her yeni gün yeni bir umut demektir

bazen en güzel yalanların,bazen en yakın gerçeklerin kıyısındaki ifade.

mesele o günden o umudu çıkarabilmektir.

kendini kandırmaktır.

her biten günün hayal kırıklığıyla noktalanmasının yegane sebebidir..

umudu ekmek eyleyenlerin, güneşle kızarttığı hayalleri yeme hevesi ile inandıkları şey.

işte o güneşte pişirilen ekmeklerden biri daha...

yeni bir günden beklentim dünlerle aynı ve korkarım yarın da aynı beklentiyi tazelemek üzere yataktaki konumumu alıp penceremden odama ışığı süzülen aya dert yanarken doğacak olan güneşe misyon yükleyeceğim.

seviyorum sözlük. ve sevgiyi umut ediyorum.

öyle spesiyel birinden veya bir şeyden değil.

her şeyi sevip, her şeyden bekliyorum...

ama çok spesiyel bir sebeple...

2003 21 martında doğum günümü kutlamamıştık, büyük biri değildim ama neden kutlanmadığını biliyordum. Komşumuzun başına yağan bombalardı sebebi...

depremler geçirdim, hem ulusal hem bireysel depremler...

ölümler, büyük kayıplar yaşadım...

ben hep ölenler için ağladım çünkü biliyordum ki ölümlerden kazanç sağlayanlar olmasa, ölünün rantı olmasa çoğu ölü bile olmayabilirlerdi ve çoğu çocuk sabah uyandığında yabancı bir subaya açmazdı kapıyı...

bu daha da acıtıyor canını insanın...

barış en büyük noksanlığı dünyamızın

bu yüzden sıradaki yeni gün umudu barış'a yine gelsin...

belki bir gün...