alerjik rinit adlı versiyonunun, mevsim geçişlerini ızdıraba çevirdiği kronik rahatsızlık. 25'imden sonra bünyeme musallat olan bu rahatsızlığa isyanımı, candan erçetin'den bir şarkıyla dile getiriyorum bugünlerde:
--- alıntı ---
bahar geldiğinde mi ben böyle olurum,
yoksa böyle olduğumda mı gelir bahar?
--- alıntı ---
yeni nesil gençlerin facebook şairi zannettiği büyük üstat.
hayat içki ve seksten ibaret değilmiş, bunların çok daha ötesinde kafalar da yaşanabiliyormuş meğer, diye düşünmemize ve sağlık bakanı buysa, filozofun nihat doğan olması gayet doğal dememize sebebiyet veren beyanat.
kendisine "git ve kurtar kendini çocuk" demeyi uygun gördüğüm, yetenekli ama burada harcanmakta/kendini harcamakta olan futbolcu.
hem muhteşem bir müzisyen, hem beşiktaşlı, hem de hemşehri[ybkz]swh[/ybkz]. daha ne olsun, dediğim ve şarkılarının hastası olduğum güzel insan.
bir ezginin günlüğü şarkısına da ismini veren istanbul ilçesi. söz ve müziği hüsnü arkan'a ait olan şarkının sözleri:
Bir akşam masası, iki kişiyiz, sen ben
Gidiyorsun hiçbir şey söylemeden, birden
Kadıköy?de bir yağmurlu bahçeden
Yıllar külleniyor, izi kalıyor aşkın
Yüreğim kurtulsa da yangından, alevden
Yana yana kül olayım, unutup yine sevdalanayım
Geçmem bir daha Kadıköy?den
Sen uzaklarda ülkem, ben gurbette bir göçmen
Zamanı durdurabilsem, ne ben kalsam ne sen gitsen
Yana yana kül olayım, unutup yine sevdalanayım
Geçmem bir daha Kadıköy?den
Ey akşam vapuru, sana mı kalır dünya
Ben o yağmurlu iskeleye inmem, inmem
Yana yana kül olayım, unutup yine sevdalanayım
Geçmem bir daha Kadıköy?den.
http://fizy.com/#s/1gr2r6
Bir akşam masası, iki kişiyiz, sen ben
Gidiyorsun hiçbir şey söylemeden, birden
Kadıköy?de bir yağmurlu bahçeden
Yıllar külleniyor, izi kalıyor aşkın
Yüreğim kurtulsa da yangından, alevden
Yana yana kül olayım, unutup yine sevdalanayım
Geçmem bir daha Kadıköy?den
Sen uzaklarda ülkem, ben gurbette bir göçmen
Zamanı durdurabilsem, ne ben kalsam ne sen gitsen
Yana yana kül olayım, unutup yine sevdalanayım
Geçmem bir daha Kadıköy?den
Ey akşam vapuru, sana mı kalır dünya
Ben o yağmurlu iskeleye inmem, inmem
Yana yana kül olayım, unutup yine sevdalanayım
Geçmem bir daha Kadıköy?den.
http://fizy.com/#s/1gr2r6
(bkz: ak parti) diye bir kısaltma aslında var olmayıp, bu tip beyanatlar verenlerin hayal ürünü olduğundan, çok da ciddiye alınmaması gereken söylemdir.
(bkz: akp)
(bkz: adalet ve kalkınma partisi)
(bkz: akp)
(bkz: adalet ve kalkınma partisi)
bursaspor taraftarının, spor toto süper lig'deki bütün takımları bukalemun olarak adlandıran ve trabzon'a yatmakla itham eden fenerbahçe taraftarını haklı çıkardığı gerizekalı söylem.
gelişen teknoloji ve durdurulamayan akp sayesinde, tedavülden kalkmak üzere olan kavramdır. kaç çocuk yapmamız gerektiğini söyleyen başbakan, içki ve seksin hayatımızdaki yerini belirleyen bakan, çocuklarımızı ne zaman yatağa göndereceğimize karar veren rtük, insanların tuvalete gittikleri anı bile paylaştığı facebook/twitter ve daha bunlar gibi sayılabilecek pek çok şey varken, böyle bir gizlilikten söz etmek abesle iştigal olacaktır şüphesiz.
16 mayıs 2010 tarihinde beşiktaş diye bağırdıkları belgelerle ispatlandığı halde, önüne geleni bukalemunlukla itham etmekten utanmayan fenerliler'in, bu kez de galatasaray diye bağırmaktan hiç mi hiç utanmayacağı maç olacaktır. galatasaray'ın yenilmesi halinde ise, trabzon'a yenilen her takımı olduğu gibi onları da yatmakla suçlayacaktır bu tuhaf taraftar kitlesi.
adana insanının vazgeçilmezi, gözünün nuru, olmazsa olmazıdır.
bir gün herkese lazım olacak olandır. bugünlerde istikrar diye körü körüne iktidarı destekleyenlerin, beşiktaş hakemlere ve federasyona isyan ettiğinde dalga geçip bugün hakem katliamının katkılarıyla çok kritik bir maçı alamayanların daima hatırlaması gerekir bu gerçeği.
0-0 sona ermiştir. beşiktaş'ın 13 maç üst üste galibiyet rekorunu egale edebileceğini sananlara armağan ettiğim maç olmuştur.
3 nisan 2011 fenerbahçe bursaspor maçında eyyamın kralını yaptığı anlaşılan hakem. fenerliler ilk yarı boyunca "ah ulan kuddusi" diye hayıflanırken, ikinci yarı işler bir anda tersine döndü ama bu bile feneri kurtarmaya yetmedi.
an itibariyle fenerlilerin, verilmeyen penaltı nedeniyle sosyal paylaşım sitelerinde ağladığı maç.
(bkz: kuddusi müftüoğlu)
xavi ve messi olmadan barça'nın barça olamayacağını kanıtlayan maç olmuştur.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?