jokeriniz atiba hutchinson

kupa maçlarında ve ligdeki rotasyon maçlarında iş yapabilecek futbolcu. yapılmaması gereken bir transferdi elbette ama geldiği günden bu yana saha içerisinde her zaman en iyisi verdiğini düşündüğüm bir profesyonel, genç oyunculara abi ve sorun çıkarmayan bir oyuncu.

altyapıdan çıktığı günden beri fiziğine hayran ancak ayak hakimiyetine küskün olduğum isim. hava hakimiyeti ve savunmacılığına genç yaşta şapka çıkartıyorum ve umuyorum ki ilerleyen seneler içerisinde pedro-atınç ikilisi zago-ronaldo tadı verecek bizlere. ancak dediğim gibi ayaklarına biraz daha çalışması lazım. oynadığı maçlarda çıkardığı paslar olağan üstü ancak maçları stadda izleyen biri olarak kendisi ısınırken ne yazıkki adrese pas konusunda çok sıkıntı çekiyor ve kendisi de bunun farkında ki, gaziantespor maçı sonrasında paslarına çalıştığını belirtmişti. elbette daha çok erken ve o paslarını ok gibi atmasına daha çok zaman var. çalışkanlığı ile tüm eksiklerini kapatıp, yakın zamanda milli takımın kapısını sonuna dek aralayacak.

(bkz: julio alves) (bkz: sidnei) (bkz: jorge mendes)[ybkz]swh[/ybkz]

papatya falı gibi yönetimdir. seviyor, sevmiyor, seviyor, sevmiyor diye diye papatyanın yaprakları sona geldi. yaptıkları iyi işler kesinlikle tartışılmaz. bitmese de stad, doğru transferler, az zamanlı önder özen macerası, eksilerine rağmen slaven bilic, parayı sokağa atmaması, kurumsallaşma, beşiktaş sosyal departmanı, (instagram, vine) bjktv'nin gözle görülür değişimi, yiğiter uluğ'u basketbol sportif direktörü yapması, vodafone'u sponsor tam anlamında kullanması, basketbola ilgi çekmek için yapılan reklamlar ve basketbola son senedeki verilen önemler, itici olmayışı ve daha çok sayılabilecek hareketleri. şimdi gelelim yapmadıklarına, papatyanın diğer tarafına. samet aybaba macerası ve onun transferleri, stad yalanları, (aq o stad 7 ayda nasıl bitsin) bitmeyen sağ bek transferi ve daha da beteri, eldeki sağlam hilbert'i yollaması, kart1903 projesi, koskoca beşiktaş'a stad bulamaması, 4 kupalı basketbol takımını geri dönülemeyecek bir enkaza sokması ve ahmet kandemir'de bu kadar fazla ısrar etmesi, magazindeki gereksiz insanlarla fazlaca haşır neşir olması, kartal yuvası'nın sözlere rağmen ilerleyememesi, (son zamanlarda atkı/şapka kreasyonları kötü değil) [ybkz]swh[/ybkz] yapıyoruz deyip, yapmaması (masaya yumruğu vuruyoruz, tarz değiştiriyoruz vs.) ama bana soracak olursanız ortalamada sınıfı geçmiş yönetim. kulübü bir raya sokup, bırakma hedefiyle başa geçen yönetim için hedefe ulaşıyorlar gözüküyor.

ibrahim altınsay'ın sampaoli ve ozzie atılımlarından sonra aras'ında kalitesi tartışılmaz. gelmesini canı gönülden isterim ama bonservis ve zaman açısından çok zor.

opare'yi standard liege'den beri takip etmiş biri olarak söyleyebilirim ki bu çocukta iş var. fiziği, hızı ve bitmeyen enerjisi ile takıma gözle görülür katkı sağlar. bindirme konusunda kesinlikle sıkıntı olmasa da, bindirmeleri sonuçlandırmakta sıkıntısı var.

