forzaquila

ilgili markanın distribütörü erkektir.

yalandan bir transfer şikesi davası ayağına tayfur havutçu ve serdal adalı'nın hayatlarından aylar çalanların icraatlerini görmezden geldiği spor kulübü.etiklerine çok bağlıdırlar,asla ayak izlerini belli etmezler[ybkz]swh[/ybkz]

'kaza kurşunu','tekne kazıntısı' şekillerinde tanımlanan çocuktur.adam kendini keyfine kaptırmış ne susturucu kullanmış ne kendine hakim olabilmiş,ahlar ohlar arasında top çizgiyi geçmiş.9 ay sonra görüyoruz işte orgazm çocuğunu.yaa işte öyle.

24 mart 2012 beşiktaş milangaz banvit maçında sarf edip etmediğimden emin olamadığım küfür.çok ilginç kombinasyonlara imza attım,arada bunu da çıkarmış olabilirim.

eskiden barutov vardı.ivaylo barutov.maalesef takımımıza ait bir tek onu biliyormuşum,bir de küme düştüydük.işte o kadar.

kartal sözlük amatör branşlar tayfası üyesi olarak[ybkz]swh[/ybkz] desteklenmeleri gerektiğini düşünüyorum.play-off maçları ankara'da oynanacakmış,angaralı yazar arkadaşlarımızdan istirham ediyorum,güçlerine güç katmaya gidin.ben maalesef gidemiyorum.[ybkz]swh[/ybkz]

kebap dükkanına sahip takım.
(bkz: manisaspor kebapçısı)
1 porsiyon 10 lira,ohh mis.

ne diyorduk? güle güle tarzan.seni özleyeceğiz [ybkz]swh[/ybkz]

'ibne' kelimesini kullanarak sınırlarına girdiğimi düşünmediğim rahatsızlık.
şimdi ben bir maçı katleden hakeme 'ibne' diye bağırdığımda o hakemin eşcinsel ilişkiye girdiğini varsayarak onu bu özelliğinden dolayı yermiyorum.'maçı siktin attın şerefsiz' demek istiyorum.yoksa ister eşcinsel olsun ister eşek siksin bana ne?[ybkz]swh[/ybkz]

bu ülkede ibne kelimesi üzerinden homofobi tezi yazacaksak işimiz iş vallahi.ya ben yıllar önce ortaokula giderken karşıdan gelen 3 yaşıtım çocuğun şu diyaloğuna şahit olup donakaldım;

soldaki çocuk *gülerek* : olm ne çakalsın ya
ortadaki çocuk *sırıtarak*: olm ben ibneyim,ibneyim ben
sağdaki çocuk *bu bi sik yapmıyo,diğerleriyle beraber gülüyo*

ben *kafamın içinde* 'ibneyim diyor gülüyor lan,resmen kelime anlamını bilmiyor herif,vay amkuyum' [ybkz]swh[/ybkz]

ya işte bu ufak bir örnekti.konumuza da dönemiyorum şimdi,iyice sıçıp sıvadım ama bence siz anladınız demek istediğimi.öyle umuyorum.

üzerinde fazla düşünmeden,maçları tık tık yazınca tutturması daha kolay olan oyun.ulan saatlerce analiz yaptığımı hatırlarım o kuponlar yatardı,ne zamanki görüp tık tık yazdım maçları,kupon tuttu,ben bunu bilirim.

bu ufak getirisi olan öğrenci kuponu da bu düşüncenin ürünü işte[ybkz]swh[/ybkz]

http://a1.sphotos.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-ash3/548984_3194432372593_1019453425_32990676_1723604659_n.jpg

önceden de belirttiğim gibi bu parayı tahsilim için harcayacağım.kitaplar okuyup filmler izleyeceğim,ondan sonra bir gün maçların bitişine müteakip ingilizce,ispanyolca çeviri yapan bir eleman görürsünüz,'bi yerlerden tanıyorum yea' dersiniz.

önce manchester city ve juventus ile karşılaştıkları avrupa ligi karşılaşmalarında adlarını tüm dünyaya duyurdular,celtic taraftarının 'huddle' adını verdiği 'sırt sahaya dönük biçimde kalabalığın kol kola zıplaması' olarak tarif edebileceğimiz hareketin her yerde 'poznan' olarak anılmasını sağladılar.[ybkz]swh[/ybkz]
sonrahttp://news.bbc.co.uk/media/images/52218000/jpg/_52218302_man_city_fans_poznan_pa.jpg
sonrasında u11 maçında çocukları böyle desteklediler;http://tinyurl.com/yea3ack
u8 maçında işi abarttılar meşaleler ve gürültü ufacık çocukları korkuttu;http://www.sporxtv.com/futbol/dunya/poznan-taraftari-u8-macindaSXTVQ32562SXQ?ref=VDIC2

efsanevi liverpool maçından beri beşiktaş taraftarı aynı seviyeye çıkamadı,bunu en son 'cehenneme çevireceğiz inleteceğiz' diye niyetlenilen atlético maçında da gördük,maç öncesi ve sonrası gazetelerde,haber1903'de falan rakibin oyuncularının 'beşiktaş taraftarı çok rererö' demeçlerini okuyup koltukları kabaran bir topluluk olduk çıktık.
bu kulübün en başarılı olduğu alan hentbol,taraftar yok[ybkz]swh[/ybkz]
genç takım maçlarımız ha keza öyle,la ben ne diyorum,inönü cehennemden karpuz tarlasına dönüş yapmış genç takım maçlarını bırak,bizim orayı coşturmamız lazım.lech poznan taraftarı da candır ayrıca,saygılar sevgiler sunuyorum onlara.

facebook'daki çarşı sayfasında hakkında 'ilk 10 dakika sırtımızı sahaya dönüyoruz hesap soruyoruz hede hödö' çağrıları yapılan maç.neyse ki birçok kişi bunun gereksizliğinden dem vurmuş.iyice amı götü dağıttınız lan.sırtınızı dönecekseniz de şöyle dönün,dönelim;http://news.bbc.co.uk/media/images/52218000/jpg/_52218302_man_city_fans_poznan_pa.jpg

monoton erkektir.çünkü kadın da biliyor ki adam o gün elinde çiçekle gelecek.git her hafta başka bir şey al,mesela geçen yıl boyner'deki kasada görmüştüm t-box'un fantezi zarları var[ybkz]swh[/ybkz] ya da git..sızma zeytinyağı al ama çiçek alma,monoton olma adamım.

'ulan iyi ki izlememişim,son 20 dakika o stresle yastık ısırırdım ben' dedirten maç, 1-0 öngördük 2-0 bitti,umarım juventus milan'a yetişip şampiyonluğu alır[ybkz]swh[/ybkz] ama alamasa da bana ne aq,as romalıyız papa'nın adamıyız[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]

her bayram 'bu bayram da prag'a gidemedik' diyerek kahrolmamı sağlayan güzel şehir.avrupanın en güzel şehirlerinden biri olduğu söylenir,ki ben de katılırım.mimarisi,tarihi harikadır.futbol anlamında slavia-sparta derbisine sahiptir,o da hoştur güzeldir ama aslında en vurucu nokta kadınlarıdır.[ybkz]swh[/ybkz] çek kadınları malumunuz..[ybkz]swh[/ybkz] işte prag da bu güzelliğin kaynağıdır.sen diyorsan ki 'aga nasıl oluyor ben hiç çek kadını görmedim?' ben de derim ki 'olm adamların erkeklerinin bile elleri yüzleri ne ka düzgün[ybkz]swh[/ybkz] sen düşün kadınlarını'[ybkz]swh[/ybkz]

kadın konusuna fazla yer ayırdığımı fark ettim.[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]
özet olarak bayramlarda gidilmesi gerekli ellerin öpülesi[ybkz]swh[/ybkz] olduğu yerdir prag.gitmişken kafka'nın müze haline getirilmiş evi de ziyaret edilir,milan kundera da yad edilir.oh mis..

dakika 55 skor 0-0,livescore'dan baktım.televizyonda hd izleme imkanım varken neden yapmıyorum? totem yapıyorum,bu dakikaya kadar izlememişim gol olmamış,izlemeyivereyim böyle bitsin diyorum.ben o parayla instituo cervantes'in kütüphanesine kayıt olacağım,sonra ver elini ispanyolca kitaplar,filmler..ohşş..

(bkz: ibretlik ayar)

fikret orman konuyla ilgili olarak 'ne bilic ne de aybaba ile görüştüm bu haberler yalandır' açıklaması yapmıştı.şahsen eğer bilic gelirse müridi olurum,dünyanın en karizmatik,taraftarıyla en iyi etkileşime giren,hırslı hocalarından biridir kendisi,gitarı da sağlamdır,yakışıklı da bir ağabeyimizdir.2008'den beri hala grubunun hırvatistan milli takımı için yaptığı 'vatreno ludilo' adlı şarkıyı dinliyorum,bıkmadım.gelirse çok iyi yani.

işte o şarkı;http://tinyurl.com/cntjya

fenerbahçe tarafından uygulanan 'her branşa bir kodaman fenerlinin sponsor olması' yönteminin meyvesini veren takımdır.gerçekten aslında dahiyane bir yöntemdir bu ama beşiktaşlı kodamanların ellerini taşın altına asla sokmaması bir emsalinin beşiktaş'ta yaşanmasını imkansız kılmaktadır,kutluyorum kendilerini.

'celtic,roma,liverpool,sarıyer,spartak nalchik...hepsi kaybetti sıra beşiktaş'ta olmasın' dedirten maçtır.çıkıp oynasınlar bundan sonraki tüm maçları kazanmaya baksınlar işte,ne diyeyim mahmut mu diyeyim?

kullanıldığı duruma göre dünyanın en büyük yalanları listesinde ilk sıralara oynayacak potansiyele sahip olsa da çoğu zaman doğru bir önermedir.lakin bir 23 nisan tatilinde antalya'daki bir açık havuza bu niyetle girip suyun soğukluğundan mütevellit kaskatı kesilip 3 saniyede havuzdan çıkmışlığım var.bazen,ne yaparsan yap olmuyor bazen,alışamıyorsun.ama bazen de biraz sonra hemen ısınıyorsun penguen gibi fok gibi denizaslanı gibi yüzüyorsun,olmuyor mu? oluyor.

şahsımı bir holigana çeviren maçtır,şahitlerim var.
ah ulan o dolu su bardağını 3-5 saniye önce bulsaydım o zaman görecektiniz üçlük atışı.
takımımızın eksiklerine ve dar rotasyona rağmen[ybkz]swh[/ybkz] canla başla savaştığı maçtır,sesim kısıldı ateşim çıktı maç esnasında,efes'e 90 sayı atan takımı 64'de tutmak büyük başarıydı ama hakemlerin yanlı kararları maçı elimizden aldı,çok net.