünü tek başınıza pazarlayacak ve kardan feragat etmemiş oluyorsunuz.
teorik olarak da anlatılabilir ama örnek üzerinde anlatmak daha faydalı olur;
bunu dünyada en güzel uygulamış olan firma güneş sirki diye bilinen cirque du soleil'dir. güneş sirki sokak sanatçıları tarafından kurulmuş olan bir sirktir. ancak buna sirk demek tam doğru olmaz. çünkü piyasada ki diğer sirklerden çok daha farklı bir hizmet sunmaktadırlar.
amerika sirk sektörüne bakacak olursak, piyasada 2 3 tane önemli firma var diğerleri yerel sirkler. büyük sirkler ünlü sirk yıldızları için yüksek maliyetlere katlanıyor, hayvan gösterileri sunuyor, cambazlar ve palyaçolarla gösteriler sunuyorlar. burada en önemli maliyetler ünlü sirk yıldızlarının maliyetleri ve hayvanların bakım gibi masrafları. bu masrafları bilet fiyatlarını yüksek tutarak karşılamak zorunda kalıyorlar. ayrıca havyan gösterilerini yapmak sivil toplum kuruluşları tarafından tepki gören bir şey ve bu yüzden mahkemelerden cezalar alıyorlar ve sıkıntı yaşıyorlar. yerel sirkler açısından bakarsak maliyeti yüksek olduğu için ünlü sirk yıldızlarını zaten getiremiyorlar. hayvan gösterileri ve ucuz palyaço gösterileriyle idare etmek durumunda kalıyorlar. ayrıca yetiştirdikleri sirk yıldızları iyi çıkarsa bunları elde tutamıyor hemen büyük sirklere kaptırıyorlar. bu durumda izleyici çekmek için bunlar da bilet fiyatlarını düşük tutuyorlar ve sürümden kazanmaya çalışıyorlar. maliyetleri mümkün olduğunca düşük tutmak için her şeyi en asgari düzeyde tutuyorlar. izleyici koltukları hiç rahat değil, hayvanlara gerektiği gibi bakım yapmama gibi yöntemlerle maliyetleri düşürmeye çalışıyorlar. yani çok çok çok düşük kar marjlarıyla çalışıyorlar ve amaç piyasada ayakta durmak. büyük sirkler aynı zamanda bu küçük sirklerle rekabet halindeler ve bu da işlerini olumsuz etkilemekte. işte bu firmalar kendi aralarında
cirque du soleil'in mavi okyanus stratejisine gelirsek;
bu firma sokakta gösteri yapmakta olan iki kişi tarafından kurulmuş.sonraları yetenekli kişileri aralarına almışlar. yaptıkları aslında sirk gösterisi sayılamaz, müzikal gibi bir şey ama müzikal de diyemeyiz, aynı zamanda gösterilerini tiyatro gibi bir konuyu anlatarak sunuyorlar. yani ne sirk gösterisi, ne müzikal, ne de tiyatro yapıyorlar ama aynı zamanda bu üçünün hepsini yapıyorlar. işte bu yüzden piyasada taklit edilmeleri çok zor ve bu sundukları hizmet onlara yeni bir pazar sunuyor, yani mavi okyanusu...
mavi okyanus stratejisi gereksiz olan tüm maliyetlerin kaybedilmesini ve yeni değerlerin öne çıkarılmasını gerektirir. cirque du soleil firması ünlü sirk yıldızlarının ve hayvanların maliyetini gereksiz bulduğu için bunları tamamen gösterilerinden çıkardı ve maliyetleri önemli miktarda düşürdü. bunun yerine tiyatro halinde gösterilen müzikal ve sirk gösterisi karışımı gösterilerini sundular. ayrıca hayvanları kullanmadıkları için sivil toplum kuruluşlarınca çok fazla desteklendiler ve bu da onlara reklam olarak geri döndü. yani önemli maliyetleri çıkardılar yerine daha ucuz maliyete yeni ve taklit edilmesi zor bir gösteri hazırladılar ve bunu izleyecek bir pazar oluşturmuş oldular. ve diğer sirkler açısından bakarsak bu pazara girmek hiç de o kadar kolay değil. bu yüzden cirque du soleil'in rakip bir firması hiç bir zaman olmadı ve bu da fiyatları istedikleri düzeyden satabilmelerini sağladı. yani yüksek kar marjı. büyük sirkler ve yerel sirkler alışılmış stratejilerini uyguladıkları kızıl okyanus pazarlarında çok düşük kar marjlarıyla ayakta durmaya çalışıyorken, cirque du soleil tamamen farklı stratejilerle kendi oluşturduğu mavi okyanus pazarında çok yüksek kar marjıyla para kazanıyor.
mavi okyanus stratejisi kaba böyle.. ticaret yapan kartallarımız konu hakkında daha fazla bilgi edinmek için mavi okyanus stratejisi adlı kitabı bulup okuyabilirler.
(bkz: öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler)
stratejinin amacı rekabet etmemek, rekabet ortamına girmemek.
iki tür pazar vardır;
1-kızıl okyanuslar. bu pazarlar her yerde görebileceğiniz firmaların ortak pazarları. rekabet halindedirler ve çoğu zaman amaç rakibi bitirmektir. bu pazarlarda firmalar açısından kar payı çok düşüktür. hatta zararına satışlar görülebilir. firmalar bir pazarda rekabet halindedirler ve birbirlerinin karlarından pay almaya çalışmaktadırlar. firmalar fiyat rekabetine girince her zaman sermayesi güçlü olan firma ayakta kalan firma olur. sermayesi zayıf olan firma batmaya mahkumdur.
2-mavi okyanuslar. bu pazarları ise biz oluşturuyoruz. yazının başında dediğim gibi amaç rekabet ortamına girmemek olduğu için biz de firma olarak kendimize rekabet olmayan şartları bizim belirlediğimiz yeni bir pazar oluşturuyoruz ve pazara sadece biz hakim oluyoruz. ancak burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus oluşturulan pazara rakiplerin girmelerinin zor ya da çok yüksek maliyetli olması. bunun için pazarladığımız ürünün taklit edilememesi gerekmektedir. bu sayede hiç bir firma ile fiyat rekabetine girmeden ürünü tek başınıza pazarlayacak ve kardan feragat etmemiş oluyorsunuz.
teorik olarak da anlatılabilir ama örnek üzerinde anlatmak daha faydalı olur;
bunu dünyada en güzel uygulamış olan firma güneş sirki diye bilinen cirque du soleil'dir. güneş sirki sokak sanatçıları tarafından kurulmuş olan bir sirktir. ancak buna sirk demek tam doğru olmaz. çünkü piyasada ki diğer sirklerden çok daha farklı bir hizmet sunmaktadırlar.
amerika sirk sektörüne bakacak olursak, piyasada 2 3 tane önemli firma var diğerleri yerel sirkler. büyük sirkler ünlü sirk yıldızları için yüksek maliyetlere katlanıyor, hayvan gösterileri sunuyor, cambazlar ve palyaçolarla gösteriler sunuyorlar. burada en önemli maliyetler ünlü sirk yıldızlarının maliyetleri ve hayvanların bakım gibi masrafları. bu masrafları bilet fiyatlarını yüksek tutarak karşılamak zorunda kalıyorlar. ayrıca havyan gösterilerini yapmak sivil toplum kuruluşları tarafından tepki gören bir şey ve bu yüzden mahkemelerden cezalar alıyorlar ve sıkıntı yaşıyorlar. yerel sirkler açısından bakarsak maliyeti yüksek olduğu için ünlü sirk yıldızlarını zaten getiremiyorlar. hayvan gösterileri ve ucuz palyaço gösterileriyle idare etmek durumunda kalıyorlar. ayrıca yetiştirdikleri sirk yıldızları iyi çıkarsa bunları elde tutamıyor hemen büyük sirklere kaptırıyorlar. bu durumda izleyici çekmek için bunlar da bilet fiyatlarını düşük tutuyorlar ve sürümden kazanmaya çalışıyorlar. maliyetleri mümkün olduğunca düşük tutmak için her şeyi en asgari düzeyde tutuyorlar. izleyici koltukları hiç rahat değil, hayvanlara gerektiği gibi bakım yapmama gibi yöntemlerle maliyetleri düşürmeye çalışıyorlar. yani çok çok çok düşük kar marjlarıyla çalışıyorlar ve amaç piyasada ayakta durmak. büyük sirkler aynı zamanda bu küçük sirklerle rekabet halindeler ve bu da işlerini olumsuz etkilemekte. işte bu firmalar kendi aralarında
cirque du soleil'in mavi okyanus stratejisine gelirsek;
bu firma sokakta gösteri yapmakta olan iki kişi tarafından kurulmuş.sonraları yetenekli kişileri aralarına almışlar. yaptıkları aslında sirk gösterisi sayılamaz, müzikal gibi bir şey ama müzikal de diyemeyiz, aynı zamanda gösterilerini tiyatro gibi bir konuyu anlatarak sunuyorlar. yani ne sirk gösterisi, ne müzikal, ne de tiyatro yapıyorlar ama aynı zamanda bu üçünün hepsini yapıyorlar. işte bu yüzden piyasada taklit edilmeleri çok zor ve bu sundukları hizmet onlara yeni bir pazar sunuyor, yani mavi okyanusu...
mavi okyanus stratejisi gereksiz olan tüm maliyetlerin kaybedilmesini ve yeni değerlerin öne çıkarılmasını gerektirir. cirque du soleil firması ünlü sirk yıldızlarının ve hayvanların maliyetini gereksiz bulduğu için bunları tamamen gösterilerinden çıkardı ve maliyetleri önemli miktarda düşürdü. bunun yerine tiyatro halinde gösterilen müzikal ve sirk gösterisi karışımı gösterilerini sundular. ayrıca hayvanları kullanmadıkları için sivil toplum kuruluşlarınca çok fazla desteklendiler ve bu da onlara reklam olarak geri döndü. yani önemli maliyetleri çıkardılar yerine daha ucuz maliyete yeni ve taklit edilmesi zor bir gösteri hazırladılar ve bunu izleyecek bir pazar oluşturmuş oldular. ve diğer sirkler açısından bakarsak bu pazara girmek hiç de o kadar kolay değil. bu yüzden cirque du soleil'in rakip bir firması hiç bir zaman olmadı ve bu da fiyatları istedikleri düzeyden satabilmelerini sağladı. yani yüksek kar marjı. büyük sirkler ve yerel sirkler alışılmış stratejilerini uyguladıkları kızıl okyanus pazarlarında çok düşük kar marjlarıyla ayakta durmaya çalışıyorken, cirque du soleil tamamen farklı stratejilerle kendi oluşturduğu mavi okyanus pazarında çok yüksek kar marjıyla para kazanıyor.
mavi okyanus stratejisi kaba böyle.. ticaret yapan kartallarımız konu hakkında daha fazla bilgi edinmek için mavi okyanus stratejisi adlı kitabı bulup okuyabilirler.
(bkz: öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler)
mezunları dünyada ve türkiye'de iyi üniversitelerde okurlar ve türkiye'nin önemli şirketlerinde çalışırlar. nasıl bir kurum kültürü vardır hep merak etmişimdir. ancak hiç bir zaman bizden olarak göremedim, sindiremedim. okullarda ilk bilgisayar bu liseye getirilmiş. eğitimde çok iyi olduklarından dolayı kimse bir şey diyemiyor.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?