sivas deplasmanının son 3-4 yıldır ligin en zorlu deplasman olduğundan şüphe yok. hele kışın oynanıyorsa buzlu zeminde kazanma yüzdemiz de düşüyor. hem zorlu deplasman, hem de neredeyse bir futbol takımı kadar eksikle çıkacağımız maç. sıkıntı büyük ama comandante bilic ve askerlerine güven daha da büyük.
açık konuşayım. bir taraftar olarak futbolda skordan çok oynanan oyunu, mücadeleyi ve klas hareketleri sevdiğimden adaylık süresince serdal adalıyı desteklemiştim. adalı seçilirse daha klas futbolcular daha güzel bir futbol daha korkulan bir takım oluruz ve başarı=para olduğundan borçları da eritiriz düşüncesindeydim. hele fikret ormanın seçilip kemer sıkma politikası ve samet aybaba faktörleri eklenince adeta dünya başıma yıkıldı ve bu sene nasıl bir an önce geçer düşüncesine girdim.
ama fikret başkanın inanılmaz derecede mali başarıları; borçları yapılandırıp uzun taksitlere yayması, personel ve oyuncuların maaşlarının tıkır tıkır ödenmesi, ardından aybabaya yol verip zeki önder özen'i getirmesi ve onun da bilic'i getirmesi ve gençlere yapılan güzel yatırımlar, türk futbol tarihinin yapılan en büyük sponsorluk anlaşması ve diğer sponsorluk anlaşmaları, sezonun ilk yarısında oynanan bursa deplasmanındaki akıl almaz ve yıllarca unutmayacağım o güzel futbol resitali ve bugün baktığımda yeni stadyumla yepyeni bir sayfa açılması ümidiyle bana allah fikret orman'ı, zeki önder özen'i, slaven bilic'i başımızdan eksik etmesin diye her gece yatakta dua etmemi sağlayan başkanımızdır.
ama fikret başkanın inanılmaz derecede mali başarıları; borçları yapılandırıp uzun taksitlere yayması, personel ve oyuncuların maaşlarının tıkır tıkır ödenmesi, ardından aybabaya yol verip zeki önder özen'i getirmesi ve onun da bilic'i getirmesi ve gençlere yapılan güzel yatırımlar, türk futbol tarihinin yapılan en büyük sponsorluk anlaşması ve diğer sponsorluk anlaşmaları, sezonun ilk yarısında oynanan bursa deplasmanındaki akıl almaz ve yıllarca unutmayacağım o güzel futbol resitali ve bugün baktığımda yeni stadyumla yepyeni bir sayfa açılması ümidiyle bana allah fikret orman'ı, zeki önder özen'i, slaven bilic'i başımızdan eksik etmesin diye her gece yatakta dua etmemi sağlayan başkanımızdır.
adamlığından, açık sözlülüğünden, objektifliğinden, dürüstlüğünden şüphem yok. jones ve danny transferleri için vizyonsuz denilmiş kendisine. bu iki transfer için düşüncelerim:
danny transferinde açıklama yaptı city'i bekledik porto'dan mangala'yı alsınlar diye alamayınca bırakmadılar dedi. demedi mi? dedi. ha niye o zaman danny? dünyadaki son stoper mi diyeceksiniz. tabiki değil. yamulmuyorsam transferin son gününde oldu danny transferi, yani şartlar hangi oyuncuya yöneltilmeliydi ki danny'den önce. ha şunu derseniz hak veririm; lescott'un alternatifi yok muydu? veya o alternatif danny miydi? derseniz orda hatası var elbet. bir de şu tarafından bakalım; danny kiralık. yani sezon sonu alın kardeşim şunu yeter bu kadar çektiğimiz kalp stresi deyip geri yollayabileceğiz. hacı sivok sakat, yine yamulmuyorsam ara transfer döneminde escude de sakattı, franco 18'e giremiyordu. stopersiz oynayamayacağımıza göre o dönem danny "kiralık olarak" sudaki yılandı bizim için, mecbur sarıldık.
jones transferine gelince. size fabian ernst diyorum sadece. nasıl ernst geldiğinde beklenti yoktu, adamın çalışkanlığını, başarısını, hırsını ve katkısını görünce ara transferde nokta atışı dedik? jones'ta da aynı nokta atışı hedeflendi. jones'a fener maçına kadar sesimi çıkartmadım, adam yeni, ara sıra oynuyor, alışamamıştır diye. fakat gördük ki yeterli seviyede değil.
ulan sanki zeki önder özen zamanına kadar yapılan bütün sikko transferler tuttu da bi bu adamın yaptıkları tutmadı gibi konuşuyosunuz. az destek olun hacılar destek kötü değildir, güç verir. adam en azından diğer kulüptekiler gibi sikimsonik şeyler değil beşiktaşımız'a yararlı olabilecek şeyleri yapmaya çalışıyor. artniyetli değil demek istiyorum.
danny transferinde açıklama yaptı city'i bekledik porto'dan mangala'yı alsınlar diye alamayınca bırakmadılar dedi. demedi mi? dedi. ha niye o zaman danny? dünyadaki son stoper mi diyeceksiniz. tabiki değil. yamulmuyorsam transferin son gününde oldu danny transferi, yani şartlar hangi oyuncuya yöneltilmeliydi ki danny'den önce. ha şunu derseniz hak veririm; lescott'un alternatifi yok muydu? veya o alternatif danny miydi? derseniz orda hatası var elbet. bir de şu tarafından bakalım; danny kiralık. yani sezon sonu alın kardeşim şunu yeter bu kadar çektiğimiz kalp stresi deyip geri yollayabileceğiz. hacı sivok sakat, yine yamulmuyorsam ara transfer döneminde escude de sakattı, franco 18'e giremiyordu. stopersiz oynayamayacağımıza göre o dönem danny "kiralık olarak" sudaki yılandı bizim için, mecbur sarıldık.
jones transferine gelince. size fabian ernst diyorum sadece. nasıl ernst geldiğinde beklenti yoktu, adamın çalışkanlığını, başarısını, hırsını ve katkısını görünce ara transferde nokta atışı dedik? jones'ta da aynı nokta atışı hedeflendi. jones'a fener maçına kadar sesimi çıkartmadım, adam yeni, ara sıra oynuyor, alışamamıştır diye. fakat gördük ki yeterli seviyede değil.
ulan sanki zeki önder özen zamanına kadar yapılan bütün sikko transferler tuttu da bi bu adamın yaptıkları tutmadı gibi konuşuyosunuz. az destek olun hacılar destek kötü değildir, güç verir. adam en azından diğer kulüptekiler gibi sikimsonik şeyler değil beşiktaşımız'a yararlı olabilecek şeyleri yapmaya çalışıyor. artniyetli değil demek istiyorum.
yeni sezonda yeni stadyumuyla genç ve istekli futbolcularıyla futbol için fazla bilgili teknik kadrosuyla aksayan bölgelere yapılan bir kaç takviye ile gelecek sezonlara damga vuracak olan her daim aşığı olduğum kulübümdür.
hırsı, oyunu okuması, yardımcıları, oyuncuları ile elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışan ve yapan sosyalist, gitarist, marjinal teknik direktörümüzdür. stadyumsuz, dünya sakatın olduğu, yıldızsız takımı, türkiye'de direkt şampiyonlar ligi grup etaplarına katılmaya en büyük adaydır.
yakışıklılığıyla, atılan gollerden sonra bilic'e koşa koşa sarılmaya giderken uçuşan saçlarıyla kulübemize renk getiren sempatik, genç yaşında tecrübeli denilebilesi işleri yapmış yardımcı antrenörümüzdür.
derin futbol bilgisiyle "yürüyen futbol wikipedia'sı" dediğim, akıllı, sempatik, ölmeden önce yapılacaklar listemde; kendisiyle bir gün mutlaka sabaha kadar rakı içip beşiktaş muhabbeti yapmak istediğim "smart futbol insanı".
profesyonelliğini zor durumlarda kaybetmeyen başarılı tercüman. şahsen ben, bilic "come on! give me a break!" deyip gittiğinde panikleyip "ne bakıyosunuz lan!" deyip koşmaya başlardım.
