samet aybaba giderse yerine gelecek teknik direktör

evet yavaş yavaş idam sehpası kuruldu, dar ağacına ip bağlandı. bu noktadan sonra sanırım pek dönüşü yok. gerçi daha altı hafta var ve futbol bu , belli olmaz kazanılacak maçlar ile süpriz bir ikincilik her şeyi değiştirebilir ama zor hatta çok zor. sezon sonu samet hoca istifa eder veya gönderilirse yerine kim gelir., işte bu çok önemli. eğer gönderilecek ise, yerine gelecek hoca gizliden gizliye de olsa bugünden belirlenmelidir. en büyük adaylar, tüp kafa tarafından haksızlığa uğrayarak klübünden koparılan ertuğrul sağlam, antalya'da mucizeler yaratan şifo mehmet, sivas ile kupada yoluna devam eden ve klübüyle sıkıntılar yaşayan rıza çalımbay gibi gözüküyor. gönlüm yinede samet hoca kalsın diyor, hatalarından ders alıp önümüzdeki sezon iyi transferler ile başarılı olabilir gibime geliyor ama illa gidecekse gelecek hoca kesinlikle türk hoca olmalıdır. geçen yaz da yazdığım gibi tek adayım şifo mehmet.

(bkz: mehmet özdilek)

getirin artık şu adamı. yapacağınız en doğru iş olur.

(bkz: mehmet özdilek)
(bkz: şenol güneş)
(bkz: ertuğrul sağlam)

bu 3 aday içinden en çok istediğim şenol güneştir açıkçası. ama hangisi olursa olsun geldiği ilk günden itibaren taraftar sahip çıkacaktır. ertuğrul sağlam daha önce denendiği için belki olmayabilir.

fenerbahçeye " ön direkte gökhanın aşırttığı topla " gol attırmayan hoca kimse o gelsin. işine çalıştığını biliriz en azından.

mehmet özdilek ile olacak iş değildir. maalesef bir sene daha kaybetmek olur. sene başında tarihi bir fırsat geçmişti elimize ama samet aybaba tercihi ile bu seneyi harcadık. ama yolun sonu göründü.

beşiktaş'ın öncelikle gerçek anlamda bir yeniden yapılanma planına ihtiyacı var. olaya salt teknik direktör gözü ile bakmak hata olur. futbol şubesi çatısı altında sağlam bir ekip kurulmalı. ama burada kişisel çıkarlar ya da hırslar öne çıkmamalı.

tamer kıran'a bağlı bir futbol ekibi kurulmalı. ama tamer kıran olayları sadece mali yönden denetlemeli. işin futbol kısmını ise ekibine bırakmalı. sportif direktörlük pozisyonu yaratılmalı. zeki önder özen ya da o kalitede bir isim o pozsiyona getirilmeli. altınsay liderliğinde bir scout ekibi kurulmalı.

teknik direktör olarak da van gaal veya benzeri kalibrede bir teknik direktör ile anlaşılmalı. bu ekip 5 senelik bir plan yapmalı. alt yapıdan çıkacak oyuncular, izlenen oyuncular yavaş yavaş a takıma dahil edilmeli. a takımın dizilişi ya da taktiği ne ise a2 ve paf takımlara da aynı sistem uygulanmalı.

bu sene nasıl uzun süre sabrettiysek, aynı şekilde 2 sene o ekibe ve takıma sabretmeliyiz. 5 senelik yapılanma planı tamamlandıktan sonra ise, takımın başına rıza da gelebilir, şifo da gelebilir. bu hem beşiktaş için hem de bu teknik direktörler için daha iyi sonuçlar doğurur.

"şu gelmelidir, bu yapamaz, öteki gelmemelidir" den ziyade belirlenen hedef, plânlama, strateji doğrultusunda seçilmesi gereken isimdir.

"nasıl bir beşiktaş futbol takımı görmek istiyoruz?" sorusuna verilecek yanıtla doğru orantılı olur tercihler. önceliği ne olacaktır beşiktaş kulübü'nün? kısa vadede şampiyonluk? en geç bir sezon içinde şampiyonlar ligi? uzun vadede domine edilecek bir türkiye ligi? daha sonra bu tip sorulara vereceğiniz yanıtın gerektirdiği teknik adam listesi çıkarılır. çünkü her hedefin gerektirdiği profil farklı olacaktır.

ama kafanızda herhangi bir plân yoksa kendinize popüler isimlerden oluşan ancak futbol mantalitelerinin birbiriyle alâkası olmayan bir teknik adam listesi belirlersiniz.

ondan sonra "zico olmayınca ertuğrul ile görüştük. daha sonra magath ile randevu aldık. önümüzeki hafta van gaal ve didier deschamps ile masaya oturup şartlarını öğreneceğiz." gibi komiklikler vuku bulur.

tabii bu kafa karışılıklığı ve ne yaptığını bilmemezlik hâli transfer dönemine de yansır. bir bakarsınız ki beşiktaş'ın stil olarak birbirinden farklı beş adet hücum oyuncusu adayı ortaya çıkar. atıyorum john carew ile görüşürsünüz ama anlaşamayınca ailton ile sözleşme imzalarsınız.

hâliyle şu aşamada x gelsin demekle y bu işi yapamaz demek arasında hiçbir fark yoktur.

nasıl bir büyüme modeli belirlediniz/belirleyeceksiniz? önce onu bir ortaya koyun. gerisi liyâkat sahibi kişiler eliyle kendiliğinden gelir.

edit: elbette bu cümlelerin muhatabı beşiktaş'taki icra makamıdır.

bence takımın başına beşiktaş çarşıdan geçerken ''abi bi saniye bakar mısınız ? '' deyip çevirdiğiniz her 10 kişiden 8'i inanın çok daha iyi yönetir. diğer. kalan 2 ise çarşıda bulanan 2 tane kartal heykelini takımın başına geçirsek futfolcuların biraz utanıp kartal aşkına oynayabileceğini umuyorum...

bok gibi düşük kıçı başı bi yerde yüklemi öznesi dolaylı tümleci belli olmayan saçma sapan cümleler kurmaya başladım (bkz: samet aybalam)

nasıl bir beşiktaş istiyoruz sorusuna nasıl bir cevap verirsiniz ey beşiktaşlılar ? çoğunuz gs ve fb'nin gerisinde kaldık ; tüpçüden kurtulduğumuza göre artık eski günlere dönme vakti , bize şampiyonluk lazım şampiyonluk dediğinizi duyar gibiyim. o zaman mırcea lucescu veya ne kadar karakterini beğenmesem de mustafa denizli gerekir bu takıma. şayet bu durum gerçekleşmezse mehmet özdilek en alt sınır olmak üzere tecrübeli ama çok ünlü bi isim olmayan , bize yakışan , ahlaklı bi teknik direktör getirilmeli. bu teknik direktör schuster gibi taraftarı s**ine takmayan bir adam olmamalı , ahlaklı derken kastım bu. adam gibi adam olmalı. bence o kişi şuan gelmelidir ki önümüzdeki senenin başlarında sorun yaşamayalım taşlar yerine oturmuş olsun.