"şu gelmelidir, bu yapamaz, öteki gelmemelidir" den ziyade belirlenen hedef, plânlama, strateji doğrultusunda seçilmesi gereken isimdir.
"nasıl bir beşiktaş futbol takımı görmek istiyoruz?" sorusuna verilecek yanıtla doğru orantılı olur tercihler. önceliği ne olacaktır beşiktaş kulübü'nün? kısa vadede şampiyonluk? en geç bir sezon içinde şampiyonlar ligi? uzun vadede domine edilecek bir türkiye ligi? daha sonra bu tip sorulara vereceğiniz yanıtın gerektirdiği teknik adam listesi çıkarılır. çünkü her hedefin gerektirdiği profil farklı olacaktır.
ama kafanızda herhangi bir plân yoksa kendinize popüler isimlerden oluşan ancak futbol mantalitelerinin birbiriyle alâkası olmayan bir teknik adam listesi belirlersiniz.
ondan sonra "zico olmayınca ertuğrul ile görüştük. daha sonra magath ile randevu aldık. önümüzeki hafta van gaal ve didier deschamps ile masaya oturup şartlarını öğreneceğiz." gibi komiklikler vuku bulur.
tabii bu kafa karışılıklığı ve ne yaptığını bilmemezlik hâli transfer dönemine de yansır. bir bakarsınız ki beşiktaş'ın stil olarak birbirinden farklı beş adet hücum oyuncusu adayı ortaya çıkar. atıyorum john carew ile görüşürsünüz ama anlaşamayınca ailton ile sözleşme imzalarsınız.
hâliyle şu aşamada x gelsin demekle y bu işi yapamaz demek arasında hiçbir fark yoktur.
nasıl bir büyüme modeli belirlediniz/belirleyeceksiniz? önce onu bir ortaya koyun. gerisi liyâkat sahibi kişiler eliyle kendiliğinden gelir.
edit: elbette bu cümlelerin muhatabı beşiktaş'taki icra makamıdır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?