işçi bir babanın çocuğu olmak

fırsatfakiri
nerden baksam gurur duyduğum bir mevzu.Bir şey dışında hiçbir kötü yanı yok.oda belirli saatler dışında babanızın yüzünü çok az görüyorsunuz.hatta bazı vardiyelerde okuldan ötürü, bir hafta boyunca hiç göremiyorsunuz [ybkz]swh[/ybkz]
dingoc
o gün vuruk bir yeri, morarmış bir tarafı var mı diye beklemektir. gözüne çapak kaçtığında ne yapılacağını bilmektir.
winamptaki unknown artist
..emeğin, merhametin, paranın, aile bağının, güvenin ve onurun ne olduğunu anlamaktır.

işçi bir babanın çocuğu olmak: kaybettiklerinin üstesinden gelmeyi, kazandıklarının değerini bilmeyi öğrenmektir.

babanın yüzüne bakıldığında, yılların yorgunluğuyla karışık tebessümünü görmek, işte budur huzur! dünyada ki hiç bir şeye değişilemez! [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]

not: ibne birde beşiktaşlı olsaymış daha ne isterdim ulan!
zorunlu not: 3.bir kişiye hakaret yoktur. bizzat babam olur, baba benim değil mi kardeşim istediğimi derim. [ybkz]swh[/ybkz]

babamı özledim sanki sözlük. bi ariyim bakim napıyo? hemen der şimdi hayırdır hangi dağda kurt öldü, bişey mi istiycen? vay amk sanki her aradığımızda bişey istiyoruz. [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]
hozo34
zordur işçi çocuğu olmak, hayata ilk sorun ''neden ?'' olur, neden dedirtir bir çok şeye işçi cocuğu olmak, anlayamzsın çocukluğunda bir çok şeyi, ilk ergenlikte hafif bir isyan belirir kanında, ''ben böyle düzenin.....'' die başlar bir çok cümlen zordur çünki senin için hayat. Okumak zorunda olmak bilinci küçük yaşta işlenmiştir en bilinç altlarına, okumak kurtuluşmuş gibi gösterilmiştir. Bu süreç seni daha bir kinlendirir hayata karşı sonra yumuşarsın, o hayata karşı olan kinn yerini babana karşı olan saygıya ve sevgiye bırakır. Hayatı tanıdıkca babana daha bir saygı duyarsın. Daha bi imrenirsin onun bu dik duruşuna, onu anlayamadığın günler iiçin hayıflanırsın, daha da saygı duyarsın hayatı tanıdıkca.
Ve babanın o zor hayatı ondan bir çok şeyi götürmüştür, eskitmiş onu. Bir saatden sonra işçi çocuğu olmak babayı çooooooook özlemektir. Ona bir çok şeyi hiç söylememiş olmanın pişmanlığıdır. işçi çocuğu olmak emeğin çocuğu olmaktır....
konuşkankartal
ilkokulda öğretmenlerin en çok sorduğu sorulardandır,her gelen yeni öğretmen bunu sorar ,baban ne iş yapar ve nerelisin..? ve vereceğin cevaba göre çoktan öğretmen,seni bir sınıfa koymuştur,sınıf içinde sınıf olmuşsundur ama bu soyut sınıftan henüz haberin yoktur,ileride çok güzel öğreteceklerdir..
eğer haftalıkla çalışan bir babanız varsa,cumartesi günleri en güzel günlerdir çünkü harçlık alımı ve çukulata,dondurma parasını o gün edinirsin..hele hele baban sabit bir maaşla çalışmıyorsa,babanın o hafta getirdiği maaş annen kadar seni de ilgilendirir.sana alınan oyuncaktan,kıyafete kadar herşey bu maaşın artmasına bağlıdır.
başkalarının babalarına bakarsın kimisi devlet kapısında sağlam işte memurdur,kimisi serbest meslek yapar ve ne olduğunu büyüyünce bile anlamazsın,kimileri de kendi işinin patronudur,vay be dersin..benim babamın sigortası bile yok,annenin anlattığıyla bilirsin sigortayı;hasta olunca bedava ilaç alabilmek ve doktora gidebilmek...büyük hastalıklardan o zaman korkmaya başlarsın çünkü büyük hasta olursan babanın ödeyecek sigortası yoktur.
sonra kendi maaşını kazanıncaya kadar hayat standartlarını hep işçi baban belirler,kendi maaşını kazanınca da hep işçi babanın eksiklerini tamamlamaya çalışırsın.
ama işçi babanla da,işçi babanın evladı olmakla da hep gurur duyarsın..çünkü eve akşamları yorgun gelen,kendi alın teriyle ekmeğini kazanandır..başkasının emeğinin,sırtının ve hayatının üzerine hayat kuranlardan değil...

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol