balona röveşata atan adam

artin
müge anlı`nın bulduğu haberler ile iyice magazinleşen kişi.

"Balona röveşata atan genç Gülbey Türkücü'nün bulunduğu ve durumunun iyi olduğu öğrenildi. Müge Anlı, canlı yayında balona röveşata atan adam olarak tanınan Gülbey Türkücü’nün Ankara’da bulunduğunu açıkladı. Gülbey Türkücü ailesine teslim edildi."
artin
görüntüleri paylaşan güray başak`ın anlatımları sonrası daha bir gizemli olan adam.

“Daha sonradan anladık ki, bu arkadaş 3 haftadır kayıpmış” diyerek, görüntüyü sosyal medyada paylaştıktan sonra yaşanan gelişmeleri anlattı. Başak, "Gece saat 03.00'de Kahramanmaraş’tan bir arkadaş beni aradı, 'Ben görüntüsünü paylaştığınız kişinin ağabeyiyim, 3 haftadır kayıp. Bizde onu arıyoruz. Tekrar gelirse bize haber verir misiniz?' diye not bıraktı. Biz de kendisiyle henüz bir irtibat kuramadık" dedi.
şutmesafesişutpozisyonu
bana göre zır delinin tekidir. ben hayatımda maçlarda bile röveşata falan denemişimdir. durup duruken cadde üzerinde böyle bir şey yapmaya kalkmak bence deli işi. herkes sokakta önüne düşen bir at kesatnesine veya kutu kolaya gelişine yapıştırır, ama balona röveşata atmak çok ilginç. ulan hıyar herif madem böyle bir bok yiyeceksin, vur bari şu balona değil mi? bana göre epic bir fail olmuştur.
artin
şöyle bir açıklama yaptığı iddaa edilen kişi:

"Herkese merhaba.
Dün videomun twitter ve ekşi sözlük'te gündem olduğunu tesadüfen öğrendim. Hepinize teşekkür etmek istiyorum. Gerek dostlarımın, gerek beni tanımayan insanların tepkileri inanılmazdı. Aldığım tebrikler, iyi dilek mesajları beni çok mutlu etti. Ben de bir 90'lar çocuğuyum. Ben de vurduğunda havada birkaç kez yön değiştiren plastik toplarla maç yaptım, bisikletimi rengarenk paletlerle süsledim, ailemle beraber sobada ekmek ve kestane kızarttım, okulda patates baskısı yaptım, lig maçlarını teletext'ten takip ettim, sokakta bilye oynarken salçalı ekmeğimi yedim ve tabii ki Tsubasa izledim:)
Şimdi geriye baktığımda tüm o günleri çok özlüyorum. Keşke hiç büyümeseydim dediğim zamanlar oldukça artmaya başladı. kimse yanlış anlamasın, elbette halime şükrediyorum fakat hayat herkesi olduğu gibi beni de yıpratıyor. O gün de işten yorgun bir vaziyette çıkmıştım. birden önüme doğru yuvarlanan o balonu gördüm ve resmen zaman durdu. O anda sadece sokakta röveşata çeken adam değildim; caddede asfalt zemine aldırmadan sokak lambası direği ve taşla yapılmış kaleyi hedefleyen çocuktum, Juventus'a galibiyeti getiren golü atmak için sıçrayan Del Piero'ydum. Tüm bunların aynı anda hepsiydim. Balonu ayağımla kontrol edip dizimle yukarı sektirdiğimde artık 'özgür'düm.
30 yıllık ömrümde öğrendiğim tek bir şey varsa mutluluğun sen onu elde ettiğinde kaybolan bir şey olduğudur. O yüzden balonu ıskalamak asla moralimi bozmadı, aksine bana özgürlüğümü verdi. Videoyu izleyen herkesin gözünden kaçan bir şey var: Ben ayağa kalkarken gülümsüyordum. arkamdaki kızın kaçışması, ayakkabımın mağazanın camekanına fırlaması umrumda değildi. O balonu omzumda sektirirken hayatın ağırlığıyla da dalga geçerek onu hafifletiyordum. Uzun zamandır ilk kez gerçekten içimden geldiği gibi davranabilmemin mutluluğu bana göre paha biçilemez. İzleyenlerin de yüzünde tebessüm bırakabildiysem, "Bâki kalan gök kubbede hoş bir sadâ olabildiysem" ne mutlu bana.
Benim bir hayalim var. Bunu söylemek ne kadar doğru olur bilmiyorum ancak dünden beri insanlar hayallerinin peşinden gittiğinde başaramayacakları şey olmadığını düşünüyorum. Şu ana kadar yurt dışına gitme fırsatım olmadı, ileride olacak gibi de görünmüyor. çocukken saat 21:45'te şampiyonlar ligi maçları için tv karşısına geçtiğimde o görüntüler beni çok heyecanlandırırdı. "Bir gün yurt dışına gidip maç izleyebilecek miyim acaba?" diye düşündüm hep. 6 Aralık'taki Leipzig-Beşiktaş maçına gidip o atmosferi yaşamak, bir günlüğüne de olsa o çocuğun hayalini gerçekleştirebilmek beni çok mutlu ederdi. Keşke beşiktaşlı yöneticilere ve futbolculara ulaşabilse bu mektubum.
Hepinizi çok seviyorum, sevgilerle. İçinizdeki çocuk hiç ölmesin."
metalmilitia
bazı anlar olur zihninde uygularsın sonuçlandırırsın ama harekete dökmezsin. bu koca yürekli kardeşimiz bizim yapmak isteyip de yapmadığımızı yaptı. tabi zamanlama hatası yapmamış olsaydı bir de
pepük
hepimizin içinden geçeni yapmış koca yürekli yurttaşımız. omuz ve kollarının vücudu ile olan ahengi, tekniği iyi gibi görünse de zamanlama noktasında sıkıntıları mevcut. çalışarak aşılacak bir durum neticede.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol