25 şubat 2013 beşiktaş istanbul üniversitesi bgd kadın basketbol maçı

17:30'da başlayacak olan lig maçımız.

kaldığımız yerden seriye devam edeceğimiz karşılaşma.
(bkz: saldır beşiktaşım oley)

abdi ipekçi'de oynanacak olmasına sevindiğim maç.
dersim 4'te bitiyor ve samul eto'o misali 'basıp gitmeyi' düşünüyorum.

işten kaytarıp gideceğim karşılaşma. yine gaza geldiysem demek. [ybkz]swh[/ybkz]

(bkz: saldır beşiktaşım oley) [ybkz]swh[/ybkz]

61-82 mağlup olduğumuz karşılaşma.

sahayamı yabancı kaldılar diye düşündüğüm maç. 150 kadar taraftarın takip ettiği maç.

öncelikle hem armintie price hem de tiffany hayes'in oldukça vasat oyuncular olduğuna kesin olarak kanaat getirdiğim karşılaşmadır. maalesef bu iki oyuncudan umut edilen katkıyı pek alamıyoruz. ya da yersiz yere umutlanıyoruz. ellerinden gelen bu kadar.

ikinci olarak istanbul üniversitesi bgd koçu hurşit baytok'a tribünden küfürler edilmiş. baytok, beşiktaş basketbol camiasının sembol isimlerindendir ve tam 15 sene formamızı terletmiştir. ilk şampiyonluğu yaşayan erkek basketbol takımımızın da oyuncularındandır. sadece bugünü yaşayan, tuttuğu takımın geçmişinden bihaber olan bir taraftar grubu sadece kalabalıktan ibarettir. neyseki beşiktaş kadın basketbol takımı çalıştırıcımız mehmet can öztürk olayı duyar duymaz, içinde bulunduğu camianın mensubiyet şuuruna yakışır bir şekilde küfürü edenler adına kendisinden özür dilemiştir:

"hurşit abi (Baytok) maçtan sonra bazı seyircilerin kendisine küfür ettiğini söyledi. maç sırasında fark etmiş olsaydık mutlaka tepki gösterirdik. hiç kimseye küfür edilmesi doğru değil. hele bu küfür beşiktaş tribününden, bu kulübün sembolleri arasında yer alan hurşit baytok'a yapılmışsa daha da kötü. kendisinden özür diliyorum."

hurşit hoca da kendisine yakışan karşılığı vermiştir:

"bu samimi ifadeler beşiktaş'ın antrenörü kardeşimin, bulunduğu yerin adamı olduğu göstergesidir. kendisine, göstermiş olduğu hassasiyet için teşekkür ederim."

beşiktaş, beşiktaşlılık dediğiniz de özetle budur arkadaşlar.