salonda sesiz olmanın faul atışlarına olumlu katkı yapmaması

genelde ülkemizde ve hadi dünyada diyelim, ev sahibi takım faul atışları kullanırken ev sahibi taraftarın, tabiri caizse çıt çıkartmayarak oyuncusunun konsantrasyonunun bozulmamasını sağlama olayı.
Ama yıllarca yaptığım gözlemlerde kanımca bu olay çoğu zaman ters tepmektedir. Oyuncu faul çizgisine geldiğinde koca salondan çıt çıkmayarak herkesin onu izlediğini bilmesi kendisinde ''ulan herkes pür dikkat , kaçırırsak sıçtık'' pisikolojisine sokmaktadır. Bu tip maçlarda genelde deli gibi ıslıklanan rakip takım faul atışlarında daha yüzdeli oynamaktadır.
Play-off serisi boyunca beşiktaşında evindeki maçlarda, deplasman maçlarına göre neredeyse %25 daha fazla faul kaçırmasıda bir tesadüf değildir.
Ayrıca tribünler tam gaza gelmişken herkesin bir anda susması atmosferide düşürmektedir.
özet olarak aslına faul atışları sırasında susmanın bir faydası yoktur. Bu sürelerde de takım tezahürat ile desteklenmelidir.Yada tamamane sesiz kalınmamalıdır.

bazı oyuncuların, atış kullanmadan önce elleriyle tribüne "sakin.." mesajı vermesiyle çelişen tespit. ama yanlış da değildir, belki oyuncudan oyuncuya değişiyor olabilir.

basketbol oynamış bir yazar olarak katılmadığım görüş. daha doğrusu oyuncudan oyuncuya değişkenlik gösteren görüş. kestirebildiğim kadarıyla, faul atışlarını bazı basketbolcular dikkat kesilerek, ölçüp biçerek atıyor ve bu tip oyunculara sessizlik yarıyor. diğer tarafta ise, coşku ile oynayan ve konstre olan tipte oyuncular var. [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]

bende basketbol oynamış bir yazar olarak istatistiklere önem vererek tezimi şu şekilde açıklıyorum;

Beşiktaş final serileri boyunca oynadığı 3 rakibine karşı deplasman maçlarında oynadığı 6 maçta;

143 serbest atış kullanmış ve 112 sayı bulmuş yani yüzde %78.

Aynı takım evinde oynadığı 6 maçta ise;

164 serbet atışta sadece 105 sayı kazamış yani %64.

iki yüzde arasına bakıldığı zaman susmanın etkisi olmadığı, bilhakis ters teptiği ortadadır.

Detaylar için;
BJK - FB : 49/ 29 ( %57)
FB-BJK : 24/16 ( % 67)

GS-BJK : 15/13 (%86,6)
GS-BJK: 23/20 ( % 86,9)
BJK-GS : 23/18 ( %78)
BJK-GS: 24/12 (%50)

EFES-BJK : 18/17 (%94)
EFES-BJK : 29/23 ( %79,3)
BJK-EFES: 21/16 (%76)
BJK-EFES : 19/12 (%63)
EFES-BJK :34/23 (%67)
BJK-EFES: 28/19 (%67,8)

Yorum sizin.

carlos arroyo ve muadillerine siksen etki etmeyecek durum ve durumlar silsilesi. afedersiniz ama pota arkasında fil ile zürafa , üremeye yönelik belgesel çekse dahi , o arkadaş o topu o deliğe haşırt diye sokacaktır.

sonu hiçbir yere varmayacak olan tartışmanın konu başlığıdır bana göre. susmayalım, ok. bağıralım madem öyle.

(bkz: ne edek ölek mi)

(bkz: 20 ocak 2014 panathinaikos olympiacos maçı )

bence basketbolun kitabını yazan yunan taraftarların hiç susmamasından yola çıkarak; doğrulanabilecek önerme

katıldığım durumdur. hiç susmadan bağırmaya devam.