kendisi abdurrahman çelebidir.
kendisinden sonraki oynayacağımız maç[ybkz]swh[/ybkz] için bize yorgunluk problemi yaşatmasından korktuğum uefa avrupa ligi 6. hafta müsabakası.
aksi gibi galatasaray avrupa maçını salı günü içeride oynayacak. seyahat dertleri yok ve bizden daha uzun süre dinlenecekler. perşembe akşamı bizim saatimizle 22:05'te başlayacak olan maç gece yarısı bitecek. ülkeye sabah saatlerinde dönecek takım. cuma günü öyle geçecek. maça[ybkz]swh[/ybkz] hazırlanmak için sadece cumartesi ve pazar günleri kalacak. ayrıca tur atlamak açısından hayati önem taşıyan bir maç. bu nedenle rotasyon da olanaksız. sporting lizbon'nun puan kaybetmesi durumunda elenme riski var. onun için temposu çok yüksek bir maç olacak.
bir takımın hiç mi şansı olmaz arkadaş? avrupa'da tamam ya da devam maçı oynayacaksın, ardından ligde kesinlikle kazanman gereken bir maç oynayacaksın. iki maç öncesinde de bir kıtayı enlemesine geçecek uzaklıkta seyahat edeceksin. sonrasında maça hazırlanmak için sadece 48 saatin olacak. lan böyle fikstürün içine köpek işesin. mersin, kayseri, eskişehir gibi takımlar denk gelemez miydi sanki? yahut avrupa ligindeki son maç iskenderbey takımıyla olamaz mıydı? millet şampiyonlar liginde uefa avrupa liginden daha kolay gruba düşer, biz ise daha hiç maç kaybetmediğimiz halde son maçta avrupa'ya veda etme tehlikesiyle burun burunayız (bu arada şampiyonlar ligine biz gitsek ya bayern ya da barcelona'nın grubuna düşerdik[ybkz]swh[/ybkz]).
bu takımın ne transfere, ne de stada ihtiyacı var. tek ihtiyacımız olan şey biraz şans...
aksi gibi galatasaray avrupa maçını salı günü içeride oynayacak. seyahat dertleri yok ve bizden daha uzun süre dinlenecekler. perşembe akşamı bizim saatimizle 22:05'te başlayacak olan maç gece yarısı bitecek. ülkeye sabah saatlerinde dönecek takım. cuma günü öyle geçecek. maça[ybkz]swh[/ybkz] hazırlanmak için sadece cumartesi ve pazar günleri kalacak. ayrıca tur atlamak açısından hayati önem taşıyan bir maç. bu nedenle rotasyon da olanaksız. sporting lizbon'nun puan kaybetmesi durumunda elenme riski var. onun için temposu çok yüksek bir maç olacak.
bir takımın hiç mi şansı olmaz arkadaş? avrupa'da tamam ya da devam maçı oynayacaksın, ardından ligde kesinlikle kazanman gereken bir maç oynayacaksın. iki maç öncesinde de bir kıtayı enlemesine geçecek uzaklıkta seyahat edeceksin. sonrasında maça hazırlanmak için sadece 48 saatin olacak. lan böyle fikstürün içine köpek işesin. mersin, kayseri, eskişehir gibi takımlar denk gelemez miydi sanki? yahut avrupa ligindeki son maç iskenderbey takımıyla olamaz mıydı? millet şampiyonlar liginde uefa avrupa liginden daha kolay gruba düşer, biz ise daha hiç maç kaybetmediğimiz halde son maçta avrupa'ya veda etme tehlikesiyle burun burunayız (bu arada şampiyonlar ligine biz gitsek ya bayern ya da barcelona'nın grubuna düşerdik[ybkz]swh[/ybkz]).
bu takımın ne transfere, ne de stada ihtiyacı var. tek ihtiyacımız olan şey biraz şans...
iskenderbey takımının gider ayak son bir kıyak yapmasını beklediğim maç.
bugün "beşiktaş online"da bir haber gördüm "bilic kendisini istiyor" şeklinde. eğer haber doğruysa koparabildiğimiz kadar para koparıp devre arasında göndermemiz gereken oyuncu.
düzelecek diye beklemenin alemi yok. aksi halde elimizde patlayan oyuncular kervanına kendisi de katılacak.
edit: ya da gitmesin vazgeçtim[ybkz]swh[/ybkz].
düzelecek diye beklemenin alemi yok. aksi halde elimizde patlayan oyuncular kervanına kendisi de katılacak.
edit: ya da gitmesin vazgeçtim[ybkz]swh[/ybkz].
ilk yarısı itibariyle bizim açımızdan boka saran maç.
30. dakikası itibariyle kaleye şutumuz olmayan maç.
neredeyse normal 11'imizle çıktığımız maç. inşallah fazla yorulmazlar da akhisar maçında problem yaşamayız.
bu sezon için umudumu kestiğim, inşa halindeki yeni stadımız. siz de öyle yapın kabullenmesi daha kolay oluyor.
hem düşünsenize, olur da şampiyon olmayı başarabilirsek dünyada kendine ait bir stadı olmadan şampiyon olan ilk takım olacağız. geçen yıl bunu az farkla kaçırdık. bu yıl neden olmasın? bence bitmesin, karşımızda böyle bir ünvan edinmek gibi bir fırsat varken bırakalım da bunu başarmayı beklemenin heyecanıyla yaşayalım bir süre daha.
o stat nasıl olsa bitecek allah'ın izniyle. ve bizler, ömrümüz varsa, yine o yoldan şarkılar söyleyerek beşiktaş'ımıza koşacağız. az daha sabır...
hem düşünsenize, olur da şampiyon olmayı başarabilirsek dünyada kendine ait bir stadı olmadan şampiyon olan ilk takım olacağız. geçen yıl bunu az farkla kaçırdık. bu yıl neden olmasın? bence bitmesin, karşımızda böyle bir ünvan edinmek gibi bir fırsat varken bırakalım da bunu başarmayı beklemenin heyecanıyla yaşayalım bir süre daha.
o stat nasıl olsa bitecek allah'ın izniyle. ve bizler, ömrümüz varsa, yine o yoldan şarkılar söyleyerek beşiktaş'ımıza koşacağız. az daha sabır...
geniş bir rotasyon beklediğim maç. pek adetim değildir ancak kafamdaki 11'i paylaşmak isterim;
tolga - tosic - milosevic - rhodolfo ya da ersan - serdar kurtuluş - necip - olcay - kerim - sosa - gökhan töre - cenk tosun.
necip ligde cezalı olduğundan oynasın. olcay'ı da koy yanına koşsun dursun oralarda. eleştirenler olacaktır muhakkak ancak atiba'nın izin yapması lazım. herif iflas edecek yoksa. aslında savunmanın göbeği için hem pedro franco hem milosevic demek istedim ama çok keskin bir değişim olurdu. mario gomez'i 60-65 gibi oyuna alıp maç eksiğini gidermeli. zaten bu kadroya işlerin kötü gitmesi halinde yedek kulubesinden yapılacak 2 takviyeyle maçı tekrar çevirebiliriz.
tabii ki şenol hoca bütün bunları benim kıt zekâmdan daha iyi akıl edecektir. ben sadece fikrimi belirttim. umarın çok fazla efor sarf etmeden istediğimizi aldığımız bir maç olur. hele bir de lokomotiv kazanırsa avrupa'da şubat ayı garanti olur.
tolga - tosic - milosevic - rhodolfo ya da ersan - serdar kurtuluş - necip - olcay - kerim - sosa - gökhan töre - cenk tosun.
necip ligde cezalı olduğundan oynasın. olcay'ı da koy yanına koşsun dursun oralarda. eleştirenler olacaktır muhakkak ancak atiba'nın izin yapması lazım. herif iflas edecek yoksa. aslında savunmanın göbeği için hem pedro franco hem milosevic demek istedim ama çok keskin bir değişim olurdu. mario gomez'i 60-65 gibi oyuna alıp maç eksiğini gidermeli. zaten bu kadroya işlerin kötü gitmesi halinde yedek kulubesinden yapılacak 2 takviyeyle maçı tekrar çevirebiliriz.
tabii ki şenol hoca bütün bunları benim kıt zekâmdan daha iyi akıl edecektir. ben sadece fikrimi belirttim. umarın çok fazla efor sarf etmeden istediğimizi aldığımız bir maç olur. hele bir de lokomotiv kazanırsa avrupa'da şubat ayı garanti olur.
akhisar belediyespor'un ligdeki konumunu fikstür gereği beşiktaş'ın son oynadığı rakipleri takip etmesine mi yoksa gerçekten iyi oynadıkları futbola mı borçlu olduklarını göreceğimiz maç.
şimdiye kadar kendilerini bütün bir maç boyunca izlemedim ancak yukarıda sözünü ettiğim durum ile alakası yoksa puan kaybı beklemekteyim.
eğer bu maçı kazasız, belasız atlatabilirsek gerçekten müthiş bir avantaj yakalamış oluruz. çünkü şampiyonluk yarışındaki rakiplerimizin de aralarında oynayacaklaarı maçlarda puan kaybetmeleri olası bir rakip[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]. öte yandan fenerbahçe trabzonspor'la, galatasaray da kasımpaşaspor'la oynayacak. yani diğer ikisininde puan kaybı yaşaması muhtemel.
genel olarak bakarsak belki de tüm bir sezonu etkileyecek bir maç trafiğine girmek üzereyiz.
önce skenderbeu[ybkz]swh[/ybkz], ardından bu başlığın konusu olan maç. sonrasında genelde zorlandığımız ve fenerbahçe'nin bir duran top golüyle ancak galip gelebildiği kayserispor deplasmanı. arada 1 hafta dinlenebilecek takım, bunun avantajı var. bu maçtan sonra ise bu trafiğin en keskin virajı gelmekte.
deplasmanda oynanacak sporting lizbon maçı ve hemen arkasından olimpiyat stadında oynanacak galatasaray derbisi. derbiye düzgün hazırlanmak ve yorgun çıkmamak için tek bir yol var; bu akşam beşiktaş'ın[ybkz]swh[/ybkz] ve lokomotiv'in[ybkz]swh[/ybkz] kazanmaları. bu durumda portekiz'de oynanacak maça rotasyonla çıkıp kaybetsek bile o kadar önemli değil lakin grup birincisi olunca da kolay rakip çekmiyoruz biz. neticesinde ise takımımız, bu maçın sonrasında oynanacak ve psikolojik olarak önemi çok büyük olan derbiye yorgun çıkmayacak.
kısacası, bir takım olaylar zincirinin başlangıcı olacak bu ve bu akşam oynanacak maç[ybkz]swh[/ybkz]. umalım ki olumlu yönde gelişsin bu zincir ve artık bu sene o sene olsun...
kartal gol gol gol!!
şimdiye kadar kendilerini bütün bir maç boyunca izlemedim ancak yukarıda sözünü ettiğim durum ile alakası yoksa puan kaybı beklemekteyim.
eğer bu maçı kazasız, belasız atlatabilirsek gerçekten müthiş bir avantaj yakalamış oluruz. çünkü şampiyonluk yarışındaki rakiplerimizin de aralarında oynayacaklaarı maçlarda puan kaybetmeleri olası bir rakip[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz]. öte yandan fenerbahçe trabzonspor'la, galatasaray da kasımpaşaspor'la oynayacak. yani diğer ikisininde puan kaybı yaşaması muhtemel.
genel olarak bakarsak belki de tüm bir sezonu etkileyecek bir maç trafiğine girmek üzereyiz.
önce skenderbeu[ybkz]swh[/ybkz], ardından bu başlığın konusu olan maç. sonrasında genelde zorlandığımız ve fenerbahçe'nin bir duran top golüyle ancak galip gelebildiği kayserispor deplasmanı. arada 1 hafta dinlenebilecek takım, bunun avantajı var. bu maçtan sonra ise bu trafiğin en keskin virajı gelmekte.
deplasmanda oynanacak sporting lizbon maçı ve hemen arkasından olimpiyat stadında oynanacak galatasaray derbisi. derbiye düzgün hazırlanmak ve yorgun çıkmamak için tek bir yol var; bu akşam beşiktaş'ın[ybkz]swh[/ybkz] ve lokomotiv'in[ybkz]swh[/ybkz] kazanmaları. bu durumda portekiz'de oynanacak maça rotasyonla çıkıp kaybetsek bile o kadar önemli değil lakin grup birincisi olunca da kolay rakip çekmiyoruz biz. neticesinde ise takımımız, bu maçın sonrasında oynanacak ve psikolojik olarak önemi çok büyük olan derbiye yorgun çıkmayacak.
kısacası, bir takım olaylar zincirinin başlangıcı olacak bu ve bu akşam oynanacak maç[ybkz]swh[/ybkz]. umalım ki olumlu yönde gelişsin bu zincir ve artık bu sene o sene olsun...
kartal gol gol gol!!
ilk yarısını mario gomez'in attığı penaltı golüyle 1-0 önde kapattığımız maç. yalnız penaltı falan yok. atiba kendi kendine düşmüş. rakiplerden birine verilse ortalığı yıkardım ben.
hayatımda gördüğüm en yeteneksiz futbolcu. ve bu futbolcu beşiktaş'ta 10 numara giyiyor.
en geri zekalısı için;
(bkz: ismail köybaşı)
en geri zekalısı için;
(bkz: ismail köybaşı)
gökhan töre'nin kadrosundan çıkarıldığı maç.
sabah sabah durup dururken sinirlerimi zıplatmış futbolcumsu. izlemeyin sakın.
https://www.youtube.com/watch?v=fHEbJW9L0aM&feature=youtu.be
https://www.youtube.com/watch?v=fHEbJW9L0aM&feature=youtu.be
bizi beklemekte olan çok ama çok zor bir maç.
oğuzhan, olcay, atiba, ismail, cenk gibi oyuncularımız milli maç oynadılar. gomez mental olarak çok yoruldu. sosa ve quaresma çok formsuz. gökhan bütün hafta gripti bildiğim kadarıyla. hakemden bahsetmeye gerek bile yok. üstüne üstlük bu sikik anadolu takımlarının beşiktaş'a karşı özel bir motivasyonla oynama durumu var. özellikle oynadığımız son iki lig maçında açıkça gördük ki bize karşı maça çıkan takımlar futbol oynamak yerine savaşıyorlar.
işte bu tip maçlar hep şampiyonluğun kazanıldığı maçlar. bursa maçı en büyük örneğiydi mesela. form durumun düşükken, kötü oynarken kazanabildiğimiz her maç 3 puandan fazlasıdır. takıma mental açıdan çok daha fazlasını katar. kazanma alışkanlığı aşılar. sivas ve akhisar maçlarından 6 puan çıkarıp derbide de galip gelirsek çok büyük bir samimiyetle şampiyonluğa inanmaya başlayacağım.
ligin ilk yarısı için kalan maçların hepsini kazanmak gibi bir söylem 3 şampiyonluk adayı için de fazla ütopik olur. bana kalırsa her iki devrenin son 6 maçını en az kayıpla geçen takım şampiyon olacaktır. gördüğüm kadarıyla tesadüf eseri en zor maçlar hep bu haftalara denk gelmiş. yalnız fenerbahçe'nin fikstürünün bu periyotta çok daha yumuşak olduğu aşikar.
bursa maçındaki gibi 1-0 olsun ama bizim olsun.
kartal gol gol gol!!
oğuzhan, olcay, atiba, ismail, cenk gibi oyuncularımız milli maç oynadılar. gomez mental olarak çok yoruldu. sosa ve quaresma çok formsuz. gökhan bütün hafta gripti bildiğim kadarıyla. hakemden bahsetmeye gerek bile yok. üstüne üstlük bu sikik anadolu takımlarının beşiktaş'a karşı özel bir motivasyonla oynama durumu var. özellikle oynadığımız son iki lig maçında açıkça gördük ki bize karşı maça çıkan takımlar futbol oynamak yerine savaşıyorlar.
işte bu tip maçlar hep şampiyonluğun kazanıldığı maçlar. bursa maçı en büyük örneğiydi mesela. form durumun düşükken, kötü oynarken kazanabildiğimiz her maç 3 puandan fazlasıdır. takıma mental açıdan çok daha fazlasını katar. kazanma alışkanlığı aşılar. sivas ve akhisar maçlarından 6 puan çıkarıp derbide de galip gelirsek çok büyük bir samimiyetle şampiyonluğa inanmaya başlayacağım.
ligin ilk yarısı için kalan maçların hepsini kazanmak gibi bir söylem 3 şampiyonluk adayı için de fazla ütopik olur. bana kalırsa her iki devrenin son 6 maçını en az kayıpla geçen takım şampiyon olacaktır. gördüğüm kadarıyla tesadüf eseri en zor maçlar hep bu haftalara denk gelmiş. yalnız fenerbahçe'nin fikstürünün bu periyotta çok daha yumuşak olduğu aşikar.
bursa maçındaki gibi 1-0 olsun ama bizim olsun.
kartal gol gol gol!!
sportoto süper ligde beşiktaş'ın 12. haftadaki rakibi.
gerçek islam değilmiş. dağılabiliriz.
bugün görülen karar davasında devamına karar verilmiştir.
en karşı çıktığım;
sadece tek bir bankadan tedarik edebilme,
yıllık yenileme ücreti,
başka takımların maçlarına gidememe konuları tekrar gözden geçirilmeden yeni stadımızda maç izlemek için bir avrupa kupası maçını bekleyeceğim.
karşı çıktığım sistemin kendisi değil, sistemin, işletme konusunda kendi içindeki çelişkileri. yoksa bilet alma kolaylığı (tam bilmiyorum ancak sistemin doğru çalışmadığı hakkında şikayetler okuduğum oldu), bedava biletin önüne geçilmesi ve maçlara kaçak girilmesi durumlarını engellediği için bence güzel bir uygulama.
fişlenme falan olduğunu da düşünmüyorum zira hepimizin kişisel bilgileri devlette var. böyle düşünürsek tc kimlik numarası da bir fişlemedir. nitekim bir bankaya gittiğinizde işlem için tc kimlik numaranızı verdiğiniz zaman sizinle ilgili bütün bilgiler ilgili memurun önüne geliyor.
ama fırsattan istifade düşüncesiyle nalıncı keseri gibi hep aynı kişilere yontuluyorsa bu işin çıkarları benden bir lira bile alamazlar. he gitmek isteyen tabii ki gidebilir, kendi tercihidir.
en karşı çıktığım;
sadece tek bir bankadan tedarik edebilme,
yıllık yenileme ücreti,
başka takımların maçlarına gidememe konuları tekrar gözden geçirilmeden yeni stadımızda maç izlemek için bir avrupa kupası maçını bekleyeceğim.
karşı çıktığım sistemin kendisi değil, sistemin, işletme konusunda kendi içindeki çelişkileri. yoksa bilet alma kolaylığı (tam bilmiyorum ancak sistemin doğru çalışmadığı hakkında şikayetler okuduğum oldu), bedava biletin önüne geçilmesi ve maçlara kaçak girilmesi durumlarını engellediği için bence güzel bir uygulama.
fişlenme falan olduğunu da düşünmüyorum zira hepimizin kişisel bilgileri devlette var. böyle düşünürsek tc kimlik numarası da bir fişlemedir. nitekim bir bankaya gittiğinizde işlem için tc kimlik numaranızı verdiğiniz zaman sizinle ilgili bütün bilgiler ilgili memurun önüne geliyor.
ama fırsattan istifade düşüncesiyle nalıncı keseri gibi hep aynı kişilere yontuluyorsa bu işin çıkarları benden bir lira bile alamazlar. he gitmek isteyen tabii ki gidebilir, kendi tercihidir.
nankör genelev doğumluların söylemi.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?