erdem ulus
http://www.1903cemiyeti.com/?Syf=26&Syz=264576&/Alen-The-End!..
yazısıyla ne olduğunu belli etmiştir. alen = çıkarcılık
yazısıyla ne olduğunu belli etmiştir. alen = çıkarcılık
sky360ta canlı yayında 1453 kartalları başkanı ile [ybkz]swh[/ybkz] yayına çıkan haberci
tvnette maç anlatan spiker. 7 ekim 2013 river plate boca juniors maçı nı onun sesinden dinledik
9 aralık 2013 beşiktaş sivasspor maçının ardından biraz fazla gaza gelmiş.
---alıntı---
önder özen acil semte gelmeli, biliç'i de getirmeli. abbasağa'da oturup biraz konuşmalıyız. bu tünelin ucu bom bok biyere çıkmadan...
---alıntı---
---alıntı---
önder özen acil semte gelmeli, biliç'i de getirmeli. abbasağa'da oturup biraz konuşmalıyız. bu tünelin ucu bom bok biyere çıkmadan...
---alıntı---
dün attığı twitle bana kahkaha attıran kişi. twitte burada:https://twitter.com/erdemulus/status/410145252688027648
'önder özen acil semte gelmeli, biliç'i de getirmeli. abbasağa'da oturup biraz konuşmalıyız. bu tünelin ucu bom bok biyere çıkmadan...
' diyor beyefendi. siz kimsiniz diye sormazlar mı adama?
'önder özen acil semte gelmeli, biliç'i de getirmeli. abbasağa'da oturup biraz konuşmalıyız. bu tünelin ucu bom bok biyere çıkmadan...
' diyor beyefendi. siz kimsiniz diye sormazlar mı adama?
bana ne emre'den demiş ve noktasına, virgülüne imzayı haketmiş yorumcu, televizyoncu.
spoiler--
Emre aynı Emre, Hakemler aynı Hakem.
Neyini tartışacağız ki?
Maçı seyreden Biliç'i,
Krizi izleyen Yönetimi,
Duygusala bağlayan Tolga'yı, Hayalete dönüşen Sosa'yı, Olcay'ı Demba Ba'yı konuşmalı önce.
Stoperde Necip oynarken, parası günü gününe ödenen ama kadro dışı bırakılan, Altın Kafa Sivok'un durumunu tartışmalı.
Ondan sonra kaç savunmacı skor yapmış. Haberiniz var mı?
Ersan, Franco, Atınç gibi genç ve deneyimsiz stoperler zaten mevcutken, Milosevic'in neden alındığı konuşulmayacak mı?
Madem elinizdeki stoperlere hiç güvenmediniz, sezon başında İngiltere kampına getirip aynı gün Yalçın Ayhan'ı neden geri gönderdiniz!
Bu mu takım planlaması?
Emre aynı Emre, Hakemler aynı Hakem! Neyini tartışacağız ki?
Taraftarı, Futbolcusunu sahadan kovmuş, futbolcusunun eli ayağı tutuşmuş,
hocası ne yapacağını şaşırmışken, 70 dakika oyunu seyreden zihniyeti, sahada hiç bir reaksiyon veremeyen futbolcuları konuşmak daha doğru değil mi?
4 gündür Tolga'yı konuştuk durduk.
Neymiş?
Futbolcu Psikolojisiymiş!
Türkiye'nin dört bir yanından Allah'ın unuttuğu stada çoluk çocuğunu alıp gelen, işi gücü bırakıp, 3 saatte giden 10 saate dönen, soğukta saatlerce bekleyen taraftarın Psikolojisi, Psikoloji değil mi?
Stattaydım.
Tolga'ya tek bir küfür duymadım.
Sosyal medyada küfür edilmiş!
Orada küfür yememiş tek bir insan evladı kaldı mı ki?
Kimse kusura bakmasın, 21 Nisan 2007'de İnönü'de Antalyaspor maçında çapraz bağları kopmasına rağmen Beşiktaş'ın kalesini terk etmeyen ve maçı tek ayağıyla kazandıran Murat Şahin'le, neredeyse her kurtarışından sonra sakatlanan Tolga Zengin'in yüz ifadesi bana aynı gelmedi.
