canımı istesin vereyim dediğim, o derece sevdiğim ancak beşiktaş kongresi ile ilgili yaptığı son başkan adayı açıklamasına katılmadığım yürüyen tarih, efsane başkan, bizden biri.
türkiye cumhuriyeti devleti'nin vicdanının zaman aşımından düşmesi olayıdır. zaman aşımından düşen sadece bir dava, adaletin tecelli etmesi gereken bir platformun varlığı değil. zaten adalet 19 senedir tecelli etmiyordu bir şey değişmedi. dün bunu görmezden gelenler, bugün pastalı börekli kutlamalar yapmıyorlar, zaten rahatlar. bugün zaman aşımından düşen şey vicdan olgusudur. bugün ideolojinin körelttiği insanlık damarlarının tıkandığı gündür. bugün göz yaşlarının boşa aktığı, zalimin, katilin meşrulaştırıldığı, yitip gidenlerin ise kimilerince 'oh be kurtulduk' diye, bizlerin ise 'affedin, savunamadık hakkınızı, savunamadık insanlığımızı, yendi bizi kahpe zaman aşımı teranesi, savunamadık davanızı' diye andığı gündür.
gelecek seneler adına takımın onun etrafında şekillendirilmesini ciddi şekilde istediğim hiç abartısız 'türkiye'nin en iyi futbolcusu'.
o golü atmamış olsa bile yirmi sene sonra bile hatırlanacak bir beşiktaş emekçisi tarafından atılması ayrıca güzel oldu. oooooo tomas sivook oleeeey, tomas sivoook oley, tomas sivoook oley, tomas sivoooook oleeeeeeeyyy !!!!
şahsen benim hikayem annem ile babamın birbirlerini sevmeleriyle başlamış. zira doğduğumda beşiktaşlıydım.
avrupa'da ülkemizi en iyi şekilde temsil ettiği için ve adeta avrupa'da kaybetmeyi unutup dört maç üst üste kazandığı için takımımıza yakıştırılan lakap.
özellikle yere yatıp kalkmayan, futbol oynamaya çalışmayan, zaman geçirmeye çalışan takımları mağlup ettiğimizde söylemesi ayrı bir zevkli olan tezahürahat.
her zaman söylerim; asla bu oyuncudan vazgeçmemek ve bu oyuncuda ısrar etmekte fayda var. kimisi mustafa pektemek'in ilk 11'de oynaması gerektiğini söylüyor ama an itibariyle kramponunu taşıyamaz diyorum ben.
ikinci yarıdaki futbolla canımın sıkıldığı maç.
her zaman beşiktaş'ın ilk onbirinde olması gereken santrforumuz. öyle hemen gönderilecek ya da yedeğe çekilecek bir adam değil kendileri.
Planlanma doğru yapıldığı takdirde kulübe hem ekonomik hem de sportif olarak büyük başarı ve prestij kazandıracağına inandığım proje.
kapalı altta olacağım ve delap adlı futbolcunun taç atamaması için elimden geldiğince gürültü yapacağım maç. o yine atacak tacını ama ne kadar gürültü yaratıp konsantrasyon bozarsak o kadar iyidir.
duymaktan bıkmayacağım güntekin onay lafı. bir an için messi bizde sandım o anda.
maccabi deplasmanındaki maçımız için 'ricardo quaresma' olarak cevaplanacak soru. eğer çok ekstra şeyler yapmasaydı o roberto hilbert demeyi çok isterdim ama 7 numaralı çocuk başka bir şey oynadı bugün.
her tarafından beşiktaş akan maçtır. beşiktaş için canını verecek iki kişinin bizim maçımızı anlatması kadar rahat bir şey yok biz tv'den izleyenler açısından. her zaman şundan eminsin; beşiktaş'ın aleyhinde konuşmayacaklar, eleştirileri bile yapıcıdır ve en az benim kadar üzülürler kötü bir şey olduğunda.
propagandanın allahını içeren muhteşem ötesi film.
şeytan bir karede ellerini açarak şöyle der;
'yirminci yüzyılın benim eserim olduğunu kim reddedebilir ki?'
şeytan bir karede ellerini açarak şöyle der;
'yirminci yüzyılın benim eserim olduğunu kim reddedebilir ki?'
twitter'da TT olan etiket.
-hocam oturacak yer kalmamış,
-gerçekten öyle olduğunu mu düşünüyorsun?
-hocam oturacak yer kalmamış,
-gerçekten öyle olduğunu mu düşünüyorsun?
twitter'da makarası yapılan okul. sonrada dinciler kızlarını okula göndermezler tabi. şaka bir yana enteresan bir fikir.
tipik fenerbahçe'li sendromu geçirdiğini düşündüğüm bir kişinin basın toplantısında takındığı tavrın özeti niteliğindeki söz. 'herkes bize düşman yeaaa' şeklinde bir sendromdur bu. olayın aslı tamamen bu şike soruşturmasından ziyade genele vurursak şöyle; 18'e karşı 1, en bütük fb, bir gün herkes fb'li olacak, en büyük spor kulübü falan falan bir sürü popülist, egoist ve megalomanik söylemden sonra insanlar nasıl size sempatiyle baksın canlarım benim.
beşiktaş'lı olmanın verdiği mütevazılık duygusunu seveyim be.
beşiktaş'lı olmanın verdiği mütevazılık duygusunu seveyim be.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?