fani madida

sözlükte çıkan google adsense reklamlarında gördüğümüz bir soru cümlesi. haklı bir soru bence.

gezi eylemleri, bu eylemlerde meydana gelen ölüm ve yaralanmalar ve tribün olarak bir eylem sürecinde olunması sebepleri ile bilinmeyen bir tarihe ertelenmişti. kulislerde eylül ayında yapılabileceği konuşuluyor bu ara.

benden duymuş olmayın.

kara temmuz'un aramızdan aldığı güzel beşiktaşlıların bir diğeri. 13 yıl önce bugün ayrıldı aramızdan.

"alt tarafı hazırlık maçı yahu" deyip geçilecek maçlardan değildi bu. belli ki takım konsantre olmuştu diğer hazırlık maçlarına oranla. ama bu konsantre halimizle dahi verdiğimiz pozisyonların fazlalığı geçen seneki gibi bu sene de bol gol yiyeceğimizin habercisi gibi duruyor. olcay'ın kaçırdığı pozisyonlar her şeyden önce formasının üstündeki numaraya yakışmıyor bence.

21 temmuz 2013 beşiktaş schalke 04 maçı'nda oldukça iyi performans gösteren kaleci. yalnız bana göre halen kanatlardan gelen top sıkıntısı devam ediyor. bir kaç pozisyonda çıkıp alması gereken topları kalesinde bekleyince büyük tehlikeler yaşadık kalede. zaten bana göre kendisinin en büyük iki sıkıntısından biri kanattan gelen top sorunu. diğeri ise basit hatalar yapması. yoksa refleks olarak abartısız türkiye'deki en iyi kalecidir bana göre. ama iyi kaleci dediğin kalesinde güven vermeli ve ne yazık ki bu eksiğini bir türlü geliştiremedi.

(bkz: inş cnm yaa)

4. nesil uçmuş yazar.

kendisi uçma konusundaki beyanını daha önce belirtmişti. bugün de "sizin yapacağınız işi sikeyim, silsene şu üyeliğimi" şeklindeki beyanıyla bu iradesini yineleyince bize de kendi talebine saygı duymak düştü.

kartal sözlük havayolları kaptan pilotu fani madida bildirdi.

farkı bizimle yaşayın.

olur da türkiye'ye gelirse yaratıcı türk basınımız soyadını oldukça etkili bir biçimde kullanacaktır. kendisinin attığı golle gelen galibiyet sonrası en az 10 farklı gazetede "x takımın derdiyok" başlıklarını göreceğiz muhtemelen.

(bkz: çocuğum ne pis geyiğin varmış)

dört dörtlük bir alevinin yapmayacağı türden bir eylem olsa gerek.

bir yandan insanların dini duygularını sömürüp diğer yandan esrar tohumu sipariş eden rapci. sorun tam burada işte. ama tabi allah ve din laflarını ağzından düşürmüyor ya ondan kralı yok kimileri için. adam ot tohumu sipariş edip gözaltına alınmış hala "polislerle iftar açıyoruz" diye ayak yapıyor. iftarını otla açıyor sanırım.

gereksiz alınganlıklar içerisinde olan yazar kişisidir.

öncelikle entry silindiğinde çöp kutusuna gidiyor. bu da "entryni yeniden düzenle ki yeniden sözlükteki yerini alsın" demek oluyor. yani söz konusu formata/hukuka aykırılık giderildiği anda yeniden entry sözlük içerisinde yer alabiliyor.

ayrıca entry silinmesinde alınacak bir durum yok. herkesin entrysi silinebilir. benim de çöp lambamı pek çok kere yaktı moderatör arkadaşlar. demem o ki, lüzumsuz alınganlıklara gerek yok. istenilen sadece sözlük olma olgusunu yitirip inci tadında bir yere dönüşmemek. yoksa kimse entry sildiğinde mutlu olmuyor.

bir (vurgula: yiğit özgür )karikatürü. kimi zaman hak vermemek de elde değil.

http://4.bp.blogspot.com/_1F5nbCPrUAE/TIn1eACAFPI/AAAAAAAAAKc/xVpgB1Zff8g/s1600/%C3%BC%C3%A7e+gidiyorum.jpg

alınacak takımın nazilli belediyespor yahut sürsürü bağlarspor olması durumunda destek verebileceğim proje.

beşiktaş ve fenerbahçe'nin avrupa kupalarından men edilmesine itirazları neticesinde bugün bir karar vermesi beklenen kurul. beşiktaş için en azından bir erteleme cezası vermelerini umut ediyorum ben.

tabi bizi bu hale düşürenleri bir kere daha anmayı da ihmal etmiyorum.

bazen yapılmaması imkansız hale geliyor.

burası bir sözlük ve biz burada sadece beşiktaş değil; konu sınırlaması olmadan yaşadığımız hayata dair her şey üzerinde konuşuyoruz. insanlar farklı düşüncelere sahiptir ve her zaman her konuda anlaşılması mümkün değildir. şu sözlükte düşünce yapısı olarak kendime en yakın hissettiğim arkadaşlarımla bile farklı düşünceler paylaştığım ve yine bu platform üzerinden tartışmalar yaşadığım oldu. ama bu yüzden kimse kimseye tavır almadı almaz da. buraya kadar sorun yok.

sorun herkesin kabul etmesi gereken bazı insani değerlerde anlaşılamayınca başlıyor. bir insanın haksız yere hürriyetinden mahrum bırakılıyor olmasına sevinen bir insanla benim buluşabileceğim ortak bir nokta olamaz. ya da gencecik insanlar ölürken bundan zerre kadar üzüntü duymayıp "oha ateistmiymis" diye şaşırıp "iyi olmuş o zaman" diye insanlıktan çıkan insanla da olamaz.

insan olmanın bazı gerekleri bazı erdemleri vardır. eğer kişi bundan yoksun olduğunu belli ediyorsa o kişiyle ortak bir paydada buluşmanın imkansız olduğu açıktır. sözlük özelinde düşündüğümüzde kimi zaman bunu tek entry'den bile anlamak mümkün olabiliyor.

kendilerini ifade etme konusunda tek bildikleri yöntem olan şiddet seçeneğini yine gün yüzüne çıkarıp beşiktaş ve karagümrük üzerinden herkese tehdit yağdıran oluşum.

reklam yapmak için fırsat çıktı ya hiç kaçırmazlar.

bu saatten sonra akp ve yandaşlarının takımıdır, benim takımım değil.

adamlar basketbol milli takımına seçilecek oyuncuya kadar karışırken "biz kimsenin hayat tarzına müdahale etmiyoruz" diyorlar ya işte ben de buna tutuluyorum.

sisteme karşı durmanın cezasını çeken basketbolcu.

"faiz lobisi" diye geveleyip duranlar devlet üzerinden elde ettikleri ranta çomak sokulunca rahatsız oluyor. böyle bir sebepten dolayı milli takıma alınmamasından bence onur duymalı. basketbol milli takımını da futbol milli takımına benzettiler sonunda. zerre kadar desteğim yok kendilerine artık.

12 temmuz 2013 st. pauli beşiktaş maçı'nı anlatım tarzıyla ilker yasin'i bile mumla aratan pestenkerani yazar.