televizyon programlarında kendisini şamar oğlanı olarak görüp laubalice sorular sormaktan çekinmeyen soytarılara karşı takındığı sakin ve akil tutumla bile övgüyü hakkeden adam. aynı yorumcu müsveddeleri karşılarında en basitinden aziz yıldırım olsa böyle davranabilecekler midir? aziz yıldırım tane tane cevaplayabilecek midir soruları fırça atma faslına geçmeden?
çok profesyonel bir adam olduğu ortada. "ben futbolcularla yakın olmak istemiyorum, benim işim onların maaşını zamanında ödemek" demesi bile türkiye için milattır. menajerlere yüzde 25 komisyon payı verip kulelejmaları özel uçağıyla alıp sonra da süpermen havalarına girenler elbette bilinçsiz taraftarlarca baştacı edilir, daha çok edilecek zaten, çünkü güce tapıyoruz memleket olarak.
serdal adalı'ya kısaca değinmek gerekirse tek soru sormak istiyorum beşiktaş taraftarına; siz "gerekirse hakem odasını basarız" diyen, kulübü uçurumdan çıkarmak için tek yolun daha çok harcayarak sırf pespaye gazetelerde daha fazla yer almak için gündelik transferler yapmayı aklına koymuş ve profesyonellikten uzak bir başkan..pardon ağa mı istiyorsunuz? öyleyse buyurun.
ben beşiktaş'ın başında ağa görmek istemiyorum, chelsea taraftarının utanmadan "roman empire" pankartı açıp yalakalık ettiği roman abramoviç gibi bir para babası görmek istemiyorum. işini profesyonelce yapıp ortalıkta fazla görünmeden kulübünün başarısı için çalışan dürüst bir adam istiyorum kulübün başında.
bu arada facebook'tan yazdığım şeyi buradan da yazma ihtiyacı duyuyorum; [ybkz]swh[/ybkz]
(vurgula: bizim aile izleyip yaşar usta'ya hayran büyüyen çocuklar nasıl olur da serdal adalı gibi iyi gün dostu para babalarının peşinde koşar ?)
daha geçen sezon kulüp yerden kalkmaya çabalarken elini uzatmayan, üstüne üstlük rant için kasımpaşa yönetimine giren zenginleri ne kolay unuttunuz? beşiktaşlı unutmaz, paraya tamah etmez. kulübün borçlarına karşılık elindeki en değerli şeyi, evini ipotek ettirmiş süleyman seba'nın evladıyım ben, sizi bilmem.
planlamaları, konuşmaları , yol haritası çok güzel fikret orman'ın. hataları elbette vardır, olacaktır da. ama en azından bir dönem daha başkanlığı hakketmektedir, sırf dediklerini, planladıklarını yapmak adına. eğer ileride bu sözlerinden uzakta işlere imza atarsa, bizi hayal kırıklığına uğratırsa da karşısında bulacağı ilk kişiler biz olacağız zaten.
o yüzden doğru planlamalara ek olarak doğru isimlerle, sabır ve azimle força fiko başkan.
not: sportif açıdan çok önemli bir hamle olan zeki önder özen'e ek olarak mali açıdan da yetkin bir isim gelmeli. dortmund'u dortmund yapan hans-joachim watzke gibi, alanında sonsuz yetkiye sahip, ne yaptığını bilen bir profesyonel lazım. bunları yap fikret orman, oyuncu transferlerinden çok daha hayati meseleler bunlardır.
çok uzun oldu ama içimi döktüm ben. rantçı asalak derneklere de beşiktaş taraftarının hakkı helal olmasın.
yeni bir haber değil ama, isim değişikliğine gidecek köklü kulüp.
kulübün adı altay bornova belediye olacak sanırım. ben olaya nötr bakıyordum ama konuştuğum izmirliler hep olumlu konuştu, taraftar desteğinden falan söz etti. hayırlısı o zaman.
http://www.hurriyet.com.tr/ege/23183607.asp
kulübün adı altay bornova belediye olacak sanırım. ben olaya nötr bakıyordum ama konuştuğum izmirliler hep olumlu konuştu, taraftar desteğinden falan söz etti. hayırlısı o zaman.
http://www.hurriyet.com.tr/ege/23183607.asp
ekseriyetle 2012-13 sl benfica kalecisidir.
şirinlik, hoşgörü muskalarıyla sarıp sarmalanmış kültürel emperyalizm nanesi.
not: estonyalı uzun atlamacıyım.
not: estonyalı uzun atlamacıyım.
transfer bütçesi değil, profesyonel futbol takımının yıllık bütçesi olabilir ancak. mesela 2012-13 sezonunda bu bütçe 85 milyon tl imiş, böyle bakınca mantıklı.
katıldığı bir toplantı gibi bir şeyde kafayı 10. yıl marşı'na takan kişi.
barınç, etkinliğin 10. yıl marşıyla başlamasına tepki göstererek "burada mehter takımımız var. 10. yıl marşı yerine mehter marşı çalınsa daha isabetli olurdu" dedi.
aferin barınç. yakında onu da kaldırırsınız tam olur zaten, amerikan işi neo osmanlıcılık oyununuzu mehter marşıyla sürdürürsünüz.
barınç, etkinliğin 10. yıl marşıyla başlamasına tepki göstererek "burada mehter takımımız var. 10. yıl marşı yerine mehter marşı çalınsa daha isabetli olurdu" dedi.
aferin barınç. yakında onu da kaldırırsınız tam olur zaten, amerikan işi neo osmanlıcılık oyununuzu mehter marşıyla sürdürürsünüz.
son periyodundan itibaren izledim diye demiyorum ama son periyoduyla nefesleri kesen maç.
bilbao çok hakketti, savaştı, zaten bask ülkesinden kolay kolay çıkılmaz, bunu da barça'ya gösterdi. heyecan nedeniyle birçok sefer fişi çekebilecekken barça'yı maça ortak ettiler ama kazanmayı başardılar. fakat maalesef bu maçta öylesine yoruldular ve barcelona'yı tahrik ettiler ki üçüncü maçta şansları çok az. umarım kazanmayı başarırlar.
bilbao çok hakketti, savaştı, zaten bask ülkesinden kolay kolay çıkılmaz, bunu da barça'ya gösterdi. heyecan nedeniyle birçok sefer fişi çekebilecekken barça'yı maça ortak ettiler ama kazanmayı başardılar. fakat maalesef bu maçta öylesine yoruldular ve barcelona'yı tahrik ettiler ki üçüncü maçta şansları çok az. umarım kazanmayı başarırlar.
derbi mücadelesi olması nedeniyle izlenesi maçtır.
iki takımın akşam saatlerinde karşılaşması çok büyük tehlike arz ettiğinden yerel saatle 18.00'de, yani hava kararmamışken başlayacak maç.
roma bu sezon iki kez karşılaştığı lazio'yu yenemedi ama son dönemde ligde çok başarılıydık, kupada da iyi ilerledik. roma'nın italya kupası'ndaki görünümü bambaşkadır, hani bir dönem beşiktaş ligde ne kadar kötü olursa olsun kupayı hep kazanıyordu ya, işte öyledir. o yüzden de galibiyet istiyoruz,bekliyoruz. real madrid,barcelona takımları sahada olmadığı için hd yayını bırak normal yayına bile girişmeyen vizyonsuz trt'yi de ayakta alkışlıyoruz. fox soccer linki bulur hdmi kablosuyla televizyona bağlarım ben de, napam...
roma bu sezon iki kez karşılaştığı lazio'yu yenemedi ama son dönemde ligde çok başarılıydık, kupada da iyi ilerledik. roma'nın italya kupası'ndaki görünümü bambaşkadır, hani bir dönem beşiktaş ligde ne kadar kötü olursa olsun kupayı hep kazanıyordu ya, işte öyledir. o yüzden de galibiyet istiyoruz,bekliyoruz. real madrid,barcelona takımları sahada olmadığı için hd yayını bırak normal yayına bile girişmeyen vizyonsuz trt'yi de ayakta alkışlıyoruz. fox soccer linki bulur hdmi kablosuyla televizyona bağlarım ben de, napam...
büyük hayranı olduğum efsanemiz.
kendisinin yer aldığı bir tasarıma sahip özel bir tişört fikri var aklımda. hani cruyff tişörtü var ya, onun gibi olacak ama elim yatkın değil bu işlere, basacak yer buldum, pazarlık işine de girişirim, tasarımı da ana hatlarıyla anlatırım ama yetenekli bir arkadaşın stilize bir metin tekin portresi yaratması lazım.
"sarı fırtına" yazılı siyah-beyaz tişört giymek isteyenler el kaldırsın!
kendisinin yer aldığı bir tasarıma sahip özel bir tişört fikri var aklımda. hani cruyff tişörtü var ya, onun gibi olacak ama elim yatkın değil bu işlere, basacak yer buldum, pazarlık işine de girişirim, tasarımı da ana hatlarıyla anlatırım ama yetenekli bir arkadaşın stilize bir metin tekin portresi yaratması lazım.
"sarı fırtına" yazılı siyah-beyaz tişört giymek isteyenler el kaldırsın!
yürekli insanlarca gerçekleştirilmiş eylem. kendini ahlak bekçisi sanan şerefsizlerce saldırıya uğramış, kesilmiştir. bu şerefsizler ellerinde sallamalarla, sopalarla saldırıya geçmişler, toplumun ahlakını korumuşlar. bravo. "kanımız aksa da zafer islam'ın olacak" diye bağırmışlar bir de, lan it, senin karşında haçlı ordusu mu var? gerçekten yiğitsen elindeki bıçağı atarsın yumruk yumruğa teke tek çıkarsın. ülkenin çıkacak boku da kalmadı artık.
bu arada karşı eylemi organize eden de "ak ekip" adlı bir grupmuş, celal karaman adlı ak parti genel merkez bilmem ne tanıtım medya bla bla liderinin bildirisiyle harekete geçmişler. bravo celal karaman.
not: "şerefsiz" kelimesini düzeltmeyeceğim, yetti artık.
bu arada karşı eylemi organize eden de "ak ekip" adlı bir grupmuş, celal karaman adlı ak parti genel merkez bilmem ne tanıtım medya bla bla liderinin bildirisiyle harekete geçmişler. bravo celal karaman.
not: "şerefsiz" kelimesini düzeltmeyeceğim, yetti artık.
"nice senelere ve rağbet görmeyen tatil organizasyonlarına" dileklerimi sunduğum yazar.
kendi tabirleriyle "tek aşk", futbolu sevmek için başlı başına sebep, mizahıyla, sistemiyle, taraftarıyla,hocasıyla,oyuncularıyla...ben böylesine sempatik, sevmemenin imkansız olduğu bir takım daha görmedim uzun yıllardır.[ybkz]swh[/ybkz]
şampiyonlar ligi finali öncesinde kulüp londra'da ilanlar verdi billboardlara; "evet,belki finalde bir ingiliz takımı beklediniz, ya da stadın ispanyol fıstıklarla dolacağını umdunuz ama biz geldik...kusura bakmayın" tadında, mizahı bol bir ilan. bunun dışında yine "aşık olduğumuz oyunu icat ettiğiniz için milyonlarca kez teşekkür" ilanı vardı ingilizlere yönelik. onun dışında kartondan oyuncu maketleri dağıttılar. her şeyleriyle bu yıla damga vurdular. bu kadar harika yönetilen bir kulüp olabilir mi?
ayrıca futbol dünyamız değişecekse dortmund ve benzerleri sayesinde değişecek. maçtan önce bir konserdeydim ve üstümde arkasında "klopp" yazan dortmund formam vardı; 3-4 kişi yanıma gelip muhabbet etti,[ybkz]swh[/ybkz] mahallede ufacık çocuklar bakıp "borusya dortmunt!" dedi, metroda sevgilisinin elinden tutmuş yürüyen bir adam yanımdan geçerken "güzel forma, hakkını vermişsin" dedi. inanın biz az sayıda değiliz. dortmund'u, yani güzel futbolu arzulayanların sayısı belki ronaldo-messi ekseninden çıkamamış gladyatör fetişistlerinden az, ama futbolu değiştirenler her zaman dortmundgiller olmuştur; macaristan'ın efsane jenerasyonu, ajax, liverpool...şimdi de dortmund. "galiptir bu yolda mağlup", bir gün ülkemizde de reytinglerin, gazete tirajlarının, yorumcu maaşlarının cinayetlerle sonuçlanacak saçma sapan derbilere neden olmadığı bir futbol eksenimiz olacaksa bunu dortmund, onları izleyip hayran kalan çoğunluk ve tuttuğu takımlardan galacticos değil dortmund olmalarını isteyen bilinçli taraftarlar sağlayacak.
heja bvb!
şampiyonlar ligi finali öncesinde kulüp londra'da ilanlar verdi billboardlara; "evet,belki finalde bir ingiliz takımı beklediniz, ya da stadın ispanyol fıstıklarla dolacağını umdunuz ama biz geldik...kusura bakmayın" tadında, mizahı bol bir ilan. bunun dışında yine "aşık olduğumuz oyunu icat ettiğiniz için milyonlarca kez teşekkür" ilanı vardı ingilizlere yönelik. onun dışında kartondan oyuncu maketleri dağıttılar. her şeyleriyle bu yıla damga vurdular. bu kadar harika yönetilen bir kulüp olabilir mi?
ayrıca futbol dünyamız değişecekse dortmund ve benzerleri sayesinde değişecek. maçtan önce bir konserdeydim ve üstümde arkasında "klopp" yazan dortmund formam vardı; 3-4 kişi yanıma gelip muhabbet etti,[ybkz]swh[/ybkz] mahallede ufacık çocuklar bakıp "borusya dortmunt!" dedi, metroda sevgilisinin elinden tutmuş yürüyen bir adam yanımdan geçerken "güzel forma, hakkını vermişsin" dedi. inanın biz az sayıda değiliz. dortmund'u, yani güzel futbolu arzulayanların sayısı belki ronaldo-messi ekseninden çıkamamış gladyatör fetişistlerinden az, ama futbolu değiştirenler her zaman dortmundgiller olmuştur; macaristan'ın efsane jenerasyonu, ajax, liverpool...şimdi de dortmund. "galiptir bu yolda mağlup", bir gün ülkemizde de reytinglerin, gazete tirajlarının, yorumcu maaşlarının cinayetlerle sonuçlanacak saçma sapan derbilere neden olmadığı bir futbol eksenimiz olacaksa bunu dortmund, onları izleyip hayran kalan çoğunluk ve tuttuğu takımlardan galacticos değil dortmund olmalarını isteyen bilinçli taraftarlar sağlayacak.
heja bvb!
nedense filip'e benzettiğim hentbolcumuz.
jelu ve filip'i buluştursak ya? orası şirinlikten yıkılır lan. ne mutlu böyle iki adama sahibiz. sizi bilmem, ben jelu ve filip'i değişmem en yetenekli yıldızlara. eski kafalıyım, geç saatlerde de romantikleşiyorum gözüm gerçeklik görmüyor.
not: jelu, benim zelic soyadını kendimce sırpça bir telaffuzla söyleme yöntemim. aslında z'nin üstünde herhangi bir şapka falan yok, basbayağı zelic de olabilir o, ben jelu demeyi seviyorum.[ybkz]swh[/ybkz] ya da "vlad" derim ama aynı şirinlikte değil.
filip de basbayağı, filipimiz, holoşkomuz işte.
jelu ve filip'i buluştursak ya? orası şirinlikten yıkılır lan. ne mutlu böyle iki adama sahibiz. sizi bilmem, ben jelu ve filip'i değişmem en yetenekli yıldızlara. eski kafalıyım, geç saatlerde de romantikleşiyorum gözüm gerçeklik görmüyor.
not: jelu, benim zelic soyadını kendimce sırpça bir telaffuzla söyleme yöntemim. aslında z'nin üstünde herhangi bir şapka falan yok, basbayağı zelic de olabilir o, ben jelu demeyi seviyorum.[ybkz]swh[/ybkz] ya da "vlad" derim ama aynı şirinlikte değil.
filip de basbayağı, filipimiz, holoşkomuz işte.
öncelikle; #275287
yetiştiğim maç! ikinci yarısına yani. hızla taksim'e yol alıp ikinci yarıyı arkadaşlarımın yanında izlemeyi başardım, almanlarla dolu mekana girdiğimde penaltı atılıyordu, ilkay'ın golünden sonra sanki başından beri izliyormuş gibi haykırıp bir de bayern'i destekleyen iki arkadaşıma "koyduk mu lan? geçirdik mi lan?" yaptım utanmadan. maalesef o kadar barizdi ki bayern'in eninde sonunda öne geçeceği...roman weidenfeller adlı üstinsan çok çabaladı, neven subotic gecenin en harika hareketini yaptı ama buraya kadar olacağı barizdi. şunun gibiydi; filmlerde esas oğlan, kötü adamla düellodadır, ancak gücü azalmaktadır git gide, biz "aman ölüyo, aiy gidiyo" diye korkarken bir şey olur, o sinematik kırılmayla düelloyu esas oğlan kazanır ya. işte o sadece filmlerde olur.[ybkz]swh[/ybkz] dortmund gücünün sonuna gelmişti ve artık ne orta saha presi işliyordu ne de hain götze'siz hücum hattı üretkendi... olsun be. echte liebe dedikleri bu işte.
çok teşekkürler klopp reyiz. 2016'ya kadar takımda kalacağı kesin de, umarım hiç gitmez. ben son yıllarda, daha doğrusu modern zamanlarda bir menajere böylesine hayranlık duyduğumu hatırlamıyorum. bir adam her şeyiyle bu kadar mı yürek,ruh katar takımına. simyacının önde gideni bu adam, neven subotic'i mainz'dan getirip wembley'e bırakan adam. gülümsemelerin daimi olsun, seni çok seviyoruz. seneye guardiola gelecek, ona dersini vereceğini de biliyoruz. echte liebe hocam!
bu arada eğer dortmund kazansaydı almanlarla dolu mekanda "dortmund siker, siker siker ağlatır/ hem şalke'yi hem bayern'i ağlatır" tezahüratı yapacağım doğru. ama mağlubiyet sonrası işler değişti;
sevinmek için sevmedik biz seni
sen yenilmişsin umrumda değil ki
şereftir bu yolda senle yürümek
hep kol kola, bir gün değil
her gün (vurgula: borussia)!
[ybkz]swh[/ybkz]
yasal not: bu arada bayern de hakketti bu şampiyonluğu, son 4 senede 3. finalden bahsediyoruz ve bu sene hunharca hakkettiler. bakalım, seneye guardi sistemini oturtana kadar biraz bocalarsa...işte...
yetiştiğim maç! ikinci yarısına yani. hızla taksim'e yol alıp ikinci yarıyı arkadaşlarımın yanında izlemeyi başardım, almanlarla dolu mekana girdiğimde penaltı atılıyordu, ilkay'ın golünden sonra sanki başından beri izliyormuş gibi haykırıp bir de bayern'i destekleyen iki arkadaşıma "koyduk mu lan? geçirdik mi lan?" yaptım utanmadan. maalesef o kadar barizdi ki bayern'in eninde sonunda öne geçeceği...roman weidenfeller adlı üstinsan çok çabaladı, neven subotic gecenin en harika hareketini yaptı ama buraya kadar olacağı barizdi. şunun gibiydi; filmlerde esas oğlan, kötü adamla düellodadır, ancak gücü azalmaktadır git gide, biz "aman ölüyo, aiy gidiyo" diye korkarken bir şey olur, o sinematik kırılmayla düelloyu esas oğlan kazanır ya. işte o sadece filmlerde olur.[ybkz]swh[/ybkz] dortmund gücünün sonuna gelmişti ve artık ne orta saha presi işliyordu ne de hain götze'siz hücum hattı üretkendi... olsun be. echte liebe dedikleri bu işte.
çok teşekkürler klopp reyiz. 2016'ya kadar takımda kalacağı kesin de, umarım hiç gitmez. ben son yıllarda, daha doğrusu modern zamanlarda bir menajere böylesine hayranlık duyduğumu hatırlamıyorum. bir adam her şeyiyle bu kadar mı yürek,ruh katar takımına. simyacının önde gideni bu adam, neven subotic'i mainz'dan getirip wembley'e bırakan adam. gülümsemelerin daimi olsun, seni çok seviyoruz. seneye guardiola gelecek, ona dersini vereceğini de biliyoruz. echte liebe hocam!
bu arada eğer dortmund kazansaydı almanlarla dolu mekanda "dortmund siker, siker siker ağlatır/ hem şalke'yi hem bayern'i ağlatır" tezahüratı yapacağım doğru. ama mağlubiyet sonrası işler değişti;
sevinmek için sevmedik biz seni
sen yenilmişsin umrumda değil ki
şereftir bu yolda senle yürümek
hep kol kola, bir gün değil
her gün (vurgula: borussia)!
[ybkz]swh[/ybkz]
yasal not: bu arada bayern de hakketti bu şampiyonluğu, son 4 senede 3. finalden bahsediyoruz ve bu sene hunharca hakkettiler. bakalım, seneye guardi sistemini oturtana kadar biraz bocalarsa...işte...
kesinlikle özel bir şeyler içeren gün. tarih boyunca unutulmaz finallere, maçlara, masalsı sonlara sahne olmuştur.
http://www.fourfourtwo.com.tr/2013/05/25/25-mayislar-unutulmaz/
http://www.fourfourtwo.com.tr/2013/05/25/25-mayislar-unutulmaz/
adını forma arkasına yazdırdığım reyiz, dahi sarışın.
izleyemeyeceğim maç. şaka gibi, ama değil. bildiğin aylardır beklediğim, hemen öncesinde çakma da olsa dortmund forması alıp arkasına "klopp" yazdırarak bekleyişe geçtiğim, die toten hosen'den "bayern" dinleyerek bilendiğim maçı izleyemeyeceğim. neden? çünkü yine önceden aldığım konser bileti, verdiğim söz yüzünden. sen 13:30 diye bil ama adamlar sahneye 20:30'da çıksın, hele hele...içim yanıyor.
neyse, bana her 25 mayıs, 2005 zaten. (bkz: 25 mayıs 2005 milan liverpool maçı)
bayern'e gitmek yok!http://www.youtube.com/watch?v=G3KPBRajN10
neyse, bana her 25 mayıs, 2005 zaten. (bkz: 25 mayıs 2005 milan liverpool maçı)
bayern'e gitmek yok!http://www.youtube.com/watch?v=G3KPBRajN10
23 mayıs 2013 tarihli 2. lig play-off maçında bayrampaşa'ya 98. dakikada yenen golle 1-0 elenen nazilli'de tekrar kendini hatırlatan...
şu sıralar 10 maçta 10 gol gibi bir istatistikle oynamaktadır. ayrıca mainz döneminde jürgen klopp kendisini transfer etmiştir. vay anam babam...
http://www.fourfourtwo.com.tr/2013/05/23/o-simdi-nerede-edu/
http://www.fourfourtwo.com.tr/2013/05/23/o-simdi-nerede-edu/
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?