15 ağustos 2014 süleyman seba cenaze töreni

dingoc
saat 12.00'da başlayacak olan, bir çınarın vedası. kısmet olursa orada olacağım, gelen giden olursa haber etsin.
huzur tribünde
bjk.com.tr--

vefatı ile tüm camiamızı ve ülkemizi yasa boğan onursal başkanımız süleyman seba için, yarın(15 ağustos) saat 12:00'da vodafone arena'da tören düzenlenecektir.

efsane başkanın cenazesi, dolmabahçe camii'nde cuma namazını müteakip kılınacak cenaze namazının ardından feriköy mezarlığında toprağa verilecektir.

bjk.com.tr--
ssm
ankara'dan katılmak isteyen arkadaşların çarşı ankara ile gidebileceği cenaze töreni

alıntı--

Onursal Başkanımız SÜLEYMAN SEBA için yarın İstanbul'da düzenlenecek olan cenaze törenine çArşı Ankara olarak otobüs kaldırıyoruz

Yenimahalle Belediyesi'nin desteğiyle düzenlediğimiz organizasyonda yol ücretimiz 30 TL'dir..Bu gece yola çıkılacak cenaze töreninden sonra geri dönülüp Cuma gecesi Ankara'da olunacaktır..

Paralarınızı ulaştırabileceğiniz noktalar

Geveze Cafe : .Emek 8.Cad 83.sokak Çankaya

Vardalı Cafe : çArşı Cad. 1/5 Yenimahalle ( Y.mahalle Belediyesi karşısı)

alıntı--
tom hagen
imkanı olan her Beşiktaşlının bu törene katılması boyun borcudur. Beşiktaş'ımız en güzel çınarını kaybetti. bize düşen bu çınarı en güzel şekilde uğurlamaktır.
şutmesafesişutpozisyonu
yaşı 30 üzeri olan her Beşiktaşlının katılacağı tören olacaktır. ona törenlerin en güzeli , eşsizi yakışır. bize verdikleri ve öğrettikleri yanında ona ne yapsak az. o Beşiktaş'ın tarihini değiştiren kişidir. hepimiz onu uğurlamaya katılacağız.
artin
ankara ve antalya başta olmak üzere katılım için taraftarların türkiye nin birçok ilinde otobüs organizasyonu yaptıkları tören.
huzur tribünde
süleyman seba'nın naaşı şu an kulüp binasına getirildi ve bugün bir çok insan ona gidiyor. ne mutlu ona ki, arkasından ağlayan, onu unutmayacak olan milyonlarca evlat, torun bıraktı.

http://www.ntvspor.net/canliyayin
saniyede yirmidört kare
protokol şölenine dönüştürülmüş cenaze töreni.

ancak ve ancak bu samimiyetsizliği büyük başkan yokken yapabilirlerdi, yaptılar da. barikat kurmak ne demektir, cenazeyi neredeyse 1.5 saat bekletmek ne demektir? o görünmez devlet ve halk arasındaki çizgiyi net bir şekilde yine gördük. en ön sırayı kapmak için birbiriyle yarışanları da gördük. canım bin yanıyorsa bi' bin de buna yandı bugün.

hayatları boyunca birilerinin adamı olmuşlar, kimsenin adamı olmayan bu adamın son duasını ederken azıcık ama azıcık düşünseler keşke 'seba olmak ne demek?' diye, ah keşke... onları öyle yanyana gördükçe bir kere daha gurur duydum büyük başkandan, beşiktaş'ımdan, siyahımdan beyazımdan.

gittiğin yerler nurla doldu başkan, buralar hep siyah.

last director
deniz baykal ve muharrem ince'nin ince planlarına kurban gitmiş, böyle bir şerefsizlikle başlayıp, gül'ün gelişi ile devam showun ettiği cenaze törenidir.

kim lan bu tabutun içindeki? hangi şerefsiz yanar döner siyasetçi? süleyman seba'nın cenaze töreni neden gösterilmiyor diye sordurmuştur bir an.

niye en önde metin ali feyyaz yok? niye rıza samet recep yok? siz kimsiniz ne verdiniz de oradasınız? bülent arınç, kardeş sen hayırdır amk?

o gün bağırıyorduk çok pişmanız diyen taraftar da olmasın orada...

bugün aynısını fikret orman'a yapıyorlar çünkü. bundan yirmi yıl sonra başka bir kan emici geldiğinde de, demirören gibi, bahisçiler, atçılar gibi... o zaman da fikret orman'a diyeceksiniz...
tom hagen
Süleyman Seba gibi bir çınarın üzerinden bile prim yapmaya çalışan siyasilerin içine ettiği törendir. ülkemizdeki bu bürokratik düzen, bu piramit ne yazık ki seba'nın cenazesine bile yansımıştır.

niye o tabutun önünde seba'nın yol arkadaşları yok?

neden o tabutun önünde daha 1 sene öncesine kadar Beşiktaş'ımızın hakkını yemeye çalışan kimseler var?

hele o barikat yok mu. o barikat, bu halkın, tepesindekiler hakkında ne düşündüğünün, ülkenin ne noktaya geldiğinin en trajik sembolü oldu....

