slaven bilic

taraftarımızın yine sabırsızlığının kurbanı olacak gibi görünen teknik adam.

(bkz: vicente del bosque)

demirci ile silahşör kıyaslamasına kurban giden adam.

demirci; ham demiri alır, ısıtır, eritir, kılıç haline getirir.
silahşör ise hali hazırda olan kılıcı alır ve savaşır.

silahşörün her galibiyetinde demircinin de payı vardır kılıçtan ötürü. bilic işte burada demirci rolündeki adam. demir veyahut kılıç ise futbolcular.

en usta demircinin yaptığı dünyanın en iyi kılıcını al, yeteneksiz bir silahşörün eline ver, hiç bir halta yaramaz. yeteneksiz silahşör burada biliç oluyor.
ha elindeki kılıç da maalesef kötü, demirci ustası burada önder özen oluyor. yani kötü kere kötü. sonrasında da karşına çıkan silahşörler karşısında alıp dandik kılıcımızı bir tarafımıza sokuyoruz doğal olarak.

kendisini kötüleyen futbol cahili bir taraftara sahiptir. fifa'da bile hiç bilmediği bir takımı alınca ne yapacağını bilmeyip aval aval bakan jenerasyon bir şeyi anlamalı. yabancı bir hoca bir lige yeni geldiğinde kafadan en az bir buçuk iki yıl verilmeli. bakın bu ülkede son şampiyonlukları hep ligi bilen ülke futbolunu tanıyan hocalar aldı. ama siz laf anlamazsınız ki.

doğru bu şartlar altında, ülkemize son 30 yılda ilk geldiği sene şampiyon olan, lucescu, carlos alberto parreria, karl heizn feldkamp,Eric Gerets,Todor Veselinović, holmann zaten hoca falan değildir, biliç ile kıyasla. hadi bu argüman tutmadı, kimse yemedi şimdi gidin fifa oynamaya devam edin.

Necip, mustafa, eneramo, holosko, gökhan (iki gökhanı da ekleyebiliriz), cenk, escude, toraman, sezer, akgün, boral bir çırpıda aklıma gelenler.

Allasen bu futbolcular mı bizi şampiyon yapacak. Bunların ortak özelliğini sıralasam kahırdan ölürüm:

1. iyi oynadıkları maç sayısı bir sezonda en fazla 3
2. zırt pırt sakatlanmaları
3. bir türlü çıkış yapamamaları
4. kendileri + bir miktar para olarak görülmeleri
5. küfür
6. küfür
7. küfür
8. uzar
9. gider

...

Ha Biliç mi?

Bu kadar kaybedenin içinde kulüp çalıştırıyor işte.

üzerinde fazla polemik yapmak istemediğim ve kimseye cevap niteliğinde olmayan son yorumlarımı yapıyorum hakkında. Kimse kılıf aramasın, önce gerçekleri kabul etsin yani bu adam şimdilik çok başarısız. Ha başarılı olacak diyenlere saygı duyuyorum ama hiç birinden bu adam şunun için başaracak, takım şöyle iyiye gidiyor, bak ışık var gibi tek bir cümle yok.
Tek söyledikleri istikrar lazım falan filan. Ben bir sürü örnek verdim, dünyanın en büyük kulüplerinde bile istikrar , hoca istikrarı yok.

Şimdi çok sevdiğim bir yazar arkadaş, diğer hocaları atlayıp lafı lucescu'ya getirmiş, Lucescu galatasaray ile şampiyon olurken lütfen kadroya baksın, Andrés Fleurquin, Capone , perezler var kadroda. ne taffarel, ne hagi ne popescu ne UEFA kupasını alan takımın çoğu yıldızı hiç biri yok, ama iyi hoca her yerde, her şartta iyi hoca.
100. yıl kadrosunu sayarken unutulan, yapılan tüm yabancı transferlerin lucescu tarafından yapıldığı, zaten hocanın vizyonu burada ortaya çıkıyor. sergen'i, zago'yu, cordoba'yı, pancu'yu sorunlarına rağmen pascal'ı geri alan hep lucescu. Bakılsın gerilere carlos alberto, eric gerets hangi kadrolar ile şampiyon oldu. Yani başarızsılığıa kılıf bulmak kolay ve kolaycılık oluyor.

Ne demek istediğimi anlamayan arkadaşlara şunu belirtmek isterim, ben de ilk sene şampiyonluk beklemiyorum ama 17 maçta 12 puan fark yiyip, kupada bucaspor'a elenip, rezil bir futbol oynayan takımın hocasına da sahip çıkılmasını doğru bulmuyorum.

menemenci sametten sonra ilaç gibi gelen hoca. türk hoca istemiyorum bilice verin takımı düzgün de bir kadro kurun. şenol güneş dışında hiç bir türk hocayı bu takımda görmek istemiyorum. veli-necip-serdar-pektemek gibi futbolcular varken, stat sorunu çözülmemişken, hakemlerce doğranırken de hala bilice sallayan adama cevap bile vermeyin. değmiyor çünkü.

birisine cevap mahiyetinde bir yorum yazıyorum. takımda "şu iyi ya da bakın bu iyi" gibi çıkarımlar yapmak istesek bir şeyler buluruz ama realist olmaz ve zaten buna gerek yok çünkü takım iyi değil. biliçin en büyük özelliği ise bunu görüyor olması. bahaneler üretmiyor. realist. bunu geçmişte söylediği sözlerden en hatırda kalıcı olan "türkler o maçı dürüstçe kazandı" lafıyla anlayabiliriz. takım ilk dört hafta çok çok iyi oynadı. sadece iyi sonuçlar aldı demiyorum bakın çok iyi oynadı diyorum ve aksi iddia edilemez. ama beşinci hafta olanlar takımın özgüvenini bozdu. biliç takımı psikolojik olarak toparlayamadı. bu olay biliç'in ilk yılının beşinci haftası değil ikinci yılının beşinci haftası olsa takım düşüşe geçmezdi. çünkü hocanın takımdaki süresi ve takımdaşlık ruhu pekişmiş olurdu. bunları hatırlamak beni de üzüyor ancak yegane bir gerçek var. bu kadroyu eline versek takımı şampiyon yapacak hiç bir hoca öneremez kimse. biliç'e alternatif olacak. bakın Eskişehirspor, kasımpaşa nasıl bu noktalarda biliyor musunuz? hocaları taa futbolculuk dönemlerinden türkiye ligini biliyor. bazı manyaklar (evet manyaklar) "yok samet bu kadroyla daha iyi işler yapmıştı kabul edin o daha iyi" diyor. ee insaf ya. adam beşiktaş'ta 11 yıl futbol oynadı. 23 yılda 13 farklı takımın hocası oldu bu ülkede. bu tecrübeli en yüksek kapasiteli hali samet'in takıma en çok şey verebileceği haliydi ve bu da üçüncülük oldu. buradan bütün futboldan anlayan renktaşlarıma sesleniyorum. biraz gözünüzü açın. buradaki hiç kimse, özellikle kendi adıma konuşayım, ben asla biliç'i beşiktaş'tan üstün görmüyorum. avukatı değilim bir şeyi değilim. beşiktaş bizimdir tabii ki eleştirelim bir noktaya kadar. ama şu an biliç'i yeterince çalıştırmadan sınava sokup başarılı olmasını istiyorsunuz. haklı değilsiniz. biliç elinde bulunan oyuncuyu yeterince iyi kullanamıyor kabul. müdahalesi yetersiz evet. ankaralı olduğum için stadlara fazla gidemiyorum evet ama bakın en son gençlerbirliği maçına gittim [ybkz]swh[/ybkz] yahu adam sürekli savunmaya hatalı markajları işaret etmekten artık ölecekti. yani sadece hocanın takımı değil, takımın da hocayı anlaması biraz zaman alır. evet birisi çıkıp "son 30 yılda 6 tane hoca ilk geldiği yıl takımını şampiyon yapmıştır" der. hatta bunlardan biri uefa kupası kazanmış, real madrid'i süper kupada yenmiş, hagili efsane kadrodur. ama şu var ki sen son 30 yılda 6 adam gösterirsin biliç'i kötülemek için. bense derim ki "son bi kaç yıla bak yeter" fatih terim, mustafa denizli, aykut kocaman, ertuğrul sağlam hatta bu yıl fenerbahçe'nin şampiyon olacağını göz önüne alırsak ersun yanal. bu da benim tezimi doğrular. şampiyonluk için ligi tanıyan hoca gerekir. lig de üç günde tanınmaz. hiç değilse 1 sezon kesin şarttır. ama siz daha iyi bildiğiniz için her yıl topluyoruz kupaları (!)

spoiler--

Sezona harika değil uçarcasına bir başlangıç yaptık ve özgüvenimiz çok yüksekti. Galatasaray maçında olup bitenler ise çok olumsuz bir etki yarattı, bizim üzerimizde şok etkisi yarattı. Bunu söylerken sadece sonuçtan bahsetmiyorum, sahada yaşananlar üzerimizde gerçekten şok etkisi yarattı. 3-0 hükmen mağlup olduk. 4 maç ceza aldık. Zaten kendi stadımızda oynamıyoruz. Bir de üstüne bu ceza meselesi eklendi. Bizim için bu çok büyük bir darbe oldu.
Kasımpaşa maçında Beşiktaş’ın bir oyuncusu maç esnasında taraftarın saldırısına uğradı. Kamuoyunda Fernandes’in göstermiş olduğu reaksiyon tartışılıyor. Federasyon tarafında konuşulması gereken şeyler konuşulmuyor. Tamam bunları da konuşalım ama ben şunu anlamıyorum, neden maç bizim lehimize 3-0 hükmen tescil edilmedi? Galatasaray maçında neden bizim aleyhimize tescil edildi

spoiler--

an itibariyle tsyd seminerinde sorulara cevap veren teknik adam. ntv'den izlenebilir.

ligi tanımayan hoca.
sezer öztürk ısrarını bitirmeli.

bal gibi sezer'e ihtiyacımız var.

adam 2 haftaya hazır olacak al artık kadroya.

burnuma pis kokular gelmesine neden oluyor bu adam. sezon başında herkes tarafından dillendirilen eneramo transferini biliç yaptırdı, çünkü menajerleri aynı kişiydi ve ortada bir rant dönüyordu söylemleri ile ilgili kendisine ne bir soru soruldu ne de bu haberler ile ilgili bir yalanlama yapıldı. şimdi haberlerde biliç'in yine menajeri aynı kişi olan danny'i istediği konuşuluyor. hayır anlamış değilim bu haberler gerçek de olmayabilir ama kimse ne nasıl oluyor bilmiyor. çünkü arada bir beyaz baykuş var, herkes topu birbirine atıyor, ama kim kimi istiyor, kim transferleri yapıyor her şey tam bir çorba oldu.

Beşiktaş'a bir beden ufak gelen hocamsı.

Yahu orta alanda oynatacak adam yok sen sezer gibi adamı boktan bir sebep yüzünden kadro dışı bıraktın oynamayacaksa gönder.
Escude-sivok-pedro yabancı sınırı açısından bakarsak çok lüks. Neremize sokacağız 3 yabancı liberoyu.

Ömer şişmanoğlu senin kan davalın mı hak ettiği halde forma vermiyorsun unutma es es maçında[ybkz]swh[/ybkz] altın değerinde gol attı.

İstifaaaaaa.

yakın zaman içinde istifasını sunacağını hissettiğim teknik direktörümüz.

Hissiyatımın kaynağı söyleyemem, sadece işaret edebilirim.

Niye derseniz "ben olsam öyle yapardım"dan bir gıdım ileri gitmez iddiam.

Devre arası kampı bitmiş, ihtiyacın olan bölgelere transfer yapılmamış, bazı bölgelerde şişkin bazı bölgelerde belirgin eksiklik olan bir kadro var. saçma sapan futbolcuların var.

dany var. stoper tanrısı olsa bu adama kanım ısınmaz. o derece platonik nefret ediyorum.

ne bileyim lan.

ben olsam istifa ederim.

beşiktaş gibi büyük bir kulüpten istifa etmeyecek olan kişi. zira slaven bilic'in çalıştırdığı en büyük takım beşiktaş.

kulübümüzün başında kalıcı olursa başarılı olacağına inandığım hocamız. yalnız istediği takviyeler yapılmalı artık. ligin başlamasına çok az bir zaman var ve takımda stoper kalmadı neredeyse.

kalması gereken teknik adam.
ingilizcesine hayranım.
duruşuna ve karizmasına.

ama ligi tanımıyor ve umarım çabuk öğrenir.

her sene hoca değiştirmekten bıktık.

Bazen çok sinirlenen ama genelde içine atıp da "ulan şu maç bitsin sana gösteririm" modunda maçı izleyen teknik direktörümüz.
Aklında oluşturduğu sabit kadroyu oynatmayı seven, Pedro Franco ve Kerim Frei gibi genç oyuncuları kazanmak için gerekli yerlerde oyuna dahil etmeyen hocamız.

kariyersiz, yetersiz ve basiretsiz hoca. adamın ne futbolcu olarak ne hoca olarak hiç bir kupası, hiç bir başarısı yok doğru düzgün ,yani hiç bir şey başarmamış, görüldüğü üzere bu potansiyeli de yok.Hani önder efendi diyordu ya başarmış kariyerli, ya herkes tarafından başaracağına inanılan. Bu adam hiç bir kritere uymuyor maalesef.
hep aynı format, hep aynı 11, hep aynı değişiklikler. siz bakmayın fikret başkanının motivasyon açıklamalarına , umarım sezon sonunu görür ama o bile zor .