yediğin yemeğin her lokmasını boğazına dizen zat-ı muhteremdir kendileri.
* aa yemek mi yiyordunuz?
- evet abi, malum öğle arası.
* doğru doğru, siz yiyin yemeğinizi ben şurada beklerim.
(Bekleme yapacağı alana ilerleyip oturur. aradan beş dakika geçer ya da geçmez)
* benim işimde kısaydı aslında bir hallediverseydiniz iyi olurdu ama neyse.
(sinirler tavan yemeğinde diye başlayan cümleler kurulacakken)
- tabi efendim ne demek, ne vardı sizin? şeklinde bir soru sonrası iş başlar veee artık o yemek yenemeyek durumdadır.
er kişiye değil her kişiye tavsiyem, yemek saatlerinizi herkesinden bir saat ileri atmanız olacaktır.
çektirdiklerinin bedelini ödüyorsundur şeklinde karşılık bulması muhtemel olan er kişidir kendisi.
dinlediğim anda beni benden almış, "dur be bir daha çevireyim şunu" şeklinde kelamlar ettirmiş, üçüncüsünde saate baktırmaksızın sesini tavan yaptırmış, dördüncü de şarkı şakır kendisine eşlik ettirmiş ve nihayetinde beni kartal sözlükle tanıştırmış muhteşem beste.
ulan bir aşk daha güzel nasıl anlatılır be. ölüyorum abi ben bu besteyi dinlerken de söylerken de...
ulan bir aşk daha güzel nasıl anlatılır be. ölüyorum abi ben bu besteyi dinlerken de söylerken de...
babanın erkek arkadaşını görünce suratını ekşitip arkadaşınıza "gel bakalım sen buraya" diyeceği durumun zıttı olan hâl.
bir dönem kupa maçları düzenlenen dernek.
geçmiş günleri ve güzelliklerini anımsadığımda hakkını verdiğim ünlemdir.
(bkz: sobanın üzerinde kızarmış ekmek kokusuyla uyanmak)
(bkz: akşamları mısırı patlatıp sobanın üzerinde fokurdayan çaydanlığın katık olması suretiyle akşam kuşağı türk sineması izlemek)
(bkz: bakkala gittiğinizde bakkal amcanın para üzeriyle birlikte uzattığı tipitip marka sakız)
(bkz: vb)
(bkz: sobanın üzerinde kızarmış ekmek kokusuyla uyanmak)
(bkz: akşamları mısırı patlatıp sobanın üzerinde fokurdayan çaydanlığın katık olması suretiyle akşam kuşağı türk sineması izlemek)
(bkz: bakkala gittiğinizde bakkal amcanın para üzeriyle birlikte uzattığı tipitip marka sakız)
(bkz: vb)
ne benimle ağır konuş
ne de beni buna mecbur et !
ne de beni buna mecbur et !
en sevdiğim sezen şarkısı.
maili bilmem ama mesajı patronuna atmak oldukça vahim bir durum.
zira başıma geldi:
b: kuzu okan' ı açsana f.d. var. yeni albüm yapmış enfes parçalar var yine. alımlık olmuş.
p: anlamadım
b: neyi anlamanız gerektiğini anlamadım
p: okan ne? f.d. ne?
b: nasıl yani?
p: canan sabah işe geleceksin saatten haberin var mı?
b: var da...
p: iyi, sipariş ve ödemelerin de mesajların gibi değildir inşallah. hadi iyi geceler.
b: iyi geceler
p: albümü de yarın dinletirsin artık.
b: dumur oldum...
zira başıma geldi:
b: kuzu okan' ı açsana f.d. var. yeni albüm yapmış enfes parçalar var yine. alımlık olmuş.
p: anlamadım
b: neyi anlamanız gerektiğini anlamadım
p: okan ne? f.d. ne?
b: nasıl yani?
p: canan sabah işe geleceksin saatten haberin var mı?
b: var da...
p: iyi, sipariş ve ödemelerin de mesajların gibi değildir inşallah. hadi iyi geceler.
b: iyi geceler
p: albümü de yarın dinletirsin artık.
b: dumur oldum...
akışına bırakmak en doğrusu
bizzat kendimi tanımı olarak gösterebileceğim insan türüdür.
yapılan kahvaltı sonrası sadece keyfine içerek büyük haz alınan sabah kahvesinin yerini bir tek pazar sabahları balkonda edilen uzuuuun kahvaltı sonrası bol köpüklü türk kahvesi alabilir.
yapılan kahvaltı sonrası sadece keyfine içerek büyük haz alınan sabah kahvesinin yerini bir tek pazar sabahları balkonda edilen uzuuuun kahvaltı sonrası bol köpüklü türk kahvesi alabilir.
Sessiz sinema oynarken karşı tarafa anlattırmaktan çok keyif aldığım film.
tamamı birden oluşan tüm sayılardır. zira hepsi tek başına da dimdik ayaktadır. bir araya geldiklerinde de dimdik ayaktadırlar.
1
11
111
1111
11111 .... gibi...
1
11
111
1111
11111 .... gibi...
yaşamdır, nefestir, her şeydir.
hele gün batımında, bir bahar akşamında, bir fincan kahve veya çayla muhteşem şekilde özdeşleşen keyfin zirve noktasıdır.
hele gün batımında, bir bahar akşamında, bir fincan kahve veya çayla muhteşem şekilde özdeşleşen keyfin zirve noktasıdır.
sözlerine kapıldığımda oynadığım oyunu bana yarıda bıraktıran ama sadece müziğine kulak verdiğimde yerimde oturtmayan enfes şarkı.
kendisi bizzat patronum olur dediğim patron modelidir.
tabii bu sözü söylediğinin ertesi günü işten genelde beni 21:00 gibi paydos ettiren patronla da aynı kişidir.
tabii bu sözü söylediğinin ertesi günü işten genelde beni 21:00 gibi paydos ettiren patronla da aynı kişidir.
eskiden orospularla yatar iyi aile kızlarıyla evlenirdik şimdi iyi aile kızlarıyla yatıp orospularla evleniyoruz

sen daha iyilerine layıksın diyen erkekle aynı zihniyette olanların söyleyebileceği bir söz.
er (sayılan) kişi kendinin ne halt olduğunu anlamıştır sonunda...
er (sayılan) kişi kendinin ne halt olduğunu anlamıştır sonunda...
kadının kalbine giden "dürüstlük, incelik, anlayış" gibi çeşitli yollar vardır. ama hepsi tek bir noktaya varma yanlısıdır. Ve ulaştığı noktada tek şeye bakar:
"ADAM MISIN?"
"ADAM MISIN?"
ulaştığı nokta bir kadının ruhu değilse hiçbir işe yaramayan yol...
Ülkeyi yönetmek isteyenlerin daha birbirine ve halka hitab etme becerisine sahip olmadığının göstergesidir.
ülkeyi yediniz, vatandaşı yediniz yetmedi, şimdi birbirinizi yiyorsunuz...
ülkeyi yediniz, vatandaşı yediniz yetmedi, şimdi birbirinizi yiyorsunuz...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?