beşiktaş'ı özlemek

2 /
huzur tribünde
kelimelerin yetersiz kalıp, tüylerin diken diken olduğu, boğazda kocaman bir düğüm, sol tarafınızda şiddetli bir çarpıntı şeklinde ortaya çıkan durumdur.
gokcanz
haziran-ağustos arası hariç ocak ayında da ortaya çıkabilen hissiyat.

beşiktaş cumartesi oynamışsa sonraki maçını pazar bile oynaması bünyemi etkiliyor. alışmışım artık haftada bir kere görmeye. 8 günde bir görmek bile metabolizmamı bozmaya yeterken bu 1 aylık ara sevene dünyayı zindan ediyor.
etrielle
ona duyduğun aşkı nasıl başka sevgilerle kıyasa tabi tutamıyorsan ona duyduğun özlemi de başkaca hiçbir özlem haline benzetemezsin. misalen yalnızca bir ay olmuştur semtine adımını atmayalı yine de ilk adımında gözlerin dolar mutlulukla.. sanki içine çektiğin her nefes biraz daha temizler ruhunu. içkinden bir yudum alır her gördüğün amblemde tekrar gülümseyerek etrafına bakarsın, her defasında başkaca birinin daha bu aşka mensup olduğunu görmek istercesine. saatine tekrar bakarsın susarak. aklında tek bir soru vardır. "sahi maça ne kadar kaldı?"
trajik vaka
şu sıralar doruğa ulaşmış olan histir.
lig başlasa da maç günleri akşam olmak bilmese, yüreğimiz ağzımızda maç izlesek, her şeye rağmen umut dolsak.
khalkedonian
özellikle son 2 sezondur ciddi ciddi yaşanılan hissiyattır.Beşiktaş'ın yükselişinin bana 2 sezondur borussia dortmund'un yükselişini anımsatması bunda en büyük etken (her sezon kadroya dahil olan oyunculardan 2-3 tane oyuncunun takımın omurgasına uymasıyla peşpeşe gelen 2 bundesliga şampiyonluğunun başlarını yaşıyor gibiyiz sanki )
nbjkask
Özlemek demek taraftar için özüne dönmek mi acaba hani dünyanın tüm meşgalesinden kurtulup özümüze dönüyoruz ya semte geldiğimizde
2 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol