(bkz: club brugge 5 0 beşiktaş)
liverpool 5 0 beşiktaş
lüzumsuz bir konu başlığıdır.
(bkz: abi radar var)
tuhaf yerlere gitmiş olan tuhaf bir başlık. totem değil, gerçekten de böyle bir düşüncesi olan da olabilir; ne olacak ki? hayır böyle düşünse ne olur ki?
bırakın bu işleri, turun tadını çıkarın.[ybkz]swh[/ybkz]
bırakın bu işleri, turun tadını çıkarın.[ybkz]swh[/ybkz]
ileri görüşlü kartal sözlük yazarının totemi. bundan sonraki turlarda da benzeri başlıklarını bekliyoruz kendisinin.
bence slaven bilic'in gönderilmesini isteyecek kadar pesimist ve futbol cahili bir başlık olduğu kadar herhangi bir başlık kadar da sol sütunda bulunmaya hakkı olan başlık.
bence de futbol açısından gerçekten fakir bir skor tahmini ve altında müthiş bir duygusallık var. ama güntekin onay gibi futbol entellektüeli bir adam öyle yazılar yazabiliyorsa, bu başlık da gayet normal.
bence de futbol açısından gerçekten fakir bir skor tahmini ve altında müthiş bir duygusallık var. ama güntekin onay gibi futbol entellektüeli bir adam öyle yazılar yazabiliyorsa, bu başlık da gayet normal.
tanım; skor tahmini.
ben moderatör olarak görev yaptığım sürece silmeyeceğm başlık türüdür. küfür yok, tehdit yok. adam her yazar gibi açıkça fikrini söylemiş. burası da sözlük; insanlar yazmak için geliyorlar değil mi?
ben moderatör olarak görev yaptığım sürece silmeyeceğm başlık türüdür. küfür yok, tehdit yok. adam her yazar gibi açıkça fikrini söylemiş. burası da sözlük; insanlar yazmak için geliyorlar değil mi?
# Beşiktaş bir kez daha göğüsümüzü kabartı....
hayatım boyunca kimsenin beşiktaş'lılığına laf etmeme rağmen, beni bu çizgiden çıkaran, skor tahminli entry...
ben şöyle bir sözlüğü hatırlatayım...
beşiktaş, 1940-1941 sezonuna gençleştirilmiş ve yenilenmiş kadrosuyla girer...
haftalar ilerledikçe puan farkını açan beşiktaş, ligde liderliğini sürdürmektedir...
bitime 5 hafta kala rakip süleymaniye’dir...
19 ocak 1941 pazar günü semih duransoylu’un hakemliğini yaptığı şeref stadı’ndaki maça beşiktaş şu kadro ile çıkar:
Faruk, Yavuz, İbrahim, Rıfat, Halil, Hüseyin, Şakir, Hakkı, Şükrü, Şeref, Eşref...
o sezonun genelinde olduğu gibi, beşiktaş yine başarılı bir oyun ortaya koyar...
maçın ikinci yarısının ortalarıdır...
beşiktaş takımı farklı önde olmasına rağmen rakip kaleye bitmek tükenmek bilmeyen hücumlar gerçekleştirmektedir...
işte o sıralarda beşiktaş’ın akın yönü olan şeref stadı’nın atatürk panosu bulunan tarafındaki tribününden bir ses yükselir: “haydi kara kartallar! hücum edin kara kartallar”...
şeref stadı’nı dolduran binlerce taraftar ve maçı takip eden gazeteciler, çınlayan sesle donup kalmıştır...
son derece isabetli bir benzetmedir o anda yapılan...
o sezon rakiplerini ezip geçen beşiktaşlı futbolcuları “kara kartal”dan, oynadıkları futbolu “kara kartal gibi hücum etmek”ten başka bir şekilde tarif etmek mümkün değildir...
tribünlerden gelen sesin sahibi mehmet galin isimli bir balıkçıdır...
voleci şeref lakabıyla maruf şeref görkey’in voleyle attığı 3 gol ve kaptan hakkı yeten’nın, şakir’in ve şükrü’nün birer golüyle sahadan 6-0 galip ayrılırlar...
bu maçın ardından, beşiktaş’ın sembolü “kara kartallar” olmuştur...
şimdi utanmadan o başlığı açan, her ne sebeple olsun, açılmasına da göz yumanlar, bunu neden yazdığımı merak edecek...