çok üzgünüm Sayın Seba. bu şekilde uğurlandığınız için çok üzgünüm. Sizden özür dilerim....
şutmesafesişutpozisyonu
yazmak için üzerinden biraz zaman geçmesini bekledim, biraz hazmetmeye çalıştım bu ölümü. gözünü futbola açtığında, aile baskısı ile Fenerbahçeli olması istenen bir çocuk görmüştü o pos bıyıklı beyaz saçlı amcayı henüz 5 yaşında siyah beyaz ekranda. sordu babasına kim bu diye '' seba dedi babası'' şaşırdı televizyon markası gibi diye düşündü. sonra Beşiktaşlı oldu çocuk, olmaya karar vermedi öylece oluverdi tabiki seba sevgisi büyük pay sahibiydi.
çocukluğu hep güzel geçti, beşiktaş başarılı oldukça, mahallede arkadaşlarıyla hep dalga geçti, başarılar ile büyüdü o pos bıyıklı amca sayesinde. orta okul lise yılları derken, üniversite geldi çattı. beyaz saçlı , vakur başkan halen dimdik ayaktaydı. milenyuma giriyorduk üniversite sonlandı, artık her şey farklı olmalıydı. 1989 yılında İnönü ile tanışan ufak çocuk, artık büyümüştü. 2000 yılında tribünlerden yapılan tezahüratlara karşı koydu hırpalandı zaten ondan sonra maçlara da sık gitmez oldu. hatta kombine hiç almadı. çünkü seba başkan gibi yapılanları hazmetmedi, edemedi.
başkanım, sana geldiğim gün yeni adı ile vodafone arena stadına girdiğim nokta, 1993 sonbaharında ilk kez yalnız gittiğim maç olan Konyaspor maçına girdiğim yerdi (bilenler bilir numaralı ile eski açığın kesiştiği noktada merdivenler vardır ve bilet satılırdı o zamanlar her kapıda). hafızamda anılar tazelendi, içim buruldu, o stada girerken çıkış merdivenlerde duyduğum heyecanı düşünmeye çalıştım, artık hiç bir şey beni bu kadar heyecanlandıramıyor derken, senin naaş'ın geldi tam önümde durdu, işte o an yine o heyecanı ama acıyla beraber yaşadım....
sonrası mı ? sonrası yine aç gözlü taraftar bağırmaya başladı'' koysana koysana satdın adını seba koysana'' ne yeriydi ne zamanıydı, saygı duruşunda bile durmayı beceremedik. tribünler büyük başkan diye bağırdığında artık gözyaşlarıma hakim olamadım, sana yapılan haksızlıklar o günkü bağırışlar kulağımda yankılandı , renktaşlarımdan değil kendimden utandım, ilk kez keşke Beşiktaşlı olmasaydım dedim ve senden hellalik diledim, çünkü biz de suçluyduk susturamadık bu çocukları.
sonra çok şanslıydım ki senin tabutuna omuz verdim,elimden geldiğinde duanı edip. 1.5 saat dolmabahçede cenaze namazını bekledim. halkın takımı beşiktaş'ın, halkçı başkanı vıp cenaze töreni ile uğurlanıyordu içim buna da sıkıldı, oysa ne demiştin vasiyetinde 4 inanan insan taşısın tabutumu, onu bile beceremedik. sonra etrafıma baktım futbolcular ile selfi çektirenler, şov amaçlı oraya gelenler, ama yok yok sen zaten tanıyorsun onları, ne demiştin veda konuşmanda insanlarla yaşadım nankörlüğü gördüm....
sonra ağaçlı yoldan yürüdüm, evinin önünden geçtim ve sessizce sana veda ettim, sırf sana değil çocukluğuma , saflığımıza , inanmışlığımızaydı bu veda. sen gittin biz öksüz kaldık buralarda, Beşiktaş bile eski tadı vermez oldu... umarım şimdi huzurlu mutlusundur... bizim kuşak seni asla unutmayacak, her şey için teşekkürler yolun açık olsun.......

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol