tribünlerimizde pankartlarından tanıdığımız oluşum.
(bkz: menekşe gözlü)
gözleri menekşe renginde olanlar için söylenir. ancak menekşe gözlü dendiğinde akla ilk gelen elizabeth taylor'dur.
çok hassas bir çiçektir. kokusuzdur. direk güneş önüne koyulmamalıdır. ışığın zayıf olduğu dönemlerde güneş alan yerlerde beslenmeli. altı delikli saksıda beslenmesi daha iyidir. suyu altta ki kaba dökersiniz, çiçek oradan kendi istediği kadar alır. çok güzel çiçek açar.
menekşe'den sonra en sevdiğim çiçektir herhalde kendisi. şu aralar tam de kendisinin dönemi. yollarda tablaya fesleğen yüklemiş satan seyyar satıcılara denk gelebilirsiniz.
üzerine elinizi sürün bi, ondan sonra tüm oda misler gibi kokar. ayrıca sinekleri kovucu özelliği olduğu söylenir.
üzerine elinizi sürün bi, ondan sonra tüm oda misler gibi kokar. ayrıca sinekleri kovucu özelliği olduğu söylenir.
bir ahmed arif şiiri.
sus, kimseler duymasın.
duymasın ölürüm ha...
aydım yarı gecede
yeşil bir yağmur sonra...
yağıyor yeşil.
en uzak, o adsız ve kimselersiz,
o yitik yıldızda duyuyor musun?
bir stradivarius inler kendi kendine,
yayı, reçinesi, köprüsü yeşil...
önce bendim diyor ve sonra benim...
ölümsüz, güzel ve çetin...
ezgisidir dolaşan bütün evreni,
bilinen, bilinmeyen ıssızlıkları...
canımı, tüylerimi sarmada şimdi
kendi rüzgarıyla vurgun...
sarıyor yeşil.
rüya, bütün çektigimiz...
rüya kahrım, rüya zindan...
nasıl da yılları buldu,
bir misra boyu maceram...
bilmezler nasıl aradık birbirimizi,
bilmezler nasıl sevdik,
iki yitik hasret,
iki parça can...
çatladı yüreği çakmak taşının,
ağlıyor gök kuşaklarının serinliğinde
çağlardır boğulmuş bir su...ağlıyor yeşil...
yivlerinde yeşil güller fışkırmış,
susmuş bütün namlular...
susmuş dağ,
susmuş deniz...
dünya mışıl-mışıl,
uykular derin,
yılan su getirir yavru serçeye,
kısır kadın, maviş bir kız doğurmuş,
memeleri bereketli ve serin...sağıyor yeşil...
aydım yarı gecede,
neron, çocuk kitaplarında çirkin bir surat,
ve sezarsa, bir ad, yıkıntılarda...
ama hançer taşı sanki
koca kartaca!
hani, kibrit suyu vermişlerdi üstüne
bak nasıl alıyor, yigit,
binlerce yıl da sonraalıyor yesil...
vurur dağın doruğundan
atmacamın çalkara,
yalın gölgesi...
kuş vurmaz, tavşan almaz,
ama aç, azgın
köpekbalıklarıydı parçaladığı
bak, tiber saygılı, suskun...
bak nilüfer dizisi zinciri...
bunlar bukağısı, kolbağlarıdır,
cihanın ilk umudu, ilk sevgilisi,
ve ilk gerillası spartakus'un...susuyor yeşil...
sus, kimseler duymasın,
duymasın, ölürüm ha...
aymışam yarı gece,
seni bulmuşam sonra...
seni, kaburgamın altın parçası...
seni, dişlerinde elma kokusu...
bir daha hangi ana doğurur bizi?
ruhum;
mısra çekiyorum, haberin olsun!
çarşıların en küçük meyhanesi bu,
saçları yüzümde kardeş, çocuksu.
derimizin altında o ölüm namussuzu.
ve ahmed'in işi ilk rast gidiyor,
ilktir dost elinin hançersizliği.
ağlıyor yeşil.
sus, kimseler duymasın.
duymasın ölürüm ha...
aydım yarı gecede
yeşil bir yağmur sonra...
yağıyor yeşil.
en uzak, o adsız ve kimselersiz,
o yitik yıldızda duyuyor musun?
bir stradivarius inler kendi kendine,
yayı, reçinesi, köprüsü yeşil...
önce bendim diyor ve sonra benim...
ölümsüz, güzel ve çetin...
ezgisidir dolaşan bütün evreni,
bilinen, bilinmeyen ıssızlıkları...
canımı, tüylerimi sarmada şimdi
kendi rüzgarıyla vurgun...
sarıyor yeşil.
rüya, bütün çektigimiz...
rüya kahrım, rüya zindan...
nasıl da yılları buldu,
bir misra boyu maceram...
bilmezler nasıl aradık birbirimizi,
bilmezler nasıl sevdik,
iki yitik hasret,
iki parça can...
çatladı yüreği çakmak taşının,
ağlıyor gök kuşaklarının serinliğinde
çağlardır boğulmuş bir su...ağlıyor yeşil...
yivlerinde yeşil güller fışkırmış,
susmuş bütün namlular...
susmuş dağ,
susmuş deniz...
dünya mışıl-mışıl,
uykular derin,
yılan su getirir yavru serçeye,
kısır kadın, maviş bir kız doğurmuş,
memeleri bereketli ve serin...sağıyor yeşil...
aydım yarı gecede,
neron, çocuk kitaplarında çirkin bir surat,
ve sezarsa, bir ad, yıkıntılarda...
ama hançer taşı sanki
koca kartaca!
hani, kibrit suyu vermişlerdi üstüne
bak nasıl alıyor, yigit,
binlerce yıl da sonraalıyor yesil...
vurur dağın doruğundan
atmacamın çalkara,
yalın gölgesi...
kuş vurmaz, tavşan almaz,
ama aç, azgın
köpekbalıklarıydı parçaladığı
bak, tiber saygılı, suskun...
bak nilüfer dizisi zinciri...
bunlar bukağısı, kolbağlarıdır,
cihanın ilk umudu, ilk sevgilisi,
ve ilk gerillası spartakus'un...susuyor yeşil...
sus, kimseler duymasın,
duymasın, ölürüm ha...
aymışam yarı gece,
seni bulmuşam sonra...
seni, kaburgamın altın parçası...
seni, dişlerinde elma kokusu...
bir daha hangi ana doğurur bizi?
ruhum;
mısra çekiyorum, haberin olsun!
çarşıların en küçük meyhanesi bu,
saçları yüzümde kardeş, çocuksu.
derimizin altında o ölüm namussuzu.
ve ahmed'in işi ilk rast gidiyor,
ilktir dost elinin hançersizliği.
ağlıyor yeşil.
ahmed arif'in hasretinden prangalar eskittim adlı şiir kitabında yer alan ve en çok rağbet gören şiirlerinden birisidir.
fikret orman'a oy kazandırdığı basın toplantısı.
"fikret orman yönetimi borçları eritmedi sadece vadelerini uzattı"
"yönetime gelirsek borçları uzun vadeye yayacağız"
"yıldız oyuncular almayacağım" [ybkz]swh[/ybkz]
gibi açıklamalar yapmıştır.
ayrıca toplantının ilk bölümünde promter aletine bakarak konuşmuş, soru cevap bölümüne geçilince iki cümle kurmayı becerememiştir.
bu hitabet yeteneğiyle bir derbi sonrası ligtv muhabirlerinin önüne yem gibi atılır serdal adalı, ezerler maalesef.
"fikret orman yönetimi borçları eritmedi sadece vadelerini uzattı"
"yönetime gelirsek borçları uzun vadeye yayacağız"
"yıldız oyuncular almayacağım" [ybkz]swh[/ybkz]
gibi açıklamalar yapmıştır.
ayrıca toplantının ilk bölümünde promter aletine bakarak konuşmuş, soru cevap bölümüne geçilince iki cümle kurmayı becerememiştir.
bu hitabet yeteneğiyle bir derbi sonrası ligtv muhabirlerinin önüne yem gibi atılır serdal adalı, ezerler maalesef.
erken rezervasyon ile buralara gitmek çok ucuza gelebilir.
başbakan erdoğan'ın 3 çocuk muhabbetine memurun verdiği cevap.
(bkz: aileden gizli sigara içmek)
tuvaletini yaparken içiyorsa iğrençliğin dik alasıdır. üniversitede yurt ortamında çok gördüm böylesini.
tuvaletini yaparken içiyorsa iğrençliğin dik alasıdır. üniversitede yurt ortamında çok gördüm böylesini.
ön yargılarının kuvvetli olduğunu rahatlıkla söyleyebileceğim insan modeli.
"yöneticilik gelip geçicidir, formamı giyip maç izlemek istiyorum" açıklaması yapmıştır. ayrıca önümüzde ki başkanlık seçimlerinde 2004 yılından bu yana yakın arkadaş olduğu fikret orman lehine oy kullanacağını belirtti.
bir ara yıldırım demirören'in yönetim kadrosuna girmek isteyip de giremediği olmuştur.
yıldırım demirören medyası fikret orman'ı karalıyor, yani yldırım demirören'in kongre fareleri serdal adalı'yı destekleyecek diyebiliriz. levent erdoğan fikret orman ile zaten kavgalı levent'in dernekleri de adalı'ya oy verir büyük ihtimal. murat aksu ve serdal adalı'nın kendi kongre fareleri de illa ki vardır. arkadaşlar üzülerek söylüyorum ki bu serdal adalı galiba beşiktaşımıza başkan olarak seçilecek.taraftar fikret orman'ı destekliyor çoğunlukla ama oy hakkı olanlar dönen siyaset sebebiyle serdal adalı tarafında gibi. bunlar benim tahminindir. zaman gösterecek bakalım.
demirören'den hesap sormayacağını, fikret orman'dan hesap soracağını açıklamıştır.
daha önce aldıkları beleş penaltılara saysınlar dedirten cümledir.
29.05.2013 gününün 725 entry ile 3. sıradan sırada yer bulmuş olduğu liste. muradımız gelecekte o listede 2000'li, 3000'lü rakamlardan bahsetmek.
real'in futbol patronu olmuştur. umarım başarılı olur.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?