40 ve 50'li yıllarda dünyanın bir çok yerinde futbol, türkiye'deki kadar zor şartlar altında oynanmadı...
o dönem oynayanların isimleri unutulmaz, hala dualarımızın baş köşesinde yerleri vardır...
kartal ismi, öylesine bir sembol değildir anlayacağın sevgili kardeşim...
geçmişinde derin anlamlar, büyük adamlar barındırır...
biz kalkıcaz, sözlüğe bu ismi vericez...
onu geçtim, hayatımızı beşiktaş'a adıycaz...
sen kalkacaksın, utanmadan, sıkılmadan, böyle bir başlık açacaksın...
bu başlık da ne yazık ki, sol tarafta görünecek...
evet, sözlük her dil, din, ırk, görüş, düşünce yapısına açık...
herkes hakaret içeren, rencide edici, veyahut küfürlü birşey yazmadığı sürece dilediğince yazmakta özgür...
ama afedersiniz de, oraya sekiztaş, liverpool 5 beşiktaş 0 yazacak kadar da açık olmamalı...
beşiktaş sözlüğünde, durumun öyle olacağını düşünse, hatta bilse dahi, beşiktaş'ı küçük düşürücü entry'ler HER NE SEBEBPLE OLURSA OLSUN YER ALMAMALI..!
ha yer varsa, sıkıntı da var bence, değerlendirilmeli...
başka sözlük de yok...
beşiktaş da yok..!
ben şöyle bir sözlüğü hatırlatayım...
beşiktaş, 1940-1941 sezonuna gençleştirilmiş ve yenilenmiş kadrosuyla girer...
haftalar ilerledikçe puan farkını açan beşiktaş, ligde liderliğini sürdürmektedir...
bitime 5 hafta kala rakip süleymaniye’dir...
19 ocak 1941 pazar günü semih duransoylu’un hakemliğini yaptığı şeref stadı’ndaki maça beşiktaş şu kadro ile çıkar:
Faruk, Yavuz, İbrahim, Rıfat, Halil, Hüseyin, Şakir, Hakkı, Şükrü, Şeref, Eşref...
o sezonun genelinde olduğu gibi, beşiktaş yine başarılı bir oyun ortaya koyar...
maçın ikinci yarısının ortalarıdır...
beşiktaş takımı farklı önde olmasına rağmen rakip kaleye bitmek tükenmek bilmeyen hücumlar gerçekleştirmektedir...
işte o sıralarda beşiktaş’ın akın yönü olan şeref stadı’nın atatürk panosu bulunan tarafındaki tribününden bir ses yükselir: “haydi kara kartallar! hücum edin kara kartallar”...
şeref stadı’nı dolduran binlerce taraftar ve maçı takip eden gazeteciler, çınlayan sesle donup kalmıştır...
son derece isabetli bir benzetmedir o anda yapılan...
o sezon rakiplerini ezip geçen beşiktaşlı futbolcuları “kara kartal”dan, oynadıkları futbolu “kara kartal gibi hücum etmek”ten başka bir şekilde tarif etmek mümkün değildir...
tribünlerden gelen sesin sahibi mehmet galin isimli bir balıkçıdır...
voleci şeref lakabıyla maruf şeref görkey’in voleyle attığı 3 gol ve kaptan hakkı yeten’nın, şakir’in ve şükrü’nün birer golüyle sahadan 6-0 galip ayrılırlar...
bu maçın ardından, beşiktaş’ın sembolü “kara kartallar” olmuştur...
şimdi utanmadan o başlığı açan, her ne sebeple olsun, açılmasına da göz yumanlar, bunu neden yazdığımı merak edecek...
40 ve 50'li yıllarda dünyanın bir çok yerinde futbol, türkiye'deki kadar zor şartlar altında oynanmadı...
o dönem oynayanların isimleri unutulmaz, hala dualarımızın baş köşesinde yerleri vardır...
kartal ismi, öylesine bir sembol değildir anlayacağın sevgili kardeşim...
geçmişinde derin anlamlar, büyük adamlar barındırır...
biz kalkıcaz, sözlüğe bu ismi vericez...
onu geçtim, hayatımızı beşiktaş'a adıycaz...
sen kalkacaksın, utanmadan, sıkılmadan, böyle bir başlık açacaksın...
bu başlık da ne yazık ki, sol tarafta görünecek...
evet, sözlük her dil, din, ırk, görüş, düşünce yapısına açık...
herkes hakaret içeren, rencide edici, veyahut küfürlü birşey yazmadığı sürece dilediğince yazmakta özgür...
ama afedersiniz de, oraya sekiztaş, liverpool 5 beşiktaş 0 yazacak kadar da açık olmamalı...
beşiktaş sözlüğünde, durumun öyle olacağını düşünse, hatta bilse dahi, beşiktaş'ı küçük düşürücü entry'ler HER NE SEBEBPLE OLURSA OLSUN YER ALMAMALI..!
ha yer varsa, sıkıntı da var bence, değerlendirilmeli...
başka sözlük de yok...
beşiktaş da yok..!
ilk entry'si ile 4 + oy almış tahmin. eski beşiktaş yönetim kurulu üyeleri aramızda beyler. uyanık olun. şimdi senden benden çok sevinirler yalnız, anlayamazsınız kim olduklarını. siz ilk mağlubiyeti bekleyin.
(bkz: inanmak başarmanın yarısıdır)
+herkeşe benden çay
- ben istemem
+pekiiğ atiba'ya çay yok
- ne demek atiba
+adını mı değiştirdin
- sen bana nasıl atiba dersin
+ne diyem mesela claudio maldonado mu diyem
+herkeşe benden çay
- ben istemem
+pekiiğ atiba'ya çay yok
- ne demek atiba
+adını mı değiştirdin
- sen bana nasıl atiba dersin
+ne diyem mesela claudio maldonado mu diyem
artık silinmesi gereken saçmalık. taraftar sözlüğüne bak hakikaten süper. ben de şimdi başlık açayım eskişehir 9 besiktaş 1. ergenden geçilmiyor ortalık.
Gerçekleşmeyen skor tahmini..
kupada oynanan maca baktigimiz zaman alinmasi muhtemel skordur. onumuzdeki hafta mac var ve takim cok kotu oynuyor, adamlara bakiyorsun yilda nerdeyse 50 mac oynuyorlar ve her mac ayni ciddiyetle, hala besiktas maca asilmadi, zaten ziraat kupasi falan diyen varsa siktirsin gitsin bir zahmet, rizede oynanan oyun ortada, kayseride oynanan ortada, simdi haftaya da bu oyundan farkli bir oyun oynarsak bi entryi yedirin bana...
Entry'sini bugün A4'e çıkarıyorum.. yazar arkadaşımızın irtibat bilgilerini mesaj olarak göndermesini rica ediyorum..
Not: çok ciddiyim..
kupada oynanan maca baktigimiz zaman alinmasi muhtemel skordur. onumuzdeki hafta mac var ve takim cok kotu oynuyor, adamlara bakiyorsun yilda nerdeyse 50 mac oynuyorlar ve her mac ayni ciddiyetle, hala besiktas maca asilmadi, zaten ziraat kupasi falan diyen varsa siktirsin gitsin bir zahmet, rizede oynanan oyun ortada, kayseride oynanan ortada, simdi haftaya da bu oyundan farkli bir oyun oynarsak bi entryi yedirin bana...
Entry'sini bugün A4'e çıkarıyorum.. yazar arkadaşımızın irtibat bilgilerini mesaj olarak göndermesini rica ediyorum..
Not: çok ciddiyim..
entryi tam olarak okumayıp ayar verdiğini zanneden sevgili yazarların tekrar okunması gereken entrye sebebiyet veren maç.
şimdi ilkokul 2 öğrencisine anlatır gibi anlatıyorum
entryde yazan şey '' eğer kupada oynadığımız gibi, rize ve kayseride oynadığımız gibi oynarsak alınması muhtemel skor'' , türkçede buna sebep sonuç ilişkisinden çıkarım yapmak diyoruz, ''alınması muhtemel
skor'' derken türkçede ''tahmin yapmak'' dediğimiz şeyi kullandım. ''eğer böyle oynarsak, bu skoru alırız'' cümlesinden ne anladınız allah aşkına.
siz de biliyordunuz, eğer rizede ve kayseride oynadığımız gibi oynasaydık farklı bir mağlubiyet almamız mümkündü.
sonuç olarak oynadığımız oyun lig ve kupada oynanan oyun gibi değildi ve bu skoru almadık, mağlub olduk ama başabaş mücadele ettik.
ne meraklıymışsınız ayar vermeye, takımı eleştirmeyeceksek ne yapalım siz söyleyin.
ilk ayarı takımı eleştirmeyen bir taraftar varsa o versin, canımı yesin...
şimdi ilkokul 2 öğrencisine anlatır gibi anlatıyorum
entryde yazan şey '' eğer kupada oynadığımız gibi, rize ve kayseride oynadığımız gibi oynarsak alınması muhtemel skor'' , türkçede buna sebep sonuç ilişkisinden çıkarım yapmak diyoruz, ''alınması muhtemel
skor'' derken türkçede ''tahmin yapmak'' dediğimiz şeyi kullandım. ''eğer böyle oynarsak, bu skoru alırız'' cümlesinden ne anladınız allah aşkına.
siz de biliyordunuz, eğer rizede ve kayseride oynadığımız gibi oynasaydık farklı bir mağlubiyet almamız mümkündü.
sonuç olarak oynadığımız oyun lig ve kupada oynanan oyun gibi değildi ve bu skoru almadık, mağlub olduk ama başabaş mücadele ettik.
ne meraklıymışsınız ayar vermeye, takımı eleştirmeyeceksek ne yapalım siz söyleyin.
ilk ayarı takımı eleştirmeyen bir taraftar varsa o versin, canımı yesin...
Bazı yazar arkadaşlara entrylerini yedirmek için en azından berabere kalmamızı istediğimdir..
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?