manchester city ve sunderland formalarını giyen 1.98 m boyundaki kaleciydi. kolunda çıkan kanserli tümörden dolayı ameliyat oldu. sonra nüksetti ve 32 yaşında vefat etti. Allah rahmet eylesin. 2005-2011 yılları arasında macaristan milli takımının kaleciliğini de yapmıştı kendisi. macarca adı Márton Fülöp olarak yazılmaktadır.
trollüğe mi başladı acaba sorusunu sorduran yazar.
#422416
#422416
trabzonsporla anlaşacağını düşündüğüm teknik adam. bu seneyi pas geçip gelecek senenin inşası için 6 7 ay daha kazanmış olur şimdi gelirse.
din düşmanı değil dinci düşmanı olarak değiştirilmesi gerekendir.
“Altı ok” amblemini 1933’te grafik olarak çizen, eğitim bilimci, köy enstitülerinin mimarı ve uygulayıcısı. demokrasiyle ilgili dedikleri önemli.
Demokrasinin iki çeşidi vardır.
Biri, zor ve gerçek olanı.
Öbürü kolayı, oyun olanı.
Topraksızı topraklandırmadan…
İşçiyi sağlama almadan…
Halkı esaslı eğitmeden…
Olmaz.
Birincisi, köklü değişim ister.
Zordur ama, gerçek demokrasidir.
İkincisi, sandık demokrasisidir.
Okuma yazma bilsin bilmesin…
Toprağı, işi olsun olmasın…
Demagojiyle serseme çevrilen halk, elindeki kağıdı sandığa atar.
Böylece…
Kendi kendini yönetmiş sayılır.
Bu, oyundur, kolaydır.
Amerika bu demokrasiyi yayıyor.
Biz de demokrasinin kolayını seçtik.
Çok şeyler göreceğiz daha…
Demokrasinin iki çeşidi vardır.
Biri, zor ve gerçek olanı.
Öbürü kolayı, oyun olanı.
Topraksızı topraklandırmadan…
İşçiyi sağlama almadan…
Halkı esaslı eğitmeden…
Olmaz.
Birincisi, köklü değişim ister.
Zordur ama, gerçek demokrasidir.
İkincisi, sandık demokrasisidir.
Okuma yazma bilsin bilmesin…
Toprağı, işi olsun olmasın…
Demagojiyle serseme çevrilen halk, elindeki kağıdı sandığa atar.
Böylece…
Kendi kendini yönetmiş sayılır.
Bu, oyundur, kolaydır.
Amerika bu demokrasiyi yayıyor.
Biz de demokrasinin kolayını seçtik.
Çok şeyler göreceğiz daha…
alıntı--
The İmam
Demokrasinin iki çeşidi vardır.
Biri, zor ve gerçek olanı.
Öbürü kolayı, oyun olanı.
Topraksızı topraklandırmadan…
İşçiyi sağlama almadan…
Halkı esaslı eğitmeden…
Olmaz.
Birincisi, köklü değişim ister.
Zordur ama, gerçek demokrasidir.
İkincisi, sandık demokrasisidir.
Okuma yazma bilsin bilmesin…
Toprağı, işi olsun olmasın…
Demagojiyle serseme çevrilen halk, elindeki kağıdı sandığa atar.
Böylece…
Kendi kendini yönetmiş sayılır.
Bu, oyundur, kolaydır.
Amerika bu demokrasiyi yayıyor.
Biz de demokrasinin kolayını seçtik.
Çok şeyler göreceğiz daha…
*
Kime ait bu sözler?
“Altı ok” amblemini 1933’te grafik olarak çizen, eğitimbilimci, köy enstitülerinin mimarı, uygulayıcısı İsmail Hakkı Tonguç’a ait.
*
Ne zaman söyledi bu sözleri?
Köy enstitüleri, karşıdevrimciler tarafından kapatıldığında söyledi.
*
Peki, şu sözler kime ait?
“Müslümanlar, 10 Kasım kurtuluş bayramınız kutlu olsun.”
*
Ankara Balgat SGK Camisi’nin imamına ait… Facebook sayfasına Atatürk’ün fotoğrafını koymuş, “müslümanlar, 10 Kasım kurtuluş bayramınız kutlu olsun” yazmış.
Ayrıca… Emin Çölaşan’ın fotoğrafını koymuş, onun altına da “Bizans artığı orospu çocuğu” yazmış.
*
Diyanetten maaş alan bu imam’ın görüşlerini okuyunca, İsmail Hakkı Tonguç’un ne kadar ileri görüşlü olduğu bir kez daha ortaya çıkıyor.
*
Çünkü… Atatürk’ün vefat ettiği günü “bayram” olarak kutlayabilmek için, Emin Çölaşan gibi yurtsevere “bizans artığı orospu çocuğu” diyebilmek için, sadece yobaz olmak yetmez…
Özel eğitim gerekir.
*
Köy enstitülerini kapatıp, onların yerine imam hatipleri monte etmenin, kaçınılmaz neticesidir bu.
*
Atatürkçü, yurtsever, aydın din adamlarımızı elbette tenzih ediyorum, eminim onlar da bana katılacaktır… Emperyalizmin maşası, karşıdevrimin uşağı, silahsız işgalin borazanı, siyasal dinciliğin arka bahçesi haline getirilmeye çalışılan imam hatiplerin, mutlaka ve mutlaka yeniden ele alınması gerekiyor.
*
(Yürek yarası bir örnek vereyim size… İzmir Şirinyer’de, Kızılçullu’da Amerikan koleji vardı. Tee 1891’de kurulmuştu. Tam adı, American Collegiate Institute For Boys’du. Adnan Menderes bu okuldan mezun olmuştu. Cumhuriyet ilan edilince, bu okul ve arazisi, bizzat Mustafa Kemal’in emriyle, Amerikalılardan alındı, el konulmadı, 52 bin lira ödendi, tapusu satın alındı. Köy enstitüsü haline getirildi. Adnan Menderes iktidara gelince, ilk iş, köy enstitülerini kapattı, imam hatipleri açtı. Kızılçullu köy enstitüsü binasını ne yaptı biliyor musunuz? Amerikalılara geri verdi, NATO karargahı yaptı!)
*
Hani CHP ne yapmalı filan diye soruyorsunuz ya… Açıkça, mertçe, kıvırmadan, burdan başlamalı.
Demokrasinin kolay olanını değil…
Zor olanını seçmeli.
alıntı--
The İmam
Demokrasinin iki çeşidi vardır.
Biri, zor ve gerçek olanı.
Öbürü kolayı, oyun olanı.
Topraksızı topraklandırmadan…
İşçiyi sağlama almadan…
Halkı esaslı eğitmeden…
Olmaz.
Birincisi, köklü değişim ister.
Zordur ama, gerçek demokrasidir.
İkincisi, sandık demokrasisidir.
Okuma yazma bilsin bilmesin…
Toprağı, işi olsun olmasın…
Demagojiyle serseme çevrilen halk, elindeki kağıdı sandığa atar.
Böylece…
Kendi kendini yönetmiş sayılır.
Bu, oyundur, kolaydır.
Amerika bu demokrasiyi yayıyor.
Biz de demokrasinin kolayını seçtik.
Çok şeyler göreceğiz daha…
*
Kime ait bu sözler?
“Altı ok” amblemini 1933’te grafik olarak çizen, eğitimbilimci, köy enstitülerinin mimarı, uygulayıcısı İsmail Hakkı Tonguç’a ait.
*
Ne zaman söyledi bu sözleri?
Köy enstitüleri, karşıdevrimciler tarafından kapatıldığında söyledi.
*
Peki, şu sözler kime ait?
“Müslümanlar, 10 Kasım kurtuluş bayramınız kutlu olsun.”
*
Ankara Balgat SGK Camisi’nin imamına ait… Facebook sayfasına Atatürk’ün fotoğrafını koymuş, “müslümanlar, 10 Kasım kurtuluş bayramınız kutlu olsun” yazmış.
Ayrıca… Emin Çölaşan’ın fotoğrafını koymuş, onun altına da “Bizans artığı orospu çocuğu” yazmış.
*
Diyanetten maaş alan bu imam’ın görüşlerini okuyunca, İsmail Hakkı Tonguç’un ne kadar ileri görüşlü olduğu bir kez daha ortaya çıkıyor.
*
Çünkü… Atatürk’ün vefat ettiği günü “bayram” olarak kutlayabilmek için, Emin Çölaşan gibi yurtsevere “bizans artığı orospu çocuğu” diyebilmek için, sadece yobaz olmak yetmez…
Özel eğitim gerekir.
*
Köy enstitülerini kapatıp, onların yerine imam hatipleri monte etmenin, kaçınılmaz neticesidir bu.
*
Atatürkçü, yurtsever, aydın din adamlarımızı elbette tenzih ediyorum, eminim onlar da bana katılacaktır… Emperyalizmin maşası, karşıdevrimin uşağı, silahsız işgalin borazanı, siyasal dinciliğin arka bahçesi haline getirilmeye çalışılan imam hatiplerin, mutlaka ve mutlaka yeniden ele alınması gerekiyor.
*
(Yürek yarası bir örnek vereyim size… İzmir Şirinyer’de, Kızılçullu’da Amerikan koleji vardı. Tee 1891’de kurulmuştu. Tam adı, American Collegiate Institute For Boys’du. Adnan Menderes bu okuldan mezun olmuştu. Cumhuriyet ilan edilince, bu okul ve arazisi, bizzat Mustafa Kemal’in emriyle, Amerikalılardan alındı, el konulmadı, 52 bin lira ödendi, tapusu satın alındı. Köy enstitüsü haline getirildi. Adnan Menderes iktidara gelince, ilk iş, köy enstitülerini kapattı, imam hatipleri açtı. Kızılçullu köy enstitüsü binasını ne yaptı biliyor musunuz? Amerikalılara geri verdi, NATO karargahı yaptı!)
*
Hani CHP ne yapmalı filan diye soruyorsunuz ya… Açıkça, mertçe, kıvırmadan, burdan başlamalı.
Demokrasinin kolay olanını değil…
Zor olanını seçmeli.
alıntı--
nazlı içecek olmasından mütevellit rakıya eşlik eden canlı ya da cansız soyut ya da somut varlıkların tümü.
dedik ya rakı nazlı içki arkadaş. bira gibi boş boş gitmez vodka gibi ciks ortam sevmez viski gibi çikolatayla yetinmez.
rakı haydari ister, şakşuka ister, beyaz peynir ister, kavun ister, barbunya pilaki ister, şalgam ister yerine göre, yerine göre soda...
bir de müzeyyen senar ister, zeki müren ister mesela. efkara göre bir ahmet kaya belki bir yusuf hayaloğlu ister.
isyan varsa damarlarda müslüm baba ister, hayal kırıklığı varsa yazıklar olsun der orhan baba ister.
aşıksa elbet birgün buluşacağızı ister, kavuşamıyorsa ben seni ellerin olasın diye mi sevdimi ister. kimi zaman memleket havası çeker canı bozkırın tezenesi neşet ertaş ister aşık veysel, mahzuni şerif , arif sağ, musa eroğlu ister. bazen şelpe ister hasret gültekin'den erdal erzincan'dan. rakı bu ister de ister.
ben ise dün rakının yanında biraz ahmet kaya ve bolca dingoc kaptan pepük champion oyunbozan newcastle forzanarchy champion maniac istedim. olmaz mı ki böyle bi masa sözlük sorarım size olmaz mı ?
edit: tabiki aklımızdan semt bizim aşk bizim ler amiga500 ler leia lar fani madida lar huzur tribünde ler hemsta34 ler isyan devrim beşiktaş lar ve diğer arkadaşlarım geçmedi mi geçti. ama dünkü filmin başrol oyuncuları yukarıdaki tayfaydı. yanlış anlaşılmasın.
dedik ya rakı nazlı içki arkadaş. bira gibi boş boş gitmez vodka gibi ciks ortam sevmez viski gibi çikolatayla yetinmez.
rakı haydari ister, şakşuka ister, beyaz peynir ister, kavun ister, barbunya pilaki ister, şalgam ister yerine göre, yerine göre soda...
bir de müzeyyen senar ister, zeki müren ister mesela. efkara göre bir ahmet kaya belki bir yusuf hayaloğlu ister.
isyan varsa damarlarda müslüm baba ister, hayal kırıklığı varsa yazıklar olsun der orhan baba ister.
aşıksa elbet birgün buluşacağızı ister, kavuşamıyorsa ben seni ellerin olasın diye mi sevdimi ister. kimi zaman memleket havası çeker canı bozkırın tezenesi neşet ertaş ister aşık veysel, mahzuni şerif , arif sağ, musa eroğlu ister. bazen şelpe ister hasret gültekin'den erdal erzincan'dan. rakı bu ister de ister.
ben ise dün rakının yanında biraz ahmet kaya ve bolca dingoc kaptan pepük champion oyunbozan newcastle forzanarchy champion maniac istedim. olmaz mı ki böyle bi masa sözlük sorarım size olmaz mı ?
edit: tabiki aklımızdan semt bizim aşk bizim ler amiga500 ler leia lar fani madida lar huzur tribünde ler hemsta34 ler isyan devrim beşiktaş lar ve diğer arkadaşlarım geçmedi mi geçti. ama dünkü filmin başrol oyuncuları yukarıdaki tayfaydı. yanlış anlaşılmasın.
sözlük ahalisinin bir kısmı sayesinde dün deli gibi rakı açıp, rakının yanında dinlemek istediğim sanatçı. resmen iştah açtırdılar bana dün.
tam ismi adnan cahit ötüken olan Türk kütüphaneciliğinin öncülerinden, Türk Milli Kütüphanesi'nin kurucularından olan eğitimci, yazar.
adnan isimli türk milli kütüphanesinin kurucusu olan zat ın soyadıdır.
nihayet kaldırılması tamamlanan çatıdır. fiko başkan koltuklara ve çimlere başlanacağını, çatı uzerinde sökme takma montaj işlerinin olduğunu söylemiş. stat çiminin 75 ila 90 gün arasında tamamlanacağını belirtmiş. artık dayanamıyoruz gelsin şu stat.
çalışma bakanı faruk çelik tarafından 1 ocak 2016 yılında 1300 tl olacağı söylenen ücret. hani yapılamazdı? bal gibi oluyormuş bal.
alıntı--
''Asgari ücret komisyonu 1 Aralık'ta toplanıyor. Hükümetin tavsiyesi komisyona iletilecek. Asgari ücret 1 Ocak 2016 itibariyle 1300 lira olacak''
alıntı--
alıntı--
''Asgari ücret komisyonu 1 Aralık'ta toplanıyor. Hükümetin tavsiyesi komisyona iletilecek. Asgari ücret 1 Ocak 2016 itibariyle 1300 lira olacak''
alıntı--
Beşiktaş'ın geleceğiydi. Adı bu yüzden Kartaldı. Ama sahip çıkılmadı. O da yuvadan uçuyor. Umarım ileride iyice pişer ve geri döner.
yıldönümünde atamıza ithafen söylediğim söz.
Kimin büyük olduğunu tüm dünyaya göstermiş gelmiş geçmiş en büyük lider.
10 Kasım 1938 Günü İtalyan Radyosundan Anons Duyulur ;
Sezar , İskender , Napolyon Ayağa Kalkın ! Büyüğünüz Geliyor ...
10 Kasım 1938 Günü İtalyan Radyosundan Anons Duyulur ;
Sezar , İskender , Napolyon Ayağa Kalkın ! Büyüğünüz Geliyor ...
yeni bir gün ve yeni maceralarla karşı karşıya olmamızdan mütevellit üretilen ve türetilen tahminlerdir.
bugünün garantileri ve bombaları aşağıda...
garanti kupon
477 chelsea-d.kiev 1 oran 1.5
478 gent-valencia 2 oran 1.8
480 m. tel aviv-porto 2 oran 1.30
482 roma-b.leverkusen 1.8
total: 6,318
bomba-1
479 lyon-zenit 1/2 oran 25.00
477 chelsea-d.kiev 2/1 oran 25.00
total:625tl
bomba-2
m.tel aviv-porto 1/2 oran 22.00
olympiakos-d.zagreb 2/1 oran 22.00
total:484tl
garantiye yakın heyecanlı kupon
475 b.münih-arsenal iy1 oran 1.60
477 chelsea-d.kiev iy1 oran 2.00
479 lyon-zenit 2 oran 2.60
480 m. tel aviv-porto iy2 oran 1.70
482 roma-b. leverkusen 1 oran 1.80
total:25,4592 tl
hayırlı kazançlar ehürr ehürr [ybkz]swh[/ybkz]
bugünün garantileri ve bombaları aşağıda...
garanti kupon
477 chelsea-d.kiev 1 oran 1.5
478 gent-valencia 2 oran 1.8
480 m. tel aviv-porto 2 oran 1.30
482 roma-b.leverkusen 1.8
total: 6,318
bomba-1
479 lyon-zenit 1/2 oran 25.00
477 chelsea-d.kiev 2/1 oran 25.00
total:625tl
bomba-2
m.tel aviv-porto 1/2 oran 22.00
olympiakos-d.zagreb 2/1 oran 22.00
total:484tl
garantiye yakın heyecanlı kupon
475 b.münih-arsenal iy1 oran 1.60
477 chelsea-d.kiev iy1 oran 2.00
479 lyon-zenit 2 oran 2.60
480 m. tel aviv-porto iy2 oran 1.70
482 roma-b. leverkusen 1 oran 1.80
total:25,4592 tl
hayırlı kazançlar ehürr ehürr [ybkz]swh[/ybkz]
442 kg yok 1.80
443 alt 1.65
445 üst 1.45
446 1/1 2.15
447 2 2.10
448 kg var 1.65
maçları merak eden baksın
32 lira veriyo bereket versin
443 alt 1.65
445 üst 1.45
446 1/1 2.15
447 2 2.10
448 kg var 1.65
maçları merak eden baksın
32 lira veriyo bereket versin
alıntı--
Demirel'den,Tayyip için özenle seçilmiş bir fıkra! mutlaka okuyun.
Demirel'e ülkenin durumu hakkında ne düşündüğü sorulmuş....
Demirel de soruyu yönelten kişiye:
- "Bak sana bunu bir fıkrayla anlatayım da pazar neşesi olsun" demiş. Demirel'in anlattığı fıkra şu:
Osmanlı döneminde yolsuzlukları ile ünlü Karakuşi adında bir kadı varmış. Bir gün Karakuşi Kadı, bir fırının önünden geçerken burnuna güzel bir koku gelmiş.Vitrinde güveç içinde nar gibi kızarmış sahibini bekleyen nefis bir ördek var.... Karakuşi Kadı, fırıncıya:
- 'Ben bunu aldım' demiş. Kadıya itiraz edilir mi? Fırıncı hemen ördeği paket yapıp vermiş. Az sonra ördeğin asil sahibi gelmiş:
- 'Hani bizim ördek?' Fırıncı boynunu büküp:
- 'Uçtu' deyince iş kavgaya dönüşmüş. Kavga sırasında fırıncı, araya giren bir gayrimüslim müşterinin gözünü çıkarınca korkup kaçmaya başlamış... Gayrimüslim de peşinde kovalıyor...
Bir duvardan atlarken, bilmeden duvarın öteki tarafındaki hamile bir kadının üstüne düşmüş. Kadın, çocuğunu düşürdüğü için, kadının kocası da fırıncının peşine düşmüş. Can havliyle kaçan fırıncının çarpıp devirdiği Yahudi bir vatandaş da kızıp peşlerine takılmış... Sonunda duruma müdahale eden zaptiyeler hepsini yakalayarak Karakuşi Kadı'nın karşısına çıkarmışlar. Kadı sırayla sormuş...
Ördeğin sahibi,
- 'Bu adam ördeğimi hiç etti' diye şikáyet etmiş.
Karakuşi Kadı, fırıncıya sormuş:
- 'Ne yaptın bu adamın ördeğini?'
Fırıncı
- 'Uçtu' demiş.
Kadı, kara kaplı defterini açmış:
- 'Ördeğin karşısında tayyar yazılı. Tayyar 'Uçar' anlamına gelir. O halde ördeğin uçması suç değil' diyerek, fırıncının ördek işinden beraatına karar vermiş. Gözü çıkan gayrimüslim vatandaşa sormuş. Onun şikáyetine de kara kaplı defterden bir madde bulmuş:
- 'Her kim, gayrimüslimin iki gözünü çıkara, o müslimin tek gözü çıkarıla...
Davacı:
- 'Benim tek gözüm çıktı. Şimdi ne olacak?' diye sorunca Karakuşi Kadı
- 'Şimdi' demiş, 'Fırıncı senin öbür gözünü de çıkaracak, biz de onun tek gözünü çıkaracağız. Tabii gayrimüslim şikáyetinden hemen vazgeçmiş, fırıncı bu davadan da beraat etmiş.
Çocuğunu düşüren kadının kocasına da Karakuşi Kadı:
- 'Tamam' demiş, 'Karını vereceksin, bu adam yerine yeni çocuk koyacak.' Böyle olunca adam da şikayetini anında geri almış, fırıncı bu davadan da kurtulmuş. Kadı dönmüş Yahudi'ye:
- 'Senin şikáyetin nedir bre?' Yahudi bir süre düsündükten sonra ellerini açmış,
- 'Ne diyeyim kadı efendi' demiş, 'Adaletinle bin yaşa Sen, e mi !'
Demirel bu fıkrayı anlattıktan sonra kendisini dinleyen topluluğa dönerek, kıssadan hisse:
- Ananı "öpen" kadı ise, kimi kime şikáyet edeceksin?.. Bugün ülkedeki durum bu! Agnadın mı?
alıntı--
Demirel'den,Tayyip için özenle seçilmiş bir fıkra! mutlaka okuyun.
Demirel'e ülkenin durumu hakkında ne düşündüğü sorulmuş....
Demirel de soruyu yönelten kişiye:
- "Bak sana bunu bir fıkrayla anlatayım da pazar neşesi olsun" demiş. Demirel'in anlattığı fıkra şu:
Osmanlı döneminde yolsuzlukları ile ünlü Karakuşi adında bir kadı varmış. Bir gün Karakuşi Kadı, bir fırının önünden geçerken burnuna güzel bir koku gelmiş.Vitrinde güveç içinde nar gibi kızarmış sahibini bekleyen nefis bir ördek var.... Karakuşi Kadı, fırıncıya:
- 'Ben bunu aldım' demiş. Kadıya itiraz edilir mi? Fırıncı hemen ördeği paket yapıp vermiş. Az sonra ördeğin asil sahibi gelmiş:
- 'Hani bizim ördek?' Fırıncı boynunu büküp:
- 'Uçtu' deyince iş kavgaya dönüşmüş. Kavga sırasında fırıncı, araya giren bir gayrimüslim müşterinin gözünü çıkarınca korkup kaçmaya başlamış... Gayrimüslim de peşinde kovalıyor...
Bir duvardan atlarken, bilmeden duvarın öteki tarafındaki hamile bir kadının üstüne düşmüş. Kadın, çocuğunu düşürdüğü için, kadının kocası da fırıncının peşine düşmüş. Can havliyle kaçan fırıncının çarpıp devirdiği Yahudi bir vatandaş da kızıp peşlerine takılmış... Sonunda duruma müdahale eden zaptiyeler hepsini yakalayarak Karakuşi Kadı'nın karşısına çıkarmışlar. Kadı sırayla sormuş...
Ördeğin sahibi,
- 'Bu adam ördeğimi hiç etti' diye şikáyet etmiş.
Karakuşi Kadı, fırıncıya sormuş:
- 'Ne yaptın bu adamın ördeğini?'
Fırıncı
- 'Uçtu' demiş.
Kadı, kara kaplı defterini açmış:
- 'Ördeğin karşısında tayyar yazılı. Tayyar 'Uçar' anlamına gelir. O halde ördeğin uçması suç değil' diyerek, fırıncının ördek işinden beraatına karar vermiş. Gözü çıkan gayrimüslim vatandaşa sormuş. Onun şikáyetine de kara kaplı defterden bir madde bulmuş:
- 'Her kim, gayrimüslimin iki gözünü çıkara, o müslimin tek gözü çıkarıla...
Davacı:
- 'Benim tek gözüm çıktı. Şimdi ne olacak?' diye sorunca Karakuşi Kadı
- 'Şimdi' demiş, 'Fırıncı senin öbür gözünü de çıkaracak, biz de onun tek gözünü çıkaracağız. Tabii gayrimüslim şikáyetinden hemen vazgeçmiş, fırıncı bu davadan da beraat etmiş.
Çocuğunu düşüren kadının kocasına da Karakuşi Kadı:
- 'Tamam' demiş, 'Karını vereceksin, bu adam yerine yeni çocuk koyacak.' Böyle olunca adam da şikayetini anında geri almış, fırıncı bu davadan da kurtulmuş. Kadı dönmüş Yahudi'ye:
- 'Senin şikáyetin nedir bre?' Yahudi bir süre düsündükten sonra ellerini açmış,
- 'Ne diyeyim kadı efendi' demiş, 'Adaletinle bin yaşa Sen, e mi !'
Demirel bu fıkrayı anlattıktan sonra kendisini dinleyen topluluğa dönerek, kıssadan hisse:
- Ananı "öpen" kadı ise, kimi kime şikáyet edeceksin?.. Bugün ülkedeki durum bu! Agnadın mı?
alıntı--
akp karşıtı olan güruhun manevi olmasa da maddi rahata kavuşması için yapması gerekenlerdir.
kural 1. önce kütüğünün sabıkalı olmaması lazım. eğer kütük fişliyse program başa döner.
kural 2. sosyal medya da renk vermemen gerekir.
kural 3. bir yerlere gelebilmek için omurgalarından arınman bazı yetersizlerin söylediklerini harfiyen yerine getirmen gerekir.
kural 4. lafta olsa bile en yakınını satabilmen yeri geldiğinde göt kılı olman gerekebilir.
kural 5. Atatürk'te kimmiş. eskiden Atatürk mü vardı (osmanlı ve öncesi) diyebilmen gerekir. ve den den lerle devam eder.
.
.
.
.
.
.
.
...
kural 1. önce kütüğünün sabıkalı olmaması lazım. eğer kütük fişliyse program başa döner.
kural 2. sosyal medya da renk vermemen gerekir.
kural 3. bir yerlere gelebilmek için omurgalarından arınman bazı yetersizlerin söylediklerini harfiyen yerine getirmen gerekir.
kural 4. lafta olsa bile en yakınını satabilmen yeri geldiğinde göt kılı olman gerekebilir.
kural 5. Atatürk'te kimmiş. eskiden Atatürk mü vardı (osmanlı ve öncesi) diyebilmen gerekir. ve den den lerle devam eder.
.
.
.
.
.
.
.
...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?