çocukların zeka gelişimlerini tam olarak tamamlayamamalarından ziyade büyüklerinde güncel olarak olmayan birşeye inanmaları şeklinde özetlenebilir.
mesela ben küçükken hep su tesisatçısı olmak istemiştim. çünkü tanıdığım bir su tesisatçısının adı kahraman dı. kahraman abi o sıralar meşhur oyun olan super mario nun karakteriydi ve prensesi kurtarabilirdi.
eğer bende su tesisatçısı olursam bir prenses olabilir kahraman olabilirdim. buradan hareketle kahraman abinin yanında çıraklığa başladım.
gerisini ne siz sorun ne ben söyleyim ...
(bkz: çocukluk dönemi sanrıları)
sakaryaspor'a yetiştirme parası olarak 480.000 TL ödeneceği bildirilmiştir. oyuncunun kendisi ise 200.000 TL alacaktır.
[ybkz]swh[/ybkz]
[ybkz]swh[/ybkz]
aldığı para konusuna bir şey denemez ama, parada istemiyorum açıklamalarından sonra çelişkili durduğu gözlerden kaçmayan çalıştırıcı
tşörtleri piyasaya çıkmıştır.
genel görüntü tasarımın çook amatör oluşu. yorum taraftarın
http://tinyurl.com/btlk45k
genel görüntü tasarımın çook amatör oluşu. yorum taraftarın
http://tinyurl.com/btlk45k
artik göze hoş gelen tasarimlarin ürünlerin olmasını dilediğim dükkanimizdir.
şunu gördükten sonra vay anasını dedim evet.
http://tinyurl.com/7p4o585
şunu gördükten sonra vay anasını dedim evet.
http://tinyurl.com/7p4o585
teknik direktör seçimi ile başlanacak olan revizyonlardır.
göt göbek göğüs olarak üçlenmesi makul olan ikili.
istanbul'a gelmeden önce de geldikten sonra da ısınamadığım futbolcumsudur. egemen yokkken ersan vardı, toraman vardı şimdi gene varlar... çok ta giden renin ardınından mendil sallamaya gerek yok. kasap dediğimiz adam aynı. tam hatırlayamamakla birlikte rakip takımda iken bizden birini sakatlayan adamdır ayrıca.
bosverin gitsin. isteyen gider hiç farketmez. biz burdayız. biz taraftarız.onlar profesyonel.. işte farkımız bu.
bosverin gitsin. isteyen gider hiç farketmez. biz burdayız. biz taraftarız.onlar profesyonel.. işte farkımız bu.
birbirlerini rakip olrak görmekten öteye gitmeyen kriterlerdir.
---------------alıntı---------------
Bütün kadinlar birbirlerini rakip olarak görürler. Birbirlerini kiskanmalari için ayni meslekten olmalariyla da menfaatlerinin çatismasi falan sart degildir.
* Ortalikta kendilerinden baska kadinlarin da dolasiyor olmasi, kiskanmalari için yeterli bir sebeptir. Yolu kadinlarin görev yaptigi bir yere,
örnegin bir banka subesine düsen bir kadin, gördügü muameleden bunu sip diye anlayabilir.
* Bütün kadinlarin mutlaka kosulacak sartlari vardir. "Seninle evlenirim ama...", "dedigini yaparim ama...
* Nedense bütün ask siirleri, en duygulu sarki sözleri hep erkekler tarafindan yazilmistir. çok duygulu olduklari söylenen kadinlarin bu sirada ne yaptiklari merak konusudur. Bence kadinlar o sirada diger
kadinlari incelemekle mesguldürler. "Ne giymis, ne takmis, benden güzel mi?" Vs...
* Erkekler (eger ruh hastasi degillerse) eslerini çok yakin arkadaslarindan, akrabalarindan, yani olur olmaz herkesten kiskanmazlar. Oysa kadinlar, hiç ayrim yapmaksizin, ömür boyunca, istisnasiz her disiden
kiskanirlar kocalarini.
* Kendisinden 30 yas büyük bir kadinla, sirf parasiiçin evlenen pek az erkek vardir. Buna karsilik etraf, babasi, hatta dedesi yasinda, ama mutlaka zengin erkeklere asik olan(!) kadinlarla doludur.
* Hiçbir kadin çalistigi yerde üstünün kadin olmasini istemez. Vallahi bunu ben söylemiyorum, anketler öyle diyor.
* Erkekler kadinlardan ilgi, sefkat, sevgi disinda pek bir sey beklemezler. Kadinlara bunlar asla yetmez, ilave olarak iki bilezik, bir yüzük gerekir çogu zaman.
* Gelin-kaynana çekismesinin fikralara geçtigi ülkemizde hiç damat-kayinpeder çekismesine tanik oldunuz mu? "Elti gemisi yürümez"diye bir söz vardir da neden bacanaklar için söylenmis benzer bir laf yoktur?
* Evli kadinla iliskiye giren çok az erkek vardir.Buna karsilik evli erkekle hiç düsünmeden iliskiye giren kadin sayisi benim bildigim, gördügüm, duydugum kadariyla bir hayli kabariktir.
* Erkekler bir araya geldiklerinde isten, politikadan, futboldan bahsederler genellikle. Kadinlar bir araya geldiginde ise vay o anda orada olmayan diger kadinlarin haline!
* Eslerinden, "yorgunum", "basim agriyor" bahanesiyle mümkün oldugunca kaçan kadinlar, ortaya ikinci bir kadin çiktigi zaman aniden kocalarini çok
sevdiklerini(!) fark ederler.
* Kocasi tarafindan aldatilan kadinlar genelliklebosanmak yerine, bir çocuk daha yapmayi tercih ederler. Tersi durumda ise erkekler kadinlar kadar akilli olmadiklari için bunu gurur meselesi yapar ve kadini hemen bosamaya kalkarlar.
* Kadinlar evde aksama kadar istedikleri gibi yasarlar. Ne karisanlari ne de görüsenleri vardir. Erkeklerin aksamdan aksama geldikleri evlerinde pek de özgür olduklari söylenemez. Kendilerine durmadan oraya oturmamasi, sigarasinin külüne dikkat etmesi, ayakkabisini çikarmasi hatirlatilir.
* Kadinlar aksama kadar kocalarinin bilgisi disindaistedikleri arkadaslarini misafir ederler. Oysa hiçbir erkek karisindan izin almadan eve bir erkek arkadasini getiremez. Hatta izin alarak bile...
* Kadinlar her istediklerinde eslerinden izin almada annelerini ziyaret edebilirler. Erkekler ne haberli, ne habersiz, yanlarinda esleri olmadan asla annelerine ugrayamazlar.
*Kadinlar bütün iliskilerinde hesap kitap içindedirler. Asla seffaf degildirler. Hoslanirlar, hoslanmaz gibi davranirlar, isterler, istemez gibi yaparlar. Esleriyle sorunlarini çözmede bedenlerini silah olarak kullananlar bile vardir.
* Vücutlarini göstermeye bayilirlar. Açik, dar, seffaf, kisa giyerler.Sonra da "neden bakiyorsunuz?" diye sinirlenirler. Aslinda amaçlari baktirmaktir, ama bunu asla kabul etmezler. özgürlükten, rahatliktan, medeniyetten falan söz ederler. Nereden biliyorsun,derseniz, ben de kadinim oradan biliyorum.
NOT: Istisnalar kaideyi bozmaz (Bu yaziyi okuyan bütünkadinlar kendini istisna olarak kabuledecektir).
Pakize Suda
---------------alıntı---------------
---------------alıntı---------------
Bütün kadinlar birbirlerini rakip olarak görürler. Birbirlerini kiskanmalari için ayni meslekten olmalariyla da menfaatlerinin çatismasi falan sart degildir.
* Ortalikta kendilerinden baska kadinlarin da dolasiyor olmasi, kiskanmalari için yeterli bir sebeptir. Yolu kadinlarin görev yaptigi bir yere,
örnegin bir banka subesine düsen bir kadin, gördügü muameleden bunu sip diye anlayabilir.
* Bütün kadinlarin mutlaka kosulacak sartlari vardir. "Seninle evlenirim ama...", "dedigini yaparim ama...
* Nedense bütün ask siirleri, en duygulu sarki sözleri hep erkekler tarafindan yazilmistir. çok duygulu olduklari söylenen kadinlarin bu sirada ne yaptiklari merak konusudur. Bence kadinlar o sirada diger
kadinlari incelemekle mesguldürler. "Ne giymis, ne takmis, benden güzel mi?" Vs...
* Erkekler (eger ruh hastasi degillerse) eslerini çok yakin arkadaslarindan, akrabalarindan, yani olur olmaz herkesten kiskanmazlar. Oysa kadinlar, hiç ayrim yapmaksizin, ömür boyunca, istisnasiz her disiden
kiskanirlar kocalarini.
