confessions

forzaquila

2. nesil Yazar - - Yazar -

  1. toplam entry 5232
  2. takipçi 0
  3. puan 74069

beşiktaş taraftarının basketbola yabancılığı

forzaquila
beşiktaş'ın her sene euroleague'de final four oynamasına rağmen taraftarının akıl almaz eksikliği.

basketbolu en iyi bilen seyirciler olan boston celtics taraftarlarından ders almak gerekir sanırım. hani top rakipteyken 'defence,defence' diye bağırılır falan.

eleştirilen seyirci yarı yarıya dolu olan salonda o gelmeyen yarının yokluğunu hissettirmedi,sadece birkaç partizan hücumunda ıslık yerine tezahürata devam edildi,taraftarın da buna hakkı vardır. beşiktaş seyircisinin mot a mot belirli kavramlar çerçevesinde takım desteklemesine gerek yok, binlerce basketbolla işi olmayan taraftar geçen sene coşkuya kapılıp sinan erdem'i inletti galatasaray ve efes maçlarında, aynı şekilde hentbol kurallarından bihaber o kadar insan geçen seneki finalde ateşledi takımı. bazen ortamdan keyif almak gerekiyor kekremsi olmaksızın.

edit: gündoğdu kısmını çıkardım. ayrıca geçen sene olympiacos taraftarının birçok maçta salonu bomboş bıraktığını da biliyoruz, o takım euroleague şampiyonu olup taraftara da ayar verdi. ne olursa olsun zamanla taraftar kendine gelecektir. cska maçı bambaşka olacak.

12 ekim 2012 beşiktaş partizan maçı

forzaquila
salonun dolmaması dışında hiçbir eksiğin olmadığı maç. gelecek maçlarda salon da dolacaktır, hele cska ve barcelona maçlarında o salon yıkılacak,eminim.
oldukça genç ve yaratıcılıktan uzak partizan karşısında rahat kazandık, patrick christopher'ın müthiş performansının yanı sıra randal falker da savunmada çok etkili gözüktü,maçın son saniyelerinde fark 16 iken hala ribaunt için savaşması da nasıl bir oyuncu olduğunu gösteriyor. bir de bu maçta dasic ve maalesef sakatlanan cevher'den, ve vidmar'dan yüksek randıman alamadığımızı düşündüğümüzde takım potansiyelini yansıttığında rytas ve bamberg'i geçebiliriz. hatta geçen seneye göre zayıflamış cska'yı içeride yenebiliriz bile.

tribünde kosova bayraklı birisi vardı,sözlüğü okuyup mu geldi ya da aynı şeyleri mi düşündük bilemiyorum ama kendisi bana cska maçına adige bayrağıyla gelme fikri verdi.

burak yılmaz

forzaquila
nasıl oldu nereden çıktı bilmiyorum ama adı bir şekilde liverpool'la anılmış oyuncudur. aman diyeyim borini sakatlandı diye bu sahtekar,bencil cibiliyet yoksununa kırmızı formayı giydirmeyin. dani pacheco'yu,adam morgan'ı,samed yeşil'i oynatın ama bunu almayın.

---------------alıntı---------------
LIVERPOOL boss Brendan Rodgers will look to solve his lack of firepower with a £14m bid for Galatasaray star Burak Yilmaz.
---------------alıntı---------------

edit: hassiktir diyorum hassiktir,http://www.liverpool-kop.com/2012/10/liverpool-to-make-17m-offer-for-galatasaray-star-burak-yilmaz.html 17 milyon pound mu verilir bu adam için ya?

madjer

forzaquila
gelmiş geçmiş en büyük plaj futbolu oyuncusu olan portekizli yıldız. yıllarca eurosport ekranlarında izledik muhteşem yeteğini, 12-19 ekim tarihleri arasında alanya'da oynanacak plaj futbolu finallerinde 1 haftalığına beşiktaş forması giyecekmiş. alanya'da bulunan beşiktaşlıların kaçırmaması gereken organizasyon.

işte madjer;
http://tinyurl.com/944txfo

özkaynak gelenek gelecek

forzaquila
beşiktaş için gerçek başarının yegane yoludur. hala serpil hamdi tüzün hocanın neden azerbaycan'da olduğuna sadece birkaç kişi kafa yoruyorsa, beşiktaş'ın teknik patronu 'bu oyunculara kaldıysak vay halimize' diyorsa,doğru yolda değiliz demektir.