30 ağustos tarihine kadar yetişmesini istediğim fakat bunun çok zayıf bir ihtimal olduğunu bildiğim, maçlarımıza gelecekte ev sahipliği yapacak mabedimiz. inşaat işinden tabiki başgan kadar anlamam ama stadyum sağlam olsun yeter 30 ağustosa yetişmese de olur. yetiştirelim derken aceleden eksik gidik bişeyler olmasın korkum o. "aa biz orayı atlamışız." ya da "yetiştirmek için onu yapmaktan vazgeçtik, onun yerine şöyle yaptık." durumları olmasın yani.
giydiği 10 numaranın kendisine ağır geldiğini kulübe geldiği ilk günlerden beri söylerim. kanat adamısın hacı sen. adam geç, çalım at, -isabetli- pas at, orta aç, gol at. budur! bizimki sadece gol atabiliyo. gönül ister ki hepsini az biraz da olsa yapabilsin ama... hırslı... çalışırsa olur muhtemelen.
#350565
son yıllarda büyük bir ivme kazanmışlardır. kendini ispatlamış mustafa denizli ve fatih terim değil de ertuğrul sağlam'ın anadolu'dan gelen şampiyonluğu ve bu sene ersun yanal'ın büyük bir kulüpteki performansı kendilerini ispatlama adına atılmış büyük adımlardır. ayrıca samet aybaba ve bülent uygun'a yunan pasaportu vererek diğer türk teknik direktörlere bir kıyak yapılabilir başarı yüzdesini arttırmak için.
8-0'lık ankaragücü maçıyla şikeyi türkiye'ye getirip şampiyon olduk diyen takımın bahsedilen karara imza atıp, şerefli ikincilikleriyle tanınan kulüple birlikte +17 kulübün imza attığı kararı, gaassarayın maddi olarak zarara gireceği için alınan kararın değişikliği istenen toplantının başkanının verdiği demeçtir. yani diyor ki cavcavcavcav konuşan adam; arkadaş bu kararı tüm kulüpler istedi ama gaassaray ligde gelecek sezon şampiyonluğa oynayamaz gelin biz bu kararı değiştirelim. siktir edin bu karara göre plan programını yapan beşiktaşı..
kendi fikrimdir; tribünde oturtulan yabancı futbolcuların oynaması gerekmekte derim, ama söz konusu kurala uyup ona göre transfer politikasını belirleyen kulübün maddi olarak mağdur edilmemesini isterim. sonuçta alınan bir karar, uygulanan bir strateji ve maddi bir gider var.
kendi fikrimdir; tribünde oturtulan yabancı futbolcuların oynaması gerekmekte derim, ama söz konusu kurala uyup ona göre transfer politikasını belirleyen kulübün maddi olarak mağdur edilmemesini isterim. sonuçta alınan bir karar, uygulanan bir strateji ve maddi bir gider var.
3. şarkısındaki sayılan kadroları, albümün üzerinden 11 yıl geçse de hala ezbere sayabildiğim albümdür.
100. yıl albümündeki sayılan kadroları 11 yıl sonra bile ezbere sayabilmektir beşiktaş aşkı.
aynı zeki demirkubuz'un yaşadığı bir anı olan; bir sabah saat 6 civarı aniden uyanıp yatakta oturup düşünen kardeşine sorulan "noldu?" sorusuna verilen cevap olarak "abi feyyaz napiyodur şimdi?" hikayesi gibi; sabaha karşı uykudan bir anda uyanıp "acaba ilhan mansız napıyodur şimdi?" diye yatakta oturur pozisyonda düşünmektir beşiktaş aşkı.
ilk yarısının berabere biteceğini düşündüğüm maç [ybkz]swh[/ybkz]
yazarlığa alındığım andan itibaren bana çok pis fena yardımı dokunan, sözlük hakkında sorduğum sorularla zamanını aldığım halde hiç rahatsız olmadan tüm bilmem gerekenleri adım adım söyleyen yazar [ybkz]swh[/ybkz]
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?