* Kendisinden 30 yas büyük bir kadinla, sirf parasiiçin evlenen pek az erkek vardir. Buna karsilik etraf, babasi, hatta dedesi yasinda, ama mutlaka zengin erkeklere asik olan(!) kadinlarla doludur.
* Hiçbir kadin çalistigi yerde üstünün kadin olmasini istemez. Vallahi bunu ben söylemiyorum, anketler öyle diyor.
* Erkekler kadinlardan ilgi, sefkat, sevgi disinda pek bir sey beklemezler. Kadinlara bunlar asla yetmez, ilave olarak iki bilezik, bir yüzük gerekir çogu zaman.
* Gelin-kaynana çekismesinin fikralara geçtigi ülkemizde hiç damat-kayinpeder çekismesine tanik oldunuz mu? "Elti gemisi yürümez"diye bir söz vardir da neden bacanaklar için söylenmis benzer bir laf yoktur?
* Evli kadinla iliskiye giren çok az erkek vardir.Buna karsilik evli erkekle hiç düsünmeden iliskiye giren kadin sayisi benim bildigim, gördügüm, duydugum kadariyla bir hayli kabariktir.
* Erkekler bir araya geldiklerinde isten, politikadan, futboldan bahsederler genellikle. Kadinlar bir araya geldiginde ise vay o anda orada olmayan diger kadinlarin haline!
* Eslerinden, "yorgunum", "basim agriyor" bahanesiyle mümkün oldugunca kaçan kadinlar, ortaya ikinci bir kadin çiktigi zaman aniden kocalarini çok
sevdiklerini(!) fark ederler.
* Kocasi tarafindan aldatilan kadinlar genelliklebosanmak yerine, bir çocuk daha yapmayi tercih ederler. Tersi durumda ise erkekler kadinlar kadar akilli olmadiklari için bunu gurur meselesi yapar ve kadini hemen bosamaya kalkarlar.
* Kadinlar evde aksama kadar istedikleri gibi yasarlar. Ne karisanlari ne de görüsenleri vardir. Erkeklerin aksamdan aksama geldikleri evlerinde pek de özgür olduklari söylenemez. Kendilerine durmadan oraya oturmamasi, sigarasinin külüne dikkat etmesi, ayakkabisini çikarmasi hatirlatilir.
* Kadinlar aksama kadar kocalarinin bilgisi disindaistedikleri arkadaslarini misafir ederler. Oysa hiçbir erkek karisindan izin almadan eve bir erkek arkadasini getiremez. Hatta izin alarak bile...
* Kadinlar her istediklerinde eslerinden izin almada annelerini ziyaret edebilirler. Erkekler ne haberli, ne habersiz, yanlarinda esleri olmadan asla annelerine ugrayamazlar.
*Kadinlar bütün iliskilerinde hesap kitap içindedirler. Asla seffaf degildirler. Hoslanirlar, hoslanmaz gibi davranirlar, isterler, istemez gibi yaparlar. Esleriyle sorunlarini çözmede bedenlerini silah olarak kullananlar bile vardir.
* Vücutlarini göstermeye bayilirlar. Açik, dar, seffaf, kisa giyerler.Sonra da "neden bakiyorsunuz?" diye sinirlenirler. Aslinda amaçlari baktirmaktir, ama bunu asla kabul etmezler. özgürlükten, rahatliktan, medeniyetten falan söz ederler. Nereden biliyorsun,derseniz, ben de kadinim oradan biliyorum.
NOT: Istisnalar kaideyi bozmaz (Bu yaziyi okuyan bütünkadinlar kendini istisna olarak kabuledecektir).
Pakize Suda
---------------alıntı---------------
sattıkları ürünlerde kısa süre kullanımından sonra olusan deforme icin geri goturdugunuzde "fabrikaya gonderiyoruz" deyip teslim alan daha sonra fabrikadan bir turlu geri gelemeyen ürün sistemi olan markadır.
Bu kafa ile yakında batarlar.