İşler iyi giderken, güvenlik kameralarına bile konuşan sayın başkan ve yöneticiler 4 gündür Camiayı kenetleyecek tek bir cümleyi bir araya getiremediler!
Bana ne Emre'den Fırat Aydınus'tan, onlar hep aynıydı zaten!
10 senedir Pancu'yu konuşmaktan. Koray Avcı'yı anmaktan anamız ağladı. 10 kişi kalecisiz 4-3 kazanan takımın üzerinde kimin forması, içinde neyin ruhu vardı?
Teknik heyete, futbolcuya hatta taraftara; buranın Beşiktaş olduğunu artık biri çıkıp hatırlatmalı.
Dün gece Kadıköy'de, Beşiktaş kendi kendine yenildi.
Kendi yarattığı korkularına kaybetti.
Bitmiş Fenerbahçe'yi hayata çevirdi.
Bana ne Emre'den Hakemden.
İlk yarıda oynanan maçta da, aynı şeyleri konuşmadık mı zaten.
Astırabilir misin Fırat'ın düdüğünü?
Bitirebilir misin Emre'nin kariyerini?
O zaman hiç boşuna konuşmayacak, çıkıp topunu oynayacak, hadlerini sahada bildireceksin.
Şerefli ikinciliklerden usandıysan, şerefsiz birincilikleri sahaya gömeceksin.
spoiler--
spoiler--
Emre aynı Emre, Hakemler aynı Hakem.
Neyini tartışacağız ki?
Maçı seyreden Biliç'i,
Krizi izleyen Yönetimi,
Duygusala bağlayan Tolga'yı, Hayalete dönüşen Sosa'yı, Olcay'ı Demba Ba'yı konuşmalı önce.
Stoperde Necip oynarken, parası günü gününe ödenen ama kadro dışı bırakılan, Altın Kafa Sivok'un durumunu tartışmalı.
Ondan sonra kaç savunmacı skor yapmış. Haberiniz var mı?
Ersan, Franco, Atınç gibi genç ve deneyimsiz stoperler zaten mevcutken, Milosevic'in neden alındığı konuşulmayacak mı?
Madem elinizdeki stoperlere hiç güvenmediniz, sezon başında İngiltere kampına getirip aynı gün Yalçın Ayhan'ı neden geri gönderdiniz!
Bu mu takım planlaması?
Emre aynı Emre, Hakemler aynı Hakem! Neyini tartışacağız ki?
Taraftarı, Futbolcusunu sahadan kovmuş, futbolcusunun eli ayağı tutuşmuş,
hocası ne yapacağını şaşırmışken, 70 dakika oyunu seyreden zihniyeti, sahada hiç bir reaksiyon veremeyen futbolcuları konuşmak daha doğru değil mi?
4 gündür Tolga'yı konuştuk durduk.
Neymiş?
Futbolcu Psikolojisiymiş!
Türkiye'nin dört bir yanından Allah'ın unuttuğu stada çoluk çocuğunu alıp gelen, işi gücü bırakıp, 3 saatte giden 10 saate dönen, soğukta saatlerce bekleyen taraftarın Psikolojisi, Psikoloji değil mi?
Stattaydım.
Tolga'ya tek bir küfür duymadım.
Sosyal medyada küfür edilmiş!
Orada küfür yememiş tek bir insan evladı kaldı mı ki?
Kimse kusura bakmasın, 21 Nisan 2007'de İnönü'de Antalyaspor maçında çapraz bağları kopmasına rağmen Beşiktaş'ın kalesini terk etmeyen ve maçı tek ayağıyla kazandıran Murat Şahin'le, neredeyse her kurtarışından sonra sakatlanan Tolga Zengin'in yüz ifadesi bana aynı gelmedi.
İşler iyi giderken, güvenlik kameralarına bile konuşan sayın başkan ve yöneticiler 4 gündür Camiayı kenetleyecek tek bir cümleyi bir araya getiremediler!
Bana ne Emre'den Fırat Aydınus'tan, onlar hep aynıydı zaten!
10 senedir Pancu'yu konuşmaktan. Koray Avcı'yı anmaktan anamız ağladı. 10 kişi kalecisiz 4-3 kazanan takımın üzerinde kimin forması, içinde neyin ruhu vardı?
Teknik heyete, futbolcuya hatta taraftara; buranın Beşiktaş olduğunu artık biri çıkıp hatırlatmalı.
Dün gece Kadıköy'de, Beşiktaş kendi kendine yenildi.
Kendi yarattığı korkularına kaybetti.
Bitmiş Fenerbahçe'yi hayata çevirdi.
Bana ne Emre'den Hakemden.
İlk yarıda oynanan maçta da, aynı şeyleri konuşmadık mı zaten.
Astırabilir misin Fırat'ın düdüğünü?
Bitirebilir misin Emre'nin kariyerini?
O zaman hiç boşuna konuşmayacak, çıkıp topunu oynayacak, hadlerini sahada bildireceksin.
Şerefli ikinciliklerden usandıysan, şerefsiz birincilikleri sahaya gömeceksin.
spoiler--
--alıntı--
Konuyu fazla uzatmayacağım.
Beşiktaş'ın kurtuluşunun yeni bir yönetimden, köklü bir değişimden geçtiğini düşünsem de, yeni Teknik Direktör konusunda oyumu kullanacağım.
Luce'ye saygımız büyük fakat maddi manevi doyuma ulaştı.
Bu yaştan sonra maceraya giremez.
Yüksek bütçeli, oturmuş bir sistemde başarı oranı yüksek olur.
Orası burası değil.
12 yıldır Ukrayna'da Donetsk'i çalıştırıyor.
Sadece son takımıyla 8 Lig, 5 Kupa, 6 Ukrayna Süper Kupası 1 UEFA olmak üzere 20 şampiyonluk yaşadı. Ukrayna'da 80 Milyon Euro'dan fazla kazandı.
Açık söyleyeyim, bu bütçeyle Beşiktaş'a hoca değil, olursa Başkan olur.
Benim adayım Şenol Güneş.
Jöleyi şekilli olmak zannedenler tarafından yıllarca şekilsiz ilan edilip "Tarz değilsin" dendi.
Aslında tavrı ve tarzı futbol kültürümüzün çok üzerinde.
Başlı başına bir futbol adamı.
Türk Milli Takımına tarihinin gelmiş geçmiş en büyük başarısını yaşattı.
Popilizm ve egodan çok uzak.
Hem tecrübeli hem doyuma ulaşmadı.
Yaşadığı tüm hayal kırıklıklarına rağmen küllerinden doğuyor. Bursaspor'u belki şampiyon yapamadı ama şampiyon olduğu sezondan daha çok alkışlattı.
Büyük bir aksilik olmazsa, şampiyonu yenip, Türkiye Kupası Şampiyonu yapacak kanımca.
Trabzonspor'un başındayken şampiyonluğu tescilli olarak gasp edildi.
Sezon başında takım bulamayıp maddi yokluklar içindeki Bursaspor ile 1 senelik anlaşma yaptı.
Bursa'yı devraldığında takım darmadağındı.
Şampiyonlukta büyük rolü olan Batalla takımdan gitmiş, kadroya dahil edilen ve kariyerli sanılan isimler fiyasko çıkmıştı ve Bursaspor maddi açıdan berbat bir durumdaydı.
Peki Şenol Güneş ile Bursaspor'da neler değişti?
Kaleci Frey'di, ismi duyulmamış Harun oldu. (Altyapıdan da Onur diye bir yedek kaleci çıktı. Bana kalırsa Beşiktaş onu Şenol Güneş'ten önce almalı)
Taiwo gibi bir baş belasını kadro dışı bırakıp adı sanı duyulmamış, Avustralya’dan bir Türk sol bek getirdi. Aziz Behich daha sonra Şenol Hoca sayesinde Avustralya milli takımında oynamaya bile başladı.
'Batalla gitti, Bursa bitti' denilirken Josue gibi bir adamı yoktan var etti.
Trabzonspor'da futboldan soğuyan Volkan Şen, onun sayesinde efsane bir dönüş yaptı ve kariyer rekorunu kırdı.
Bakambu diye bir adamı şapkadan çıkarttı ve hiç oynamadığı bir mevkide oynattı. Son hafta öncesi 26 maçta 13 golü var.
4 büyüklerin, uçuk paralara oynattığı Cardozo, Demba Ba, Sow, Burak gibi golcülerden sonra gol Krallığında 6. sırada.
