mustafa balbay

3 yılı aşkın süredir ergenekon bahanesiyle tutuklu olan cumhuriyet gazetesi yazarı. gerçek bir aydın.

tam 1000 (bin) gündür tutuklu. hücrede, tek başına, insan yerine konulmayarak. öylece. tam bin gündür.

Halkın iradesiyle milletvekili olarak seçilmesine rağmen hala bebek katili olan bir suçludan daha kötü şartlar altında muhalif olma cezasını çekmekte olan gazeteci.

hakkında doğrudüzgün bir iddianamenin bulunmadığı halde, hukukun yerlerde olduğu ve yargının siyasallaştığı bir ülkede haksız yere, boş yere, hücrede hapsedilendir.suçunun ise devlete karşı bölücü eylemler içerisinde olan bir örgüte üye olmak.bu adamın yazılarını sadece üç kez okumuş birisi bilir ki bunu yapacak en son kişidir.
silivri 'dedir, yalnızdır ve aydınlığın karanlığın en kör anından sonra geleceğini bilerek umut etmektedir.

---------------alıntı---------------
“Silivri’de çocuklar ayakkabılarına kadar aranıyor, babalarına hiçbir şey götüremiyorlar. Bazen oğlum Deniz ağlıyor, babasını tutup çıkış kapısına götürüyor ‘hadi’ diye. Bazen de gardiyan ‘görüş bitti’ dediğinde, “Baba zil çaldı, gitmelisin’ diyor. Mustafa, Yağmur’a cezaevinden yazdığı mektuplarla babalık yapıyor” diyor. Kızları Yağmur’un uğradığı hayal kırıklıkları nedeniyle artık kendisine “Babam ne zaman gelecek” diye sormadığını anlatan Gülşah Balbay, “çünkü bana inanmıyor. Ama ben umutluyum, hayatımızdaki bu uzun sonbahar bitecek, ilkbahar gelecek” diye ekliyor.

Yağmur Balbay, tutukluğunun bininci gününde babasına “(b: Babacığım, sosyal bilgiler sınavımdan 100 aldım. Seni çok özledim. Döneceğin günü dört gözle bekliyorum)” diye sesleniyor.
---------------alıntı---------------

http://tinyurl.com/83pdja2

tam 365 gündür tecrit hücresinde tutulan; yazar, aydın, cumhuriyet halk partisi izmir milletvekili...

geçtiğimiz günlerde yanına coşkun musluk'un getirilmesiyle, tecrit hücresindeki yalnızlığı son bulmuştu. ancak bugün coşkun musluk tahliye edildi. balbay yine yalnız. insan ister istemez düşünüyor; "herhalde kasten yapıyorlar, domuzluğuna."...

vatanını milletini seven adam gibi adamdır. bir çelişki var ya... söyleyemiyorum

ergenekon davası sonunda 34 yıl ceza alan gazeteci.

savunma adlı son kitabına kadir olduğum gazeteci.

kendisi doğmuş çocuğunun 5 yaşına gelmesini hapishaneden takip edebilmiştir. haftada 1 saat ile.

anayasa mahkemesi'nin hakkında "Yasama faaliyetlerine katılmadıkları gerekçesiyle milletin temsil yetkisi ölçüsüzce ihlal edilmiştir" dediği kişi. bu karar sonrasında tahliyesi yakındır diyebiliriz.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/25279689.asp

tahliye haberi son dakika olarak geçmektedir.

tahliye olmuştur. başından beri tamamen haksız olan tutsaklık, nihayet son buldu.

http://www.odatv.com/vid_video.php?id=8CC48

Şimdi kızına sıkıca sarıl ve bir daha bırakma Mustafa Balbay. Sonra da meclise göğüs göğüse çarpışmaya, yapılanların hesabını sormaya...

(bkz: haydi kalk ayağa yürü güneşe)

http://www.youtube.com/watch?v=DpDhEeTg5y0&feature=youtu.be

tüm ailesinin hayatından yaklaşık 5 sene çalınan, gün itibariyle tahliye olan adamdır. ve kimse hesabını vermeyecek tabii ki bu adaletsizliğin.

suçluluğun değil, suçsuzluğun kanıtlanması gerekiyor bu ülkede nedense. suçsuzluğumuz kanıtlanıncaya kadar, hepimiz birer suçluyuz aslında.

"10 yıl oldu; 29 Nisan 2011’de ilk Suriyeli grubu Hatay’dan girmişti. O gün uyarmıştık: Esad’ı indirme şampiyonu olalım derken Şam piyonu olmayalım! Bir gün Suriye’nin sorunları bitebilir ama Türkiye’nin Suriyeliler sorunu bitmez!" diyen kişi