Bu kafa ile yakında batarlar.
hayırlısı olsun... mütevazi bir bütçe ile neler yapabileceğimizi göreceğiz.
tebrikler çocuklar.. [ybkz]swh[/ybkz]
Yaşar Holding'in markası. Pınar etiketi ile et ve süt ürünlerinde üretim yapmaktadır.
adı "Uzun Soyulmuş Sosis - %100 Dana" ürünümüzde kanatlı eti tespit edildiğine dair iddaalar ile çalkalanmaktadır. iddaa diyorum çünkü bakanlığın açıklamasına yine bakanlığın kendi evrağı ile karşılık veren firma şu anda oldukça güç bir duruma düşmüştür.
okullara dağıtılan süt ihalesinden de komik bir nedenden çıkarılmışlardı. artık neye yorumlamak gerek bilmiyorum..
yıllardır güvenilen Pınar'ın bunu yapmaya ihtiycaı varmıydı eğer doğru ise.. yoksa sırf kendi yandaşlarına pazar açmak isteyen hükümet şakşakçılarının oyunumu .. ne olursa olsun.. firmanın itibarı zedelenmiş ve ağır yara almıştır.
adı "Uzun Soyulmuş Sosis - %100 Dana" ürünümüzde kanatlı eti tespit edildiğine dair iddaalar ile çalkalanmaktadır. iddaa diyorum çünkü bakanlığın açıklamasına yine bakanlığın kendi evrağı ile karşılık veren firma şu anda oldukça güç bir duruma düşmüştür.
okullara dağıtılan süt ihalesinden de komik bir nedenden çıkarılmışlardı. artık neye yorumlamak gerek bilmiyorum..
yıllardır güvenilen Pınar'ın bunu yapmaya ihtiycaı varmıydı eğer doğru ise.. yoksa sırf kendi yandaşlarına pazar açmak isteyen hükümet şakşakçılarının oyunumu .. ne olursa olsun.. firmanın itibarı zedelenmiş ve ağır yara almıştır.
maç için inönü stadına büyük ekran konulacağına dair fikirlerin ortaya atıldığı maçtır.
---------------alıntı---------------
Fatih Hasbal
Taraftarlarımızın ortak kararı ve seçimi ile "Adana Demirspor, Livorno, Paok" gibi takımlarla inönü Stadımız yıkılmadan önce bir turnuva veya tek bir maç halinde veda maçı düzenlenmelidir. Turnuva olursa kombine de çıkabilir. Bu maçlar için özel forma, t-shirt ve atkı da çıkmalıdır. Hem maddi destek olur hem hepimizin istediği gibi güzel bir veda olur. Ayrıca son maçın son dakikalarına doğru inönüde ilk golü atan hem de efsane başkanımız sayın Süleyman Seba son golü atıp anlamlı bir veda olmalı..
---------------alıntı---------------
Fatih Hasbal
Taraftarlarımızın ortak kararı ve seçimi ile "Adana Demirspor, Livorno, Paok" gibi takımlarla inönü Stadımız yıkılmadan önce bir turnuva veya tek bir maç halinde veda maçı düzenlenmelidir. Turnuva olursa kombine de çıkabilir. Bu maçlar için özel forma, t-shirt ve atkı da çıkmalıdır. Hem maddi destek olur hem hepimizin istediği gibi güzel bir veda olur. Ayrıca son maçın son dakikalarına doğru inönüde ilk golü atan hem de efsane başkanımız sayın Süleyman Seba son golü atıp anlamlı bir veda olmalı..
---------------alıntı---------------
beşiktaşı ancak beşiktaşlılar kurtarabilir.Daha çok taraftar projelerine ve hatta taraftardan borç para almaya ihtiyacı var. bedeli daha sonra ödenmek üzere...
beşiktaş halkın takımıdır. ve onu gene halk kurtarabilir.
beşiktaş halkın takımıdır. ve onu gene halk kurtarabilir.
türkçe'ye insan kaynakları olarak çevrilmiş ecnebice kelime.. çok meraklı ve hevesli kurumsallaşmış veyahut kurumsallaşamayan artiz firmaların kapılarına yapıştırdığı yazıdır ayrıca.
hiç gerek duymadım, sevmem. saçmadır, tü, pis bide kakadır.
hiç gerek duymadım, sevmem. saçmadır, tü, pis bide kakadır.
burada ezilen ve ezenleri bir kenara ayırarak, bir iş mülakatında cereyan eden densizlikleri, güldürüklü temaşaları işaret eden ve rivayetine mütakip güldüren hadiselerdir.
bu cümle-i vecizeden anlaşıldığı kadarı ile [ybkz]swh[/ybkz] yokluğun uzak ellerin yasak sen bana uzak neredesin sözlerini hatırlatarak selahattin ve patron dialogunda normal akışkan giden görüşmenin şu cümle ile bozulduğunu belirtmekten kıvanç duyarım.
+ What_are_your_expectations_from_the_company ?
expectations bu kelimeyi hatırlamayan selahattinin :
- how can I say ...zzz
demesini mutemek ile karşılamaktayız. işte artiz dediğim karakter bu ulan ne güzel şakıyo bülbül gibi çocuk expectations nedir? öğrensen ne yapacaksın ? vay anasını hepiniz ingiliz hepiniz (bkz: Human Resources) oldunuz.
hiç bir işe yaramayan insan kaynaklarını sorularını sorun sorun durun . ne sonuç çıkaracaksınız.
+ cengiz bey bekletileriniz neler?
+ cengiz bey zayıflıklarınız neler?
- zayıflık yok efenim maşallah koçum.
+ ama burcunuz yengeç değilmi ? koçmusunuz ?
- he bebeğim koçum. hatta goçum. aslında hayvan olanındanım.
+ zzzz
bu cümle-i vecizeden anlaşıldığı kadarı ile [ybkz]swh[/ybkz] yokluğun uzak ellerin yasak sen bana uzak neredesin sözlerini hatırlatarak selahattin ve patron dialogunda normal akışkan giden görüşmenin şu cümle ile bozulduğunu belirtmekten kıvanç duyarım.
+ What_are_your_expectations_from_the_company ?
expectations bu kelimeyi hatırlamayan selahattinin :
- how can I say ...zzz
demesini mutemek ile karşılamaktayız. işte artiz dediğim karakter bu ulan ne güzel şakıyo bülbül gibi çocuk expectations nedir? öğrensen ne yapacaksın ? vay anasını hepiniz ingiliz hepiniz (bkz: Human Resources) oldunuz.
hiç bir işe yaramayan insan kaynaklarını sorularını sorun sorun durun . ne sonuç çıkaracaksınız.
+ cengiz bey bekletileriniz neler?
+ cengiz bey zayıflıklarınız neler?
- zayıflık yok efenim maşallah koçum.
+ ama burcunuz yengeç değilmi ? koçmusunuz ?
- he bebeğim koçum. hatta goçum. aslında hayvan olanındanım.
+ zzzz
sarı sarı turnalar gelir dötümü tırmalar sözcük öbekinin isim tamlanmış hali. tam dilbisi ile işim olmasada biri çıkar derseki kardeşim bu zincirleme zamir tamlaması onu da kabul ederim. hem artistik yapıp bana burdan geleceksen gelme ?
bana geleceksen tebrizden, trablustan veya trabzondan gel. yada içinde trz harlerinin bulunduğu bir yerden gel. gelmeyeceksen gelme. çokta umrundasın. her yerden felsefe denen bu boku icat etmesen olmaz anasını satayım sebastian.
düşmez kalkmaz bir allah derya farabi, [ybkz]swh[/ybkz] hadi demiş bir şey demiyorum, o failüsü veyahut failetünene ne demeli ? gencecik beyinciklere divan edebiyatı sokmaya çalışan eğitim sistemi sistemsizliğine.
ve işte bütün bu matematikten kaynaklanan polinomlar ile pisagor problemlerine mütevellit bir iş mülakatında işinize yaramayan bir çok etkinliği barındıran bu karmaşada aklınıza takılan bazı şeyler olabilir.
ben buradan hareketle aşağıdaki konuya dikkatinizi çekmek isterim.
(bkz: alternatif iş görüşmesi diyalogları )
bana geleceksen tebrizden, trablustan veya trabzondan gel. yada içinde trz harlerinin bulunduğu bir yerden gel. gelmeyeceksen gelme. çokta umrundasın. her yerden felsefe denen bu boku icat etmesen olmaz anasını satayım sebastian.
düşmez kalkmaz bir allah derya farabi, [ybkz]swh[/ybkz] hadi demiş bir şey demiyorum, o failüsü veyahut failetünene ne demeli ? gencecik beyinciklere divan edebiyatı sokmaya çalışan eğitim sistemi sistemsizliğine.
ve işte bütün bu matematikten kaynaklanan polinomlar ile pisagor problemlerine mütevellit bir iş mülakatında işinize yaramayan bir çok etkinliği barındıran bu karmaşada aklınıza takılan bazı şeyler olabilir.
ben buradan hareketle aşağıdaki konuya dikkatinizi çekmek isterim.
(bkz: alternatif iş görüşmesi diyalogları )
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?