İşi de gol atmak falan değil ayrıca.
Bir de Kral çıkarttı. Fernandao...
Adına besteler yapılan Demba Ba 'dan 4 gol fazlası var.
Her şey bir tarafa Şenol Hoca Türkiye'ye, Ozan tufan gibi bir değeri kazandırdı.
Emre Taşdemir'i yoktan var etti. Serdar Aziz'i Milli takıma verdi.
Bunların hiçbiri geçen sene yoktu.
Unutturulmaya çalışılsa da
2002'de Milli Takıma bir daha tekrarlanması çok zor olan bir başarı yaşattı.
O başarının ardından bile, Türk futbolunun bu hallere düşmesinde başrol oynayan futbol baronları tarafından hakkı teslim edilmedi.
Bir röportajında "Kırgın mısınız?" Diye sorduklarında şöyle cevap verdi.
"2000 Yılında Milli Takımın başına getirildiğimde 'Bu ünvanı taşıyacak karizması yok' dediler.
2002'de Dünya Kupasında 3. Olduk. 'Bu başarıda Hocanın katkısı yok' dediler.
UEFA Yılın Teknik Direktörü seçti...
İsteyen istediği gibi eleştirsin beni. O eleştirilerden besleniyorum.
Çok bunaldığımda, Ay-Yıldızlı formayla savaşan çocuklarımla yaşadıklarımızı düşünüyor, gülümsüyorum.
Küskün değilim, belki kırgınım.
Ama kırgınlıklarımla yaşamayı da öğrendim.
Ben size torunlarınıza anlatabileceğiniz bir hikaye yazdım. Nasıl anlatmak istediğiniz size kalmış..."
Nokta.
Beşiktaş ona, o da Beşiktaş'a çok benziyor.
Görmezden geliniyor,
Unutuluyor,
Hakları gasp ediliyor,
Şampiyonluğu çalınıyor.
Beşiktaş'a bu kadar çok benzeyen bir hoca varken farklı arayışlara girmek gereksiz.
Herkesin bir hoca tercihi var. Benimki de Şenol Hoca.
Bestesi de dilimde.
Madem
Güzel günler göreceğiz Güneş'li günler...
O zaman
Haydi kalk ayağa yürü Güneş'e.
--alıntı--
Konuyu fazla uzatmayacağım.
Beşiktaş'ın kurtuluşunun yeni bir yönetimden, köklü bir değişimden geçtiğini düşünsem de, yeni Teknik Direktör konusunda oyumu kullanacağım.
Luce'ye saygımız büyük fakat maddi manevi doyuma ulaştı.
Bu yaştan sonra maceraya giremez.
Yüksek bütçeli, oturmuş bir sistemde başarı oranı yüksek olur.
Orası burası değil.
12 yıldır Ukrayna'da Donetsk'i çalıştırıyor.
Sadece son takımıyla 8 Lig, 5 Kupa, 6 Ukrayna Süper Kupası 1 UEFA olmak üzere 20 şampiyonluk yaşadı. Ukrayna'da 80 Milyon Euro'dan fazla kazandı.
Açık söyleyeyim, bu bütçeyle Beşiktaş'a hoca değil, olursa Başkan olur.
Benim adayım Şenol Güneş.
Jöleyi şekilli olmak zannedenler tarafından yıllarca şekilsiz ilan edilip "Tarz değilsin" dendi.
Aslında tavrı ve tarzı futbol kültürümüzün çok üzerinde.
Başlı başına bir futbol adamı.
Türk Milli Takımına tarihinin gelmiş geçmiş en büyük başarısını yaşattı.
Popilizm ve egodan çok uzak.
Hem tecrübeli hem doyuma ulaşmadı.
Yaşadığı tüm hayal kırıklıklarına rağmen küllerinden doğuyor. Bursaspor'u belki şampiyon yapamadı ama şampiyon olduğu sezondan daha çok alkışlattı.
Büyük bir aksilik olmazsa, şampiyonu yenip, Türkiye Kupası Şampiyonu yapacak kanımca.
Trabzonspor'un başındayken şampiyonluğu tescilli olarak gasp edildi.
Sezon başında takım bulamayıp maddi yokluklar içindeki Bursaspor ile 1 senelik anlaşma yaptı.
