forzaquila

hoş olmayan anıları hatırlattığı için sık dinlemediğim şarkı.Ama çok güzel bir şarkı.

(bkz: gidiyorum bu)

birinci lige geri dönerek sevindiren takımımız.iç saha maçlarında kartal sözlük amatör branşlar tayfasının sonsuz desteğine mazhar olacaklardır.ben zaten voleybolu seven biriyim,çok eğleneceğiz bence.

organizasyon eksikliğinin fiyaskoya kadar varmasıyla sonuçlanan tarih değişikliğine konu olmuş maç,rezaletin son perdesi.binlerce insan maça bilet almış,hafta sonu maç izleyecek,yağmur nedeniyle maç erteleniyor,olabilir.ama kurallar ne diyor? ertesi gün oynanır,oynatsana lan maçı,ama neymiş fenerbahçe-trabzon maçı varmış.ulan senin rant kaygın yüzünden belki de yüzlerce insan gidemeyecek maça iş çıkışında.sonra amın oğlu denilince kızılıyor,bu simsarlıktan,haramilikten bıktım artık,bu nasıl bir düzendir ya,bir babanın oğluyla izleyeceği maçı bile yalan ediyor.yazıklar olsun.

14 nisan 2012 liverpool everton maçında 87.dakikada galibiyeti getiren golü atarak 4 günde insanların gözünde çok değişik yerlere gelen dev forvet.
aslında bu maçta kaçırdığı gollerle bana çok küfür ettirdi,boş kaleye kaçırdığı kafa golünü mü sayayım cepheden harcadığı iki net fırsatı mı..püüü..ama 87.dakikada çok zor bir pozisyonda,everton gibi duran top savunmasında ligin en iyi takımlarından birine karşı kule gibi yükselip şansının da yardımıyla kafasının arkasıyla yaptığı vuruş takımı finale taşıdı.
maçın akabinde brad jones,carroll'un antrenmanlar bittikten sonra ekstra çalışma için tesislerde kaldığını söylerken gerrard ise 'işte onu bu yüzden aldık,o eleştirileri cesurca karşılayıp kendini geliştirmek için çalışmaya devam ediyor,bugün bizi finale taşıdı,gelecekte de bize çok önemli katkıları olacak' dedi.
halen çok eksiği olsa da son zamanlarda kendini geliştirmesi,attığı önemli gollerle morali düzelmiştir diye düşünüyorum.hadi andy güldür bizi.

edit: işte o gol,[ybkz]swh[/ybkz]http://www.scoop.co.nz/multimedia/tv/sports/65094.html

gün itibariyle bardak altlığı koleksiyonuma eklenen bebeğin ismi.ah ulan orada miller da vardı da bende var zaten diye almadım,meğer yokmuş.

durduk yerde götünü ifşa eden kişi cümlesi.

bugün hillsborough faciasının anısına siyah deplasman formasını,siyah paltomu,atkımı,bilekliğimi giyip everton taraftarı arkadaşımla pubda izlediğim maç.
puba girer girmez 13 mart 2012 liverpool everton maçını izlerken orada bulunan liverpool taraftarı ingiliz eleman selamladı beni 'vay bro sen hala buralarda mısın ya' diyerek selamladım ben de onu,sonra everton formalı arkadaşıma dönüp 'boooooh' yaptı,neyse geçtik içeri maçı izliyoruz,kadroları bir gördük aaauuv...görmez olaydık.liverpool'da dalglish en son 11 şubat 2012 manchester united liverpool maçında uyguladığı ve savunmanın dengesini bozan 3 stoperli defansla çıkmış.üstüne üstlük jose enrique yok,bellamy,maxi,kuyt da görünürlerde yok.daha beteri evertonlular için geldi; pienaar[ybkz]swh[/ybkz],hibbert,jagielka yedekteydi,everton'un ileri uçta jelavic-gueye ile başlaması da ilginçti.

sıkıcı bir maç olurken 24.dakikada çok ilginç bir şey meydana geldi.liverpool ceza sahası içinde topu önünde bulan carragher bekledi bekledi ve topu önünde duran takımdaşı agger'e çarptırdı,topu önünde bulan everton forveti jelavic de çok rahat bir gol attı.golün ofsayt olduğu iddia ediliyor ama pek iyi göremedik biz.
maç saçma sapan gidiyor,pozisyon yok,dalglish hala o garip savunma hattıyla oynuyor,bellamy ve maxi'yi oyuna almıyorken ingiliz elemanların konuşmalarına kulak misafiri olduk,elemanın biri habire süper lig'deki play off uygulamasının mantıksızlığından bahsediyor[ybkz]swh[/ybkz]bir diğeri 'shelvey aslında çok gelecek vaadeden bir oyuncu,kelly niye yok?' falan diye saçmalıyor..
derken 62.dakikada sylvaine distin inanılmaz bir hata yaptı ve geriye gönderdiği pas kısa düşerek luis suarez'in önünde kaldı,suarez topu sürdü,yanında boş durumda olan carroll'u görmedi ve stoke deplasmanında hilbert'in attığı goldeki vuruşun aynısını yaparak skoru 1-1 yaptı.tam ben 'liverpool beraberliği bulursa bu maçı kazanır' derken gelen gol keyifleri yerine getirdi,bu arada bizim arkadaş da david moyes'un oyuna müdahele etmemesini eleştiriyor,oyunun son bölümünde kenny reyiz gerekeni yapıp bellamy ve maxi'yi oyuna aldı,ben bellamy'i ekranda görünce kendimden geçmişim tek alkışlayan olduğumu sonradan farkettim.

dakikalar 87'yi gösterdiğinde seamus coleman'ın gerrard'a yaptığı faulün atışını kullanmak için hırçın adam bellamy köşeye gitti,bu arada biz de 'ulan bi de gol olursa var ya' falan diyoruz ama hiçbirimiz everton gibi bir takıma duran toptan gol atacağımızı düşünmüyor,bellamy kesiyor bir şeyler oluyor bir bakıyoruz gol olmuş,insanlıktan çıkıyoruz coşuyoruz.

bu arada cahill'in kameralara yansıdığı bir pozisyonda liverpoollu elemanlar 'siktir git aylardır gol attığın da yok zaten,bittin artık' falan deyince formasının arkasında cahill yazan arkadaşım 'gerrard senede 10 maç oynuyor cahill gol atamayınca auuv' diyerek yarılmama sebep oldu.2. golden sonra ahşap bir yapıya yumruk atarak hasar verdim ben de,neyse ki başım ağrımadı.

sonuç olarak liverpool finalde ve tottenham/chelsea galibiyle oynayacak.en başından beri finalde chelsea'yi yenip torres'in liverpool'un kupa kaldırışını izlemesini istiyorduk buna çok yakınız,hadi chelsea ele tottenham'ı da gel karşımıza.

14 nisan 2012 liverpool everton maçını suarez ve andy carroll'un golleriyle 2-1 kazanıp fa cup finaline yükselen takım.seviyoruz ulan sizi!

futbol dünyasında son zamanlarda çok artan kalp krizi belasına verilmiş son kurban.vefatının ardından serie a'da tüm maçlar ertelendi.

öncelikle güzellik kıstasının göreceli bir kavram olduğunu belirtelim.[ybkz]swh[/ybkz]
ayrıca sözlükte güzel kadın olması zorunluluğundan şimdi haberim oldu benim de,şaşkınım.hem böyle otu boku sorunsal olarak niteleyeceksek türkiye gibi ülkede işimiz çok zor ama değil mi?

14 nisan 2012 beşiktaş galatasaray maçının aksine ne kadar yağmur yağarsa yapsın oynanacak maç.top sekmese de,gitmese de oynanacak,top bulunmazsa pet şişelerle oynanacak,o kadar.
ikincilspor olarak talihsizlikler yakamızı bırakmadı,maça 2 gün kala nezle olan mı dersin,iki ayağını da sakatlayan mı dersin,ocho hareketi yaparken sakatlanan mı dersin..hepsi bizde,yağmur da cabası.yağmurun maç saatinde zeminde etkili olması durumunda bunun göbekspor'a yarayacağını düşünüyorum.daha teknik,hızlı olan taraf bizken eduardo gonçalves de oliveiralardan mütevellit rakip takım fizik güçle maça ortak olabilir.

bu şartlar altında oynanması imkansızdı zaten,hem maç oynansaydı zararlı çıkacak olan taraf biz olacaktık daha teknik oynayan oyunculara sahip olmamız nedeniyle,protestoları anlayamıyorum o yüzden.süper final gösterisinden değil maçın ertelenmesini protesto edenleri kastediyorum.
umarız yakın bir tarihte oynanır ve kazanırız,geç olsun güç olmasın.

lise döneminde halı saha maçlarımızı yaptığımız mahallemde bulunan halı sahanın isim babası olan atlético stadı,aynı zamanda bir kulüp kültü.

halı sahanın adı güven idi ve biz de (b: güvente kalderon) olarak isimlendirmiştik sahayı,ya işte böyle.

12 nisan 2012 anadolu efes beşiktaş milangaz maçı öncesi ve sonrasında sinsice yediğim soğuğun etkisiyle öncesinde nezle belasına yakalandığım maç.arkadaş zaten aylardır,tee yazdan beri maç yapmamışım,kondisyon sıfır,hava soğuk ve hatta bir ihtimal yağmurlu olacak ama talihsiz serüvenler serisi bitmiyor.daum'u çağırın lan fenerli futbolculara uygulattığı şu ayurveda denen şeyden patlatsın bize de.

yine de bir ikincilspor oyuncusu olarak zafer inananlarındır diyor ve sonuna kadar mücadele edeceğime söz veriyorum,çünkü bu bizim ruhumuzda var.

güzelim futbol dergisidir.her ay alırım,ilk çıktığından bu yana almadığım 2-3 sayısı vardır en fazla.eskiden ali ece reyiz de yazıyordu ama son zamanlarda rastlayamıyoruz kendisine,lig radyo'dan da ayrıldığına göre o medya grubuyla bağlarını mı kopardı acaba demeden edemiyoruz.ayrıca birçok ülkede farklı edisyonlar vardır.her edisyonda bulunan evrensel röportajlar,yazıların yanı sıra[ybkz]swh[/ybkz] bir de o ülkeden hikayeler olur [ybkz]swh[/ybkz]
bir de her ay poster verir bu güzel dergi,ilk çıktığında koccccaman posterler verirlerdi,verdikleri bir henry posteri hala odamın buzlu camlı kapısını boydan kaplamaktadır.[ybkz]swh[/ybkz] artık verdikleri posterler daha normal boyutlarda,onları da biriktiriyordum bi ara [ybkz]swh[/ybkz]
açıkçası benim için olmazsa olmazlardandır,bir de şunu ekleyeyim ingiliz edisyonu lezizdir bu derginin.seçkin kitabevlerinde bulunabilir bu edisyon,istinye park'daki d&r'da bulunur mesela ve jelatinsizdir,o kadar parayı nasıl vereyim o yüzden açarım okurum.

sözlüğün kaliteli yazarlarındandı kendisi,neden geçmiş zaman kullanıyorum çünkü kendisini bir süredir göremiyoruz,inisiyatif alıp 'aga bu nedir?' diyorum.sen arsenal'i en kötü gününde destekle,sözlükte cefasını çek,tam arsenal toparlansın bomba performanslar ortaya koysun sözlüğe girip 'helal arsenal' falan deme.oldu mu hiç? olmadı.
sözlüğün moderatörlerinden biri olarak[ybkz]swh[/ybkz] 'ben moderatörsem gelsin yazsın,değilsem bana neden moderatörsün dendi birisi hesap versin' demek istiyorum,arada sırada 3-5 vaktini ayırsa yeter sözlüğe.
(bkz: yaz diyorum hobi olarak yine yaz)

torba değildir büzemezsiniz.

hafta içinde karşılıklı anlaşma sonucu görevinden ayrılan damien comolli'nin yerini johan cruyff ile doldurmak istediği iddia edilen güzide kulüp. futbolun en büyük isimlerinden biri olan cruyff'un bugünkü barcelona'nın ilk versiyonunu yaratan deha olduğu göz önüne alınırsa çok yerinde bir hamle olur. hem ajax ile liverpool arasındaki bağlar kuvvetlenir, luis suarez'den sonra cristian eriksen de kırmızı formayı giyebilir.

ayrıca damien comolli sana laflar hazırladım; o kadar paraya sikim sokum transferler yaptın ağzımıza sıçtın, desittir git şimdi!

cenk ve erdem dünya rekoru kırmak için 52 saat aralıksız muhabbet edecekler.şu ana kadar yaklaşık 11 saati devirdiler,epey eğlenceli geçiyor bu maraton.özellikle bu saatlerde ve sabaha karşı bu muhabbet şam'da kayısı statüsünde.