özel sektörün belalı müşterisidir.devlette öyle iş olmaz aga öğle saatinde gelirsen karşında kimseyi bulamazsın.net.
öğle yemeği saatinde gelen müşteri
anasını eşekler kovalayasıca müşteridir.
bu müşterinin işleri hızlıca yapılacağından hatalı işlemler olabilir. bu saatte gelen müşteri çok beklemesin diye çay kahve ikram edilmez.
haaa işi bittikten sonra "yemeğe mi çıkıyorsun, gel birlikte gidelim" diyorsa, yemek ısmarlıyorsa kral müşteridir.
bu müşterinin işleri hızlıca yapılacağından hatalı işlemler olabilir. bu saatte gelen müşteri çok beklemesin diye çay kahve ikram edilmez.
haaa işi bittikten sonra "yemeğe mi çıkıyorsun, gel birlikte gidelim" diyorsa, yemek ısmarlıyorsa kral müşteridir.
o böldüğü yemeğin acısını çıkartacak tek şey iyi alışveriş yapmasıdır
çok afedersin ama sözlük ibne puşt gibi bir şeydir. tamam onun da işi vardır tamam onun da tek izin alabildiği saat odur, ama gel gör ki ne hakkı var arkadaş benim yemek saatimden çalmaya? kahrolsun kapitalizm reyiz.
hakkında yapılması muhtemel yorumların, geldiği yere göre farklılık göstereceği müşteridir.
pek tabi bir lokantada çalışıyor da olabilirsiniz.
pek tabi bir lokantada çalışıyor da olabilirsiniz.
yediğin yemeğin her lokmasını boğazına dizen zat-ı muhteremdir kendileri.
* aa yemek mi yiyordunuz?
- evet abi, malum öğle arası.
* doğru doğru, siz yiyin yemeğinizi ben şurada beklerim.
(Bekleme yapacağı alana ilerleyip oturur. aradan beş dakika geçer ya da geçmez)
* benim işimde kısaydı aslında bir hallediverseydiniz iyi olurdu ama neyse.
(sinirler tavan yemeğinde diye başlayan cümleler kurulacakken)
- tabi efendim ne demek, ne vardı sizin? şeklinde bir soru sonrası iş başlar veee artık o yemek yenemeyek durumdadır.
er kişiye değil her kişiye tavsiyem, yemek saatlerinizi herkesinden bir saat ileri atmanız olacaktır.
* aa yemek mi yiyordunuz?
- evet abi, malum öğle arası.
* doğru doğru, siz yiyin yemeğinizi ben şurada beklerim.
(Bekleme yapacağı alana ilerleyip oturur. aradan beş dakika geçer ya da geçmez)
* benim işimde kısaydı aslında bir hallediverseydiniz iyi olurdu ama neyse.
(sinirler tavan yemeğinde diye başlayan cümleler kurulacakken)
- tabi efendim ne demek, ne vardı sizin? şeklinde bir soru sonrası iş başlar veee artık o yemek yenemeyek durumdadır.
er kişiye değil her kişiye tavsiyem, yemek saatlerinizi herkesinden bir saat ileri atmanız olacaktır.
en nefret edilen müşteridir.
bir de bunların öğle saatinde arayanları mevcuttur. öğle yemeğini iş yerinde, masasında yiyen sekreterlerin ağzı konuşmayacak kadar doluyken başlarına gelen durum.
böyle zamanlarda kimse ne yediğini anlar ne içtiği. lanet bir durumdur kısacası.
böyle zamanlarda kimse ne yediğini anlar ne içtiği. lanet bir durumdur kısacası.
bunun bir de; öğle yemeğinden ilk lokmanı aldığın anda çalan telefon, ikinci lokmanı aldığın anda görüşmeye gelen insan ve saatlerce oturduğun masadan tuvalet ihtiyacı için kalktığında çalan telefon gibi türevleri vardır ki telefonu da yemek tepsisini de alıp duvara fırlatma isteği uyandırır bünyede.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?