sarı platin saçlara, uzun ve ojeli tırnaklara sahip olanların türkçesi.
plaza türkçesi
ağzınıza en az beş sakız atarak konuşmayı denerseniz birebir aynı tarzı yakalayabilirsiniz.
genel kültür artıran bir dildir.
ulan çoğunu bilmiyormuşum. plazada çalışmıyorum gerçi ama olsun
ulan çoğunu bilmiyormuşum. plazada çalışmıyorum gerçi ama olsun
(bkz: kompanse etmek)
(bkz: forwardlamak)
(bkz: toplantı set etmek)
yazılım işinde olduğum için mecburen bazı kavramları ingilizce kullanmak zorunda kalıyorum. bu nedenle de iyice alıştım plaza türkçesi'ne. evet arkadaşlar ben onlardan birisiyim. bazı kavramların türkçe karşılıkarı olmuyor. ne dicem şimdi ben sql, query, script vs. yerine?
mail yollanırken bilgi sekmesine sorumlu kişiyi eklemek. çoğu şirkette kullanmak mecburidir.
Su anda oldukca fazla maruz kaldigim ve dayanamayip kullandigim dil bicimi
(bkz: cc ye eklemek)
(bkz: cc ye eklemek)
yapiyor/ediyor olacaksiniz gibi, future continuous tense kullanimini sikca duydugum konusma bicimi. cumle icerisindeki kullanimi su sekildedir: pazartesi damla hanim la gorusuyor olacaksiniz.
(bkz: benim bugün off günüm)
(bkz: bullshit bingo)
kurumsal şirketlerde çalışan ve plaza insanları diye tabir edilen tayfanın kullandığı, genellikle "etmek" fiiliyle beraber kullanılan yardımcı fiillerden oluşan, yarı ingilizce yarı türkçe lisana verilen isim.
(bkz: manage etmek)
(bkz: handle etmek)
(bkz: eskale etmek)
(bkz: çok simple abi yeaa)
bununla birlikte bazı ingilizce deyimlerin chicken translation olarak türkçeye çevrilmesiyle elde edilen deyimlere de sıkça yer verilir.
(bkz: günün sonunda)
(bkz: diğer elde)
(bkz: manage etmek)
(bkz: handle etmek)
(bkz: eskale etmek)
(bkz: çok simple abi yeaa)
bununla birlikte bazı ingilizce deyimlerin chicken translation olarak türkçeye çevrilmesiyle elde edilen deyimlere de sıkça yer verilir.
(bkz: günün sonunda)
(bkz: diğer elde)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?