basketbolda ki yılgın ve bitkin duruma el koyması gerekiyor. başta yağızer'i şutlaması lazım.
fikret orman
yeni transferleri ilk iş vodafone arena'ya götüren başkan. ritüel oldu artık. güzel ama, oyuncu da o statta şampiyonluk turu atmak, sonraki sene o statta şampiyonlar ligi oynamak isteyecektir.
yakın bir zamanda vodafone arena'nın açılış tarihini ve programı kamuoyuyla paylaşacağı söyleniyor.
ara transfer dönemindeki hamlelerinden sonra gelecekteki transfer icraatları daha da merak uyandırmış başkanımız.böyle bir adam varken rüzgar sağnak denen popülist yaygaracıya destek verenlerin olduğuna cidden inanamıyorum.
başkanlığı kendisinden başka isim üzerine şu an oturtamıyorum.
şu an başka hiç bir isim aklımın ucundan bile geçmiyor.
kupayı bir kaldırsa devamı çorap söküğü gibi gelecektir.
üst üste şampiyonlukları hak ediyor.
şu an başka hiç bir isim aklımın ucundan bile geçmiyor.
kupayı bir kaldırsa devamı çorap söküğü gibi gelecektir.
üst üste şampiyonlukları hak ediyor.
http://fotocdncube.fanatik.com.tr/images/news/658x370/2016/02/09/fft104mm4158875.jpg?d=9.2.2016%2011:51:06
rhodolfo'yu ziyaret eden başkanımız.
rhodolfo'yu ziyaret eden başkanımız.
yönetimsel başarılarını bu sene sportif başarılar ile taçlandırak başkanımız.
beşiktaş'ın haklarını koruma konusunda aciz kalan, pısırıklığıyla nam salmış kişi.
sen, stoperin olan ersan'ı çin'e yollamışsın. diğer stoperin rhodolfo sakatlıktan dolayı sezonu kapatmış ve elinde 2 stoperin kalmış. eğer senin o 2 stoperine bir anda kırmızı kart verilebiliyorsa sen acizsin kardeşim! 10 şubat 2016 beşiktaş torku konyaspor maçı hepimizin malumu. marcelo'nun kırmızı kartından bahsediyorum. öncesinde bariz ofsayt var. hakem devam ettiriyor ve marcelo dokunduğu için kırmızı kartla atılıyor. bariz bir çekme de asla söz konusu değil. eğer daha önce bu veya buna benzer olaylarda sesini çıkarıp kapalı kapılar ardında gerekli telkinleri yapsaydın, bugün bunlar başımıza gelmezdi.
aziz yıldırım'ı, fenerbahçe'yı düşünün. aynı durumlar onlarda olsaydı ve bu pozisyon yaşansaydı; hiçbir hakem kırmızıyı çıkaramazdı. oraya gelene kadar ofsayt bayrağı kaldırılırdı zaten.
2004'te yediğimiz golü bize tekrar yedirirsen biz de seni yeriz fiko!
sen, stoperin olan ersan'ı çin'e yollamışsın. diğer stoperin rhodolfo sakatlıktan dolayı sezonu kapatmış ve elinde 2 stoperin kalmış. eğer senin o 2 stoperine bir anda kırmızı kart verilebiliyorsa sen acizsin kardeşim! 10 şubat 2016 beşiktaş torku konyaspor maçı hepimizin malumu. marcelo'nun kırmızı kartından bahsediyorum. öncesinde bariz ofsayt var. hakem devam ettiriyor ve marcelo dokunduğu için kırmızı kartla atılıyor. bariz bir çekme de asla söz konusu değil. eğer daha önce bu veya buna benzer olaylarda sesini çıkarıp kapalı kapılar ardında gerekli telkinleri yapsaydın, bugün bunlar başımıza gelmezdi.
aziz yıldırım'ı, fenerbahçe'yı düşünün. aynı durumlar onlarda olsaydı ve bu pozisyon yaşansaydı; hiçbir hakem kırmızıyı çıkaramazdı. oraya gelene kadar ofsayt bayrağı kaldırılırdı zaten.
2004'te yediğimiz golü bize tekrar yedirirsen biz de seni yeriz fiko!
marcelo'nun almış olduğu kırmızı kart ile uzaktan yakından alakası olmayan, günümüzde beşiktaş'a en çok yakışan başkandır.
marcelo'nun pozisyonunda ofsaytı bozan başkanımız.
beşiktaş kulübünün başkanıdır. beşiktaş futbol takımı sahaya çıkıyor ve oyununu oynuyor. akabinde bir hakem müsveddesi çıkıyor ve beşiktaş'ı en zayıf yerinden vuruyor; hem de haksız yere.
10 şubat 2016 beşiktaş torku konyaspor maçı hepimizin malumu. marcelo'nun bizim için ne kadar önemli olduğunun bilincinde herkes. ofsayt olan pozisyonda bayrak kalkmıyor ve akabinde oyuncumuz kırmızı kart görüyor.
eğer daha önce yapılan haksızlıklarda sesini çıkarıp beşiktaş'ın hakkını savunabilseydi; bugün bunlar başımıza gelmezdi.
bu sözlerimden dolayı beni alaya alan bazı yazar arkadaşlar da var; gerçekten hayret vericiler.
pardon da, beşiktaş haksızlığa uğrayacak ve benim başkanı eleştirmem çok saçma olacak öyle mi ? bundan sonra itirazlarımı çorum belediye başkanına iletirim. veya binamızın altındaki kırtasiyeciye. bence iyi fikir.
10 şubat 2016 beşiktaş torku konyaspor maçı hepimizin malumu. marcelo'nun bizim için ne kadar önemli olduğunun bilincinde herkes. ofsayt olan pozisyonda bayrak kalkmıyor ve akabinde oyuncumuz kırmızı kart görüyor.
eğer daha önce yapılan haksızlıklarda sesini çıkarıp beşiktaş'ın hakkını savunabilseydi; bugün bunlar başımıza gelmezdi.
bu sözlerimden dolayı beni alaya alan bazı yazar arkadaşlar da var; gerçekten hayret vericiler.
pardon da, beşiktaş haksızlığa uğrayacak ve benim başkanı eleştirmem çok saçma olacak öyle mi ? bundan sonra itirazlarımı çorum belediye başkanına iletirim. veya binamızın altındaki kırtasiyeciye. bence iyi fikir.
10 şubat 2016 beşiktaş torku konyaspor maçından sonra basını toplayıp bildiğiniz bir genelge, manifesto falan yayınlaması gereken başkanımız. türkiye'de futbol rahmetli süleyman seba'nın zamanındaki gibi oynanmıyor artık. türkiye'de futbolun kendine özgü kuralları vardır ve bu kurallara uygun hareket etmezseniz her zaman küçük balık olmaya mahkum olursunuz.
örneğin şu pozisyona kırmızı çıkmazken;
https://twitter.com/Feneristcom/status/697489896739598338
sen ofsayt olup olmadığı tartışmalı bir pozisyonda kırmızı yiyip önde götürdüğün maçı kaybedersin. üstelik kırmızı gören oyuncun çok önemli bir maç öncesinde kilit isimlerden biridir.
bu memlekette sadece futbolda değil hayatın her alanında sesini çıkarmadığın sürece sinek gibi ezilir durursun. ya hakkını savunmasını bileceksin ya da hakkının elinden alınmasına sürekli boyun eğeceksin. 2003 yılından bu yana sadece 2 şampiyonluğumuzun olmasının yegane nedeni budur. sen susarsan ezen çok olur. türk toplumunun her kademesinde bu böyledir.