spoiler--

orhan kardeşimiz ordan 500 tane daha vursa oraya gitmez

spoiler--

http://www.youtube.com/watch?v=G_1PsUtD_LE

bu adamın antrenman teknikleri kimde var merak ediyorum. aşağıdaki linkte bu sabahki antrenmanda kalecilerimize yaptırdığı denge antrenmanından kesitler sunulmuş. ama bizimkilerin de maşallahı var şimdi, iyi kurtarıyorlar.

http://www.youtube.com/watch?v=wluzdtwXfSg&list=UULJVUlpsxZcIMECVDcZaM2g

"gazoz olma, efsane ol" sloganıyla televizyonda adından bir haylice kendinden yine söz ettirdi.

cem yılmaz'ın merakla beklediğim yeni filmi. çekirdek kadroyu yine bozmamış. ilk fragmandan güzel bir sözle noktalayalım yazıyı; "yürüyeceksin murat... kötüler koşuyorsa iyiler en azından yürümeli."

2. çeyrekte üçlük fırtınasına başladığımız maç. eğer kazanırsak grubu ikinci, kaybedersek dördüncü bitireceğimiz maç. aynı durum dominik cumhuriyeti için de geçerli. maçı kazanmak önemli, gruptan çıkabilecek en değerli sonuç ikincilik.

başlığa ne saçma başlık derseniz şaşırmam ama yıllardır dikkatimi çeken konudur. strateji olarak daha çok anılmak için midir bilmem - ki gençlerbirliği gibi bir kulübün buna ihtiyacı yok - ama bu tarz isimleri gençlerbirliği'nde çok görüyorum. billy mehmet, jimmy durmaz ve son olarak 2014-2015 spor toto süper lig süleyman seba sezonu'nun ilk golünü atma şerefine ulaşan guido koçer. adamlar buluyor aga.

şu güne kadar soyadını (vurgula: yoluban) sandığım kişi. kendimde anlam veremiyordum soyadına, şimdi herşey netleşti.

benim de hala ortada olduğum olay. bazen akbilimiz yanımızda olmuyor başkasından ödünç alıyoruz vs. ve eminim şöförün kullandığı otobüse de onlarca kendisine ait olmayan akbil ile binen yolcu vardır. adam bedava bineyim demiyor, indirimli kart ile biniyor. kavga belki ama kim olsa orda bir tepki koyar. hemen hemen her gün görüyoruz iki durak sonra ineceğim basmasam olur mu diyenleri. şöför adama patlamış, olanlar olmuş. ne desem bilemedim.

3 eylül 2014 danimarka türkiye maçı ile izleme fırsatı bulduğum isim. yaptığı bindirmeler ve açtığı ortalarla caner erkin ve milli takım savunmasının belalısı oldu. yarı transfer döneminde martin linnes olmaz ise alternatif olarak bir köşede durması fena olmaz.

başkasına ait indirimli kartla belediye otobüsüne binmek isteyen şahsın kartına sürücü tarafından el konulunca şöför hastanelik oluyor. ne diyorsunuz sözlük? enine boyuna konuşmak lazım.


http://www.youtube.com/watch?v=47BS972d860

edit: olay 1 eylül 2014 tarihinde gerçekleşiyor.

sözlükten fenerabahçe'li olduğunu öğrendiğim belediye başkanı. adam fikret orman'la o kadar buluştu ki, adamı beşiktaş'lı sanmamak elde değil. ayrıca sosyal medyayı iyi kullananlardan, çarşı ve beşiktaş'a oldukça destekli twitleri var.

free throw kabiliyetini geliştirse her nba takımında vazgeçilmez ilk 5. ama biz onu böyle seviyoruz.

ömer aşık'ın 16 dakikada double-double yaptığı maç.

bursa tesisleri'nde çalışmaya devam edileceği söylenen ancak şimdi nerede olduğu bile bilinmeyen futbolcu. karakter olarak serdar özkan'la bire bir uyumlu iki patlayamayan yetenek. futbolculuğu küçük yaşta meslek olarak görmek en güzeli.