istanbullular kenti terk etsin

karayolları genel müdürü cahit turhan tarafından, 18 haziran 2012 istanbul karayolları bakım işlerinden cinnet getirmek üzere olan vatandaşa sunulan çöüm önerisi.
çok akıllıca.

esin kaynağı, büyük ihtimalle şu haber olan öneri:http://www.zaytung.com/haberdetay.asp?newsid=134866

(bkz: uf snane be slk .s.s )

(bkz: şehre kız atıcaz beyler biraz anlayış)

alt mesajı "siz gidin biz de rahat rahat mahfedelim bu memleketi" olan cümledir.
adam resmen ayak altından gidin diyor gene de kimse ses etmiyor. hee gidelim eyvallah, sen tatil parasını çıkart, patrona da bunun izahını yap gidelim... sanki bayılıyor insanalar yaz sabahına metrobüste kokladığı çeşitli ter kokularıyla uyanmaya, klima altında ter soğuturken akşamlara kadar çalışmaya, yetmiyormuş gibi bir de iş çıkışı trafiğinde ömür tüketmeye..
*sıradaki şiir benden cahit turhan'a gelsin nazım hikmet: küfretmek istiyorum

baştan savma , hafiften komik, mevkisini bilmeyen ciddiyetsiz ve altyapısız insan söylemi.

millet çocuğu hastalandığında bile zor izin alıyor doktora götürmek için...
keyfinden kalmıyor yani yazın istanbulda..

ama yetmez, daha kötü, daha kötü olalım. en dibe batalım ki. uyanmadık tek hücremiz dahi kalmasın..

"istanbul'u batırmadım ki" şeklinde bir güçlendirme çalışmasıyla daha anlamlı kılınacak söz öbeği.

akıllara, melih gökçek efendimizin ankara'daki su kesintileriyle alakalı olarak zikrettiği "memleketinize gidin" buyruğunu getiren beyanat.

yağmurların çok yağdığı bir dönemde alt katlarda oturdukları için evleri su basan insanlara da, "üst komşularınıza yatıya gidin" demişti.

imrenilecek kafalar bunlar.

Klasik bir türk politikacısı söylemidir.
Fizibilite çalışması olmadan, tüm risk alternatifleri değerlendirilmeden başlanan bir iş ve sonrasında halk mağdur olduğunda da dalga geçer gibi şark kurnazı edasıyla bulunan çözümler…
ülkemiz bürokratları çalışanların hepsinin tatil beldelerinde birer yazlıklarının olduğunu, işverenlerin ise “ah trafik mi var kuzum, tabi ki izne çıkabilirsin” diyeceklerini sanıyorlar.
Esasen bizler de bunlara işten erken çıkma, yolu değiştirme vs. gibi günlük çözümlerle cevap veriyoruz yani örgütlü ve sağlam bir tepki koyamıyoruz..en fazla yapılan iphonelarla çekilip, gazetelere yollanan “eziliyoruz imdat! ” fotoğrafları…
Yine aynı sonuca geri dönüyoruz: biz bunu hak ediyoruz…

(bkz: istanbullu tatile gitsin)

(bkz: bağırmayan taraftar siktirsin gitsin)

aklıma "şu mektepler olmasaydı maarifi ne güzel idare ederdim" sözünü getirendir.

(bkz: ok kib bye)

"4 aylık gelirim ve tatil masrafım, bu sözü söyleyen kişi tarafından karşılanacaksa neden olmasın?" şeklinde tepki vereceğim öneridir.