çocukken mahallede sesin çıkmaz, diğer çocuklardan hep dayak yersin. okulda sesin soluğun çıkmaz, sınıfın zorbaları tarafından itilip kakılırsın. bankada sesin çıkmaz sıranı alırlar. otobüste sesin çıkmaz ayağına basarlar, daha rahat yolculuk etmek için üstüne çıkarlar. markette sesin çıkmaz görevli aldığın ürünleri kasadan 1 saatte geçirir. iş yerinde sesin çıkmaz kendi işinin yanında başkalarının işini de yaparsın. evde sesin çıkmaz bakkala, çakkala sürekli sen gidersin, istediğin kanalı izleyemezsin, tuvalete en son sen gidersin, yemeğin dibi hep sana kalır vs.
onun için hakkımızı savunmamız lazım. yoksa istediğimiz kadar haklı olalım "bunların nasıl olsa sesi çıkmıyor" diye düşünenler geçmişte olduğu gibi bugün ve yarın da bizim olanı elimizden almaya devam edecekler. bakın aziz yıldırım'a, ligin ilk yarısında oynadığımız ve bizim kazandığımız maçtan sonra nasıl topladı basını? kendi de biliyor haklı biçimde mağlup olduklarını ancak o basın toplantısından sonra kaç maçta hakem hatasıyla puan kaybetmelerinin önüne geçtiler. maç eksiğimize rağmen 3-4 puan önlerinde olmamız lazımdı şimdi.
boşuna dememiş eskiler "sen eşek olursa semer vuran çok olur" diye. onun için sayın başkanımızın bizim haklarımızı savunması lazım. beşiktaş'ın her önüne gelenin ensesine vurup da ekmeğini alabileceği bir kurum olmadığını gerekli mercilerin hatırlamaları lazım. zira bu intibayı kaybedeli çok uzun yıllar oldu...
örneğin şu pozisyona kırmızı çıkmazken;
https://twitter.com/Feneristcom/status/697489896739598338
sen ofsayt olup olmadığı tartışmalı bir pozisyonda kırmızı yiyip önde götürdüğün maçı kaybedersin. üstelik kırmızı gören oyuncun çok önemli bir maç öncesinde kilit isimlerden biridir.
bu memlekette sadece futbolda değil hayatın her alanında sesini çıkarmadığın sürece sinek gibi ezilir durursun. ya hakkını savunmasını bileceksin ya da hakkının elinden alınmasına sürekli boyun eğeceksin. 2003 yılından bu yana sadece 2 şampiyonluğumuzun olmasının yegane nedeni budur. sen susarsan ezen çok olur. türk toplumunun her kademesinde bu böyledir.
çocukken mahallede sesin çıkmaz, diğer çocuklardan hep dayak yersin. okulda sesin soluğun çıkmaz, sınıfın zorbaları tarafından itilip kakılırsın. bankada sesin çıkmaz sıranı alırlar. otobüste sesin çıkmaz ayağına basarlar, daha rahat yolculuk etmek için üstüne çıkarlar. markette sesin çıkmaz görevli aldığın ürünleri kasadan 1 saatte geçirir. iş yerinde sesin çıkmaz kendi işinin yanında başkalarının işini de yaparsın. evde sesin çıkmaz bakkala, çakkala sürekli sen gidersin, istediğin kanalı izleyemezsin, tuvalete en son sen gidersin, yemeğin dibi hep sana kalır vs.
onun için hakkımızı savunmamız lazım. yoksa istediğimiz kadar haklı olalım "bunların nasıl olsa sesi çıkmıyor" diye düşünenler geçmişte olduğu gibi bugün ve yarın da bizim olanı elimizden almaya devam edecekler. bakın aziz yıldırım'a, ligin ilk yarısında oynadığımız ve bizim kazandığımız maçtan sonra nasıl topladı basını? kendi de biliyor haklı biçimde mağlup olduklarını ancak o basın toplantısından sonra kaç maçta hakem hatasıyla puan kaybetmelerinin önüne geçtiler. maç eksiğimize rağmen 3-4 puan önlerinde olmamız lazımdı şimdi.
boşuna dememiş eskiler "sen eşek olursa semer vuran çok olur" diye. onun için sayın başkanımızın bizim haklarımızı savunması lazım. beşiktaş'ın her önüne gelenin ensesine vurup da ekmeğini alabileceği bir kurum olmadığını gerekli mercilerin hatırlamaları lazım. zira bu intibayı kaybedeli çok uzun yıllar oldu...
2016 yazındaki başkanlık seçimlerinde hasan arat ile yarışacağı söylenen kişi. sanırım arat aday olacak ve orman ile bir başkanlık yarışına girecekler.
bu arada burada barcelona kartali'na teşekkürlerimi iletiyorum; beni büyük bir dertten kurtardı.
şöyle ki;
http://www.kartalsozluk.com/sozluk.php?t=%23429522
bu tarzda uzun bir entry girecektim. kendisi sağ olsun çok güzel açıklamış.
bence de fikret orman'ın bütün basını toplayıp bir konuşma yapması gerekiyor. arkada bir ekran olmalı ve tane tane anlatmalı her şeyi. ardından 14 şubat 2016 medipol başakşehir beşiktaş maçına dair uyarılarda bulunmalıdır. beşiktaş'ın hakkını yiyemeyeceklerini, eze eze şampiyon olacağımızı sert bir üslupla belirtmelidir.
bu arada burada barcelona kartali'na teşekkürlerimi iletiyorum; beni büyük bir dertten kurtardı.
şöyle ki;
http://www.kartalsozluk.com/sozluk.php?t=%23429522
bu tarzda uzun bir entry girecektim. kendisi sağ olsun çok güzel açıklamış.
bence de fikret orman'ın bütün basını toplayıp bir konuşma yapması gerekiyor. arkada bir ekran olmalı ve tane tane anlatmalı her şeyi. ardından 14 şubat 2016 medipol başakşehir beşiktaş maçına dair uyarılarda bulunmalıdır. beşiktaş'ın hakkını yiyemeyeceklerini, eze eze şampiyon olacağımızı sert bir üslupla belirtmelidir.
bu kırmızı kart olayına (bkz: 10 şubat 2016 beşiktaş torku konyaspor maçı) çok sert tepki vermesini beklediğim ama beklediğimi bana vermeyeceğini bildiğim başkanımız. eze eze şampiyon olmaktansa ezile ezile kılpayı şampiyonluktan olmayı tercih edeceğinden korktuğum kişidir.
kendisi son zamanlardaki olaylara ''aman ali rıza bey ağzımızın tadı kaçmasın'' tarzı yaklaşıyor.
tek amacı stadı sağ salim bitireyim; mhk, tff ve diğerleriyle papaz olmayayım.
beşiktaş'ın alenen hakları çiğneniyor beyefendinin sesi soluğu çıkmıyor.
yoksa necati ateş'in eski karısıyla mı meşgul ?
çık ve konuş efendi!
(bkz: 16 şubat 2016 turgay demir'in köşe yazısı)
https://twitter.com/Kartal_Bakisi/status/699349747455250433?lang=tr
tek amacı stadı sağ salim bitireyim; mhk, tff ve diğerleriyle papaz olmayayım.
beşiktaş'ın alenen hakları çiğneniyor beyefendinin sesi soluğu çıkmıyor.
yoksa necati ateş'in eski karısıyla mı meşgul ?
çık ve konuş efendi!
(bkz: 16 şubat 2016 turgay demir'in köşe yazısı)
https://twitter.com/Kartal_Bakisi/status/699349747455250433?lang=tr
22 şubat 2016 beşiktaş gençlerbirliği maçında sonra taraftara üçlü çektiren başkan. iyiden o da girdi havaya.
gün itibariyle saat 11.00'de vodafone arena'da bir basın toplantısı düzenleyecektir.
ya bak hele. gene hakkında okumadığım bi kaç entry'yi okuyayım dedim; sesini çıkaramayan başkanmış. olm fikret orman sizi mi alıyor lan yatağına her gece? siz hala internetten ve tv'den çemkirmeyi, taraftarın "aynen durum bu, başkan ananızı sikecek yakında" gazını almadan öteye geçemediğini fark edemediniz mi gerçekten amk?
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?