Bursa'yı devraldığında takım darmadağındı.
Şampiyonlukta büyük rolü olan Batalla takımdan gitmiş, kadroya dahil edilen ve kariyerli sanılan isimler fiyasko çıkmıştı ve Bursaspor maddi açıdan berbat bir durumdaydı.
Peki Şenol Güneş ile Bursaspor'da neler değişti?
Kaleci Frey'di, ismi duyulmamış Harun oldu. (Altyapıdan da Onur diye bir yedek kaleci çıktı. Bana kalırsa Beşiktaş onu Şenol Güneş'ten önce almalı)
Taiwo gibi bir baş belasını kadro dışı bırakıp adı sanı duyulmamış, Avustralya’dan bir Türk sol bek getirdi. Aziz Behich daha sonra Şenol Hoca sayesinde Avustralya milli takımında oynamaya bile başladı.
'Batalla gitti, Bursa bitti' denilirken Josue gibi bir adamı yoktan var etti.
Trabzonspor'da futboldan soğuyan Volkan Şen, onun sayesinde efsane bir dönüş yaptı ve kariyer rekorunu kırdı.
Bakambu diye bir adamı şapkadan çıkarttı ve hiç oynamadığı bir mevkide oynattı. Son hafta öncesi 26 maçta 13 golü var.
4 büyüklerin, uçuk paralara oynattığı Cardozo, Demba Ba, Sow, Burak gibi golcülerden sonra gol Krallığında 6. sırada.
İşi de gol atmak falan değil ayrıca.
Bir de Kral çıkarttı. Fernandao...
Adına besteler yapılan Demba Ba 'dan 4 gol fazlası var.
Her şey bir tarafa Şenol Hoca Türkiye'ye, Ozan tufan gibi bir değeri kazandırdı.
Emre Taşdemir'i yoktan var etti. Serdar Aziz'i Milli takıma verdi.
Bunların hiçbiri geçen sene yoktu.
Unutturulmaya çalışılsa da
2002'de Milli Takıma bir daha tekrarlanması çok zor olan bir başarı yaşattı.
O başarının ardından bile, Türk futbolunun bu hallere düşmesinde başrol oynayan futbol baronları tarafından hakkı teslim edilmedi.
Bir röportajında "Kırgın mısınız?" Diye sorduklarında şöyle cevap verdi.
"2000 Yılında Milli Takımın başına getirildiğimde 'Bu ünvanı taşıyacak karizması yok' dediler.
2002'de Dünya Kupasında 3. Olduk. 'Bu başarıda Hocanın katkısı yok' dediler.
UEFA Yılın Teknik Direktörü seçti...
İsteyen istediği gibi eleştirsin beni. O eleştirilerden besleniyorum.
Çok bunaldığımda, Ay-Yıldızlı formayla savaşan çocuklarımla yaşadıklarımızı düşünüyor, gülümsüyorum.
Küskün değilim, belki kırgınım.
Ama kırgınlıklarımla yaşamayı da öğrendim.
Ben size torunlarınıza anlatabileceğiniz bir hikaye yazdım. Nasıl anlatmak istediğiniz size kalmış..."
Nokta.
Beşiktaş ona, o da Beşiktaş'a çok benziyor.
Görmezden geliniyor,
Unutuluyor,
Hakları gasp ediliyor,
Şampiyonluğu çalınıyor.
Beşiktaş'a bu kadar çok benzeyen bir hoca varken farklı arayışlara girmek gereksiz.
Herkesin bir hoca tercihi var. Benimki de Şenol Hoca.
Bestesi de dilimde.
Madem
Güzel günler göreceğiz Güneş'li günler...
O zaman
Haydi kalk ayağa yürü Güneş'e.
--alıntı--
http://kartalbakisi.com/haber/vefali-ciktiniz-_h7529.html
yazısının içeriğinin %89'u boş, %11'i dolu olan beşiktaşlı.
nasıl eleştirsem, ortama ayak uydurayım diye yazı yazdığını düşünüyorum.
yazısının içeriğinin %89'u boş, %11'i dolu olan beşiktaşlı.
nasıl eleştirsem, ortama ayak uydurayım diye yazı yazdığını düşünüyorum.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?