(bkz: ya bi siktir git )
gençlere şöyle bir mektup yazmış "ada" isimli muhtesem sarkının sahibidir
"Sevgili genç arkadaşlarım,
Hepinizi yüreğimdeki isyan ve itiraz ateşi ile sevgiyle kucaklıyorum.
Gezi’de yakılan itiraz ateşi bütün Türkiye’yi ısıtıyor; bu ateşin ışığı bütün Türkiye’yi aydınlatıyor.
Bu ülke sizden kardeşliği, özgürlüğü, dayanışmayı, değişik görüş, ideoloji ve inançların bir arada yaşamasının mümkün olduğunu yeni baştan öğreniyor.
Kutuplaştırılan, birbirine düşürülen, öfke ve nefret dilinin egemenliği altına giren umutsuz bir topluma, yeni ve kavgasız bir dünyanın mümkün olduğunu gösteriyorsunuz.
Meydanlarda barışın güzel dilini konuşarak; kadın-erkek, sağcı-solcu, laik-dindar, Alevi-Sünni, Türk-Kürt ayrımlarını ortadan kaldırıyor, her türlü yaşam tercihine saygı göstererek, dışlayıcı tavra önemli bir ders veriyorsunuz.
Kibarsınız, dürüstsünüz, zekisiniz, sevecensiniz, mizahla ve yaşam sevinciyle dopdolusunuz.
Geçmişte çok acılar çekilen, masum insanların kanıyla yıkanmış Taksim meydanında, yeni bir Türkiye’nin çiçeğe durmuş tomurcukları gibi rengârenk görünüyorsunuz.
Üzerimize serpilmiş ölü toprağını söküp attığınız için, örselenmeye çalışılan onurumuzu ve umudumuzu bizlere geri verdiğiniz için, aydınlık bir Türkiye yolunda hepimize asla hiçbir şey eskisi gibi olmayacak dedirttiğiniz için var olun, sağ olun...
Umudumu geri verdiniz
Taksim’de yaktığınız ışık Türkiye’ye ve dünyaya; sevginin, dayanışmanın, paylaşmanın, tencere ve tavaların ne kadar büyük silahlar olduğunu; gaz bombalarının, plastik mermilerin bunlar karşısında ne kadar etkisiz ve aciz duruma düştüğünü gösterdi.
Onurlu insanlar olarak dimdik ayakta durmanın en büyük silah olduğunu, şiddete başvurmadan neler yapılabileceğini kanıtladı.
Sadece evimizin penceresini açarak, ışığı yakıp söndürerek, tencere ve tavalarla, halayla, türküyle ve birbirimize dayanarak yeter artık diyebileceğimizi gösterdi.
Bunu bize kanıtladığınız için bir yurttaş olarak size minnettarım.
Yok olmaya yüz tutmuş umudumu bana geri verdiniz,
Bireyci bir gençlik anlayışının gerçek olmadığını, yeni kuşakların, dayanmanın sonuna geldiğinde ayağa kalkabileceğini, hepimizin güvencesi olduğunu ve bu saygıyı hak ettiğini bize gösterdiniz.
Böyle bir gençliğe sahip olduğumuz için gururluyuz, onurluyuz.
Zülfü Livaneli"
"Sevgili genç arkadaşlarım,
Hepinizi yüreğimdeki isyan ve itiraz ateşi ile sevgiyle kucaklıyorum.
Gezi’de yakılan itiraz ateşi bütün Türkiye’yi ısıtıyor; bu ateşin ışığı bütün Türkiye’yi aydınlatıyor.
Bu ülke sizden kardeşliği, özgürlüğü, dayanışmayı, değişik görüş, ideoloji ve inançların bir arada yaşamasının mümkün olduğunu yeni baştan öğreniyor.
Kutuplaştırılan, birbirine düşürülen, öfke ve nefret dilinin egemenliği altına giren umutsuz bir topluma, yeni ve kavgasız bir dünyanın mümkün olduğunu gösteriyorsunuz.
Meydanlarda barışın güzel dilini konuşarak; kadın-erkek, sağcı-solcu, laik-dindar, Alevi-Sünni, Türk-Kürt ayrımlarını ortadan kaldırıyor, her türlü yaşam tercihine saygı göstererek, dışlayıcı tavra önemli bir ders veriyorsunuz.
Kibarsınız, dürüstsünüz, zekisiniz, sevecensiniz, mizahla ve yaşam sevinciyle dopdolusunuz.
Geçmişte çok acılar çekilen, masum insanların kanıyla yıkanmış Taksim meydanında, yeni bir Türkiye’nin çiçeğe durmuş tomurcukları gibi rengârenk görünüyorsunuz.
Üzerimize serpilmiş ölü toprağını söküp attığınız için, örselenmeye çalışılan onurumuzu ve umudumuzu bizlere geri verdiğiniz için, aydınlık bir Türkiye yolunda hepimize asla hiçbir şey eskisi gibi olmayacak dedirttiğiniz için var olun, sağ olun...
Umudumu geri verdiniz
Taksim’de yaktığınız ışık Türkiye’ye ve dünyaya; sevginin, dayanışmanın, paylaşmanın, tencere ve tavaların ne kadar büyük silahlar olduğunu; gaz bombalarının, plastik mermilerin bunlar karşısında ne kadar etkisiz ve aciz duruma düştüğünü gösterdi.
Onurlu insanlar olarak dimdik ayakta durmanın en büyük silah olduğunu, şiddete başvurmadan neler yapılabileceğini kanıtladı.
Sadece evimizin penceresini açarak, ışığı yakıp söndürerek, tencere ve tavalarla, halayla, türküyle ve birbirimize dayanarak yeter artık diyebileceğimizi gösterdi.
Bunu bize kanıtladığınız için bir yurttaş olarak size minnettarım.
Yok olmaya yüz tutmuş umudumu bana geri verdiniz,
Bireyci bir gençlik anlayışının gerçek olmadığını, yeni kuşakların, dayanmanın sonuna geldiğinde ayağa kalkabileceğini, hepimizin güvencesi olduğunu ve bu saygıyı hak ettiğini bize gösterdiniz.
Böyle bir gençliğe sahip olduğumuz için gururluyuz, onurluyuz.
Zülfü Livaneli"
ezberinin güçlü olmadığını gördüğümüz kişidir, hayatımdan 8 dakika 36 saniye çalmış olandır
uzun zaman sonra ılkkez rahat uyumayı saglayacak olandır
onur akın - cam kolonyası
yerde karınca vardır dıye yere su dokmeyen, güvercinler ürkmesin diye yolunu değiştiren örnek alınası insandır
şu yaşadığımız gunlere en cok yakısan guzel gunler gorecegız guneslı gunler dıye devam eden sarkıdır
hakkında iyi olsun sağ olsun uzak olsun denilen insandır
gorusme sonrası konusmasını dınlemedıgım ancak gelen tepkılerden sonra ne demıs acaba dıye merak bıle etmedıgım kışı
sebep? denilme nedenidir
zekı muren - tek kısılık dua
o anda kimin sesini duymak rahatrlatacaksa aranılarak huzura erdıren durumdur
"la bı gıt duş al" dedırten durumdur.
onur akın - yitik sevda
gezi parkı direnişinde herkesi utandırandır
dün akşam vaki tarafından yapılan gelin çocuklarınızı alın can güvenliklerini sağlayamayız açıklamasına karşılık ailelerine şu mektubu itaf ettikleri söylenen grup
Sevgili ailelerimiz için:
Özellikle dün itibariyle endişenizin tavan yaptığını biliyorum, bu yüzden vakt ayırıp okursanız çok sevinirim.
Biz bu ülkenin, tüm dünyada apolitikliğiyle ün salmış, küçümsenmiş, dalga geçilmiş nesliyiz. Apolitikliğimiz yüzünden sanat, spor, doğduğumuz şehir ve hatta takıldığımız mekanlar üzerine gruplaşıp birbirimize kıl olmuş, birbirimizi yemiş ve hatta öldürmüş nesiliz. Okudukça insanlardan soğumuş, uzaklaşmış, kendi çekirdek arkadaş gruplarımıza çekilmiş nesiliz. %90'ı hayatında asla ideolojik bir mücadele vermemiş, yolda rastladığı eylemi beyhude ya da 'gereksiz yol tıkama şovu' diye nitelendirmiş gençlerden oluşan bir nesiliz.
Ve biz dahil hiçkimse bizden şikayetlerimizi rakı masalarından toplayıp, birkaç saat içerisinde sokaklara dökülüp, ucu bucağı görünmeyen, şiddetin sınırının olmadığı bir mücadelede birbirimize koşulsuz sahip çıkmamızı beklemiyordu. Hiçkimse bizden nasıl mücadele edileceğini bu kadar çabuk, hatta gerçek zamanlı öğrenmemizi beklemiyordu. Hiçkimse, çoğumuz için ilk olan bu ciddi şiddet ve zulüm deneyiminde, boğulurken, yaralanırken ve hatta ölürken korku ve teslim yerine mizah ve neşeyi seçip yola devam etmemizi beklemiyordu. Sürpriz yaptık.
Çok iyi de oldu çok güzel iyi oldu, tamam mı?
Her şeyin çok daha sertleşebileceğinin farkındayız. Fakat kararlıyız, bilinçliyiz, özenliyiz. Panik yapmıyoruz, hemen adapte oluyoruz. Aranan yardımı en fazla üç beş dakika içerisinde birbirimize sağlıyoruz. Sağlığımıza ve güvenliğimize olabildiğince dikkat ediyoruz. Görseniz şaşarsınız, belki kendimize ilk defa bu kadar iyi bakıyoruz. Çünkü biliyoruz ki hepimizin en sağlıklı, en dinç, en enerjik, en ayık, en mutlu haline ihtiyaç var. Bu coşkunun ve dayanışmanın romantizmi çok büyük; fakat kapılmıyoruz, aklımız çok başımızda.
Siz ne yapabilirsiniz?
Lütfen acil ihtiyaç listelerini takip edin, yiyecek-içecekten ziyade güvenlik ve acil müdahale ekipmanları göndermeye çalışın.
Lütfen sizi korkutmalarına izin vermeyin, bunu çok istiyorlar. Evet blöf yapmıyorlar, karşımızdakiler çok sert çocuklar fakat bizden daha tedirginler inanın. Bizden korkuyorlar. Çünkü onların her şeyi yapabilme yetkileri yok; fakat bizim her şeyi yapabilecek cesaretimiz ve ne yaptığımızı çok iyi bilen beyinlerimiz var. Bize güvenin, destek olun.
Lütfen en çok bizim çektiğimiz videoları izleyin, bizim yazdıklarımızı okuyun. Onlar yalan söylüyor, çarpıtıyor; biz her şeyi olduğu gibi aktarıyoruz. (İlk defa sizlere her şeyi anlatıyoruz, kıps.) Bizi takip ederseniz eminim daha az endişeleneceksiniz.
Lütfen siz de birbirinizi sakinleştirmeye, bilgilendirmeye çalışın. Aramızda fiilen bulunmak değil bütün mesele, ağzınızdan çıkan ve yazdığınız her kelimenin değeri, desteği çok büyük.
Sizleri çok seviyoruz. Birbirimizi de çok seviyoruz. Histeri derecesinde seviyoruz. Hepimiz on numara çocuklarız, arada manita yaparsak şaşırmayın.
Biz sizi ararız, şarjımızı idareli kullanalım. :)
Öptük,
Genç çapulcularınız
Sevgili ailelerimiz için:
Özellikle dün itibariyle endişenizin tavan yaptığını biliyorum, bu yüzden vakt ayırıp okursanız çok sevinirim.
Biz bu ülkenin, tüm dünyada apolitikliğiyle ün salmış, küçümsenmiş, dalga geçilmiş nesliyiz. Apolitikliğimiz yüzünden sanat, spor, doğduğumuz şehir ve hatta takıldığımız mekanlar üzerine gruplaşıp birbirimize kıl olmuş, birbirimizi yemiş ve hatta öldürmüş nesiliz. Okudukça insanlardan soğumuş, uzaklaşmış, kendi çekirdek arkadaş gruplarımıza çekilmiş nesiliz. %90'ı hayatında asla ideolojik bir mücadele vermemiş, yolda rastladığı eylemi beyhude ya da 'gereksiz yol tıkama şovu' diye nitelendirmiş gençlerden oluşan bir nesiliz.
Ve biz dahil hiçkimse bizden şikayetlerimizi rakı masalarından toplayıp, birkaç saat içerisinde sokaklara dökülüp, ucu bucağı görünmeyen, şiddetin sınırının olmadığı bir mücadelede birbirimize koşulsuz sahip çıkmamızı beklemiyordu. Hiçkimse bizden nasıl mücadele edileceğini bu kadar çabuk, hatta gerçek zamanlı öğrenmemizi beklemiyordu. Hiçkimse, çoğumuz için ilk olan bu ciddi şiddet ve zulüm deneyiminde, boğulurken, yaralanırken ve hatta ölürken korku ve teslim yerine mizah ve neşeyi seçip yola devam etmemizi beklemiyordu. Sürpriz yaptık.
Çok iyi de oldu çok güzel iyi oldu, tamam mı?
Her şeyin çok daha sertleşebileceğinin farkındayız. Fakat kararlıyız, bilinçliyiz, özenliyiz. Panik yapmıyoruz, hemen adapte oluyoruz. Aranan yardımı en fazla üç beş dakika içerisinde birbirimize sağlıyoruz. Sağlığımıza ve güvenliğimize olabildiğince dikkat ediyoruz. Görseniz şaşarsınız, belki kendimize ilk defa bu kadar iyi bakıyoruz. Çünkü biliyoruz ki hepimizin en sağlıklı, en dinç, en enerjik, en ayık, en mutlu haline ihtiyaç var. Bu coşkunun ve dayanışmanın romantizmi çok büyük; fakat kapılmıyoruz, aklımız çok başımızda.
Siz ne yapabilirsiniz?
Lütfen acil ihtiyaç listelerini takip edin, yiyecek-içecekten ziyade güvenlik ve acil müdahale ekipmanları göndermeye çalışın.
Lütfen sizi korkutmalarına izin vermeyin, bunu çok istiyorlar. Evet blöf yapmıyorlar, karşımızdakiler çok sert çocuklar fakat bizden daha tedirginler inanın. Bizden korkuyorlar. Çünkü onların her şeyi yapabilme yetkileri yok; fakat bizim her şeyi yapabilecek cesaretimiz ve ne yaptığımızı çok iyi bilen beyinlerimiz var. Bize güvenin, destek olun.
Lütfen en çok bizim çektiğimiz videoları izleyin, bizim yazdıklarımızı okuyun. Onlar yalan söylüyor, çarpıtıyor; biz her şeyi olduğu gibi aktarıyoruz. (İlk defa sizlere her şeyi anlatıyoruz, kıps.) Bizi takip ederseniz eminim daha az endişeleneceksiniz.
Lütfen siz de birbirinizi sakinleştirmeye, bilgilendirmeye çalışın. Aramızda fiilen bulunmak değil bütün mesele, ağzınızdan çıkan ve yazdığınız her kelimenin değeri, desteği çok büyük.
Sizleri çok seviyoruz. Birbirimizi de çok seviyoruz. Histeri derecesinde seviyoruz. Hepimiz on numara çocuklarız, arada manita yaparsak şaşırmayın.
Biz sizi ararız, şarjımızı idareli kullanalım. :)
Öptük,
Genç çapulcularınız
http://www.youtube.com/watch?v=gAVgHcgySGY&list=TL3NU4Jix8stQ memleket isterim diyen güzel sesli şarkıcı
öyle böyle bir durum değildir şöyle ağız dolusu sesin kısılana kadar haykırarak küfretmek gibisi yoktur herkese hakettiği kadar dedirtir
kahverengi garip bir albenisi olan hali hazırda onur akın şarkıları ile gayet iyi giden rahatlatıcı özelliği olduğuna inandığım içecektir
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?