bugün q7 yi itin götüne sokmak için ne yaptın

q7'nin kapak sayfasında yer aldığı bir gazete sayfasını çaydanlığın altına nihale yaptım bugün.

sabah uyandığımda paketimin bittiğini gördüm çok pis kaydım denyoya. kesin o bitirmiştir çünkü bireysel adam yok evdeki diğer insanlar içer mi içmez mi diye düşünmez. gitse de rahat rahat paketlerimizi ortada bıraksak.

ben dün facebook'daki bir liverpool taraftar sayfasında paylaşılan quaresma'nın beşiktaş formasıyla yaptıkları temalı videonun altında yer alan 'sizce almalı mıyız?' sorusuna herkes olumlu yanıt vermişken 'müthiş yetenekli ama mental açıdan bi boka yaramaz, premier lig için yeterli değil.' yanıtını verdim. görevimi yerine getirebildiğimi düşünüyorum.

yönetimin en yumuşak karnı olan konuda yaptıkları saçmalıkların suali.

bu yönetim, geldiğinden bu yana en büyük hatayı bu konuda yapmakta. konu q7'nin gönderilmesi değil. biçimi.

q7'yi seviyor muyum?
evet.
kalmasını istiyor muyum?
evet.
parasından dolayı gönderilmesine ses çıkarır mıyım?
hayır.

çoğu taraftarımız yukarıdaki gibi düşünürken, desteğimizi arkanıza almışken neden bu kadar kötü bir pazarlama stratejisiyle en kariyerli oyuncumuzu göndermeye çalışıyorsunuz anlamıyorum. her iki güne bir, oyuncuyu karalamak için (asıl amaç o olmasa bile sonuç bu) ayrı bir yönetici konuşuyor. bazı açıklamalar birbirini bile tutmuyor. kimi kalabilir oyuncumuz diyor,kimi 5 eylüle kadar gidecek diyor. off ki ne off.

not : yahu fiko başkan vallahi arkandayız. seviyoruz seni. ama sence de bir yanlışlık yok mu bu noktada?

işin doğrusunun aşağıda yer alan açıklama gibi açıklamalar ile yapılması gereken, satışa konulan bir oyuncunun değerini düşüren eylemler bütünüdür. bakın zenit saint petersburg genel menajeri satacakları aşikar olan danko lazovic için neler demiş?
---------------alıntı---------------
“Beşiktaş’tan şu ana kadar teklif almadık. Beşiktaş, çok iyi bir kulüp ve Lazovic iyi bir futbolcu. şu anda Lazovic, gidecekler listesine koyduğumuz bir oyuncu değil; ancak bize doğru bir teklif geldiğinde bunu elbette değerlendiririz. Ayrıca Lazovic’e gelecek teklifleri değerlendirecek olmamız onun kötü futbolcu olduğu anlamına gelmiyor
Biz bu sezon hücum hattındaki tercihlerimizi başka oyunculardan yana kullandık; fakat Lazovic, Zenit St.Petersburg’da başarılı olmuş bir oyuncudur. Burada iyi günleri geçti. Başarılı oldu. çok gol attı. Fizik olarak iyi durumda. Lazovic’in fiziksel olarak daha güçlü olmaya ihtiyacı var. Biz daha güçlü oyuncuları tercih ettik, ancak bu Lazovic’in kötü bir oyuncu olduğu anlamına gelmiyor. çok büyük bir potansiyeli var”
---------------alıntı---------------
q7'yi seviyor muyum?
hayır
kalmasını istiyor muyum?
hayır
parasından dolayı gönderilmesine ses çıkarır mıyım?
hayır.

ben bile bu adamın bu şekilde gönderilemsini içime sindiremiyorum. pazarlama diye bir bilim dalı varken; bizim yaptığımız iş değil

şu an tam hatırlayamayacağım bir gazetede okuduğuma göre, bizim q7'ye liverpool talip olmuş ama bizim çok sevgili yöneticilerimiz şöyle demiş ''tühhh bizde tam q7'yi affetmeyi hatta takımda kalmasını düşünmüştük ama tam o anda talibi çıktı.'' umarım böyle bir haber o iğrenç medyanın uydurmasıdır diyorum. bu ne ya böyle dedikoducu karılar gibi yöneticilik mi olurmuş?

gerçekten iyi bir şeyler yapabilmek için çabalaması gereken yönetimin kendisine sormaması gereken sorudur. daha çok cevabını vermesi gereken sorudur. bugün beşiktaş için ne yaptınız? dedikodu dışında!

fikret orman başkanlığındaki beşiktaş yönetimindeki her yöneticinin, gece başını yastığa koyduğunda kendine sorması gereken soru.

ey yönetici! beşiktaş'ta yönetici olmanın şiarı olan bu görevini ne kadar yerine getirebildin? yaptığın atar quaresma'nın kalbini yeterince kırabilecek ölçüde miydi, yoksa sadece canını sıkacak kadar mıydı? bugün kaç tane basın yayın organına "quaresma'yı düşünmüyoruz" minvalinde açıklama yaptın? kaç yerde beşiktaş'ın efsane futbolcularıyla, quaresma'yı yersiz yersiz mukayese edip rencide ettin, "q7 geçen sene ne yapmış allah aşkına" dedin? 3 aydır büyük azimle 15 milyondan, 2 milyon euro'lara kadar düşen piyasa değeri yoksa bugün değer kaybetmedi mi?

bunların hesabını kendi vicdanın ve izanın arasında vereceksin yönetici. görevin kolay değil. bu yol çetin bir yol. düşman yaman. ama yaparsın. biraz daha gayret. çok değil 3-5 kırıcı açıklama ve kötülemeyle bu hainin bonservisini sıfırlicaz inşallah.. sonra da naparız bilmiorum gerçi.. yönetim bir anda hedefsizleşebilir.. kendini boşlukta hissedebilir.. ama onu da, o zaman düşünürüz. şimdi işimize konsantre olalım..