beşiktaş ile paralellik gösteren bir örnek olarak liverpool'dan bahsedebiliriz. brendan rodgers, en zor zamanlarda,teknik oyuncular gerektiren tiki-taka sistemini uygularken finansal nedenlerin de katkısıyla takıma gencecik oyuncuları monte etmeye başladı. ingiltere'de tüm alt yaş kategorilerinin kaptanları liverpool oyuncusu, liverpool rezerv takımı ligde lider, a takımda shelvey,sterling,suso,wisdom,robinson forma giyiyor; pacheco,teixeira,morgan gibi oyuncular sıra bekliyor.takım her maç yüzde 60 üzerinde bir oranla topla oynamaya başladı. belki 1-2 yılda değil ama uzun vadede başarılı olacak bir projeye girişiliyor, aynısını neden biz yapamıyoruz? cesaret edemiyoruz çünkü. bu kulübün 8.liğe, 10.luğa tahammülü olmayan bir dolu taraftarı var. liverpool'dan çok daha mı büyüğüz yoksa? hayır,her taraftar için kendi takımı en büyüktür o ayrı da,müzesinde 5 şampiyonlar ligi kupası olan,dünyanın her yerinde taraftarı olan bir dünya markasından bahsediyoruz,ki aynısı arsenal için de geçerli aşağı yukarı,bu adamlar bu yola girerken, biz neden burnumuzdan kıl aldırmaya tenezzül ediyoruz?
demiyorum ki biz bundan sonra 3-5 sene anadolu kulübü gibi takılacağız, 10. da olsak takmayın, hayır, ama bir şeyler doğru gitmeye başlayına zaten tünelin ucundaki ışığı göreceğiz, işte o zaman çok daha güçlü olacağız. o güne kadar yönetimin korkusuz ve doğru adımlar atması, taraftarın 'sevinmek için sevmedik seni' sözünün içini doldurması lazım.

12 ekim 2012 beşiktaş partizan maçı

forzaquila
geçen sezon barcelona'yı izlemek için abdi ipekçi'de galatasaray tribününde,cillop yerinden 12 liraya bilet aldığım organizasyonun beşiktaş ayağında yönetimin girişkenliğini gösterdiği maç. iyice üç büyükler ağırlayan anadolu kulübü mantığına büründüler. arkadaşım ben kombine almıyorum,alamıyorum, öğrenciyim, ne olacağım belli değil. ben gelebildiğim maça gelirim zaten, sen beşiktaş yönetimisin,toptan fiyatına perakende satış yapan marketler zinciri ceosu değilsin,neden böyle ufak oyunlara girişiyorsun? ha bir de, euroleague maçlarımız sinan erdem'de dendi,inandık ama maç bin yıllık abdi ipekçi salonunda oynanacakmış o da cabası.

edit: ilk cümlede düşüklük varmış yeni farkettim,yani imla.
edit2: tribün 3 denen yer pota arkası ve en arka,hoş abdi ipekçi'nin tavanından da izleseniz çok uzak değil ama pota arkası çok kekremsi. tribün 2'den bilet alacağım herhalde ama yönetimin her alanda kendini iyiden iyiye gösteren küçük esnaf zihniyetinden iğrendiğimi belirteyim de içimde kalmasın. feda değil bu, sen boktan hizmete uçuk fiyat belirleyemezsin,borussia dortmund gibi yapacaksan da taraftarına değer vereceksin,parayı hakedeceksin.

alex de souza

forzaquila
oldukça profesyonel bir basın toplantısı düzenlemiş, her konuya teker teker değinmiştir. aykut kocaman'ın da aziz yıldırım'ın da yatacak yerlerinin olmadığını,kendisinin de cevap veremeyecek bir şeyinin olmadığını kanıtlamıştır. 2,3 galibiyet alındı diye bu büyük haksızlığı unutturacağını sanan aykut-aziz ikilisi daha çok bekler,beklemeleri lazım eğer bu ülkenin taraftarlarında vefa ve adalet duygusu kalmışsa.

basın toplantısının en vurucu kısmı,kendisinin de belirttiği üzere şu kısımdır bence;

'başkan,maçtan önce oğlumla yedek kulübesinin önünde top oynamamı çocuğumu kullanarak taraftara şirin gözükmeye çalışma çabası olarak niteledi. allaha şükür,şu yaşıma kadar hiçbir zaman 3 yaşında bir çocuğun şirinliğine muhtaç kalmadım taraftar tarafından sahiplenilmek için, bu kariyerimde işittiğim en kırıcı sözdü.ona 'bu zamana kadar bunu hep şirin bir olay olarak gördünüz,şimdi ne değişti?' diye sordum,fakat kendisi savunmasıyla ilgili avukatıyla görüşeceğini söyledi'

ricardo quaresma

forzaquila
yönetimin amatörce yaklaştığı oyuncu.
ulan bir araba laf ediyorsunuz, ama meğer tek düşünceniz 'dur bakalım fener maçında takımı görelim,aciz duruma düşersek affettik der büyüklük taslarız,olur da yenilmezsek aha işte bu takım süper geyiği çeviririz' imiş ya,yazıklar olsun. sorun quaresma veya başkası değil, quaresma keşke hep formda olsa,oynasa da izlesek biz de, sorun böyle yavan düşüncelerin yönetimde olması. madem en başından beri böyle bir fikriniz var,bari adamı sıkı çalıştırsaydınız bir kondisyonerle/antrenörle, yarın bir gün quaresma dönecek, bir bakacağız beli dönmüyor, nalbur göbeği yapmış, sonra quaresma tu kaka, takım tu kaka, ama yöneticiler hep 'ateşten gömlek giyen', 'enkazın altına elini koyan' feyizli abiler. oh ne ala.

tanju kayhan

forzaquila
quaresma ile birlikte kadro dışı kalanlardan biri.
takımımızda sol bek kontenjanında arbeloa ve kolarov bulunduğundan kendisine gerek duyulmuyor sanırım, ya da quaresma'ya yancılık etti, sağda solda 'porçugal porçugaal' diye bağırdı. yoksa geçen sezon yine ismail'in sakat olduğu fenerbahçe deplasmanında oynayan adamın kadroya girememesinin bir nedeni olamaz herhalde,he?

7 ekim 2012 fenerbahçe beşiktaş maçı

forzaquila
izlemediğim fakat gollerini gördükten sonra diyecek pek de bir şey bulamadığım maç.
gole kadarki kısımda yüzde 68 ile topla oynamış beşiktaş, pozisyonlar da var,yok değil, sonra saçma sapan bir gol yiyoruz. gol çok güzel ona bir şey demiyorum da, gökhan'ın bakmadan,düşerken yaptığı ortada caner nasıl bomboş kalır da kafayla sow'a indirir topu? bu caner niye bomboş lan?

sonra gökhan gönül'ün ilk,fener'in ikinci golü var; kuyt ile verkaç yapıp içeri kaçacağını anlamak için maldini,baresi,puyol olmanıza gerek yok, ama takım savunma özürlüsü.

üçüncü golde de savunmanın ortayı boşaltıp 'buyur kardeş gel vur' dediğini görüyoruz.

hayır,bu takımdan ben bu sene gerçekten bir başarı beklemiyorum. beklediğim başarı,elinden geldiğince mücadele edip genç oyuncuların a takıma kazandırılması, hatta kafamdaki tahmini sıralamamız 6 ila 8. sıralar arası.[ybkz]swh[/ybkz] yani fenerbahçe'ye yenilmek sorun değil, böyle saçma sapan hataları sürekli tekrarlayarak,her hafta gol yemeyi başarmak sorun benim için.

ekleme: hala quaresma da quaresma demenin gerçekten mantığı yok. hala internette millet 'quaresma olsaydı değişik olurdu' diyor, e demek alex olsaydı 5'lik olacaktık bu mantıkla. yok arkadaşım quaresma, tamam kötü yönetilmiş hatta yönetilememiş bir kriz quaresma ama ipler kopmuş artık,bırakın şu adamı.
bundan sonra takımdan beklediğim, genç ve yetenekli yabancı oyuncu transferidir, hani elin anderlecht'inin,bordeaux'sunun,shakhthar donetsk'in yaptığı şey.

edit: eksi oy çıktığına göre biz aramızdaki rüya görenleri uyandıramamışız demektir. tamam hacı 3. bitireceğiz,ertesi yıl avrupa ligi'nde yarı final oynayıp finali kıl payı kaçıracağız,dünya yıldızları bize gelmek için can atacak.

7 ekim 2012 adana demirspor adanaspor maçı

forzaquila
demirspor'un müthiş bir oyunla kazandığı maç. tamam iyi hoş, sezon başından beri galibiyeti olmayan ads çok güzel oynamış,goller çok güzel,ama maç öncesindeki olaylar çok büyük rezalet. hangi takımın taraftarları yaptı bilmiyorum ilglienmiyorum da, ama maçla alakasız insanların arabalarının camlarını kırmak nedir ya? lafa gelince herkes halkçı,emekçidir bir de ülkede. ayıp.

adam fawer

forzaquila
olasılıksız kitabıyla yarattığı fırtınayı nazarımda empati kitabında da sürdürmüş yazar. iki kitabı okudum ve etkilendim, özellikle dan brown'da görülen, hikayenin içine bolca bilgi unsuru yerleştirme huyunu da çok beğeniyorum.
116 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol